ASAYİŞ - 05 Aralık 2019 Perşembe 13:50

Ceren Özdemir’in annesinin feryadı: Psikopat biri cezaevinden bırakılır mı?

A
A
A
Ceren Özdemir’in annesinin feryadı: Psikopat biri cezaevinden bırakılır mı?

Ordu’da evinin önünde öldürülen 20 yaşındaki Ceren Özdemir’in anne ve babası İHA’ya konuştu. Anne Güfer Özdemir, “Psikopat birisi cezaevinden dışarı bırakılır mı, o zaman onu bırakan da suçlu” dedi.

Ordu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi 3. sınıf öğrencisi olan balerin Ceren Özdemir’in evinde yas var. Aile fertleri kızlarının fotoğraflarına bakıp gözyaşlarını içine akıtırken anne Güfer Özdemir, kızı Ceren’in son giydiği elbisesini koklayarak acısını yüreğine bastırıyor.

“Psikopat biri cezaevinden bırakılır mı?

Anne Güfer Özdemir, “Psikopat birisi cezaevinden bırakılır mı? O zaman bunu bırakan da suçlu, hepimiz suçluyuz. Ben hiçbir cana kıyamam. Benim evladım da kıyamaz. Bu canileri bir yerde tutsalar da insanlar rahat etse olmaz mı? Bu insanlar ölmek için mi yaşıyorlar? Benim çocuğumun ne hayalleri vardı. Bu memlekette bir yerlere gelip insanlara örnek olacaktı. Gittiği yerde hep sevgi dağıtıyordu benim yavrum. Bir tek benim değil herkesin yavrusuydu. Herkes severdi onu. Sadece canileri istemiyoruz, böyle potansiyeller toplansın. Bu elbise en son giydiği kıyafetlerden birisiydi. Sadece kokusunu bundan alıyorum bir saat giyse çıkarıyordu. Ben ona hayranlıkla bakıyordum ama doyamadım” dedi.

“Böyle caniler sokakta oldukça çok canlar yanar”

Yakalanan katil zanlısını tanımadıklarını ve daha önce hiç görmediklerini belirten anne Güfer Özdemir, “Katil ile hiçbir alakamız yok. Katili hiç tanımıyoruz. Benim çocuğum kediden korksa beni çağırır, koşar giderdim. Şüphelense çağırırdı. Ben koşarak gider onu alırdım. Çekinirdi, sokakları iyi olmadığını biliyorduk. Onun en ufak bir şüphesi olsaydı bize bildirirdi. Beş dakika önce telefon ile görüştük, bana ‘Anne ben eve geliyorum ne yemek var?’ dedi. ‘Bu gece çorba içmek istiyorum’ dedi, arkadaşları çağırmış bir yerde oturmak için gitmemiş, keşke gitseydi. Onlarla gitse belki kurtulurdu ama olmadı böyle caniler sokakta oldukça çok canlar yanar” diye konuştu.

“Eğitim sistemi düzelsin, sevgi tohumları eksinler. İnsanlara nefretle bakılmasın”

Anne Güfer Özdemir, duygularını şöyle ifade etti: ”Benim terk bir isteğim var, benim ciğerim yandı, hiçbir annenin ciğeri yanmasın. Eğitim sistemi düzelsin, sevgi tohumları eksinler. İnsanlara nefretle bakılmasın. Böyle canileri de toplasınlar, böyle potansiyelleri de toplasınlar. Hiçbir anneyi yakmasınlar. Bizim başka yerimiz yok, bu Türkiye’de yaşayacağız. Hep birbirimize sevgi ve saygı ile bakalım. Belki saygı tohumları olsaydı bunlar yaşanmazdı. Benim çocuğum bu şekilde seçilemezdi. Benim çocuğum bir karıncaya dahi dokunamazdı. Evden alıp dışarı atardı. Sevgiyle yaşadı, sevgi ile gitti benim yavrum. Hak etmedi, benim yüreğim yanıyor. O cani de cezasını çeksin. Eğer arkasında onu destekleyen varsa o da çeksin. Hepimiz bir olalım, bulalım benim başka diyecek bir sözüm yok, tek isteğim bu. Benim gibi kimse yanmasın.

Bütün Türkiye benim çocuğuma ağlıyor, ben bunun farkındayım. Benim çocuğum her yerde başarılı olmak istediğini söylüyordu. Sanat ruhluydu benim yavrum. Ona kıyamazdım. Her zaman da destekliyordum, her türlü arkasındaydım. Kapıdan yolcu etsem arkasından sevgi ile peşine bakardım. Hiç büyümesin yanımda kalsın diyordum ama kalmadı, caniler yedi çocuğumu, başka kimsenin canı yanmasın. Benim tek dileğim böyle potansiyeli olanları toplasınlar, ben bunu istiyorum. Benim tek isteğim bu. Silah ve bıçak vermesinler ellerine.”

“Evdeki adama kelepçe takılıyor da buna neden kelepçe takılmadı”

Baba Yılmaz Özdemir de katil zanlısının cezaevinden firarını anlamakta güçlük çektiğini belirterek, “Şimdi ben çocuğumu 20 yaşına kadar yetiştirmişim, bizim elimizden alıyor. Buna nasıl bir yasa uygulanır. O cinayetten yargılanan, cezaevinde açıkta yatıyorsa da dışarıda insanlar kelepçe ile geziyor. Bunlara neden kelepçe takılmadı, firar edeceği bilinmiyor muydu? Dışarıdaki adama kelepçe takılıyor, evine gidiş-geliş saati takip ediliyor ama içerideki adama izin veriyorsun. Adam firar ediyor. Benim tek düşüncem bu. Bununla hangi kurum ilgileniyorsa, bilemiyorum o konuda duygumu ifade edemiyorum. Ne yapmaları gerekiyorsa yapsınlar” açıklamasında bulundu.

Metin Akyürek - Selim Kuşcu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.