CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun, sosyal medya paylaşımları nedeniyle ‘Cumhurbaşkanına hakaret’, ‘Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret’, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin askeriye veya emniyet teşkilatını aşağılama’, ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ ve ‘Silahlı terör örgütü propagandası yapmak’ suçlarından yargılandığı davaya devam edildi.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Canan Kaftancıoğlu ile avukatları ve davada şikayetçi olarak bulunan Cumhurbaşkanlığının avukatları katıldı. Duruşmada çok sayıda milletvekili ve vatandaş izleyici olarak yer aldı.
Mahkeme başkanı, önceki duruşmada yapılan reddi hakim talebinin İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesince reddedildiğini, sanık avukatlarının ise buna itiraz ettiğini belirtti.
Duruşmada, 15 Temmuz Gazi ve Şehit Yakınları ile MHP Genel Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Ahmet Yıldırım adına avukatları katılma talebinde bulundu. Kaftancıoğlu’nun avukatları suçtan doğrudan zarar görülmediği gerekçesiyle katılma taleplerinin reddini istedi. Mahkeme heyeti, ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ suçu yönünden zarar görme ihtimalleri olduğu gerekçesiyle katılma taleplerini kabul etti.
‘ÖZGÜRLÜKLERİMİ SONUNA KADAR SAVUNACAĞIM’
Duruşmada savunma yapan sanık Canan Kaftancıoğlu, “Cumhuriyeti kuran bir partinin il başkanı olarak Cumhurbaşkanına hakaret etmedim, etmem de. Herkesin düşünce ve ifade özgürlüğünün arkasında olduğum gibi kendi özgürlüklerimi de sonuna kadar savunacağım. Bilindiği üzere siyasi tartışma alanında ve kamu yararını ilgilendiren konularda ifade özgürlüğü en geniş şekilde korunur” dedi.
‘KAMU GÖREVİNİN SAYGINLIĞINI BİLİRİM’
Savunmasını sürdüren Kaftancıoğlu, “Hiçbir kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmediğim gibi saygınlığını rencide edebilecek nitelikte herhangi bir somut isnadım olmamıştır. Kamu görevinin saygınlığını, o saygınlığın nasıl korunduğunu ve önemini çok iyi bilirim. Toplumda infial uyandıran somut olay ve olguların siyaseten temsil makamında olan şahsım tarafından kamu vicdanı adı, eleştiri ve kimi kez ağır nitelikli eleştiri vasıf ve mahiyetinde sosyal medya paylaşımına dönmüş olmasında tipik hiçbir suç, kasıt unsuru aranamaz, aransa dahi bulunamaz” ifadelerini kullandı.
“Öldürmeyi değil yaşatmayı meslek edinmiş, ölümü değil yaşamı kutsamış biri olarak hayatımın her alanında yaşamı ve yaşatmayı savundum savunmaya da devam edeceğim” diyen Kaftancıoğlu, “Suç başlığına konu edilen twitler, o yıllarda ki takipçi sayım, beğeni ve paylaşımlar dikkate alındığında söz konusu dönemde maksimum 20-30 kişiye ulaşmışken; bu paylaşımlarım nedeniyle kamu güvenliğini açık, mevcut ve yakın tehlike olacak şekilde bozduğuma dair hangi somut olgu ve olay gerçekleşmiştir” dedi.
MAHKEME BAŞKANI TWEETLERİ SORDU
Kaftancıoğlu’nun savunmasının ardından mahkeme başkanı, davaya konu olan tweetleri kabul edip etmediğini sordu. Soruyu cevaplayan sanık Kaftancıoğlu, Ermenilerle ilgili yapılan paylaşımın kendisine ait olmadığını, bir tane tweeti de hatırlayamadığını belirtti.
4 YILDAN 17 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ
Savunmanın ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı, zincirleme şekilde olmak üzere ‘Cumhurbaşkanına hakaret’, ‘Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret’, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin askeriye veya emniyet teşkilatını aşağılama’, ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ ve ‘Silahlı terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 4 yıl 10 aydan 17 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık Kaftancıoğlu’nun ve avukatlarının mütalaaya karşı savunma yapması için duruşmayı 6 Eylül tarihine erteledi.
İrem Demir
