POLİTİKA - 11 Mayıs 2020 Pazartesi 18:00

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '16 -17 -18- 19 Mayıs tarihlerinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: '16 -17 -18- 19 Mayıs tarihlerinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, ''16 -17 -18- 19 Mayıs tarihlerinde yine sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. 9 ilimiz için daha giriş çıkış kısıtlamasını sonlandırma kararı aldık'' dedi.

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında video konferansla toplandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıya çalışmalarını sürdürdüğü İstanbul Tarabya Huber Köşkü'nden katıldı. Toplantı sonrası Erdoğan basın açıklaması yaptı.

Erdoğan, “Tüm annelerimizin anneler gününü bir kez daha tebrik ediyorum. Annelerimizin kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Özellikle de onlar hayattayken gönüllerini hoş tutmalı dualarını almalı bizden razı olmalarını sağlamalıyız.

Korona virüs salgınında özellikle batı ülkelerindeki en büyük dramlar maalesef yaşlı bakım evlerinde yaşanmıştır. Türkiye olarak elbette kimsesiz tüm vatandaşlarımız gibi yaşlılarımıza da sahip çıkıyoruz. Kamuya ait huzur evlerinde hayatlarını sürdüren 27 binin üzerindeki yaşlımıza her türlü ithamı gösteriyoruz.

Sosyal güvencesi olmayan 805 bini aşkın 65 yaş üzeri vatandaşımıza ayda 672 lira yaşlılık maaşı ödemesi yapıyoruz. En düşük emekli maaşını 1500 liraya çıkartarak yaşlılarımıza ilave bir destek sağladık. Sağlık hizmetlerinden yaşlılarımızı öncelikle yararlandırıyoruz. Evde bakım hizmetleri ile ihtiyacı olan yaşlılarımızın ihtiyaçlarını evlerinde karşılıyoruz. Salgın hastalık döneminde oluşturduğumuz vefa sosyal destek grupları vasıtasıyla 5 milyon yaşlı veya kronik hastalığı olan vatandaşımıza evinde hizmet götürdük. Kamu görevlileri ile gönüllülerden oluşan 146 bin vefa sosyal destek grubu mensubu kardeşimizin her birine şahsım milletim adına teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Biz Bize Yeteriz kampanyasına 2 milyar bağış

Erdoğan, “AK Parti, MHP, CHP ve diğer partilerden 1119 belediye de vefa sosyal destek gruplarına yardımcı olarak bu zor zamanda örnek bir dayanışma sergilediler. Biz Bize Yeteriz Türkiyem kampanyasıyla da millet olarak bu zor günlerde dayanışmamızı gösterdik. Kampanyamızda toplanan bağış tutarı yaklaşık 2 milyar lirayı bulmuştur. Ramazan ayı sonu itibari ile bitecek kampanyamıza bağışlarınızın sürmesini bekliyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıyla devam ederken gereken tüm tedbirleri alıyoruz” ifadelerini kullandı.

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

“Kırsal kesimdeki tarım ve hayvancılık işleriyle bağlantılı faaliyetlere zaten hiç ara vermemiştik. Hayvanlarını otlatmak için yayalara çıkanların, arıcılıkla iştigal edenlerin, bahçe ve tarlasını ekip biçenlerin, veterinerlerin, mevsimlik tarım işçilerinin faaliyetlerini kolaylaştırdık. Sokağa çıkma kısıtlaması günlerinde şehirlerinde yaşayanların da evcil hayvanlarını gezdirebilmelerine ve sokak hayvanlarını besleyebilmelerine imkan sağladık. Sağlık gıda ve güvenlik başta olmak üzere tüm temel ihtiyaçlarını karşılayarak insanımıza hizmet etmeyi sürdüreceğiz.”

“Yeni vaka sayımız ve ölüm sayımız giderek azalıyor”

Vaka sayısının giderek azaldığını belirten Erdoğan, “Ülkemizde ilk korona virüs vakasının tespit edildiği 10 Mart tarihinin üzerinden 2 ay geçti. Salgının sağlık boyutunu geçip küresel düzeyde yeniden yapılanma arayışlarının kapılarını araladığı bir süreci yaşıyoruz. Bu küresel salgına karşı 83 milyon hep birlikte verdiğimiz mücadeleyi başarıyla devam ettiriyoruz. Yeni vaka sayımız, ölüm sayımız, yoğun bakımda olan ve solunum cihazına bağlı hasta sayımız giderek azalıyor. Buna mukabil iyileşen hasta sayımız, toplam test sayımız katlanarak artıyor. Kurallara riayet ederek gösterdikleri sabır ve fedakarlık için vatandaşlarımızın her birine şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“Normalleştirme adımlarının kesinlikle 10 Mart öncesine dönüş gibi algılamaması gerekiyor”

Normalleşme adımlarının ilk vakanın belirlendiği 10 Mart tarihinin öncesine dönüş gibi algılanmaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, “Önümüzdeki bu güzel tablo bize salgın sürecindeki bazı kısıtlamaları kontrollü şekilde azaltarak hayatı normale döndürmeye yönelik adımları atamaya başlama imkanı verdi. Ancak geçtiğimiz hafta da ifade ettiğim gibi tüm dünya ile birlikte ülkemizde de hayatımızı belirli kurallara riayet ederek devam ettirmek zorunda olduğumuz yeni bir döneme girdik. Dünyanın korona virüs salgının tamamen yenmesinin vakit alacağı açıkça ortadadır.

Türkiye’nin aralarında olduğu bazı ülkeler salgını kontrol altına alırken bazı ülkelerde salgın tüm hızıyla sürüyor. Bazılarında da yeni başlıyor. Bu tablo bize uzunca bir süre hayatımızı maske kullanımı fiziki mesafeyi koruma ve temizliğe sıkı riayet esasını oluşturduğu yeni düzene göre sürdürmemiz gerektiğine işaret ediyor. Bunun için vatandaşlarımızın hayatı normalleştirme adımlarını kesinlikle 10 Mart öncesine dönüş gibi algılamaması gerekiyor. Salgın döneminde en küçük bir rehavetin nasıl büyük felaketlere yol açabileceğinin dünyada ve ülkemizde pek çok örneği vardır” diye konuştu.

“Aldığımız tedbirleri ve normalleşme adımlarını gerektiğinde genişletecek, gerektiğinde sınırlandıracak şekilde dinamik bir süreçte yürüteceğiz”

Alınan tedbirlerin ve normalleşme adımlarının gerektiğinde genişletilebileceğini gerektiğinde de sınırlandırılabileceğini vurgulayan Erdoğan, “Ülkemizde bugüne kadar salgın tehdidi sebebiyle 412 yerleşim yerini karantinaya almak zorunda kaldık. Bunlardan 300’ündeki karantina uygulaması sona ererken 112’sinde devam ediyor. Maske, fiziki mesafe, temizlik şartlarına uyulmadan bir araya gelinen etkinliklerde tek bir enfekte kişi dahi zincirleme olarak yüzlerce binlerce kişiye hastalık bulaştırabiliyor. Gerçekten zaruri bir işi olmadan dışarıya çıkanlar sokakta ulaşım araçlarında açık ve kapalı mekanlarda gereksiz kalabalıklar oluşturanlar kendi elleriyle virüsü besliyorlar.

Hayatımızı uzunca bir süre salgın tehdidine karşı bizi koruyacak tedbirlere göre devam ettirmek mecburiyetindeyiz. Bu gerçeği ne kadar hızlı kabullenir ve içselleştirirsek mücadelemizi de o derece etkili yürütürüz. Bir kez daha altını çizmek gerekirse maskesiz olarak asla evin dışına adım atmayacağız. Sokakta, markette, iş yerinde her yerde fiziki mesafeyi mutlaka koruyacağız. Kalabalık yerlerden olabildiği kadar uzak duracak hayatımızı sadeleştireceğiz. Ellerimizi sık sık yıkayacağız. Dışarıda işimiz bitip de evimize döndüğümüzde kıyafetlerimiz dahil daha kapsamlı bir temizlik yaparak hayatımıza devam edeceğiz. Attığımız normalleşme adımlarının işte bu kararlar çerçevesinde değerlendirilmesini istiyorum. Yani tamamen eski günlere geri dönmüyoruz.

Sadece salgın şartlarında hayatımızı biraz daha kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Aldığımız tedbirleri özellikle normalleşme adımlarını da gerektiğinde genişletecek, gerektiğinde sınırlandıracak şekilde dinamik bir süreçte yürüteceğiz” dedi.

“43 kritik ilacı daha geçtiğimiz günlerde ödeme kapsamına aldık”

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “6 ay süreyle ertelediğimiz SSK ve Bağ-kur primlerinin tutarı 40 milyar lirayı buldu. Çocuklarımızın ve gençlerimizin eğitimini telefi edilemeyecek bir zarar görmeden sürdürmelerini sağlamak istiyoruz. Salgın sonrası siyasi ve ekonomik bakımdan yeniden şekillenecek küresel sistemde ülkemizi daha avantajlı bir konuma getirmeyi hedefliyoruz. Yeni ihtiyaçlara göre süratle geliştirdiğimiz programlarla çalışma sosyal güvenlik sosyal hizmetler ve sosyal yardımlar başlıkları altında oluşturduğumuz sosyal koruma kalkanını daha da güçlendireceğiz.

Sağlıkla ilgili hassasiyetlerimizden asla taviz vermeden milletimizi ve ülkemizi geliştirmeye kalkındırmaya güçlendirmeye devam etmeye kararlıyız. İşte dün Gayrettepe - İstanbul Havalimanı metro hattının tünel ışığı görme törenini icra ettik

. Nisan 2021 bu hattın havalimanından Kağıthane’ye kadar olan kısmını en geç Eylül 2021’de de tamamını hizmete açmayı planlıyoruz. Önceki gün bayrama kadar açılışa hazır hale gelecek olan Yeşilköy ve Sancaktepe hastanelerimiz ile Sultan 2. Abdülhamid’in emaneti olan Hadımköy Dr. İsamail Niyazi Kurtulmuş hastanesinin inşaatını inceledik. 20 Nisan’da ilk etabını açtığımız Başakşehir Şehir Hastanemizin 2. etabı açılışını Japonya Başbakanı Abe ile birlikte telekonferans iştiraki ile 21 Mayıs’ta hizmete açıyoruz.

Tamamen Türkiye’ye mahsus bir model olan ve bizim hayata geçirdiğimiz genel sağlık sigortası sistemimizin önemini bu süreçte hep birlikte çok daha iyi gördük. Hiçbir sosyal güvencesi olmayanın dahi aylık 88 lira gibi herkesin gücünün yeteceği bir meblağ ile dahil olabildiği bu sistem pek çok ülke tarafından yakın incelemeye alınmıştır. 11’i kanser olmak üzere 43 kritik ilacı daha geçtiğimiz günlerde ödeme kapsamına alarak vatandaşlarımızın sağlığını her şeyin üzerinde tuttuğumuzu gösterdik.”

“16- 17-18-19 Mayıs tarihlerinde yine sokağa çıkma sınırlandırması uygulanacaktır”

16- 17-18-19 Mayıs tarihlerinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulaması olacağını duyuran Erdoğan, “Dün saat 11.00 ile 15.00 arasında ülkemizin tamamında 65 yaş üzeri vatandaşlarımıza sokağa çıkma imkanı verdik. Bu vatandaşlarımızın haftalar sonra kurallara riayet ederek yürüyüş yaptıklarını, güneşlendiklerini, temiz hava aldıklarını görmekten memnuniyet duyduk.

Çarşamba günü yine aynı saatler arasında 0-14 yaş grubu çocuklarımız için benzer bir kolaylığı devreye alıyoruz. Cuma günü de 15- 20 yaş grubu arası aynı imkandan faydalanacaktır. Herhangi bir olumsuzluk tespit etmediğimiz taktirde bu uygulamayı önümüzdeki haftalarda da sürdürmeyi planlıyoruz. 16- 17-18-19 Mayıs tarihlerinde yine sokağa çıkma sınırlandırması uygulanacaktır.

Sokağa çıkma kısıtlamasının 18-19 Mayıs günlerinde bakkal, market, manav, kasap, fırın, tatlıcı gibi işletmelerin ve online platformların saat 10.00 ile 16.00 arasında hem satış hem evlere servis için açık olabilmelerine imkan sağlıyoruz. Yaşlılarımızı 17 Mayıs Pazar günü 11.00 ile 15.00 saatleri arasında sokağa çıkabileceklerdir. 20 yaş altı da 20 Mayıs Çarşamba ve 22 Mayıs Cuma günleri iki grup halinde sokağa çıkmayı sürdürecektir” şeklinde konuştu.

“9 ilimiz için daha şehirler arası giriş çıkış sınırlandırmasını sona erdirmeyi kararlaştırdık”

9 il için daha şehirler arası giriş çıkış sınırlandırmasının sona erdiğini belirten Erdoğan, “Geçtiğimiz hafta 7 ilimizdeki şehirler arası giriş çıkış sınırlamasını sonlandırmıştık. Bu haftaki kabine toplantımızda yaptığımız değerlendirmede 9 ilimiz için daha şehirler arası giriş çıkış sınırlandırmasını sona erdirmeyi kararlaştırdık. Bunlar Adana, Diyarbakır, Mardin, Trabzon, Ordu, Denizli, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Tekirdağ illerimizdir. Sağlık Bakanlığımızın belirlediği kriterler çerçevesinde berber kuaför güzellik salonu gibi işletmeler ile giyim eşyası ayakkabı çanta züccaciye ürünlerinin satıldığı yerler bugün itibari ile faaliyete başladı.

Bu işletmelerimizden belirlenen kurallara riayet ederek halkımıza hizmet vermelerini bekliyoruz. Bez maske ile ilgili yeni bir adım atıyoruz. Yıkanabilir bez maske standartları sanayi ve ticaret bakanlığımız, ticaret bakanlığımız, Türk standartlar enstitüsü, TÜBİTAK ve üreticiler işbirliği ile belirlendi. Bunlar için de bir üst fiyat tespit edilerek satışına izin verilecek” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Gaziantep’te başladı Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde Gaziantep’te başladı. Türkiye Minikler Karate Şampiyonası, Türkiye genelinde 1500 sporcu, sporcu ailesi, antrenör ve hakem ve federasyon görevlilerinin katılımıyla Gaziantep’te başladı. Karataş Şahinbey Spor Salonu’nda Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde 19 Nisan’da başlayan ve 21 Nisan tarihine kadar devam edecek olan şampiyonada, ilk gün müsabakaları dikkat çekti. Düzenlenen şampiyonaya Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz’un yanı sıra federasyon yöneticileri ve protokol üyeleri de katıldı. “Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım” Çocuklara okullarına devam ederken sporda da destek olunması gerektiğini belirten Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz, Gaziantep’i biz kültür mirası şehri, gastronomi şehri olarak biliyoruz ama burada olduğumuz 2 gün içerisinde çok değişik bir gözlem yapma fırsatı buldunuz. Öncelikle belediyecilik nasıl yapılır, bir insanın hayatına nasıl dokunur, bu hizmetler nasıl yapılır, halka hizmet nasıl yapılır bunları Şahinbey Belediyesinde gördük. Ben sadece bu şampiyonaya destek oldukları için değil, böyle güzel bir ortamı bize verdikleri için ve bu güzel hizmetleri Gaziantep’in dışından gelmiş olmamıza rağmen bizlere hissettirdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Çocuklarımız bu şampiyonaya katıldılar. Demek ki yeşil kuşaktalar en zor aşamayı geçtiler. Çünkü sarı kuşaktan sonrası çok önemlidir. Bundan sonra çocuklarımıza siz velilerimizin çok destek olması lazım. Bu çocuklarımız sadece sporumuzun değil geleceğimizin de teminatı. Bu çocuklarımızdan nasıl 4 tane olimpiyat madalyalı karate sporcusu çıkardıysak belki onların yerine gelecekler. Bizim 4 olimpiyat madalyalı sporcumuzun 1 tanesi mühendis, 3 tanesi öğretmen. Yani hem spor hem okul bir arada olabilir. Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım. Minik yavrularımızın heyecanına desteğimizi devam ettirelim. Herkese katılımları için teşekkür ediyorum” dedi. “Gençlerimizi spora teşvik ediyoruz” Yapılan spor salonları ve yapılan projelerle genç ve çocuk yaştaki tüm herkesi spora teşvik ettiklerini söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Yarışmaya katılan tüm gençlere başarılar diledi. Tahmazoğlu, “Türkiye Minikler Karate Şampiyonası’nın Gaziantep’te yapılmasından dolayı başta Karate Federasyonu Başkanımıza, yönetim kurulu üyelerine emeği geçen herkese teşekkür ederim. Aynı zamanda Gaziantep bir Spor kenti ve çok sayıda gencimiz var. Türkiye’deki en genç nüfusa sahip illerden ve ilçelerden biriyiz. Gençlerimizin eğitimlerinin yanı sıra bir kültür sanat alanıyla ilgilenmeleri çocuklarımızın geleceği açısından çok önemli. Hem vücudu zinde tuttuğu gibi hem disiplinli bir çalışma sağlayıp, gençlerimizin eğitim hayatında da, iş hayatında da her alanında başarılı olmayı sağlayan bir unsur. Çocuklarını spora teşvik ettikleri için velilerimize teşekkür ediyorum. İçerisinde bulunduğumuz Şahinbey Spor salonumuz, hemen 2 km ötede Şahinbey Akkent Spor Köyümüzü ve yaklaşık 3- 4 km ötede Türkiye Geleneksel Sporlar Merkezi yaptık. Bu projelerle tüm gençlerimizi spora teşvik ediyoruz. Yarışmaya katılan tüm gençlerimize tüm çocuklarımıza başarılar diliyorum” diye konuştu.
Ankara Ayhan Bora Kaplan davasında ara karar açıklandı Suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen Ayhan Bora Kaplan ile suç örgütü şüphelisi 28’i tutuklu 61 sanığın yargılandığı davada ara karar açıklandı. Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan’ın içerisinde bulunduğu 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları yer aldı. Mahkeme başkanı duruşmanın sanık savunmalarıyla devam edeceğini ve ardından dosyayı ara karar bağlayacaklarını açıkladı. Hakkında bulunan suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık Mustafa Koç, operasyonların yapıldığı tarihte kendi rızasıyla teslim olduğunu ifade etti. “Bora Kaplan’ı medyadan tanıyorum” 2018 yılında “Süvari Kahvesi” adlı mekanda bar sorumlusu olarak çalışmaya başladığını anlatan sanık Koç, “Fethi Koyuncu isimli kişi bizim mekanımızda vale eksiği olduğu zaman sadece vale gönderirdi, oradan tanıyorum. Ayrıca Bora Kaplan adlı kişiyi tanımıyorum, sadece medyadan biliyorum. Kaplan’la sadece nezarethane ve duruşma salonunda yan yana geldim. Herhangi bir örgüte üye olmak veya faaliyette bulunmak gibi bir girişimim olmamıştır. Gereğini size bırakıyorum” diye konuştu. “Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek emir almadım” Suç örgütüne üye olmadığını iddia eden tutuklu sanık Mümin Ali Beldek, “Suç örgütüne üye değilim. 15 yıldır gece alemin de çalışmaktayım. Bu sebepten dolayı mekana gelen müşterilerle illaki samimi olmuşumdur. Bora Kaplan ile de bu şekilde tanıştım. Filistin Caddesi’nde boş bir dükkan vardı. Bora Kaplan’la konuşup burayı “Makyaj” adında gece kulübü yapalım dedik, kendisi de olumlu yaklaştı. 8 senedir de İzmir Çeşme’de çalışıyorum. Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek bir emir almadım” ifadelerine yer verdi. "Dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” Çankaya İlçe Emniyet Müdürü tutuksuz sanık Necdet A.Ç., Organize Şube Ekipleri tarafından gözaltına alındığında konuyla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi. Konunun anlatılması üzerine hatırladığını iddia eden Necdet A.Ç., "Olay günü, komiserlerden birisi gelip bana bir şahsın geldiğini, şahsın dayak yediğini ve hürriyetinden yoksun bırakıldığını ancak çelişkili ifadeler verdiğini söyledi. Bu konuyla ilgili Gasp Büroya ulaşamadıklarını söyledi. Gasp Büro amirini aradım, kendisine durumu söylediğimde, ‘Konuyu ben zaten biliyorum. Siz şahsı gönderin, bende iki güne Esat karakoluna gönderiyorum’ dedi. Şahsı Esat karakoluna gönderdik. Bir gün sonraysa konuyla ilgili ne olduğunu merak ettiğim için komiserlerden bir tanesiyle görüştüm. Komiser bana, ‘Şahıs susma hakkını kullanmak istedi’ dedi. Ben de nasıl böyle bir şey olabilir diye tekrar şahsa ulaşmaya çalışalım dedim. Şahısla konuştuğumu hatırlamıyorum. Çünkü karşımda böyle eziyet görmüş iki gün hürriyetinden yoksun bırakılmış vahşice dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” diyerek savunmasını noktaladı. "Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez" Mahkeme başkanının, Bora Kaplan’a ‘Esenboğa Havalimanında yakalandığı beyaz renkli SUV aracın neden zıhlıydı?’ sorusuna sanık Kaplan, “Biz ticaret yapıyoruz, para taşıyoruz. Duyuyoruz haberlerde. Adamı çevirmişler onu gasp etmişler, öldürmüşler. Bizim çalışanlarımızın başına da böyle bir iş gelmesin diye bankadan para çekilirken de bu aracı kullanıyorduk. Zırhlı araç olduğu için dışarıdan saldırı olmaz. Ayrıca benim silaha ihtiyacım yoktur. Neden? Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez. Suç işlemek amaçlı değil bu araç. Tamamen kendimi savunma amaçlı” dedi. Sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına, tutuksuz sanıkların adli kontrol tedbirlerimin devamına hükmetti. Duruşma, 22 Nisan Pazartesi gününe ertelendi.
İzmir İzmir Kitap Fuarı Kültürpark’ta başladı İzkitapfest-İzmir Kitap Fuarının açılışı Kültürpark’ta gerçekleştirilirken, 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurum geleneksel fuarda yerini aldı. İzmir Kitap Fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarı, Kültürpark’ta kapılarını açtı. 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurumun katıldığı İzkitapfest; Lozan’dan 26 Ağustos’a, Kaskatlı Havuz’dan Basmane’ye ve Atatürk Açıkhava Tiyatrosuna kadar Kültürpark’ın tüm alanlarına yayılarak doğayla iç içe bir edebiyat buluşmasına ev sahipliği yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen kitap fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da, bu yıl Kültürpark’ın dört bir yanındaki açık alanlarda düzenlenen İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarının açılışını yaptı. Kültürpark Lozan Kapısının iç bölümünde yapılan açılışta Başkan Tugay, yazar Ahmet Ümit ve CHP Zonguldak ve İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol’a plaket takdim etti. Fuara İzmirlileri davet eden Başkan Cemil Tugay, “İzmirliler, Kültürpark’ın tamamında bir fuar yaşamanın keyfini, değerini bilir. Şimdi, ülkemizin ilk fuarı İzmir Enternasyonal Fuarıyla yaşadığımız bu geleneğe İzkitapfest de eklendi. ‘Baharın coşkusuyla Kültürpark’ta’ sloganıyla düzenlediğimiz festival sayesinde Kültürpark’a işte şimdi bahar geldi” dedi. “Kitaplar bizi dünyaya açar” İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bugün, İzmir’imizin hazinesi Kültürpark’ın kapılarından geçerken geldiğimiz yer, sadece Kültürpark değildi. Zamanları ve mekanları aşan bir yolculuğa adım attık hep birlikte. Öyle ki parkımızın sınırları genişledi; içine tüm zamanları, coğrafyaları, evrenin sonsuzluğunu ve dünyanın tüm hikayelerini aldı. İnsanlığın başlangıcından bu yana üretilen fikirler, yaşanan duygular, durumlar, hikayeler, bilimin ve sanatın bütün yolculuğu burada; Kültürpark kapılarının içinde bugün; çünkü bugün, kitapların şenliğini başlatıyoruz. Kitaplar, bizi dünyaya açar” diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi Yayınları ile yayıncılığa yeni bir soluk geldiğini ifade eden Başkan Cemil Tugay, “Söyleşiler, imza günleri, konserler, dans ve pantomim gösterileri, müzikaller, tiyatrolar, illüzyonist gösterisi gibi onlarca türde binden fazla etkinlikle tam anlamıyla bir kitap festivali bizi bekliyor" diye aktardı. Sanat ve edebiyatın zorunlu tüketim maddesi haline getirilmesi gerektiğini savunan İzkitapfest’in onur konuğu yazar Ahmet Ümit, “İzmir gibi Türkiye’nin çok anlamlı bir şehrinde kitap fuarının onur konuğu olmak muhteşem bir şey. Bana hep şu soru soruluyor; ‘İzmir’le ilgili roman yazmayacak mısın? İzmir’de konu mu yok, bu kadar renkli, canlı, muhteşem tarihe sahip bu şehirde yok mu seni ilgilendiren bir konu?’ İzmir’i yazmadan ölmeyeceğim, merak etmeyin. İzmir ile ilgili şahane bir roman yazacağım, tarihi bir roman olacak ve elbette bu şehrin ilk ozanı dediğimiz büyük Homeros ile ilgili olacak. Başka çaresi var mı? Homeros olmadan İzmir olur mu?” şeklinde konuştu. Başkan Tugay, açılışın ardından Kültürpark’ta açılan stantları gezdi. Birçok yazar ve yayınevi, Başkan Tugay’a kitap hediye etti. Fuarı geliştirerek ve büyüterek yola devam edeceklerini ifade eden Tugay, büyüdüğünde belediye başkanı olmak istediğini söyleyen fuarın minik katılımcısı Poyraz’la da sohbet etti. Tugay, katılımcılara iyi fuarlar dileyerek İzmirlileri Kültürpark’a davet etti. Birbirinden önemli isimler İzkitapfest’te Girişin ücretsiz olacağı İzkitapfest, saat 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. İzkitapfest, sadece kitap alışverişi için değil; aynı zamanda söyleşiler, dinletiler, yarışmalar, konserler ve imza günleri ile ziyaretçileri için tam bir kültür şölenine dönüşecek. Yazar, şair, çizer, gazeteci, edebiyat dünyasının birbirinden önemli 800’den fazla ismi, düzenlenecek binin üzerinde imza etkinliği ve söyleşi ile deneyimlerini paylaşacak. Sivil toplum kuruluşları ve bu kuruluşlar bünyesinde yer alan yazarlar da özel olarak düzenlenen alanda okuyucuları ve İzmirli kitapseverlerle buluşacak. Sahaf Sokağı ile Türkiye’nin en geniş sahaf katılımına da ev sahipliği yapacak fuarda, özel kitap müzayedesi de gerçekleşecek. Atatürk Açıkhava Tiyatrosu birbirinden değerli isimleri ağırlayacak Kültürpark Açıkhava Tiyatrosunda bilim, düşün ve edebiyat dünyasının birbirinden değerli isimleri düzenlenecek söyleşi ve imza etkinliklerinde kitapseverlerle bir araya gelecek. Tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı 22 Nisan’da, akademisyen, jeolog ve bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör 21 Nisan’da, şair yazar Murathan Mungan 27 Nisan’da, tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan 27 Nisan’da, animasyon yapımcısı ve karikatürist Varol Yaşaroğlu da 27 Nisan’da Atatürk Açıkhava Tiyatrosu’nda İzmirlilerle buluşacak. Edebiyatın önemli isimleri İzkitapfest’te Fuarda, birbirinden değerli yüzlerce yazar, şair, çizer, imza günleri ve söyleşilerle okurlarıyla bir araya gelecek. Ahmet Ümit, Ahmet Telli, Ayşe Kulin, Buket Uzuner, Canan Tan, Çağan Irmak, Mahir Ünsal Eriş, Mete Kaan Kaynar, Mine Söğüt, Murathan Mungan, Murat Menteş, Saygı Öztürk, Sema Kaygusuz, Serhan Asker, Şükrü Erbaş, Umut Sarıkaya gibi isimler fuarda okurlarıyla buluşacak. İzkitapfest’i, 10 gün boyunca yüz binlerce kitapseverin ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarla ilgili katılımcı yayınevleri, etkinlik, söyleşi, imza günü takvimi ve daha fazla bilgi https://www.kitapizmir.com/ adresinde yer alacak.
Kütahya Kütahya’da sözleşmeli erler için yemin töreni Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığında temel eğitimlerini tamamlayan 289 sözleşmeli er için yemin töreni düzenlendi. Düzenlenen yemin törenine Hava Eğitim Komutanı Hava Korgeneral Erdoğan Gür, Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ve temel askerlik eğitimini tamamlayan askerlerin yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, tugay sancağının tanıtılmasının ardından askerler, ellerini etrafında sıralandıkları masaların üstünde bulunan Türk bayrağı ile silahların üzerine koyarak yemin etti. Kütahya Hava Er eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, yemin eden sözleşmeli erlere başarılar diledi. Türk kültüründe askerliğin kutsal olduğunu belirten Baş, "Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı, insan odaklı yönetim anlayışı ile sadece erbaş ve erlere değil geleceğin komutan, lider ve yöneticilerine temel askerlik eğitimi veren ve kendisine çok özel sorumluluklar yüklenen Hava Kuvvet Komutanlığının tek eğitim tugay komutanlığıdır. Bu bilinç ile icra edilen ant içme törenleri millî birlik ve beraberliğimizin güçlendiği, vatana ve millete bağlılığın şeref sözü ile perçinlendiği, ülkemiz için canımızı seve seve vereceğimizin haykırıldığı çok özel anlardır." dedi. "Evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır." "Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir" diyen Tuğgeneral Baş, "Sizlerin varlığı ile bu törenlerin anlamı ve coşkusu daha da büyümekte, heyecanı bir kat daha artmaktadır. Karşınızda büyük bir heyecan ve onurla duran 2024/S1 dönemi sözleşmeli erlerimiz vatanımızın dört bir yanından gelerek kutsal asker ocağında silah arkadaşı olmanın bilincine ve hazzına vardılar. Biraz önce ettikleri yemin ile de birer sözleşmeli er olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına katıldılar. Sizler, bu evlatlarımızın andına şahitlik edip bu gururu onlarla paylaştınız ve sevinçlerine ortak oldunuz. Ettikleri bu yemin, askerin mesleğine yürekten bağlanışıdır. Teminatı, şeref bedeli gerektiğinde vatan uğrunda gazi veya şehit olmaktır. Ordu-millet kavramının oluştuğu Türk kültüründe askerlik kutsaldır. Kutsaldır, çünkü vatana hizmettir. Şehitlerimizin ve gazilerimizin miras bıraktığı vatanı canı pahasına korumaktır. Bu çerçevede; Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir. Değerli anneler, babalar, Mehmetçiklerimizin eşleri ve yakınları, biliyorum ki; bugün burada hayatınızın en unutulmaz anlarından birini yaşıyorsunuz. Karşınızda dimdik duran evlatlarınıza bakarken büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorsunuz. Gururu sizlere yaşatan evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır. Bu gururunuzu paylaşmanın mutluluğu içerisinde sizleri kutluyor, bu vatan evlatlarını yetiştirdiğiniz için sizlere saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Bu kutsal ocaktaki eğitiminizi başarı ile bitirdiniz ve artık göreve hazırsınız. Eğitim süresi içerisinde sadece verilen eğitimi değil, aynı zamanda bayrak, vatan, asker ve silah arkadaşlığının oluşturduğu paylaşma, yardımlaşma, bir ve beraber olma duygusunu da yaşadınız. İnanıyorum ki bu ortamın sağladığı arkadaşlıklarınız meslek hayatınızda da kalıcı olacaktır. Bu kapsamda öncelikli hedefiniz; şanlı ecdadımızın, canları pahasına kurdukları cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak olmalıdır. Sizleri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına yeni görev yerlerinize uğurlamanın mutluluğu ile kutsal andınızın hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Kısa bir eğitim dönemi içerisinde milletimizin bize en değerli emaneti olan Mehmetçiklere saygı ve sevgiyi esas alarak askerî disiplin ve eğitim verdiniz, onları göreve hazırladınız. Sizleri bu üstün gayretiniz ve disiplin anlayışınız nedeniyle kutluyorum. Konuşmamı sonlandırırken kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir personeli olarak bu gurur anını yaşamamıza vesile olan cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, silah arkadaşlarına ve değerli gazilerimize sonsuz minnet ve saygılarımı sunuyor, bu aziz vatanın birliği ve dirliği için canlarını esirgemeden feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı. Korgeneral Gür ve Tuğgeneral Baş başarılı askerlere katılım belgesi, ailelerine ise hediye takdim etti.