GÜNDEM - 08 Aralık 2019 Pazar 15:46

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Arnavutluk için yardım çağrısı

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Arnavutluk için yardım çağrısı

İslam İşbirliği Teşkilatı Konferansı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Arnavutluk’ta 500 ayrı konut yapmak üzere de Çevre Şehircilik Bakanımıza talimatı verdim. Şu anda 50 İİT üyesi ülke el ele verdiğimiz anda burada az veya çok miktarı önemli değil bu destekle Arnavutluk'u süratle ayağa kaldırırız. Temenni değil gelip oraya bir tuğla koyacak olan yardımseverler istiyoruz" diyerek Arnavutluk için destek çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Konferansı’nda konuştu.

Konuşmasının bir kısmını geçtiğimiz günlerde 6.4 büyüklüğünde deprem olan ve şu ana kadar 51 kişinin hayatını kaybettiği Arnavutluk için ayıran Erdoğan, İİT üyesi ülkelere Arnavutluk için destek çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Arnavutluk için yardım çağrısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “26 Kasım'da kardeş Arnavutluk’ta bir deprem meydana geldi. Bu depremde 51 kardeşimiz hayatını kaybetti. Burada bir kez daha bu elim olay nedeniyle vefat eden Arnavut kardeşlerimin yakınlarına ve Arnavutluk halkına başsağlığı dilerken, yaralılara acil şifalar diliyorum. Depremin yaşandığı günden itibaren değerli dostum Edi Rima ile irtibat halinde olduk. AFAD’dan arama kurtarma timlerimiz, Türk Kızılayı, Sağlık Bakanlığı Medikal Kurtarma ekiplerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız sürekli Arnavutluk’a intikal ederek çalışmalara başladılar. Arnavutluk’ta 500 ayrı konut yapmak üzere de Çevre Şehircilik Bakanımıza talimatı verdim. Şu anda orada da uygun yerlerin tespiti ile inşallah bu 500 konutu inşa edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Arnavutluk için yardım çağrısı

"Arnavutluk’u süratle ayağa kaldırırız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şu anda 50 İİT üyesi ülke el ele verdiğimiz anda burada az veya çok miktarı önemli değil bu destekle Arnavutluk’u süratle ayağa kaldırırız. Tabii temenniler güzeldir ama bizde bir laf var; 'Bal bal demekle ağız tatlanmıyor. Aslolan balı yemektir, balı yedirmektir.' Bizim bunu yapmamız lazım. Tabii burada öncelikle İslami banka. Bence en önemli adımı atması lazım. Türkiye olarak biz bu adımı attık. Yeterli görmüyoruz çalışacağız. Aynı şekilde sayın başbakan birçok ülkeye mektuplar gönderdi. İnşallah oralardan da birçok cevap gelir. Biz bu depremin acılarını ağır tattık. Biz meşhur Düzce depremi, Bolu depremi, Kocaeli Sakarya bu depremleri yaşadık. Biz Van depremini yaşadık. Biz Bingöl depremini yaşadık. Buralarda yaşadığımız acıları iyi biliyoruz. Nasrettin Hocamız damdan düştü doktor arıyorlar; 'Bana doktor getirmeyin damdan düşen birisini getirin' dedi. Biz de bu konularda damdan düştüğümüz için bunu iyi biliyoruz. Temenni değil gelip oraya bir tuğla koyacak olan yardımseverler istiyoruz. Deprem insanoğlunun başına gelen en büyük felaketlerden biri. Bu zor durumda Arnavutluk halkının yanında olmak insani bir görev. Sizlerden kardeş Arnavutluk’un yaralarının kısa sürede sarılması için elinizdeki tüm imkanlarla destek olmanızı istirham ediyorum.”

Emrah Kuş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Vali Çiçek Koltuğunu 8.Sınıf Öğrencisi Esma’ya devretti Kayseri Valisi Gökmen Çiçek; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla temsili olarak koltuğunu Kocasinan İlçesi Sümer Ortaokulu öğrencilerinden Esma Necla Doğan’a devretti. Valilik koltuğuna oturan Esma Necla Doğan; "Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin sembolü olan TBMM çok zor şartlarda açılmıştır. Cumhuriyetimiz de büyük fedakârlıklarla, gayretlerle kurulmuştur. Ülkemizi çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaştırmak için hiç yorulmadan çalışmaya devam ederken Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen bu bayramın sevincini ve coşkusunu, tüm dünya çocuklarıyla paylaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi rahmetle anıyor, saygılarımızı sunuyoruz. Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağanı ve 104. yılını kutladığımız, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun” diye konuştu. Vali Esma Necla Doğan Vali Gökmen Çiçek’e; "TBMM’nin açılışının 104. Yıl dönümü kapsamında bizleri kabul ettiğiniz için Kayserili öğrenciler adına sizlere çok teşekkür ederim. Kayseri’ye ve Kayserililere olan samimi ve içten destekleriniz bizler için Türkiye Cumhuriyeti’nin milletine olan desteğinin de bir yansımasıdır. Görevde olduğunuz sürece Kayseri için özellikle turizm alanında yapmış olduğunuz çalışmaları yakından takip ediyoruz. Yeşilhisar ilçemize bağlı Soğanlı Vadisinde gerek yöre halkına ve gerekse turizme yönelik yaptığınız katkıların yanında ilimizde gençlerimize yönelik ERVA Spor Kulübü çatısı altında yaptığınız zararlı alışkanlıkları önleyici çalışmalarınızda bizler için çok önemli. Birçok alanda canla başla çalıştığınız için bizlerin gönlünde ’Vali Amca’ olarak yer alıyorsunuz sizlere çok teşekkür ederim" dedi. ERVA Spor Kulüplerinden sorumlu Vali Yardımcısı Ömer Tekeş’i telefonlar arayan Vali Esma Necla Doğan, ERVA projesinin gidişatı ile ilgili bilgiler aldı. İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın ile de görüşen Vali Doğan; "Okul önlerindeki yaya geçitlerinin güvenliğinin artırılması ve okul servislerinin daha sık denetlenmesi talimatı verdi. Öğrencilerin aileleriyle telefonda görüşerek teşekkür eden Vali Çiçek, tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı ve öğrencilerle bir süre sohbet ederek yakın ilgi gösterdi. Programda, Vali Yardımcısı Adnan Türkdamar, İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse ve öğretmenler de hazır bulundu.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta ABD’ye bakır ihracı Kahramanmaraş’ın geleneksel el sanatlarından bakırcılık mesleği 6 Şubat depremlerinin ardından üretimini sürdürüyor. Depremin yaralarını saran esnaf ürünleri Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Kahramanmaraş’ta çok eski bir geçmişe ve geleneğe sahip olan bakırcılık sanatı, 1950’li yıllardan itibaren ivme kazandı. Bakırın dövülerek şekillendirilmesi ve süslenmesiyle ortaya çıkan mutfak eşyaları ve çeşitli süs eşyalarının imal edildiği bir geleneksel el sanatı olan bakırcılık, yaygın bir şekilde hem kullanılıyor hem de üretimini sürdürüyor. Kahramanmaraş Küçük Sanayi Sitesi’ndeki bakırcı esnafları da üretimini sürdürüyor. Deprem sonrası yarasını saran esnaf 10 bin ürünü hem üretiyor hem de yurt içi ve yurt dışına gönderiyor. Bakır üreticisi İsmail Binici, “Bakırı işlemecilik ve mutfak eşyaları üzerine çalışıyoruz. 1980 yılından bu yana atölyemizi çalıştırıyoruz ve mesleğe 7 yaşında başladım. Mutfak eşyaları, dekoratif işler, bakır kaplama ve mangal işleri gibi nasıl bir talep olursa yapabilecek kapasitedeyiz. Kahramanmaraş’ta bakırcılık iyi bir konumda. Türkiye genelinde azınlığa düşmüş bir meslek ama bizim bu yöremizde halen devam ediyor” dedi. Bakırın yıllık 150 bin dolar civarında ihracat rakamlarına ulaştığını da ifade eden Binici, “Yaptığımız ürünler yurt içi ve yurt dışına gönderiyoruz. Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine gönderiyoruz özellikle kahve takımı gönderiyoruz. Aşırı miktarda olmasa da yılda iki konteyner 100-150 bin dolarlık ihracat yapılıyor. Ecdadımız hep bakır kullanmış bir müddet bakırcılık başka metaller çıktığı için gerilemiştir ve mutfak eşyaları devreye girmiştir. Hatta doktorlar bakırı önermeye başladı. Restoranlar bakır kullanmaya başladı. Bakır hayatımızın biri parçası ve sağlığa faydası çok. Depremin ilk aşamalarından itibaren 3-4 ay hiçbir şey yapamadık iş yerimiz hasar aldı ve makinalar ve ürünler hasar gördü sonra toparladık işimize devam ediyoruz” diye konuştu. Bakır ustası Mahmut Koz ise, “Özellikle mutfakta kullanılan her şeyde kullanılır 10 bin civarında bir çeşidimiz vardır. Tarihi değerli ürünlerde yapıyoruz” dedi.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta ABD’ye bakır ihracı Kahramanmaraş’ın geleneksel el sanatlarından bakırcılık mesleği 6 Şubat depremlerinin ardından üretimini sürdürüyor. Depremin yaralarını saran esnaf ürünleri Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Kahramanmaraş’ta çok eski bir geçmişe ve geleneğe sahip olan bakırcılık sanatı, 1950’li yıllardan itibaren ivme kazandı. Bakırın dövülerek şekillendirilmesi ve süslenmesiyle ortaya çıkan mutfak eşyaları ve çeşitli süs eşyalarının imal edildiği bir geleneksel el sanatı olan bakırcılık, yaygın bir şekilde hem kullanılıyor hem de üretimini sürdürüyor. Kahramanmaraş Küçük Sanayi Sitesi’ndeki bakırcı esnafları da üretimini sürdürüyor. Deprem sonrası yarasını saran esnaf 10 bin ürünü hem üretiyor hem de yurt içi ve yurt dışına gönderiyor. Bakır üreticisi İsmail Binici, “Bakırı işlemecilik ve mutfak eşyaları üzerine çalışıyoruz. 1980 yılından bu yana atölyemizi çalıştırıyoruz ve mesleğe 7 yaşında başladım. Mutfak eşyaları, dekoratif işler, bakır kaplama ve mangal işleri gibi nasıl bir talep olursa yapabilecek kapasitedeyiz. Kahramanmaraş’ta bakırcılık iyi bir konumda. Türkiye genelinde azınlığa düşmüş bir meslek ama bizim bu yöremizde halen devam ediyor” dedi. Bakırın yıllık 150 bin dolar civarında ihracat rakamlarına ulaştığını da ifade eden Binici, “Yaptığımız ürünler yurt içi ve yurt dışına gönderiyoruz. Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine gönderiyoruz özellikle kahve takımı gönderiyoruz. Aşırı miktarda olmasa da yılda iki konteyner 100-150 bin dolarlık ihracat yapılıyor. Ecdadımız hep bakır kullanmış bir müddet bakırcılık başka metaller çıktığı için gerilemiştir ve mutfak eşyaları devreye girmiştir. Hatta doktorlar bakırı önermeye başladı. Restoranlar bakır kullanmaya başladı. Bakır hayatımızın biri parçası ve sağlığa faydası çok. Depremin ilk aşamalarından itibaren 3-4 ay hiçbir şey yapamadık iş yerimiz hasar aldı ve makinalar ve ürünler hasar gördü sonra toparladık işimize devam ediyoruz” diye konuştu. Bakır ustası Mahmut Koz ise, “Özellikle mutfakta kullanılan her şeyde kullanılır 10 bin civarında bir çeşidimiz vardır. Tarihi değerli ürünlerde yapıyoruz” dedi.