POLİTİKA - 26 Ağustos 2019 Pazartesi 12:42

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Doğu Akdeniz'de kimse bizi engelleyemez'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Doğu Akdeniz'de kimse bizi engelleyemez'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muş'ta Malazgirt Zaferi'nin 948. Yıl Dönümü Kutlama Programı'nda konuştu. Erdoğan, Doğu Akdeniz'de sondaj ve sismik araştırma çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor, kimse bizi oralarda engelleyemez, engelleyemeyecektir." dedi.

Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Mehter gösterisinin ardından tören alanına gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kalabalığı selamladı.

Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü vesilesiyle Sultan Alpaslan ve ordusundaki tüm kahramanları hürmetle yad ettiğini belirterek, “Bin yıldır gözlerini kırpmadan canını veren tüm şehitlerimize ve gazilerimize de Allah’tan rahmet diliyorum. Söğüt'te diktiğimiz Osmanlı çınarının dallarını batıda Viyana önlerine, Akdeniz’de Cebelitarık Boğazı'na, güneyde Afrika’nın içlerine kadar uzattık. Bundan bir asır önce Osmanlı'yı hasta adam ilan edip milletimizi yeniden Orta Asya’ya sürmeyi planlayanların heveslerini Çanakkale ile İstiklal Harbimizle kursaklarında bıraktık.

Uzun süre milletimizi kendi iç meseleleriyle uğraştırarak medeniyetinden, tarihinden, kültüründen koparmaya çalışanların senaryolarını boşa çıkardık. Eğer bugün millet olarak, gençlerimizle birlikte Malazgirt Zaferi’ni böylesine bir coşkuyla kutluyorsak, on binler bugün Malazgirt Ovası'nda ise işte bu projeyle birlikte o proje de çökmüştür demektir. Sadece bununla kalmadık, yeni nesillere 2071 vizyonunu miras bırakarak çıtayı daha da yukarı çıkardık. Yarım asır sonra bizler gelemezsek de inanıyorum ki Türkiye her anlamda dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olarak çok daha büyük hedeflere yelken açacaktır” dedi.

“Bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir”

Medeniyetimizin fetih medeniyeti olduğunu dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu fetih sadece toprakların, coğrafyaların fethi değil, asıl fetih gönüllerin fethidir. Ecdadımızın asırlar boyunca huzurla, güvenle bir şekilde yönettiği coğrafya bugün zulüm ve sefalet içerisinde kıvranıyor. Hiçbir siyasi veya ekonomik çıkar bizi hakkın yanında yer almaktan, mazluma destek vermekten alıkoyamaz. İşte Diyarbakır’da gördünüz, bir yavrusu kaçırılıp öldürülen, diğer yavrusu da ellerinde olan annenin yaptığı eylemini gördünüz. Öyleyse biz dik duracağız ve bu insanların yavrularının istismarına izin vermeyeceğiz.

Bugün Suriye’de katliam var, rejim bir yandan terör örgütleri bir yandan kendilerini destekleyenlerle birlikte her gün masum kanı döküyor. Bugün Kudüs’te, Filistin’de zulüm var. Haydut devlet, 3 dinin kutsallarına ev sahipliği yapan Kudüs’u hoyratça Filistin adım adım işgal etmeye çalışıyor. Bugün pek çok yerde Müslümanlar zulüm altında, Müslümanlara yönelik saldırılar devam ediyor. Daha dün, yakın bir tarihte Balkanlar'dan Karabağlar'a uzanan katliamları unutmadık. Milyonlarca insanın birbirine nasıl kırdırıldığını unutmadık. Irak’ta 2 milyon, Suriye’de 1 milyon ve Afrika’nın Güney Amerika'nın farklı yerlerinde yine milyonlarca insanın çıkar uğruna nasıl katledildiklerini unutmadık. Ellerinden gelse ülkemizde de aynısını yapmak isteyen kara niyetli alçakları da unutmadık. Herkesin bir hesabı olabilir ama en büyük hesap sahibi Allah’tır. Rabbimizin yardımıyla milletimizin duası ve dirayetiyle tüm badireleri geride bırakarak bugünlere geldik.”

“Sen bu işleri anlamıyorsun, anlamayacaksın”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Erdoğan, “Daha düne kadar evlerimizin kapısına kadar getirmek istedikleri mücadeleyi bugün sınırlarımızın ötesine taşımış bulunuyoruz. İnşallah Irak’tan Suriye’ye, Doğu Akdeniz’den diğer bölgelere bu mücadeleyi zaferle taçlandıracağız. Anadolu bizim için büyük davamızın kıtasıdır. Bizim davamız da inşa davası olmuştur. Bin yıldır kan ve terle yoğrulan vatan kıldığımız bu topraklarda yeniden dirilişimize ve güçlü Türkiye davasının inşasına şahitlik edecektir. Malazgirt’te her yıl tekrarladığımız buluşma işte bu büyük vizyonu kafamıza ve kalbimize nakşetmemize vesile olmayı sürdürecektir.

Gençler 2023 hedeflerimize sıkı sıkı sahip çıkıyor muyuz? Gazi Mustafa Kemal’in Çanakkale ruhunu yaşatmakta kararlı mıyız? Bu kararlı duruşunuz geleceği teminattır. Türkiye, tarihinden aldığı güçle her alanda büyük bir mücadele içindedir. Bu mücadele öyle kutludur ki her türlü hesabın üstündedir. FETÖ hainleri, bir darbe girişimiyle ülkemizi işgal etmeye yeltendiklerinde, karşılarında tüm korkularını bir tarafa bırakmış, hayatları dahi her şeylerinden vazgeçerek oraya gelmiş bir milleti ve onun temsilcilerini Malazgirt Ovası’nda olduğu gibi karşılarında buldular. İşte aynı kadro aynı bugün Malazgirt Ovası’nda. Burada 15 temmuz darbe girişimi sırasındaki dik duruşu başta olmak üzere her konudaki samimi desteği için huzurlarınızda Sayın Bahçeli’ye ve ekibine teşekkürü bir borç biliyorum. Aynı şekilde bizimle birlikte olan diğer partilere şükranlarımı sunuyorum. Darbe gecesinde bir araya gelen bu ekip, hep birlikte yol yürümeye devam ediyoruz. Bu kutlu yolculukta yer almayanlarla siyasette kültürde sanatta ve pek çok alanda farklı tercihler elbette saygıyla karşılanır.

Ancak konu ülkemizin ve milletimizin bekası olunca başka saflarda olanların saygıya layık bir tarafı yoktur. Türkiye terörle mücadele ederken, siz söylemlerinizle onların değirmenlerine su taşırsanız bunun adı başka şey olur. Milletimizin menfaati için Türkiye olarak Suriye sınırı boyunca kurulmak istenen terör koridorunu parçalamak için var gücüyle çalışırken, siz bu tuzakları kuranların arkasından giderseniz bunun adı başka bir şey olur. Ana muhalefetin başındaki ‘Türkiye’nin Orta Doğu'da ne işi var.' Bizlere ülkemizin güneyinde taciz ateşi yapılacak, saldırı olacak, bizim orada ne işimiz var. Sen bu işleri anlamıyorsun, anlamayacaksın. Biz ordayız, orda olmaya devam edeceğiz. Bir taraftan Atatürk’ün partisiyiz diyeceksin, diğer tarafta Misak-ı Milli'yi bilmeyeceksin. Önce tarihi oku. Türkiye Doğu Akdeniz’de siyasi, ekonomik ve askeri olarak yakın tarihinin en çetin mücadelesini verirken, siz farklı tarafların ağzıyla konuşursanız bunun adı başka şey olur" diye konuştu.

CHP’ye eleştiri

“Bugün CHP ve onun artık eş kuruluşu haline gelen bölücü örgütün destekçisi partinin yaptıkları işte tam olarak budur. Dağda teröristin, denizde Rumun ve diğer tüm platformda karşımızda her kim varsa onun yanında yer alarak Türkiye partisi olamaz. Dün Trabzon’da CHP yönetimine samimi bir çağrı yaptım. Bu partiyi yönetenlerin yerli ve milli çizgiye gelmesini zor görüyoruz ama bu partiye oy veren vatandaşlarımızın mesajlarımızı aldığına inanıyorum. İşte Ege’de, Amerika var, İngiliz var, şu var bu var. Ama orada tek ülke yok. Öyle diyor Bay Kemal. Kimmiş? Türkiye orada yokmuş. Bu zat bakar kör. Bizim orada sondaj gemilerimiz var, sismik araştırma gemilerimiz var.

4 gemi şu an bu çalışmayı yapıyor. Bizim orada fırkateynimiz var, bizim orada silahlı hava araçlarımız var, her an hazır vaziyette. Denizden, karadan her şeyimizle hazırız, görmüyor. Ama bir şeye daha üzülüyorum. Nedir o? Fatih, Yavuz, devasa ay yıldızlı bayrağımız var. Bay Kemal herhalde bizim ay yıldızlı bayrağımızı da bilmiyor. İşte alanda var. Bunu da öğreteceğiz, bunu da öğrenecek. Öyle lafla biz Atatürk’ün partisiyiz demek olmaz. Sen bitmişsin, tükenmişsin, 3-4 belediye almakla bir yere varılmaz. İnşallah milletim şu anda bizim Doğu Akdeniz’de neler yaptığımızın hesabını soracak. Yaşadığımız kritik süreçte milletimin her ferdinin desteğine ihtiyacımız var. Herkes biliyor ki ülkemizin gelecek yarım asır, bir asrının belirleyicisi olacak bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde hangi saikte olursa olsun milletimizin birliğini, beraberliğini bozmaya hakkı yok. İşte biz bunun için sürekli Rabiamızı tekrarlıyoruz.

Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Öyleyse bunun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Kardeşlerim, kalıcı olan geride hangi eserlerin bırakıldığıdır. Ecdat yeri geldiğinde canını, canından aziz bildiği evladını feda etmiştir. Bugün güvenlik güçlerimizi her gün hayatları pahasına bir mücadele içindedir. Şu anda Pençe-1, 2 ve 3, içeride ve dışarıda teröristleri inine kadar kovaladık mı? Kovalamaya devam edeceğiz. Unutmayın, bu arada şehitlerimiz de var. Bizim şehitlerimiz hiç kimseyle mukayese edilmez. Rabbimiz, ‘Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz. Onlar diridirler ancak siz bilemezsiniz’. Bizimkiler şehadet şerbetini içenler, Rabbim bizleri de aynı yolda haşretsin. Cumhurbaşkanından başlayarak ülkenin tüm yöneticileri olarak günün 24 saat ülkemize hizmet için çalışıyoruz. Hep birlikte bu gök kubbede bir hoş seda bırakırsak ne mutlu bize. Kardeşlerim Malazgirt’in hemen aşağısında Van Gölü’dür.

Van Gölü’nden bir tarafa giderseniz nice sarp dağları aşarak Irak’a, diğer tarafa giderseniz Suriye’ye ulaşırsınız. Sultan Alpaslan’dan sonra nice komundanlar bu güzergahları takip ederek zaferleri görmüştür. Bugün de terör örgütleriyle ve onun arkasındaki güçlerle mücadelemizin zaferini inşallah Malazgirt’te hep birlikte kutlamaya devam edeceğiz. Suriye’de Fırat’ın doğusundan Irak’a sınırımıza kadar olan hat boyunca güvenli bölge oluşturma çabalarımızda mesafe alıyoruz. Bölgedeki hesapların ve sinsi tuzakların çokluğu bizi alsa yolumuzdan alıkoymamıştır, alıkoymayacaktır. Hiç endişe etmeyiniz. Şu an Savunma Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, jandarma kuvvetlerimiz, güvenlik güçlerimiz bu yolda devam ediyor.

Birilerinin dokunulamaz, girilemez dediği pek çok sorun gibi Fırat’ın doğusundaki meseleyi de hal yoluna koyuyoruz. Her konuda olduğu gibi bu hususta da önceliğimiz diyalogdur. Bir netice alırsak ne ala, ama isteğimiz dışında bir yola zorlanırsak, tüm hazırlıklarımız tamamdır. Kendi planlarımızı hayata geçireceğiz. İHA, SİHA ve helikopterlerimiz bölgede, çok yakında kara birliklerimizin de bölgeye giriş yapmasını bekliyoruz. Hava harekatı unsurlarımızla sınırlarımızın ötesine geçtiğimizde durumu çok yakında görme ve sürecin geleceğini belirlemeye imkanına kavuşacağız. Suriye sınırımızı teröristlerden temizlemeye konusundaki kararlılığımızı artık hiç kimsenin test etmeyeceğini ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Kimse bizi engelleyemeyecektir”

İdlib hattında rejimden kaynaklanan sıkıntılar olduğunu dile getiren Erdgan, “Putin ile yakından istişare ettik. Görüşmelerimiz olacak, inşallah bu sıkıntıları ortadan kaldıracağız. Irak tarafından da çok önemli adımlar atıyoruz. 35 yıldır ülkemize yönelik saldırıların merkezi olarak kullanılan bölgeleri kalıcı şekilde güvenli hale getiriyoruz. Operasyonların sebebi bu. Irak merkezi hükümeti ve kuzeydeki yönetimin yanında İran’la da işbirliği halindeyiz. Bu operasyonlar herkes açısında olumlu neticeler doğuracaktır. Doğu Akdeniz’deki çalışmalarımız hızla devam ediyor. Kimse bizi engelleyemeyecektir. Bu tür çalışmalar kararlılık da devam ediyor, edecektir. Ekonomiden altyapıya kadar ülkemizin ihtiyaçlarını kesintisiz yerine getiriyoruz. Hafta sonu Artvin’de Yusufeli Barajını yerini inceledik. Muhteşem bir eser. 2 milyar 200 milyon kw enerji üretecek bir baraj yapıyoruz. Önümüzdeki yıl bu zamanlarda barajın su tutmaya başlayacağını göreceğiz. Bir yıl sonra da sadece enerji değil içme suyu kullanımını da göreceğiz. Artvin bizim için bir barajlar şehri. Eskinden bizimle dalga geçiyorlardı, ne diyorlardı? ‘Su akar Türk bakar.’ Şimdi ne diyoruz, su akar Türk yapar” şeklinde konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, KKTC Başbakanı Ersin Tatar, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesi, bakanların katıldığı kutlama programı daha sonra sona erdi.  

Mehmet Salih Akkuş - Yılmaz Sönmez - Veysel Eşin

 


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırıkkale Yağışlar azaldı, kuraklık riski arttı: Çiftçiler modern sistemlerle sulama yapıyor Kırıkkale’de yağışların mevsim normallerinin altında olması sebebiyle yaşanan kuraklık tehlikesine karşı direnen çiftçiler, ekili tarım alanlarında modern sulama sistemi kullanıyor. Kırıkkale’de yağışların önceki yıllara göre az olması sebebiyle yaşanan kuraklık, tarımsal üretimi de olumsuz yönde etkiledi. Karakeçili ilçesinde yaşayan çiftçiler, ekili tarım arazilerini sulamak için modern damlama sistemi kullanıyor. Güneş enerjisi panelleriyle üretilen elektrikle çalıştırılan pompalar sayesinde kontrollü salınan su, tarım alanlarına ulaştırılıyor. "Güneşten faydalanıyoruz" Tarım arazisine özellikle pancar ektiğini belirten Ramazan Alparslan, "Çiftçilik yapıyorum, özellikle pancar ekiyorum. Biraz da soğanım var. Paneli de kurduk, güneşten faydalanıyoruz. 3 yıl oldu, ilk yılı kendini amorti etti. Çok memnunum. Vatandaşlara da tavsiye ediyorum ama maliyetler yüksek. Türkiye’de dolar bazında olduğu için o bizi biraz eziyor. Mevsimler kurak gidiyor. Yağış bekliyoruz, inşallah yağar. Biz de rahatlarız, iki üç gün dinleniriz" dedi. "Su görmezse kurur" Kuraklığın etkili olduğunu ifade eden Emre Doğan, "Kuraklık oldu, yağış olmadı. Kışın da kar görmedik. Bundan dolayı biraz kuraklık var. Sulama ile telafi etmeye çalışıyoruz. Ekinimiz de son aşamasına geldi. Su görmezse kurur. Sulama ile çözüm bulmaya çalışıyoruz. Mazottan dolayı biraz maliyetli de oluyor" diye konuştu. "Yağmazsa çiftçinin işi kötü" Yağmur yağmadığını ifade eden Hasan Cantemur ise, "Gübre atıyoruz, hazırlık yapıyoruz. Arkasından tohum ekeceğiz, yağmurlama sulama yapacağız. Şimdiye kadar yağmurumuz yok. İnşallah bir hafta, 10 gün içerisinde yağarsa çiftçi kazanır. Yağmazsa da çiftçinin işi kötü" şeklinde konuştu.
Eskişehir Okullarda temel hijyen konusunda eğitim Eskişehir’de gerçekleştirilen proje çerçevesinde, öğrencilere el yıkama, ağız ve diş hijyeni, gıda hijyeni, çevre hijyeni ve solunum hijyeni konularında bilgi aktarıldı. ’Eskişehir’deki Okullarda Halk Sağlığı Farkındalığının Artırılması ile Sağlığın Geliştirilmesi ve Güçlendirilmesi Protokolü’ Eskişehir Valiliği, Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi tarafından imzalandı. Bu çerçevede hazırlanan proje Meseret İnel ve Tunalı İlkokulunda başlatıldı. Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Babür Mimtaş, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkan Yardımcısı Burcu Işıktekin Atalay ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş tarafından ’Halk Sağlığı Farkındalığını Arttırmak’ adına görev yapacak olan ’Halk Sağlığı Tayfaları’na hediyeler takdim edildi. Akabinde Halk Sağlığı Tayfaları’na Uzm. Dr. Seval Çalışkan Pala tarafından ’Temel Hijyen’ konusunda eğitim gerçekleştirilmiş olup; öğrencilere el yıkama, ağız ve diş hijyeni, gıda hijyeni, çevre hijyeni ve solunum hijyeni konularında bilgi aktarıldı. Bu proje ile gelecekte toplumun her basamağında yer alacak olan çocukların halk sağlığı farkındalıklarının arttırılması ile sağlığın geliştirilmesi ve güçlendirilmesi amaçlanıyor.