POLİTİKA - 12 Ekim 2021 Salı 15:37

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'G20 bünyesinde bir çalışma grubu oluşturulmasını öneriyorum'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'G20 bünyesinde bir çalışma grubu oluşturulmasını öneriyorum'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afganistan konulu "G20 Olağanüstü Liderler Zirvesi"ne Vahdettin Köşkü'nden video konferans ile katıldı. Burada konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “G20 bünyesinde bir çalışma grubu oluşturulmasını öneriyorum. Türkiye olarak bu grubun başkanlığına talibiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afganistan konulu "G20 Olağanüstü Liderler Zirvesi"ne Vahdettin Köşkü'nden video konferans ile katıldı.

“Yaklaşık 5 milyon yabancıya ev sahipliği yapan ülkemiz Afganistan kaynaklı yeni bir göç yükünü taşıyamaz”

Zirvede konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “G20'yi dünyamızın karşı karşıya kaldığı meydan okumalar karşısında temel işbirliği platformu olarak görüyorum. Afganistan'da yaşanan gelişmelerin siyasi ve insani boyutunun yanı sıra ekonomik ve finansal yansımaları da oluyor. Konunun G20'nin çalışma alanı içerisinde değerlendirilmesini memnuniyetle karşılıyorum. Afganistan'da yeni bir siyasi ve jeopolitik hakikatle karşı karşıyayız. Afganistan'da güvenlik ve istikrarın bir an önce sağlanması sadece bölgesel düzeyde değil uluslararası ölçekte de kritik önemdedir. Diyalog kanallarını açık tutarak Taliban'ı kapsayıcı bir yönetim kurmaya doğru yönlendirmeliyiz.

Bugün Afgan halkı siyasi belirsizlik yanında kırk seneyi aşan istikrarsızlık, çatışma ve terörün yıkıcı sonuçlarıyla da mücadele ediyor. Böyle bir dönemde uluslararası toplumun Afgan halkına sırtını dönme, bu ülkeyi kendi kaderine terk etme lüksü yoktur. Siyasi süreçten bağımsız olarak ülkede giderek derinleşen insani kriz nedeniyle Afgan halkıyla güçlü bir dayanışma sergilememiz gerekiyor. Türk Kızılay son olarak 33 tonluk gıda yardımı sağladı. İlave kapsamlı bir insani yardım paketi üzerinde de çalışıyoruz. Bu zor günlerinde Afgan halkına karşı kardeşlik görevimizi yerine getirmeyi sürdüreceğiz.

Kabil havaalanında 26 Ağustos'ta DEAŞ tarafından gerçekleştirilen terör saldırısında ayrıca son günlerde Kabil'de ve diğer bazı vilayetlerde yaşanan eylemlerde görüldüğü gibi terör tehdidi halen sürmektedir. Afganistan'daki gelişmelerin göç akını riskini artırdığı da malumunuzdur. Halihazırda 3,6 milyonu Suriye'den gelenler olmak üzere yaklaşık 5 milyon yabancıya ev sahipliği yapan ülkemiz Afganistan kaynaklı yeni bir göç yükünü taşıyamaz. Türkiye'nin güney ve doğu sınırlarından maruz kalacağı göç baskısından Avrupa ülkelerinin de etkilenmesi kaçınılmazdır” dedi.

“G20 bünyesinde bir çalışma grubu oluşturulmasını öneriyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “G20'nin küresel ekonomiye yansımaları da akılda bulundurularak göç ve zorla yerinden edilme konularını gündeminde tutmasını bu bakımdan zaruri addediyorum. Bu küresel soruna sistematik bir bakış açısının getirilebilmesi maksadıyla G20 bünyesinde bir çalışma grubu oluşturulmasını öneriyorum. Türkiye olarak bu grubun başkanlığına talibiz. Endonezya Dönem Başkanlığı'nda bu alanda somut adımlar atmak için ciddi fırsatlara sahip olduğumuza da inanıyorum” ifadelerinde bulundu.

“Afganistan'ın terör örgütlerinin üsleri olmasını engelleme konusunda henüz gereken kucaklayıcılığı göremedik”

Erdoğan ayrıca, “Özellikle şunu da ifade etmem gerekiyor. Hali hazırda Türkiye'de burslu olarak okuyan Afgan öğrenci sayısı bin 100’dür. Geçmişten bugüne burs verdiğimiz toplam Afgan öğrenci sayısı 10 bini aşmıştır. Afganistan'da bu desteğimiz devam etmektedir. Özellikle İtalya Başbakanının açılış konuşmasında ifade ettiği gibi geçici hükümet bekleneni henüz veremedi. İnsani yardımlar, güvenlik, Afganistan'ın terör örgütlerinin üsleri olmasını engelleme konusunda, aşırıcılığı engellemede henüz gereken kucaklayıcılığı göremedik. Temenni ediyorum ki yerel altyapının üst yapının yapımında Türkiye olarak çok büyük emeğimiz oldu. Ve kız çocuklarının okula gönderilmesi, azınlık hakları, bu konularda ciddi manada Afgan'ın oluşacak Taliban yönetimiyle bunları çözmesi gerekiyor” diye konuştu.

Metin Başar - Onur Hamzaoğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Botulinum toksini uygulaması sonrası, sıcak banyo ve saunadan kaçının Dermatolog Hacer Köksal, botulinum toksini uygulamasının sadece estetik amaçlı değil bazı rahatsızlıkların tedavisinde de kullanıldığını, ancak etkisinin zayıflatılmaması için dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu vurguladı. Uzman Dr. Köksal, “Bu uygulamayı ister estetik ister tedavi amaçlı uygulatmış olanlar işlem sonrası belirli bir süre ağır egzersizlerden, sıcak banyo ve saunadan kaçınmalı, uygulama bölgesine masaj yapmamalı, yaptırmamalı” dedi. Acıbadem Kent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Köksal son yıllarda kozmetoloji sektöründe en çok tercih edilen işlemlerden olan Botulinum toksini uygulaması ile bilgi verip, uyarılarda bulundu. Botulinum toksin uygulamalarını, hastane ortamında, uygun dozlarda ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ilaç kullanımı ile yaptıklarını, bu şartları sağlamanın işlemin başarısında önemli olduğunu belirten Uzm. Dr. Köksal şöyle konuştu: “Botulinum toksini, yüzümüzdeki mimik kaslarını geçici olarak etkisiz hale getirir. Bu işlem, geri dönüşlü bir işlem olup, günümüzde en etkili kozmetik işlemlerden biri olarak kabul edilmektedir. Botulinum toksini uygulaması, danışanların mevcut asimetrilerini düzeltmek, düzenli uygulama ile mimik kullanımına bağlı kırışıklıkların oluşumunu engellemek ve yüze aydınlık bir görünüm kazandırmak amacıyla kullanılmaktadır. Ayrıca, botulinum toksini uygulamasıyla çiğneme kaslarının gücünü azaltmaktayız. Bu, gece uykuda diş sıkma problemi yaşayan hastalarımız için iyi bir tedavi seçeneğidir. 4 ay ara ile 3 kez yapıldığında oldukça faydalı sonuçlar alıyoruz. Güldüğünde diş etlerinin aşırı görünmesinden rahatsızlık duyan kişileri de memnun eden bir uygulama. Terleme tedavisinde ise botulinum toksini, koltuk altı, el ve ayak terlemesi gibi durumlar için oldukça etkili bir çözüm sunuyor.” “Etki süresi, kişiden kişiye değişiyor” Dermatolog Köksal, botulinum toksininin etki süresinin, kişiden kişiye değişiklik gösterse de ortalama 4 ay sürdüğünü, 6 ayda bir tekrar uygulama önerdiklerini söyledi. Bu uygulamanın hastane ortamında, uygun dozlarda ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ilaç kullanımı ile yapılması gerektiğinin altını çizen Dr. Köksal, “Elbette ki deneyimli sağlık profesyonelleri tarafından yapılmalıdır. Kişilerin ihtiyaçlarına ve beklentilerine özel olarak tasarlanmış tedavi planları çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. Her uygulama öncesi, detaylı bir cilt analizi ve danışanın medikal geçmişi göz önünde bulundurularak, en uygun tedavi yöntemi belirlenmelidir” diye konuştu. “Uyarıları mutlaka dikkate alın” Botulinum toksini uygulamalarının sadece estetik amaçlarla değil, aynı zamanda kronik migren tedavisi gibi bazı medikal durumlar için de tercih edilen bir tedavi yöntemi olduğunu kaydeden Köksal, uygulama sonrası için şu uyarılarda bulundu: “Uygulama sonrasında da tedavinin etkinliğini artırmak ve muhtemel yan etkileri minimize etmek için özel bakım önerilerine de uyulması gerekiyor. İşlem yaptıranlar uygulama sonrasında belirli bir süre ağır egzersizlerden kaçınmalı. Uygulama bölgesine masaj yapmamalı ve yaptırmamalıdır. Ayrıca saunaya girmemeli, sıcak banyo yapmamalıdır. Bu dikkatli yaklaşım, botulinum toksini uygulamalarından en iyi sonuçların alınmasını sağlamak için kritik öneme sahiptir.”