GÜNDEM - 23 Ekim 2018 Salı 15:10

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Öğretmenlik meslek kanunu hazırlanıp çıkarılacak'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Öğretmenlik meslek kanunu hazırlanıp çıkarılacak'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023 Eğitim Vizyonu Tanıtım Toplantısı'nda çok önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarılacak. Ayrıca sözleşmeli öğretmenliği yeniden düzenliyoruz. 4 artı 2 olmak üzere toplam 6 yıl olan sözleşme süresini, 3 artı 1 toplam 4 yıla indiriyoruz. Pedagojik formasyon şartını da kaldırıyoruz" müjdelerini verdi. Erdoğan, anaokulu eğitiminin de gerekli altyapı oluşturulduktan sonra zorunlu hale getirileceğini açıkladı. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde yapılan "2023 Eğitim Vizyonu" Tanıtım Toplantısının açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Herhangi bir yatırım yanlış yapıldığında para ve zamanın kaybedildiğini, hedeflerin gerisine düşüldüğünü dile getiren Erdoğan, eğitimde yapılacak bir yanlışın nesiller asırlar kaybettireceğini belirtti.

Bu manada atılacak her adımın dikkatle hesaplanarak hayata geçirilmesi gerekiğini ifade eden Erdoğan, "Eğitim işi aceleye gelmez, ertelenemez, geciktirilmez. Türkiye'nin dershane meselesi bunun en çarpıcı örneğidir. Biz hükümete geldiğimizde milletimize verdiğimiz söz gereği, eğitim sistemimizi dershanelere ihtiyaç duymayacak hale getirmeye çalıştık. Dershaneler varsa okullar niye var dedim, bir an önce bu dershaneleri tasfiye etmemiz gerekir ve her şeyi okullarımızda halletmemiz gerekir dedim. Ne yazık ki bu başarılamadı, geç başarıldı, onun için de bu zaman kaybıyla FETÖ'ye yılda bir milyar iki milyar para kazandırdı. Benim okulum niye var, okulum varsa onlar niye var? Neymiş okullarda başarı yokmuş, yoksa başarılı olacağız bu devlet olarak bizim görevimiz. Benim Anadolu'da bacım niye ahırındaki davarını satsın, niye kolundaki bileziğini satsın da çocuğunu muhakkak dershaneye göndermem gerekiyor diye dershaneye göndersin. Bunların bedelini ödedik ama artık onlar tarih oldu. Şimdi yeni bir dönem başlıyor; ne yaptıysak, hangi tedbiri aldıysak, hangi sistemi devreye soktuysak istediğimiz neticeyi o zamanlar elde edemedik şimdi ediyoruz.i Her seferinde bir takım eller devreye girdi ve dershanelerin hacıyatmaz misali ayakta kalmaya devam ettiğini gördük. Daha sonra bu işin arkasından terör örgütlerinin çıktığına şahit olduk. İşte burası Gazi bir milletin evidir, bu çevrede 29 şehidimiz var ve 29 şehidimizin olduğu bu çevrede şimdi işte sizlerle beraber bu çatının altında bakın neyi değerlendiriyoruz. Sadece milli eğitimi değil bu ülkenin değerler silsilesi içinde aklınıza ne gelirse hepsi artık bu çatının altından çıkıyor ve bu çatı altında değerlendiriliyor. Dershanelerin üzerine kararlı bir şekilde gittiğimizde de işin ucu nereye vardı, darbe girişimine. Bu sorunun tam manasıyla çözülebildiğini söyleyemem ama çözüyoruz. Farklı isimler görüntüler ve kamuflajlar altında bu paralel eğitim sistemi varlığını sürdürüyor. Vizyon bölgemizde yer alan öğretmen standardından okullar arasındaki eğitim öğretim farkının kapatılmasına kadar bir dizi düzenleme hayata geçtiğinde bu sorunu gerçekçi bir şekilde çözmüş olacağız" şeklinde konuştu.

"Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarılacak" 

Eğitim denilince öğretmenlere ayrı bir parantez açmak gerektiğinin altını çizen Erdoğan, kültürümüzde öğretmenlerin hakkının anne baba seviyesinde olduğunu dile getirdi. Anadolu'da el öpme kültürünün çok yaygın olduğunu anımsatan Erdoğan, kendisinin el öptürmediğini ancak çocuklara, anne baba ve hocasının dışında hiç kimsenin elini öpmemesini tavsiye ettiğini aktardı. Erdoğan, "Bunun dışında parası var diye, yok işte atamızdır diye el öp, yok. Sadece anne, baba, hoca. Ben annemin ayağının altını da öperdim çünkü cennet annelerin ayakları altındadır. Anacığım ayağını çekerdi 'bana cennetin kokusunu çok mu görüyorsun anam' derdim. Bizim bu kültürü bu terbiyeyi almamız esas, o sebeple hangi makama gelirsek gelelim öğretmenlerimize hürmeti asla yitirmeyiz. Bana bir harf öğretenin kölesi olurum anlayışı öğretmenlik mesleğinin değerinin en çarpıcı ifadesidir. Ecdadımıza baktığımızda çoğunun öğretmenleri ile birlikte anıldığını görüyoruz, Şeyh Edebali'siz Osman Gazi, Akşemsettin'siz Fatih, İbni Kemal'siz Yavuz düşünülemez. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır' sözü de tarihimizdeki bu geleneğe işaret ediyor. Bizim gözümüzde sayıları 920 bini bulan öğretmenlerimiz, bayrağımızın dalgalandığı her yerde, fedakarca görev yapan birer kahramandır. Öğretmenlerimize geleceğimizi, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı emanet ediyoruz, bundan daha büyük bir şeref olabilir mi? Bugünümüze ve geleceğimize dair ne konuşuyorsak hangi planı yapıyorsak, hangi hedefleri belirliyorsak hepsinin de gizli öznesi öğretmenlerimizdir. Hani eğitim meselesi bir insan meselesidir diyoruz ya, işte buradaki insanı maddi ve manevi idraki ile fiilen biçimlendiren öğretmenlerimizdir. Bunun için 2023 eğitim vizyonumuzda öğretmenlerimiz çok önemli yer tutuyor. Bu kapsamda önümüzdeki dönemde bir Öğretmenlik Meslek Kanunu hazırlanıp çıkarılacak" müjdesini verdi.
Erdoğan'ın bu açıklamasının ardından salonda bulunan öğretmenlerden coşkulu alkış gelmesi üzerine Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Selçuk'a seslenerek "Ziya hocam bak öğretmenlerimiz baya coştu, görev sizde" diyerek gülümsedi.

"Sözleşme süresini 3 artı 1'e indiriyoruz" 

Öğretmenlerin hem çalışma şartlarını hem de birikimlerini mesleğin gereklerine uygun bir seviyeye taşımakta kararlı oldukları mesajını veren Erdoğan, "Mesela sözleşmeli öğretmenliği yeniden düzenliyoruz. Halen 4 artı 2 olmak üzere toplam 6 yıl olan sözleşme süresini, 3 artı 1 toplam 4 yıla indiriyoruz. Böylece birinci sınıfta öğrencileri devralan bir öğretmenimiz, 4 yıl sonunda bu evlatlarımızı bir üst okula yolcu edip görev süresini tamamlayabilecek. Ayrıca geri kalmış bölgelerde görev yapan öğretmenlerimizi teşvik edecek bir takım tedbirler alınacak. Öğretmenliğe kabul de uygulanan pedagojik formasyon şartını kaldırıyoruz, artık bu eğitimi bakanlığımız kendisi verecek. Ayrıca tüm öğretmenlerimizin bilgi ve becerilerini meslek içi eğitim yoluyla hedeflerimize uygun seviyeye çıkartacağız. Halen ihtiyari olan anaokulu eğitimini de gerekli altyapıyı oluşturduktan sonra zorunlu hale getireceğiz. Her birini gece karanlığını delen birer yıldız olarak gördüğümüz öğretmenlerimize imkanlar nispetinde her türlü desteği sağlamayı sürdüreceğiz. Yeni yönetim sistemimizi oluştururken eğitim-öğretim sistemimizi yine önceliklerimizin en başına koyduk. Partimizi kurduğumuz zaman Türkiye'yi dört temel direk üzerinde yükselteceğiz demiştik; eğitim, sağlık, adalet ve emniyet. Hamd olsun bugüne kadar belli bir başarıyı yakalamış vaziyetteyiz, daha da bu başarı inşallah artarak devam edecek" diye konuştu.

"Kalitede Almanya'yı geçeceğiz" 

Üniversitelerde gelinen son durumu değerlendiren Erdoğan, kaliteye önem verileceğini ifade etti. Kalite konusunda Almanya'yı geçmeyi hedeflediklerini kaydeden Erdoğan şu şekilde devam etti:
"Üniversitelerimizde bakıyoruz 76 üniversitemiz vardı göreve geldiğimizde şu anda 206 üniversitemiz var. Üniversitemizin olmadığı il yok, 81 vilayetimizin hepsinde de üniversitemiz var. Ben senin çocuğuna üniversiteyi ayağına getiriyorum, Hakkari'ye üniversite götürüyoruz, Iğdır'a üniversite götürüyoruz, Kars'a üniversite götürüyoruz. Bundan sonraki adım kalite, geçen Almanya seyahatimde Alman Cumhurbaşkanına sordum, sizin üniversitelerimizdeki öğrenci sayısı nedir diye. Verdiği cevap değişik şeyler ile beraber 3 milyon. Onların nüfusu bizden fazla 82 küsür, biz 81. Size ne kadar dedi, biz de yaklaşık şu anda 8 milyon üniversite öğrencisi var dedim. Kalitede eksiklerimiz var, ama inşallah 5-10 yıl sonra biz kalitede de onları yakalayacak ve geçeceğiz. Doğrudan Cumhurbaşkanlığımıza bağlı kurumlarımızın bir kısmını da gençlerimize ve geleceğimize yönelik projeksiyonlar oluşturmak üzere ihdas ettik. Mesela dijital dönüşüm ve insan kaynakları ofislerimizin öncelikli hedefleri gençlerimiz. Aynı şekilde Milli Eğitim Bakanlığımızı daha da güçlendirdik. Her alanda olduğu gibi eğitimde de yeni yönetim sistemimizin ruhuna uygun reformlar gerçekleştireceğiz. Eğitim yönetiminde ehliyet ve liyakat olmazsa olmazımızdır. Bakanlığın en üst yöneticilerinden okul müdürlerimize kadar tüm yönetim kademelerimizi bu anlayışla ve dış müdahalelere kapalı bir şekilde çalışır hale getireceğiz. Enerjisi ve birikimi yüksek arkadaşlarımızla birlikte, hedeflerimize çok daha hızlı bir şekilde yol alacağımıza inanıyorum. Okul yöneticiliği bunlarla birlikte adanmışlık da ister, okul yöneticiliği bir gönül işidir. Kimse bu parametrelerin dışında bir sebeple kendine görev talep etme hakkı görmemelidir. Eğitim alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarımız bizim bu süreçte en büyük yardımcılarımız olmuştur. Yeni dönemde de yürütülen çalışmalara katkı sağlamak suretiyle kendilerinden aynı fedakarlığı, aynı işbirliğini bekliyoruz. Diğer yandan okullarımıza ilave destekler vererek okul yöneticilerimiz ve öğretmenlerimiz ile velilerimizi karşı karşıya getiren uygulamaları da ortadan kaldıracağız. Okul yöneticilerimiz ve öğretmenlerimizi de velilerimizi de eğitim sistemimizin aynı ortak gaye için çalışan ayrılmaz parçaları olarak görmek istiyoruz. Hedefimiz öğrencilerimizi etüt gibi yüklerden kurtarmaktır" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ebeveynlere seslenerek, "Lütfen çocuklarınızı merdiven altına teslim etmeyin, lütfen çocuklarınızı hafta sonu kurslar vesaire buralara teslim etmeyin" çağrısında bulundu.  

Yağmur Yıldız - Derya Yetim
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazi Belediyesi’nden ihtiyaç sahiplerine her gün sıcak yemek Sultangazi Belediyesi, her gün 65 yaş üzeri ile kronik rahatsızlığı bulunan ve tek başına yaşayan vatandaşlara yemek dağıtımı gerçekleştiriyor. Hijyen kurallarına uyarak özenle hazırlanan yemekler, her gün ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor. İhtiyaç sahibi ailelerden desteğini esirgemeyen Sultangazi Belediyesi, yemek yapmakta zorlanan, kronik rahatsızlığı bulunan tek yaşayan, engelli ve 65 yaş üstü vatandaşlar için aşevinde her gün yemek pişiriyor. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ile Çözüm Merkezi’ne gelen başvuruların detaylı bir şekilde incelenip değerlendirilmesi neticesinde yemek yardımından faydalanacak vatandaşlar belirleniyor. Tansiyon, kalp ya da kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlar da göz önünde bulundurularak sağlıklı bir menü hazırlanıyor. Aşevinde tüm hijyen kurallarına uyarak titizlikle hazırlanan yemekler resmi tatil günleri dahil her gün ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Sıcacık yemekler, belediye ekipleri tarafından güvenli bir şekilde muhafaza edilerek Sultangazi’nin 15 mahallesinde ikamet eden vatandaşlara teslim ediliyor. “Hayatı kolaylaştırmak için çalışıyoruz” İlçe genelinde çalınmadık kapı, uzatılmamış el kalmasın diye hummalı bir çalışma yürüttüklerini belirten Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun, “ Yaş almış büyüklerimizi yalnız bırakmıyor, onlara destek oluyoruz. 65 yaş üzeri kronik rahatsızlığı bulunan ve tek başına yaşayan kısacası yemek yapacak durumda olmayan vatandaşlarımıza her gün sıcak yemek dağıtımı gerçekleştiriyoruz. Aşevimizde titizlikle hazırladığımız yemekler, belediye ekiplerimizce her gün ihtiyaç sahibi ailemizin kapısına teslim ediliyor. Resmi tatil demeden her gün yemek dağıtımımız gerçekleştiriliyor. Vatandaşımızın hayatını kolaylaştırmak için gece-gündüz çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
Sinop Sinop’ta en donanımlı ve en hızlı yangın ekibi yarışması Sinop’ta 2024 Yılı En Donanımlı ve En Hızlı Yangın Ekibi Yarışması yapıldı. Gerçekleşen yarışma dron ile görüntülendi. Sinop’ta Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 2024 yılı en donanımlı ve en hızlı yangın ekibi yarışması düzenlendi. Sinop Orman İşletme Müdürlüğü Sinop Orman İşletme Şefliği Toplu Koruma Binası yanından düzenlenen yarışmaya Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan, Sinop Orman Bölge Müdürü Celal Kambur, kurum ve daire amirleri ve personeller katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başlayan programda konuşan Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarlsan, meydana gelen yangınların insan kaynaklı olduğunu belirterek, “Yangınlarda asıl sorun insanların hatası. Bunu biliyoruz. Bu insan hatasını nasıl düzeltebiliriz? Eğitim şart diyoruz. Eğitimle olabiliyor. Şu anda yapılan çalışma tabii ki bir egzersiz yapma, sezonu açma, yeniden enerji yükleme, toplu halde bir araya gelerek sinerji oluşturma, kendi içimizde güç ve kuvvet kurma çalışması. Aynı zamanda kamuoyuna böyle bir mesaj vererek, farkındalık oluşturacak herkes birbirini kontrol ederek bu yüzde 95 gibi yüzde 96 gibi olan insan kaynaklı yangın sayımızı düşürmek" dedi. Ardından Sinop Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı personeller 400 metrelik mesafede ilk önce yangın söndürme tatbikatı yaptı, daha sonra en erken ve etkin müdahale yarışması düzenledi. Yarışmacılar itfaiye araçlarına bağlı hortumları ek yaparak hortumu önce serme, vanayı önce açma, yangına köpüklü ya da köpüksüz müdahale gibi dallarda yarıştı. Yarışma sonucunda Türkeli Orman İşletme Müdürlüğü 1’inci, Gerze Orman İşletme Müdürlüğü 2’nci ve Sinop Orman İşletme Müdürlüğü 3’üncü oldu.
Adana Vali Köşger: "Adana, her yönüyle güzel hadiselerle anılmayı hak eden bir şehir" Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, kentte huzur ve asayişi sağlamaya yönelik çalışmaları kararlılıkla sürdüreceklerini belirterek, "Adana, her yönüyle güzel hadiselerle anılmayı hak eden bir şehir" dedi. Köşger, polis sorumluluk bölgesi trafik düzenleme uygulamaları, asayiş çalışmaları ve ilçelerin genel durumu ile ilgili emniyet müdürlüğü yetkililerinden bilgi aldı. İl Emniyet Müdürü Ahmet Hakan Arıkan ve polisler tarafından karşılanan Vali Köşger, şeref defterini imzalamasının ardından Müdür Arıkan ile görüştü. Görüşmenin ardından gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısında, trafikteki sorunların analizi, güvenlik önlemleri, trafik akışının iyileştirilmesi için alınan tedbirler ile ilçelerde gerçekleştirilen asayiş uygulamaları ele alındı. "Trafik, kentin yaşam damarlarından biri" Toplantı sonrasında değerlendirmelerde bulunan Vali Köşger, trafiğin kentin yaşam damarlarından biri olduğunu belirterek "Güvenli ve düzenli bir trafik, hem vatandaşlarımızın günlük yaşamlarını sürdürebilmesi hem de şehirlerimizin gelişimine katkı sağlaması açısından son derece önemlidir. Bu nedenle trafik düzenlemeleri ve uygulamaları konusunda çalışmalarımızı ve bunun yanında ilimizin mevcut güven ortamının devamlılığını sağlamak için yapılması gerekenleri değerlendirdik" şeklinde konuştu. Vatandaşın can güvenliğinin her zaman öncelikleri olduğunu da ifade eden Vali Köşger, şöyle devam etti: "İlimizin huzur ve asayişini sağlamaya yönelik çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Adana, her yönüyle güzel hadiselerle anılmayı hak eden bir şehir. Ülkemiz genelinde olduğu gibi Adana’mızda da suç ve suçluyla mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Bu konuda emeği geçen, ilimizin huzur ve güvenliğinin teminatı İl Emniyet Müdürlüğümüz personeline teşekkür ediyor, görevlerinde başarılar diliyorum."
Samsun Ankara’daki Türkiye finaline Samsun’dan 15 proje sergilecenk Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) bu yıl 18’incisi düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasının Bölge Sergisi ve Ödül Töreni, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ev sahipliğinde düzenlendi. Programda Türkiye finaline gidecek 15 proje de sergilendi. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından “Bu Benim Eserim” adıyla başlatılan yarışma, 2016-2017 eğitim-öğretim yılından itibaren TÜBİTAK tarafından düzenleniyor. Türkiye genelinde 12 bölge merkezinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen yarışmada Samsun Bölgesi; Amasya, Çorum, Giresun, Kastamonu, Ordu, Samsun, Sinop ve Tokat illerini kapsıyor. Bu yıl Samsun Bölgesinden 10 farklı alanda 2 bin 339; Türkiye genelinde ise 16 bin 712 proje başvurusu yapıldı. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Bölge Sergisi aşamasına geçmeye hak kazanan 104 proje OMÜ Yaşar Doğu Spor Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Yalçın Taşmektepligil Spor Salonunda 3 gün boyunca sergilendi. Sergi, çok sayıda öğrenci ve öğretmen tarafından ziyaret edildi. Seçilen 15 proje Ankara’da yapılacak olan Türkiye Finali Yarışmasında bölgeyi temsil edecek Projelerin şu ana kadar tamamlanmış bulunan ön inceleme, ön değerlendirme ve bölge değerlendirmesi aşamalarında 25 farklı üniversiteden 117 akademisyen görev aldı. Bölge Sergisi sonucunda jüri üyeleri tarafından finalist olarak seçilen 15 proje Ankara’da yapılacak olan Türkiye Finali Yarışmasında bölgemizi temsil edecek. Prof. Dr. Topcu: “Sizler de bu yolun en genç yolcularısınız, yol arkadaşlarımızsınız” Programın açılışında konuşan TÜBİTAK Proje Yarışmaları Samsun Bölge Koordinatörü Prof. Dr. Yıldıray Topcu, “Sizleri yetiştiren öğretmenleriniz; şu an salonda bulunan, sergide sizleri ziyaret eden abileriniz, ablalarınız, hocalarınız hep bu uzun ve çetin yolun yolcuları. Sizler de bu yolun en genç yolcularısınız, yol arkadaşlarımızsınız. Bu yolculuk bazen sizleri, bizleri bir yarışın eşiğine getiriyor. Tıpkı bugünkü gibi ama bu yarış diğerlerinden çok farklı, çünkü bu yarışın bir kaybedeni yok. Bu nedenle buradan birazdan açıklanacak olan derecelerden birini alsanız da almasanız da öğretmenlerinizin, bizlerin, ailelerinizin size verdiği derece birincilik olacak. Değerli öğretmenlerimiz, kıymetli velilerimiz; sizleri öğrencilerimizle birlikte hayranlıkla izledik, izliyoruz. Ne güzel evlatlar yetiştirmişsiniz. Çalışmalarınızı onlarla birlikte sürdürmek, onlara özümsetmek, bilimsel araştırma yöntemlerinin temellerini kavratmak onları özgüven sahibi, azimle çalışan, merak eden, sorgulayan, değerlerine sahip çıkan gençler haline getirmiş, buna hep birlikte şahit olduk ve sizleri yürekten tebrik ediyoruz” dedi. Rektör Yardımcısı Eren: “Yarışmalarda öğrencilerin başarısını ve ürünleriyle kaliteyi her geçen gün arttığını görüyoruz” Katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selim Eren, “Öğrencilerin sunumlarındaki profesyonellik ve heyecan gerçekten beni etkiledi. Ben de her yıl bu yarışmalarda jüri üyesi ve danışman olarak bulunuyorum. Yarışmalarda öğrencilerin başarısını ve ürünleriyle kaliteyi her geçen gün arttığını görmenin mutluluğunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Öğrencilerimizi özveriyle yetiştiren velilerimiz de büyük bir teşekkürü hak ediyor. Öğretmen arkadaşlarımız da bu işin içerisinde olmazsa hayata yeni başlayan gençlerin yol yürümede sendeleyeceklerin farkındayız. Bu bağlamda proje kültürünü geliştiren öğretmen arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Son teşekkürü ise öğrencileri heveslendirme ve cesaretlendirdikleri için Milli Eğitim Müdürlüğü idarecilerine; yol göstericiliği ve teşvikiyle de TÜBİTAK’a yapmamız gerekiyor” diye konuştu. “Yarışmaya katılan öğrencilerin ilerleyen zamanlarda OMÜ olarak talibiyiz” Yarışmaya katılan öğrencilerin ilerleyen zamanlarda OMÜ olarak talibi olduklarını söyleyen Rektör Yardımcısı Eren, “Bu başarılı öğrencilerin bir kısmını üniversitede farklı bölümlerimizde görmek isteriz. Üniversitemiz yaklaşık yarım asırlık bir üniversite hem bilimsel araştırmalar noktasında hem eğitim ve sağlık alanında bölgenin tek Türkiye’nin ise sayılı üniversiteleri arasında. Bu toplantıyı ilgilendiren kısım araştırma geliştirme ve projeler noktasında önde gelen üniversiteler arasındayız. 53 bin 600 öğrencimiz ve 2 bin 318 akademisyenimizle biz büyük bir aileyiz. Ülkenin ve bölgenin gelişmesine katkı sunmak istiyoruz” şeklinde konuştu. Atatürk Kongre Merkezinde düzenlenen etkinliğe ayrıca Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Murat Ağar, Tokat İl Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Kır, Samsun İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kenan Arslan, Kastamonu İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Yaşar Dolapçı, ilçe milli eğitim müdürleri, akademisyenler, öğretmenler, öğrenciler ve aileleri katıldı. Program ödül törenin ardından hatıra fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.