POLİTİKA - 13 Haziran 2018 Çarşamba 04:04

Cumhurbaşkanı Erdoğan:'Bunların fikri neyse zikri odur'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan:'Bunların fikri neyse zikri odur'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millet Kıraathanelerine kumarhane yakıştırması yapılmasına sert çıkarak, “Bunların fikri neyse zikri odur. İskambil masalarından hiçbir zaman kalkmayan, okey taşlarından ömrü billah kurtulamayanlar buraları ona benzetir. Nasıl yapıldığını ekranlarda göstermeme rağmen anlamamakta direniyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara muhtarları ile sahurda bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonunda gerçekleştirilen sahura, Erdoğan’ın yanı sıra Bakanlar Kurulu üyeleri AK Partili milletvekilleri, Ankara’nın dört bir yanından gelen muhtarlar katıldı.
İftar programına katılan muhtarların yanlarında bir mahalleliyi de getirmesini çok önemsediğini belirterek sözlerine başlayan Erdoğan, “Mutluyum zira Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin en yeni binası olan Sergi Salonumuza, milletin evine, bu gazi mekana muhtarlarımızla açılışı yaptık ve muhtarlarımızla bugün devam ediyoruz. Arkadaşlarıma onu söyledim, ‘Muhtar kardeşlerimize gelirken köy veya mahallesinden artık tabi köy kalmadı, yanına bir de mahalle sakinini alsın öyle gelsin’ dedim. Herhalde öyle yapmışsınızdır. Çünkü burası benim babamın köşkü değil, babamın evi de değil. Burası milletin evi. Böyle bir mekanda, bu milletin gerçek sahipleri, muhtarlarımız ve muhtarlarımızın da yanında tercih edeceği bir mahallelinin gelmesi çok hayırlı olur” diye konuştu.

“İskambil masalarından hiçbir zaman kalkmayan, okey taşlarından ömrü billah kurtulamayanlar buraları kumarhanelere benzetir”
Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde 100 binlerce vatandaşı ağırladıklarını ifade eden Erdoğan, “Biz buraya boşuna ‘milletin evi’ demiyoruz. Şu ana kadar gerek ana binamızdaki toplantı salonumuzda ve kış bahçemizde ve gerek camimizde, gerek Kongre ve Kültür Merkezimizde herhalde 100 binlerce kişiyi ağırladık. Gerçekten çok önemli bir ihtiyacı karşılayacak bu salonun hemen batısında inşaatı tamamlanmak üzere olan Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi var. Kütüphanemizin için yer alacak 5 milyon cilt kitabıyla toplantı ve çalışma kitabıyla, internetinden kitabına kadar tüm hizmetleriyle kendi alanında ülkemizin bir numarası olacak. 24 saat gençlerimizin hizmetinde olacak ve orada kendilerine yapılan ikramlar ücretsiz olacak. Bu aralar Millet Kıraathanesi diye anlatıyorum ya onun bir numaralı örneği burası. Bunu eleştiriyorlar, şaşırıyorum güya Ana Muhalefetin başı bunu kumarhaneye benzetiyor. Bunların fikri neyse zikri odur. İskambil masalarından hiçbir zaman kalkmayan, okey taşlarından ömrü billah kurtulamayanlar buraları ona benzetir. Nasıl yapıldığını ekranlarda göstermeme rağmen anlamamakta direniyorlar” ifadelerini kullandı.

“Biz terörist değil, biz bu ülkenin hizmetkarı olacak bir nesil yetiştirtmeye çalışıyoruz”
İstanbul’da Zeytinburnu Belediyesi’nin hizmete aldığı kütüphaneyi örnek gösteren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstanbul Merkez Efendi’de bir millet kıraathanesi var. Oraya ani bir gece baskını yaptım. Zeytinburnu Belediyemiz güzel yapmış, 17 bin cilt kitap var. Gençler hepsi orada ders çalışıyorlar. Üniversiteye hazırlananlar var, üniversitedeki derslerine çalışanlar var. Aslında sürekli ihtiyaca cevap veremiyor. Çorba, çay, kahve hepsi bedava. Eleştirmeye başladılar, niye eleştiriyorsun kardeşim sen de yap senin de olsun. Bunu yapmak için dertli olacaksın. Dertli olmayan bunu yapamaz. Bizim gencin haliyle derdimiz var. Türkiye’de bütün vilayetlerimizin büyüklüğüne göre, bu projeleri yapacağız ve buraları kitaplarla dolduracağız. Bu akşam Eskişehir’deydim tam karşımızda böyle bir kıraathane vardı. Baktım ki hoş, hemen geçtim oraya, muhabbet yaptık ne güzel oluyor. Gence ruh veriyor ruh. Genci fikirden düşünceden koparmak başka şey ama gence düşünceyi kitapların arasında vermek bambaşka şey Onların ufkunu bunlarla açmamız lazım. Yoksa kitaptan, fikirden, düşünceden ırak gençlikle bir yere gidilmez. Onlarla eli döner bıçağıyla, silahlı PKK terör örgütünün mensubu yetişir. Dağlara bol bol eşkıya yetişir, terörist yetişir. Biz terörist değil, biz bu ülkenin hizmetkarı olacak bir nesil yetiştirtmeye çalışıyoruz.”  

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Elin oğlu Türkiye için siyasi kararlar veriyor diye, siz onlara bakarak mı karar vereceksiniz. Dün evine bir tane araba sokamayan vatandaşımızın birçoğunun evinde bugün iki tane araba var. Evinde çamaşır makinesi olmayanlar, en modernlerini alabiliyor. Şu anda Türkiye 3 buçuk kat büyümüş vaziyette. Bunlar durup dururken olmadı” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara muhtarları ile sahurda bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonunda gerçekleştirilen sahura, Erdoğan’ın yanı sıra Bakanlar Kurulu üyeleri AK Partili milletvekilleri, Ankara’nın dört bir yanından gelen muhtarlar katıldı.
Hayatları boyunca hizmet siyasetini kendilerine şiar edindiklerini açıklayan Erdoğan, 24 Haziran’dan sonra da güçlü Türkiye için güçlü Meclis ve güçlü hükümetin önemine vurgu yaparak “Dünkü Türkiye, okulundan hastanesine, yolundan konutuna, evinin içindeki eşyalarından otomobiline kadar her alanda yoklukların, mahrumiyetlerin Türkiye’siydi. Bugün hamdolsun milletimiz bu tür temel ihtiyaçların derdine düşmeyi geride bıraktı. Yeni dönemde milli geliri 3 bin 500 dolardan, 11 bin dolara çıkmış Türkiye’nin beklentilerine, taleplerine uygun hizmetlerle yolumuza devam edeceğiz. Sizlerin de bildiği gibi, ‘Yaparsa yine AK Parti yapar’ bunun için güçlü Meclis diyoruz, güçlü hükümet diyoruz, güçlü Türkiye diyoruz. Biz tüm hayatımız boyunca sadece hizmet siyaseti yaptık. Bizim referansımız 16 yıllık hizmetimizdir. Buna belediye başkanlığımı da ilave edersem 20 yıllık hizmetimizdir. İstanbul’a bakın bizi görün. 11 buçuk yıl başbakanlığımıza bakın ve ondan sonra da 3 buçuk yıllık cumhurbaşkanlığımıza bakın bizi görün” diye konuştu.

“Farklı siyasi anlayışlarda olabilirsiniz ama marifet iltifata tabidir bunu da herhalde bir kenara atmazsınız”
Muhtarlara, farklı siyasi görüşlerde bulunabileceklerini, fakat 16 yıl boyunca yapılan hizmetlerin de yabana atılmaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, “Onun için farklı siyasi anlayışlarda olabilirsiniz, bu sizin en tabi hakkınızdır. Ama marifet iltifata tabidir bunu da herhalde bir kenara atmazsınız. Bizim davamız milletimize hizmet davasıdır. Bizim hedefimiz, ülkemizi dünyanın en büyük on ekonomisinden biri haline getirmektir” dedi.

“Şu anda Türkiye 3 buçuk kat büyümüş vaziyette”
Ekonominin bozukluğu üzerine getirilen eleştirileri ele alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin yılın ilk çeyreğinde yakaladığı 7,4’lük büyüme oranını hatırlatarak, “İlk çeyrekte 7,4 büyümeyi yakaladık. ‘Ekonomide battık, bittik, şuydu, buydu falan’ diyorlardı. Neyi battık ya, elin oğlu Türkiye için siyasi kararlar veriyor diye, siz onlara bakarak mı karar vereceksiniz. Ne halde olduğumuz ortada. Dün evine bir tane araba sokamayan vatandaşımızın birçoğunun evinde bugün iki tane araba var. Evinde çamaşır makinesi olmayanlar, en modernlerini alabiliyor. Buzdolaplarını rahatlıkla alabiliyor, bütün fırınlar, ocaklar bunlara bakın. Şu anda Türkiye 3 buçuk kat büyümüş vaziyette. Bunlar durup dururken olmadı. Bizim vizyonumuz 2053’te, 2071’de evlatlarımızın Türkiye’yi dünyada hak ettiği yere ulaştırmasıdır” açıklamasında bulundu.
Muhalefetin vaatleri arasında yalnızca, yıkmak, satmak, durdurmak, bozmak gibi ifadelerin olduğunu belirten Erdoğan, “Biz eserlerimizle ortadayız” dediği konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ankara’nın havalimanını görüyorsunuz. Bizden önce böyle bir havalimanı var mıydı? Havalimanından Ankara’ya gelişin yollarını sizler bilmiyor musunuz? Neydi, şu anda ne oldu? Bütün bunların yanında Ankara’nın alt yapı, üst yapı kavşaklar daha önce böyle bir şey var mıydı? Bakın şimdi ne hale geldi. Başımızı iki elimizin arasına alalım ve düşünelim. Bazı soruları sorma noktasına gelelim. Ben basitinden söylüyorum, birileri önünüze geldiğinde bunlar rahatlıkla onlara sorulabilir. AK Parti, Türkiye’de 284 bin yeni derslik yaptı, siz onları yıkacak mısınız? AK Parti Türkiye’de 585 bin yeni öğretmen göreve başlattı, siz onları işten atacak mısınız? AK Parti Türkiye’ye bin 245 yeni hastane, 130 bin yeni hastane yatağı kazandırdı, siz onları da kaldırıp atacak mısınız?”
Yapımı devam eden şehir hastanelerini ve AK Parti’nin diğer icraatlarından örnekler gösteren Erdoğan açıklamasına, “Şu anda Bilkent’te muhteşem bir şehir hastanesi bitirmek üzereyiz. Şurada bir iki ay içinde açacağız. Bir de Etlik’te yapımı devam eden şehir hastanemiz var. O da önümüzdeki yıl açılacak, bunları durduracak mısınız? Şu ana kadar Türkiye genelinde 5 şehir hastanesini hizmete aldık, bunların kapsına kilit mi vuracaksınız? AK parti Türkiye’de 817 bin vatandaşımızı ev sahibi yaptı, onları yıkacak mısınız, 20 bin kilometre bölünmüş yol yaptı, siz bunları yeniden tek geliş tek gidişe mi çevireceksiniz? Havaalanı yolunda gecekondular vardı. Bütün o gecekondular Başkent Ankara’yı ne hale sokuyordu. Gece vakti Ankara’ya gelirseniz diyorlardı ki; ‘Herhalde bunlar hep villa.’ Görülmüyor ya bir şey ama gündüz her şey ortaya çıkıyordu. AK Parti Türkiye’de yüksek hızlı tren hatları yaptı, mevcut tren hatlarını modernize etti, siz yeniden kara trene mi döneceksiniz?” şeklinde devam etti.

“Terör örgütlerinin başlarını inlerine girip eziyoruz”
Erdoğan, Türkiye’nin AK Parti hükümetleri döneminde savunma sanayide önemli atılımlar yaptığını belirterek, “AK Parti savunma sanayinde insansız hava araçlarını yaptı. Silahlı insansız hava araçlarını yaptık. Amerika bile vermezdi, ‘Kongre müsaade etmiyor’ derdi. İsrail verirdi, 10 tane verdi bize, arıza yaptım mı da bakmazdı. Ama şimdi hamdolsun biz bunları yapıyoruz. Tüfekler, füzeler, toplar, tanklar bunların devamı çok çok fazladır. Terör örgütlerinin inlerine girip başlarına yıkıyoruz. Cudi’de, Gabar’da, Besler Dereler’de, Tendürek’te teröristlerin üstüne üstüne gidiyoruz. Afrin’de 2 bin 600’e aşkın teröristi etkisiz hale getirdik. 3 bin kadar da Cerablus’ta yaptık. Her iki tarafta 4 bin kilometrekarelik alanda şimdi bize gelen mülteciler geri dönmeye başladı. 200 bine yakın mülteci, kendi ülkelerine döndü. İnşallah daha fazlasıyla dönmeye devam edecekler” diye konuştu.

“Sandıktan çıkacak sonucun başımızın üstünde yeri var”
24 Haziran seçimlerinde AK Parti olarak kendilerini halka teslim ettiklerini aktaran Erdoğan, “Ankara ülkemizin bugünlere gelmesinde lokomotif görevi gördü. Şimdi Türkiye yeni bir atılımın eşiğinde. Ankara yine lokomotif görevine devam etmeli. Ülkemizin önümüzdeki yarım asrına, bir asrına yol vereceğiz. 24 Haziran seçimleri bu kritik yol ayrımında hepimiz için önemli bir yol ayrımı. Bugüne kadar kendimizi hep milletimize teslim ettik, 24 Haziran’da da yine kendimizi milletimize teslim ediyoruz. Sandıktan çıkacak sonucun başımızın üstünde yeri var” değerlendirmesinde bulundu.

“Bizim kadromuz, kendini ispatlamış bir kadro”
Erdoğan, muhalefetin boş vaatlerinin tersine AK Parti kadrolarının alanlarda icraatlarını sergilediğini vurgulayarak, “Türkiye’nin aydınlık geleceği için hazırlıklarımız tam. Bazıları diyor ki; ‘kaliteli bir kadromuz var.’ Kimdir kadro açıkla, böyle bir şey yok ama bizim kadromuz, kendini ispatlamış bir kadro, bizim kadromuz arazide olan bir kadro onun bu şekilde gizli kapaklı yürümesi diye bir şey yok” ifadelerini kaydetti.

“Sandıklara sahip çıkın”
Konuşmasının sonunda muhtarlara, sandıklara sahip çıkmaları çağrısında bulunan Erdoğan, “Sandığa yansımayan her oy, ülkemizin geleceğinin inşasından eksilen bir tuğladır. Hiçbir kardeşimin böyle bir vebalin altına girmek istemeyeceğini biliyorum” dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.