GÜNDEM - 02 Nisan 2020 Perşembe 14:08

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, İtalya ve İspanya Başbakanı'na mektup

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, İtalya ve İspanya Başbakanı'na mektup

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Türkiye tarafından tıbbi yardım malzemesi ulaştırılan İtalya’nın Başbakanı Giuseppe Conte’ye ve İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'e bir mektup yazdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’ye mektup

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dün Türkiye tarafından tıbbi yardım malzemesi ulaştırılan İtalya’nın Başbakanı Giuseppe Conte’ye bir mektup yazarak, “Dostumuz ve müttefikimiz İtalya, salgınla mücadelede en ön cephede yer alan ülkelerden biridir. Milli yas ilan ettiğiniz bir günde mateminizi paylaşıyor, bu tür acıların bir daha tekerrür etmemesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dün Türkiye tarafından tıbbi yardım malzemesi ulaştırılan İtalya’nın Başbakanı Giuseppe Conte’ye mektup yazdı. Mektuba sayın başbakan, değerli dostum hitabı ile başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan mektupta, “Covid-19 salgınının tüm dünya için büyük bir tehdit olmayı sürdürdüğü, maalesef çok sayıda insanın hayatını kaybetmekte olduğu zorlu bir dönemden geçiyoruz. Dostumuz ve müttefikimiz İtalya, salgınla mücadelede en ön cephede yer alan ülkelerden biridir. Milli yas ilan ettiğiniz bir günde mateminizi paylaşıyor, bu tür acıların bir daha tekerrür etmemesini temenni ediyorum. Salgında hayatını kaybeden İtalyan vatandaşları için ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mektubun devamında şu ifadelere yer verdi: ”Dostluğun nişanesi olarak, geçtiğimiz günlerde Türk Kızılay’ı aracılığıyla İtalya’ya yardım malzemesi göndermiştik. NATO’nun Avrupa-Atlantik Afet Mukabele Eşgüdüm Merkezi (EADRCC) aracılığıyla iletmiş bulunduğunuz yardım çağrınıza cevaben de, askeri kanallarımızdan ilave malzeme sevk ediyoruz. Ayrıca, salgınla mücadelede İtalya’nın acil ihtiyaç duyduğu tıbbi malzemelerin ülkemizden ihracatı konusunda, elimizden gelen tüm kolaylığı sergiledik. Türkiye, İtalya’nın kara gün dostu olduğunu gösterirken, Avrupa Birliği dahi yardımlar konusunda çeşitli engellere imza atarken, maalesef İtalyan basınında ülkemizi haksız yere itham eden, tıbbi malzemelere el konduğunu ileri süren mesnetsiz haberlere de rastladık. Bu konuda, İtalyan makamlarınca yapılan sağduyulu açıklamalardan duyduğumuz memnuniyeti ayrıca ifade etmek isterim. Sayın Başbakan, gerçekleştirdiğimiz telefon görüşmesinin ardından bir kez daha salgın hastalıkla mücadelenizde yanınızda olduğumuzu belirterek, en kısa zamanda ulaşacağımıza inandığım sağlıklı günlerde sizinle yeniden görüşmeyi temenni ederim.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan, İspanya Başbakanı'na mektup

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin yardım malzemelerinin ulaştığı İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'e bir mektup yazarak, "Tüm İspanya halkına ve özellikle bu zor günlerde hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin yardım malzemesi gönderdiği İspanya Başbakanı Pedro Sanchez Perez Castejon'a bir mektup gönderdi.

Mektuba "Sayın Başbakan, Değerli Dostum" hitabıyla başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dost ve müttefik İspanya’nın tüm dünyaya yayılan Covid-19 salgınından en fazla etkilenen ülkeler arasında yer aldığını biliyorum. Tüm İspanya halkına ve özellikle bu zor günlerde hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum. Türkiye olarak, İspanya halkının tek yürek olarak kriz karşısında sergilediği dirayetli ve kararlı duruşu takdirle izliyoruz. Hükümetinizin salgının ilk günlerinden bu yana etkin önlemler alarak, krize karşı yoğun ve başarılı bir mücadele verdiğini görüyoruz. Size bu çabalarınızda muvaffakiyetler diliyorum. Temennimiz, dost İspanya halkının bu felaketi de en kısa sürede ve en az zararla atlatması, yeniden refah, huzur ve esenlik dolu günlere geri dönebilmesidir" ifadelerini kullandı.

Mektupta "dost kara günde belli olur" atasözünü hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu anlayışla, NATO’nun Avrupa-Atlantik Afet Mukabele Eşgüdüm Merkezi (EADRCC) aracılığıyla da iletmiş bulunduğunuz yardım çağrınıza cevaben, bugün Hava Kuvvetlerimize ait bir uçakla ülkenize tıbbi yardım malzemesinin intikalini sağlıyoruz. Avrupa Birliği’nin dahi engeller koyduğu bir ortamda, tüm imkanlarımızı zorlayarak, ihtiyaç duyduğunuz tıbbi malzemelerin ülkemizden ihracatı konusunda, elimizden gelen tüm kolaylığı da sergiliyoruz. Bu salgın hastalıkla mücadelenizde Zatı Alinize ve Hükümetinize kolaylıklar diliyorum. Yaşadığımız zorlu dönemi geride bıraktıktan sonra, daha önce de sizinle görüşmüş olduğumuz üzere, ikili işbirliğimizi ileri taşıyacak adımları kararlaştırmak amacıyla, bir sonraki Hükümetlerarası Zirvemizi düzenlemek için sizi ülkemize bekliyorum".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.