GÜNDEM - 15 Kasım 2017 Çarşamba 01:15

Depreme hazırlıklı olmanı yolu yapı stoku

A
A
A
Depreme hazırlıklı olmanı yolu yapı stoku

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) AFAM Uzmanı Serhat Yılmaz, İran-Irak sınırında meydana gelen depremin kırsal alanlarda da sağlıklı yapı stoku oluşturulmasının ve afetlere hazırlık konusunda halkın bilinçlendirilmesinin önemini gösterdiğini söyledi.

İran-Irak sınırında bulunan Halepçe kentinde gerçekleşen ve Türkiye dâhil birçok ülkeden de hissedilen 7.3 büyüklüğündeki deprem, bölgeden gelen ilk verilere göre 500’e yakın kişinin ölümüne 6 bine yakın kişinin yaralanmasına yol açarken, afete hazırlığın önemini bir kez daha gündeme getirdi. İAÜ Afet Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Uzmanı Serhat Yılmaz, topraklarının çok büyük bir kısmının aktif fay hatlarına yer alan Türkiye’nin yanı başında meydana gelen bu depremlerden dersler çıkarması gerektiğinin altını çizdi. Yılmaz, “İran-Irak sınırında gerçekleşen 7.3 büyüklüğündeki depremden elde edilen ilk verilere bakıldığında bölgedeki yapı stokunun depreme dayanımı açısından standartları yakalayamadığını göstermektedir. Özellikle deprem bölgesinin nüfus yoğunluğunun fazla olmaması ve çoğunlukla yüksek katlı binaların bulunmaması gibi durumların da dikkate alındığında 70 bine yakın kişinin evlerini terk etmek durumunda kaldığının bilgisi yapısal sıkıntıların haricinde afetlere karşı yerel/merkezi yönetim düzeyinde yeterince hazır olunamadığını göstermektedir” dedi.

“Bölgesel veri toplamada sorunlar var”

Depremin hissedildiği bölgelerde halkın afet zararlarının azaltılması konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığının altını çizen Yılmaz, “İran tarihinde yıkıcı depremlerin etkilerine maruz kalmasına rağmen hala afet sorununu çözemediğini görüyoruz. Özellikle deprem sonrası bölgenin dağlık bir bölge olmasının da etkisi ile hangi köylerin ne kadar etkilendiğinin tespitinin zaman alacağı bildirilmektedir. Ülkemizde de benzer sorunlarla karşılaşabiliriz, geniş bir coğrafyasının deprem kuşağında yer aldığı ülkemizde kırsal ve dağlık alanlarda yer alan yerleşim yerlerine yönelik hazırlık çalışmalarımızı ve planlamalarımızı bu doğrultuda yapmalıyız” diye konuştu.

“Kırsal bölgelerdeki yapılar denetimsiz”

Yılmaz, İran-Irak sınırında gerçekleşen depremin şuanda Türkiye’de fay hatlarına ne tür bir etki edeceğine yönelik bilimsel araştırma veya veri olmadığını, bu nedenle bu konuda teknik olarak net bir değerlendirme yapmanın doğru olmayacağını belirten Yılmaz sözlerine söyle devam etti: “Ancak depremlerin birbirini tetiklediğini de biliyoruz. Asıl olan depremin olacağı gerçeği ile deprem bölgesinde yer alan bölgelerimizin hazırlıklarını bir an önce tamamlaması gerektiğidir.”

“Hazırlıksız yakalandığımız zaman bu bölgelerde deprem olduğunda olabilecek senaryoyu şimdiden söylemek hiç de zor değil” diyen Yılmaz, belediye sınırları dışında kalan yapıların denetime tabi olmamasının olası bir depremde gerçekleşecek yıkımın ağır sonuçları olacağına işaret edeceğini belirtti.
Türkiye’de köy-kent ayrımı yapmaksızın, bölgelerin depremselliğini de dikkate alarak bir yapı standardı oluşturmak gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, “Bu bölgelerin olası bir deprem konusunda halkın bilinçlendirilmesi önem kazanıyor. Yerel yönetimlerin teknik ve ekonomik kapasitesinin artırılması gerekiyor ki yerel yönetimler, bölgede afet olmadan tedbir alabilsinler. Bizim öncelikle, tüm bölgelerimizde gereken önlemleri almamız gerekir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MHP’li Ersoy: "Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor" Milliyetçi Hareket Partisi Kayseri Milletvekili Baki Ersoy; yenilenecek olan Pınarbaşı seçimleri ile ilgili olarak açıklama yaptı. CHP Milletvekili Aşkın Genç’i eleştiren Ersoy; "Ne yapsaydık, bu haksızlığa kayıtsız mı kalsaydık? Hakkımızı savunmayarak susmamızı mı bekliyordunuz? Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor?" dedi. 21 Mart seçimlerinin ardından Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesindeki seçimlerin 2 Haziran’da tekrarlanması kararını verdi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy yaptığı yazılı açıklamada; CHP Milletvekili Aşkın Genç’i eleştirdi. "Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor?" diyen Ersoy; "Biz milletin iradesine sahip çıktık. CHP’nin İlçe Seçim Kurulu’nda, adliye koridorlarında kazandığımız seçimi YSK’nın 11 üyesinin tamamının onayladığı hırsızlık ve usulsüzlükler ile nasıl Pınarbaşı halkının iradesine saygısızlık yaptığını ortaya çıkardık. Ne yapsaydık, bu haksızlığa kayıtsız mı kalsaydık? Hakkımızı savunmayarak susmamızı mı bekliyordunuz? Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor? Kaymakamın odasında hakim bey ile diyaloğumuza şahit olduğu halde neden küfür ettiğim kişinin hakim bey olmadığını, orada onayladığını ve hakim bey ile helalleştiğimizi gördüğü halde karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşıyor? Sayın Aşkın Genç milletvekilim; o seçimi MHP 1100 oy fark ile kazandı ve tespitli ve YSK onaylı usulsüzlükler ile CHP kazanmış gibi algı yapıp hala mağduru oynamaya çalışıyorsunuz. Ama biz bunu her gittiğimiz yerde anlatmaya devam edeceğiz. Aziz hemşerilerimizin iradeleri ve tercihlerine saygılıyız ve onlar başımızın tacıdır. Kaldı ki; meclis kürsüsünden tarih boyunca en fazla Pınarbaşı ilçemizin adını zikrederek sizin siyaset ile uğraşmadığınız uzun yıllar boyunca Pınarbaşı dahil Kayserimizin bütün ilçelerine hizmet götürebilmek adına çok çalıştık, çalışmaya devam edeceğiz. 2 Haziran’da inşallah kıymetli Pınarbaşılı hemşerilerimiz gerekli cevabı sandıkta vereceklerdir" dedi. Pınarbaşı seçimlerinin yeniden yapılması kararının ardından CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç; "Partimizin yerel seçimdeki başarısı; kapı kapı dolaşarak vatandaşlarımızın sorunlarını dinleyen, çözüm üreten, halkçı ve sosyal belediyeciliğe oluşturulan güven sayesindedir. Yaptığımız itirazları dikkate almayan il seçim kurulunun ve YSK’nın, kararları siyasi sebeplerle verdiği açıktır" ifadelerini kullanmıştı.
Bursa Asa: “Zeytinde son yılların en yüksek rekoltesini bekliyoruz” Marmarabirlik’in 2022/2023 İş Yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı. Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “2024 yılında 5 milyar 900 milyon TL net ciroya ulaşmayı ve ihracat yaptığımız ülke sayısını 70’e çıkarmayı hedefliyoruz” dedi. Marmarabirlik’in 2022/2023 İş Yılı Olağan Genel Kurul toplantısı Başköy tesislerinde yapıldı. Genel Kurula, Bakanlık Temsilcileri, Birlik Yönetim Kurulu Üyeleri, Marmarabirlik’e bağlı 8 Kooperatif Başkan ve Yöneticileri ile Birlik Temsilcileri katıldı. Yönetim kurulu faaliyet raporu, bütçe ve çalışma programı, bağımsız denetim raporunun görüşüldüğü ve oybirliği ile kabul edildiği genel kurulda, Marmarabirlik’in mali durumu ve gelecek hedefleri, Birlik delegeleri ile paylaşıldı. 2023/2024 ürün alım kampanyasının genel bir değerlendirmesini yapan Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa şunları söyledi: “Tavan fiyat: 125 TL, Taban fiyat: 47 TL, Yağlık zeytinin kg fiyatı ise 45 TL olarak belirlenmişti. Toplam 2 milyar 823 milyon TL tutarında ürün alımı yapılmıştır. Alınan ürün bedellerinin yüzde 50’si peşin olarak, kalanın yarısı 26 Ocak’ta ödenmiştir. 630 milyon TL’lik son dilim ödemesi ise 26 Nisan 2024 tarihinde yapılacak ve ortaklarımıza borcumuz kalmayacaktır” Gelecek kampanya dönemi ile ilgili ortaklara seslen Başkan Asa, “Ürün almakla işimiz bitmiyor. Şimdiden ürün satışlarını düşünüyoruz. Yurtiçi pazarlama ve yurtdışı ihracat ekibindeki arkadaşlarımızla birlikte gerekli çalışmalar yapılmaktadır. Mevcut şartlara bakıldığında bu yıl, faaliyet alanımız olan bölgemizde son yılların en yüksek rekoltesinin gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Bütün üreticilerimizi bu konuda duyarlılığa davet ediyorum. Önümüzdeki ürün alım kampanyasında Marmarabirlik asla zarar görmemelidir” dedi. Üreticilere son yıllarda toplam 393 milyon TL gübre ve zirai ilaç desteği verdiklerini ifade eden Asa, “Üretimde devamlılığın sağlanması ve zeytin ağaçlarının verimliliğini artırılması için, ürün alımları sona ermeden üreticimizin en önemli girdi kalemlerinden olan zirai ilaç, göztaşı, hazır bordo, organik ve organomineral gübre desteği verilmeye başlanmıştır. Ayrıca ürüne vadeli olarak ortaklarımıza toplam 860 milyon TL kredi tahsisatı yapılmıştır” ifadelerini kullandı. Entegre Tesisler başta olmak üzere yıllar itibariyle toplam 210 Milyon TL’lik yatırım yapıldığını, ambalajlı ürün anlamında yıllık üretim kapasitesinin 55 bin tonlara yükseldiğini belirten Hidamet Asa, “2024 yılında; 5 milyar 900 milyon TL ciro ile birlikte ihracat yaptığımız ülke sayısını 70’e çıkarmayı ve 35 Milyon Dolar tutarında ihracat yapmayı hedefliyoruz ” dedi. 2010 yılından bu yana Marmarabirlik’in istikrarlı bir şekilde büyüdüğüne vurgu yapan Başkan Asa, kurumun ekonomik tablosunu şöyle özetledi; Marmarabirlik’in 2009 yılında öz kaynakları 111 milyon TL’den bugün 2 Milyar 100 milyon TL’ye, Aktif büyüklüğü 202 milyon TL’den 4 Milyar 250 milyon TL’ye yükselmiştir. Marmarabirlik 2010’dan bugüne hiç zarar etmemiştir. Marmarabirlik’in 2022/2023 iş yılında net cirosu: 2 milyar 945 milyon TL’dir. Kuruluşumuzun 70. yılında, ekibimizle birlikte hedeflerimize ulaşacağımıza inancımız tamdır. Genel Kurulumuzun tüm Marmarabirlik ailesine hayırlı olmasını diliyorum.”