EKONOMİ - 01 Ağustos 2022 Pazartesi 09:45

Dev plazalar boş kaldı, yüzde 20’si kullanılmıyor

A
A
A
Dev plazalar boş kaldı, yüzde 20’si kullanılmıyor

Şirketlerin pandemi ve artan kiralama fiyatlarından dolayı küçülmeye gitmesi sebebiyle İstanbul’da plaza ve ofislere rağbet azaldı. Kiralık veya satılık afişi asılan ticari gayrimenkuller sık sık görülmeye başladı. Megakentte bulunan plaza ve ofislerin yüzde 20’si boş kaldı.

İstanbul’da ticari gayrimenkuller boş kaldı. Şirketlerin hibrit çalışmaya geçmesi, artan kiralama ve aidat maliyetleri plaza ve ofislere olan ihtiyacı azalttı. İstanbul’da ticari gayrimenkullerin yüzde 20’si boş ve atıl duruma düştü. Gayrimenkul piyasasında kullanılmayan plaza ve ofislerden nasıl faydalanabileceğine ilişkin çözümler konuşuluyor.

"Plazaların yüzde 20'si boş"

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, özellikle pandemi dönemiyle birlikte evden çalışma modelinin geldiği bir dönemin geride kaldığını belirterek, "Gerek uzaktan çalışmanın getirdiği bir çalışma kültürünün anlaşılmasıyla gerekse de dönemsel çalışma nedenleriyle iş yerlerinin konut stoklarında bir arz fazlası yaşandı. Bu arz fazlası pandemi döneminden önce genel anlamda yüksek montanlı inşa edilmiş ticari alanlarımız için beraberdi. Halen bu evrede finans merkezi gibi bazı yerlerde ticari üniteler yapılmaya devam ediyor. Pandemide uzaktan çalışma gerekse de fazla yapılmış bu stoklar nedeniyle plazalarda yüzde 20'ye yakın bir boşluk oranı mevcut. Son dönemde her halükarda yeni bu tarzda inşaatlar yapılmamış olsa bile, var olan stokun nispeten çok daha azının kullanıldığını görüyoruz. Bu stokun neden olduğu açılardan baktığımızda belli bölgelerde bazı yoğunluklar olduğunu görüyoruz. Örneğin; İstanbul Avrupa Yakası'nda özellikle Maslak en çok boşluk yaşanan noktalardan bir tanesi. Bunun yanısıra Basın Ekspres hattı dediğimiz bölgede boşluk oranlarımız mevcut. Bunların bir kısmı merkezi iş alanı imarı statüsünde olan alanlar. Bununla beraber Levent ve Etiler hattı ile Seyrantepe ve Şişli hattında bu boşluk oranları göze çarpıyor" dedi.

"Şirketlerin belli noktalarda küçülmeye gitmesi plazaların boş kalmasında başka bir neden"

İstanbul Anadolu Yakası'na bakıldığında Kozyatağı hattında genel bir ticari arz fazlası bulunduğunun altını çizen Özelmacıklı, "Bunun yanında son dönemde bazı bankaların gelmesiyle beraber Ümraniye hattında bu boşlukları görebiliyoruz. Bu boşlukların önemli bir nedeni de şirketlerin belli noktalarda küçülmeye gitmesidir. Daha önce daha yüksek metrekareli bir alana sahip şirket daha küçük bir metrekareli iş yerine geçti. Bunun nedeniyle de aslında bu boşlukların bazıları oluştu. Burada önemli nedenlerden bir tanesi de aidatlardır. Özellikle ticari gayrimenkullerde diğer konutlardan daha farklı aidatlarla ilgili giderler var. Binaların dış cephelerinin temizlikleri, ekstra güvenlik önlemleri ve buranın iş sağlığı ve güvenliği riskleri daha minimize edilmesi yönüyle baktığımızda özellikle aidatlarla ilgili kısım ticari gayrimenkullerin yorucu bir kısmı diyebiliriz. Bu nedenle boşluk oranlarının gerek aidatlar gerekse de pandemi koşulları nedeniyle şirketlerin nispeten uzaktan çalışma modeliyle de değiştirilebilir olduğunu görmesi, bu boşluğun nedeninin açıklıyor" ifadelerini kullandı.

Son dönemde şirketlerin 'flexible ofis' modelini tercih ettiğine dikkat çeken Özelmacıklı, "Bunlar ihtiyaca göre artırılabilir metrekareli yerler oluyor. Sanal ofis dediğimiz hizmetler nedeniyle bu hizmeti aslında vergi levhası ve kaydını açarak bu sanal ofisler üzerinden yürütmeleri biraz daha tercih edilen nokta oldu" diye konuştu.

Nasıl değerlendirilebilir?

Plazaların nasıl değerlendirileceğine ilişkin olarak Özelmacıklı şu bilgileri verdi: "Bu açıdan baktığımızda da özellikle çok görünen ve bizler için çok ciddi bir risk bulunuyor. Özellikle büyükşehirlerde yeterli konut stoklarımız yok ve talep artmaya devam ediyor. Bu durumdan ilk etkilenecek kişiler de yüksek bir oranda üniversiteye yeni yerleşen gençler olacak. Bu öğrencilerin barınma problemini çözemediğimz takdirde yaklaşık iki ay sonra çok ciddi daha farklı durumları konuşuyor olacağız. Bu nedenle Gençlik ve Spor Bakanlığımızın nezdinde YURTKUR'un yapabileceği kiralamalarla ya da belediyelerin iştirakleri çerçevesinde yapılabilecek kiralamalarla veya bu plazaları girişimcilere verilebilecek bazı geçici düzenlemelerle, en azından buraların toplu bir barınma amacıyla kullanılması çok daha mümkün hale gelebilir. Buralara yapılacak servis hatları veya belirlenecek güzergahlara verilecek bazı desteklerle bu atıl kalan plazaların en azından toplu barınma ihtiyacı açısından kullanılması çok büyük bir fayda sağlayacaktır. Özellikle gayrimenkul sektöründe yeni arzlar üretilene kadar bir nebze kullanılma potansiyeli sağlayacaktır."

"Plazaların kira fiyatlarında yüksek artışlar oldu"

Özelmacıklı, "Nispeten konutlar çerçevesinde artan fiyatlar ticari gayrimenkul piyasalarına yansıdı. Konutlarda yaşanan artış bir miktar daha fazlayken, büyükşehirlerde ticari gayrimenkul fiyatları arttı. Plazaların bu kira fiyatlarında gerçekten yüksek artışlar oldu. Bu satış fiyatlarına da yansıdı. Özellikle İstanbul'da şu anda metrekare değerlerinin 17, 18 bin lira seviyelerine ulaştığını söylemek mümkün. Ankara, İzmir gibi yerlerde de 10-11 bin lira bandında diyebiliriz. Bu noktada en önemli etken plazaların sınıflandırılmasıdır. A, B ve C sınıfı dediğimiz farklı plaza türleri var. Bu farklı plaza türlerinin özellikle o plazanın taşıdığı nitelikler çerçevesinde sağladığı avantajlar sınıflandırılıyor. Bu katlar, kullanım alanları, sosyal olanaklar, binaların enerji verimliliği, kapasiteleri gibi birçok farklı faktör plazaların sınıflandırılmasına neden oluyor. Bizim daha çok kastettiğimiz A ve B sınıfı kategorilerindeki yerler diyebiliriz" dedi.

"Plazalardaki kira artış oranlarının neredeyse yüzde 45 seviyelerine kadar yükseldiğini görüyoruz"

Özellikle ticari gayrimenkul tarafına bakıldığında, var olan bir stopaj yükünün bulunduğunu dile getiren Özelmacıklı, "Aslında mal sahibinin sorumluluğu olan bedelinin içinden ödendiği stopaj oranının da belli dönemlerde muafiyetler ve düşüşler sağlanmıştı. Bu boşluk oranlarının azalması açısından ve ticari faaliyetlerin artırılması açısından bir düzenleme yapılabilir. Özellikle de konut kiralarına getirilen sınırlama iş yerlerine getirilmedi. Hatta son on iki aylık ortalama kira artışlarına baktığımız zaman iş yerlerindeki artışların neredeyse yüzde 45 seviyelerine kadar yükseldiğini ve yükselmeye de devam edeceğini gördüğümüz bir unsur var. Belki ticari gayrimenkuller için de böyle bir sınırlandırma söz konusu olabilirdi. Modeller anlamında da sabit kira yerine özellikle bazı perakende piyasalarında, ciro bazda hasılat paylaşımı farklı modelleri de gerek hukuki altyapısı gerekse de bakış açımızın hazır olması faydalı olacağı kanaatindeyiz" açıklamalarında bulundu.

Ali Canberk Özbuğutu - Muhammed Fırat Aksoy - İsmail Coşkun
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.