POLİTİKA - 15 Mart 2019 Cuma 17:07

Devlet Bahçeli’den Avrupa Parlamentosu kararına sert tepki

A
A
A
Devlet Bahçeli’den Avrupa Parlamentosu kararına sert tepki

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Zonguldak mitinginde Avrupa Parlamentosu’nun kararını eleştirerek, ''Bize parmak sallıyorlar. Bize aba altından sopa gösteriyorlar. FETÖ’cülerin, PKK’lıların tesiriyle Türkiye hakkında değerlendirme yapıyorlar. Türk milleti bu oyunları yutmaz'' dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Zonguldak’ta partisinin mitinginde halka hitap etti. Madenci Anıtı önünde gerçekleştirilen açık hava toplantısında konuşan Bahçeli, partisinin Zonguldak adaylarını tanıttı.

“Bize parmak sallıyorlar. Bize aba altından sopa gösteriyorlar”

Avrupa Parlamentosu'nun kararını sert bir dille eleştiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Bekamızı müdafaa ettiğimiz için Türkiye Cumhuriyetini muazzam bir mücadele şuuruyla kurabildik. Ancak bekamızı yıkmak istiyorlar. 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsü bunun en cani misallerindendi. Terör örgütleri durmak bilmiyor. Emperyalizm karanlık planlarını icra etmekten vazgeçmiyor. Avrupa Parlamentosu’nun çürük ve hükümsüz kararını eminim ki duydunuz.

AB müzakerelerinin askıya alınmasını öneren raporu kabul etmişler. Bize parmak sallıyorlar. Bize aba altından sopa gösteriyorlar. FETÖ’cülerin, PKK’lıların tesiriyle Türkiye hakkında değerlendirme yapıyorlar. Türk milleti bu oyunları yutmaz. Türkiye bu zillet ve husumet emelleri sineye asla çekmez. Aslında istiyorlar ki, bölünelim. İstiyorlar ki, Sevr şartlarına ricat edelim. Dayatıyorlar ki, birbirimize girelim, birbirimizden kopalım. Hedefliyorlar ki, Anadolu’dan dağılmış ve ufalanmış halde çıkıp gidelim. Yok öyle yağma! Şimdiye kadar başaramadılar, bundan sonra da başaramayacaklar.

Türk milletini asla yenemeyecekler. İster ekonomik tetikçileriyle gelsinler, döviz silahını üzerimize doğrultsunlar. İster siyasi kumpaslarıyla gelsinler, tefrika ve nifak saçsınlar. İsterse de, 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi, tepemizden bomba atsınlar, kurşun yağdırsınlar. Yapamazlar, bu milleti geçemezler, Türkiye’yi yıkamazlar. Biz bekamıza sahip çıktığımız sürece zalime direniriz. Biz bekamıza sahip çıktığımız müddetçe haine aman diletiriz. Bu nedenle 31 Mart seçimleri bir beka seçimidir” diye konuştu.

“Kılıçdaroğlu daha YPG’nin bize saldıracağına inanmıyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “15 Temmuz darbe ve işgal teşebbüsünden sonra, milletin sinesinden çıkan, yüksek iradesinden doğan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, milli güvenlik tehditlerine ve milli bekamıza yönelik saldırılara çok güçlü bir cevaptır. Yeni hükümet sistemi, muhtemel 15 Temmuz gecelerine, Türkiye’yi istila emellerine karşı kalıcı, sağlam, donanımlı ve kuvvetli bir tedbirdir. Yeni hükümet sistemi, Türkiye’nin geleceğidir. Bu itibarla kurum ve kurallarıyla oturması ve olgunlaşması lazımdır. Bu itibarla ilke ve esaslarıyla iyice kökleşip devlet yönetimindeki aksak ve gedikleri telafi ve tedavisi elzem ve acil bir ihtiyaçtır.

31 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne tam manasıyla uygun bir mahalli idareler yönetimi bizzat milletimiz, bizzat Zonguldak tarafından tesis ve bina edilmelidir. Merkezi yönetim ile yerel yönetim arasında çelişki yaşanmamalıdır. Eğer yaşanırsa devlet zayıflayacak, milli irade zaafa uğrayacaktır. Bu durum karşısında zaafa düşmemiz, güvencesiz kalmamız mutlaktır. İşte bu sebeple 31 Mart seçimleri bekamızın seçimidir. Türkiye’nin istikbal hakları 31 Mart’ta oylanacaktır. Zalimler hava kokluyor. Hıyanet ortakları uygun ortam yokluyor. Yine üzerimize gelecekler, şanslarını bir kez daha deneyecekler. Zillet İttifakı’nı oluşturan partiler bunu görmüyor, bunu anlamıyor. Türk milletinin var oluş mücadelesine riayet göstermiyorlar, hürmet etmiyorlar. Çünkü aldıkları talimat budur. Unutmayınız ki, zalimlere kıyakçılığın sonu eninde sonunda ayakçılıktır.

Türk milletini, Türk devletini hiç kimse ayağa düşüremez. Hiç kimse zillete mecbur edemez, zilletin zehrinden içiremez. CHP, PKK’nın siyasi acentesi HDP’yle yol yürüyor. Kılıçdaroğlu daha YPG’nin bize saldıracağına inanmıyor. Kürdistan beyanlarına sıcak ve sempatik bakıyor. Şu gaflete bakar mısınız? Şu zillete dikkat eder misiniz? Kılıçdaroğlu, kulağına ne fısıldanmışsa onu söylüyor. Türkiye düşmanlarının düdüğünü öttürüyor. Bölücülerle aynı safa giriyor, teröristlerle aynı hedefe odaklanıyor. CHP’ye oy veren vatandaşlarım, bunu nasıl kabullenecekler? Bu zillete nasıl onay verecekler? Bu çarpıklığa nasıl tahammül gösterecekler? Bugünkü CHP’nin neresi aziz Atatürk’e benziyor? Ayıptır, günahtır, yazıktır, CHP’ye gönül verenlere hakarettir. İP’e oy veren kardeşlerim, bugüne kadar giydikleri parti şapkalarıyla övünen, ilke ve fikriyatları olmayan, HDP’yi Kürt siyasi hareketi olarak tanımlayıp ittifak kuran ilkesizleri nereye kadar sırtlarında taşıyacaklardır?

Bunlarda siyasi ahlak yok. Bunlarda Türkiye sevgisi yok. Bunlarda Zonguldak’a muhabbet yok. İşleri güçleri yalan dolan. Üstelik 31 Mart seçimlerine beka seçimi dedikçe hopluyorlar. Adeta zıvanadan çıkıyorlar. Akıl ölçüleri hepten kayboluyor, şuur kapakları tümden kapanıyor. Zillet İttifakı Türkiye’nin karşısındaki çetedir, şebekedir, mihraktır. Zillet İttifakı siyasi aldatma ve kandırma markasıdır. Dikkat buyurunuz, 31 Mart seçimlerinden çok korkuyorlar. Başlarına gelecekleri görüyorlar. Belalarını bulacaklarını hissediyorlar. Zonguldak’ın iradesinden ürküyorlar, heybetinden tir tir titriyorlar. Ama korkuları beyhudedir, kaçacakları, saklanacakları yer kalmamıştır. Biliniz ki, vakti geldiğinde mutlaka sandıkta milletimize hesap vereceklerdir” diye ifade etti.

“31 Mart Türkiye’nin bugüne kadar gerçekleştirdiği en önemli seçimlerden birisi olacaktır”

Bahçeli, 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak olan yerel seçimlerin önemine dikkat çekerek şöyle dedi:
“Emeğin şehri, erdemin şehri, helal lokmanın şehri, fedakarlığın şehri Zonguldak’ı yürekten selamlıyorum. Hepinize en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerine 16 gün kala Zonguldaklı kardeşlerimle buluşmanın hazzını ve kıvancını yaşıyorum. 31 Mart seçimlerinin ülkemize, milletimize, Zonguldak’ımıza, milli geleceğimize ve elbette milli bekamıza hayırlı olmasını, güzelliklere ve yeni bir diriliş ruhuna kaynaklık etmesini Rabbim'den niyaz ediyorum. Bu açık hava toplantımızın gerçekleşmesinde emeği geçen her dava arkadaşıma teşekkür ediyor hepinize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum.

Zonguldak yerin binlerce metre derinliğinde nafakasını bulan azmin şehridir. Zonguldak kömürün karasından helal rızkının aydınlığını çıkaran çalışkan ve faziletli insanlarımızın diyarıdır. Zonguldak Türkiye için üreten, Türkiye’yi ısıtıp Türkiye’yi ışıklandıran adanmış ve ahlaklı insanlarımızın yöresidir. Madenci Anıtı Meydanı’nı dolduran siz değerli kardeşlerimle, Zonguldak’ta nefes alan, hayat mücadelesi veren her saygıdeğer vatandaşımla iftihar ediyor, alayınızı birden kucaklıyorum. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri Türkiye’nin bugüne kadar gerçekleştirdiği en önemli seçimlerden birisi olacaktır. 31 Mart seçimleri hem bekamız hem de bereketimiz için tarihi nitelikte bir seçime sahne olacaktır.”

“Huzur istiyorsanız adres MHP’dir”

Zonguldak’ın ağırlıklarından kurtulup, kamburlarından sıyrılması için yegane çözümün MHP olduğuna dikkat çeken Bahçeli, “Güven ve güvence istiyorsanız çare MHP’dir. Zonguldak ağırlıklarından kurtulsun, prangalarını söksün, kamburlarından sıyrılsın diyorsanız yegane çözüm MHP’dir. Huzurlarınızda Zonguldak Belediye Başkan Adayımız Sayın Hamdi Ayan’ı hepinize emanet ediyor, üç hilale desteğinizi bekliyor ve bunu temenni ediyorum. Milliyetçi Hareket Partisi’nin birbirinden değerli belediye başkan adaylarıdır ve sizlerin desteğiyle inşallah başarıya ulaşacaklardır. Zonguldak’ın sorunlarını biliyoruz. Zonguldak’ı çok iyi tanıyoruz. Türkiye Taş Kömürü Kurumu’nun işçi yetersizliğinden dolayı kapanma aşamasına gelmesinden de derin bir üzüntü duyuyoruz. Bu kurum geçim kapısı, Zonguldak’ın ekmek teknesidir. TTK’nın kapanması veya kapasitesini azaltması hiç doğru değildir, tasvip ettiğimiz bir şey de olamayacaktır. Biliniz ki, alın terinizin heba olmasına seyirci kalamayız.

Biliniz ki, emeklerinizin zayi olmasına sessiz duramayız. Biliniz ki, işinizi kaybetmenize tahammül edemeyiz. Türkiye Taş Kömürü Kurumu millidir, Zonguldak’ın geleceğidir, kesinlikle sahip çıkacağımızdan da hiç kimsenin endişesi olmamalıdır. Kömürün karasından ekmeğinizi çıkartıyorsunuz. Bu takdir edilecek, hürmet edilecek, hayranlıkla anılacak bir durumdur. Hakkınız olmayanı istemiyorsunuz. Hak etmediğiniz bir şeyi beklemiyorsunuz. Zonguldak’ta tembellik tutunamaz, gevşeklik barınamaz, tufeyliler bulunamaz. Sizler çalışarak nefes alıyorsunuz, yerin altını umutlarınızla aydınlatarak çocuklarınızın nafakasını kazanıyorsunuz, tencerelerinizi emeklerinizle kaynatıyorsunuz. Sonuna kadar helal olsun, hepinizi kutluyorum. Zonguldak üreten, ülkesi için ter döken onurlu insanların yuvasıdır. Bu yuvanın karartılmasına gönlümüz razı olmaz. Bu yuvanın hüznüne müsaademiz olamaz. Elbette yerin üstü uyurken, yerin altı canlıdır. Zonguldak gece gündüz işleyen bir cesaret ve hamiyettir. Bazen olur gaz sızar, bazen olur grizu patlaması yürekleri yasa boğar. Huzurlarınızda bugüne kadar pek çok maden kazasında hayatlarını kaybeden kardeşlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler diliyorum. Mekanları cennet olsun diyorum” diye ifade etti.

“Zonguldak için 67 projenin takipçisiyim ve sahip çıkacağım”

MHP Zonguldak Belediye Başkan adayı Hamdi Ayan’ın 67 projesinin takipçisi olacağını ve sahip çıkacağının altını çizen Bahçeli, şöyle devam etti:

“Özellikle Zonguldak Belediye Başkan Adayımız Sayın Hamdi Ayan’ın ilan ettiği 67 projenin gerçekleşmesini hem takip edeceğim hem de sahip çıkacağım. Binlerce yeni istihdam için, yeni yollar için, yeni kadın girişimci kooperatiflerinin kurulması için MHP iradenize taliptir, MHP göreve hazırdır. Ve bunların hepsinin takibini yapmak da boynumun borcudur. Zonguldak hamd olsun tıpkı Karadeniz gibi al bayrağa yol veriyor, al bayrağa sahip çıkıyor, üç hilalde uzlaşıyor. Zonguldak Karadeniz gibi çırpınıp sevdalılarını bağrına basıyor. Helalin peşinden hilalin gölgesinden asla ayrılmıyor. Çok yaşa Zonguldak, bin yaşa Zonguldak, her daim var ol Zonguldak. Milletimizin her güzel insanını bir ve eşit gören bir mizaca sahibiz. Hiç kimseyi ayırmıyoruz. Hiç kimseyi dışlamıyoruz. Hiç kimseyi yok saymıyoruz. Bu vatan benim, bu bayrak benim, bu ülke benim, bu devlet benim diyen her kardeşimle beraberiz, birlikteyiz, aynı geleceğin izindeyiz. Hiç kimsenin kökenine bakmadık. Hiç kimsenin anasının diliyle ilgilenmedik.

Hiç kimsenin siyasi, fikri ve ideolojik aidiyetini mesele etmedik. Biz birlikte Türkiye olduk. Biz Zonguldak’ın sevgisinde buluştuk. Milli bekamızı yaşatmanın azim ve hedefinde birleştik, bunda sözleştik, bununla ahitleştik. Zonguldak Cumhur İttifakı’nın kapsamında değilse de, AK Parti'li kardeşlerimizle biriz, beraberiz. Çünkü biz Cumhur İttifakı’yız. Çünkü biz Türk milletinin var oluş mücadelesinin yılmaz neferleriyiz. Çünkü biz millet-i ebed müddetin, devlet-i ebed müddetin yıkılmaz kalesiyiz. CHP’ye oy veren kardeşlerim, gelin bu mücadeleye siz de katılın. İP’e gönül veren kardeşlerim, gelin bu şerefe siz de ortak olun. Zillet İttifakı’nın niyeti iyi değildir. Amacı temiz değildir. Geleceği hayırlı değildir.”

“Onurlu hayat, bağımsız gelecek, dik baş için beka diyoruz”

Beka vurgusu yapan Devlet Bahçeli, “Türk milleti ahlakıyla, anılarıyla, var oluş ilkeleriyle tarih boyunca adından söz ettirmiş, hükümranlığını ve haysiyetini korumayı bilmiştir. En korkunç ölümlere maruz kalmamak için beka diyoruz. Tarihten silinmemek için beka diyoruz. Onurlu hayat, bağımsız gelecek, dik baş için beka diyoruz. Ebediyet ırmağına coşkun nehirler gibi akmak için beka kararındayız. Eğer beka yoksa, bağımsızlık yoksa, milli varlık zillete düşmüşse ne madenin, ne de çıkarılacak kömürün hiçbir önemi de yoktur. Beka, milli cevherdir, damarlarımızdaki asil kandır. Ötüken’den çıktık çıkalı bekamızı namus bildik. Söğüt’ten yayıldık yayılalı bekayı korumak için and içtik. Son yurdumuzu kutlu fethimizin ruhuyla buluşturduk buluşturalı bekadan en ufak taviz vermedik, en küçük geri adım atmadık. Bekamızı muhafaza ettiğimiz için bugün buradayız” diye konuştu. 

Onur Altındağ - Barış Doğan - Emrecan Bayram


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da 3 çocuklu çift her yere bisikletle gidiyor Adana’da yurt dışında gördükleri ekipmanları alarak bisikletlerinin arkasına monte eden 3 çocuklu çift, her yere bisikletle gidiyor. Çocukluk yıllarında hobi olarak bisiklet süren ve zaman içerisinde hobisinin tutkuya dönüştüğünü belirten Erkmen Akan, çocukları olmasından sonra da eşi ile birlikte bu hobisini tutkuyla sürdürdüğünü anlattı. Akan, “Herhangi bir kişiye sorsanız çocuklarımız ile yaptığımız bu yolculuğun yanlış olduğunu söylerler. Fakat biz trafikte bisiklet süren kişiler olarak net bir şekilde Adana’da bisiklet ve motosiklete çok ciddi bir farkındalık olduğunu, ayrıca bizim bisikletlerimiz de farklı ve ilgi çekici olduğu için bize daha fazla tolerans sağladıklarını bisikletlerimizi kullanırken görüyoruz” dedi. “Eşim çocukları okula götürürken bisikleti tercih ediyor” Ufak tefek tehlikelerin yaşanabileceğini ancak aynı tehlikelerine araçla trafiğe çıkıldığında da mümkün olduğunu aktaran Akan, “Ufak tefek illa ki tehlikeler yaşanabilir ama araçla bu trafikte yer alsaydık bizi daha fazla tehlikelerin beklediğini düşünüyoruz. Bisikletlerimizle günlük hayatımızda çarşı, postane, hastane gibi her türlü günlük ihtiyacımızda kullanıyoruz. Eşim evde olduğu için çocukları okula götürürken bile bisikleti tercih ediyor” diye konuştu. “Bisiklet sağlıktır, özgürlüktür. Herkese öneriyoruz” Adana’nın büyük bir kent olmasından kaynaklı belirli saatlerde yoğun trafik ile de karşılaştıklarını aktaran Akan, “Adana, büyük şehir olduğu için burada belli saatlerde yoğun trafik olabiliyor. Bu sürelerde park yeri bulabilmek imkansız diyebiliriz ama biz bisiklet sayesinde bu sorunu ortadan kaldırmış olduk. Hem trafikte daha rahat ilerliyoruz hem de park sorunu yaşamıyoruz. Hayat sıkıcı değil, sizin bisikletiniz yok. Bisiklet sağlıktır, özgürlüktür. Herkese öneriyoruz” ifadelerini kullandı. “Bisiklet bizim en keyifli ulaşım aracımız” Ceren Akan ise Eren, Deren ve Beren ismindeki çocukları ile birlikte bisiklete binmekten çok keyif aldıklarını söyledi. Çocuklarının da bisikletin arkasında gerçekleştirdikleri yolculuk ile çok keyif aldığını belirten Akan, “Ne zaman araçla bir yere gidecek olsak, araç yerine bisikletle gitmek istediklerini söylüyorlar ve bisikleti gösteriyorlar. Etraflarını inceleyerek, arkamızda bizimle konuşarak, gördüğümüz yerleri onlara anlatarak yolculuk yapmak daha çok hoşlarına gidiyor. Böylelikle daha fazla keyif alıyorlar. Araba kapalı bir ortam olduğu için, bisiklet her açıdan bizim en keyifli ulaşım aracımız oluyor” sözlerine yer verdi. “Ekipmanları yurt dışı kullanımında gördük” Çocukları ile bisiklette gerçekleştirdikleri yolculuklarına bebek koltuğu ile başladıklarını, bebek koltuğu ile çocuklarının gayet güzel bir biçimde seyahat etmelerine rağmen çocukların büyümeleri ile birlikte daha sonraları arkada uyudukları zaman bebek koltuğunun pek konforlu olmadığını ve çocukların rahatsız olduklarını fark ettiklerini anlatan Akan, “Uyuduklarında daha konforlu hale gelebilmesi için diğer ekipmanları taktık. Bu ekipmanları da yurt dışında bazı ailelerde görüp biz de yapmak istedik ve ekipmanları almış olduk. Genelde yolda giderken diğer vatandaşlar video çekiyorlar, fotoğraf çektirmek isteyenler oluyor. Video çekenleri görünce biz de mutlu oluyoruz tabi” ifadelerini kullandı.
Ankara ‘Geleceğin Dünyasında Çocuk ve Çocukluk’ temasıyla ilk kez Çocuk Zirvesi düzenlenecek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çerçevesinde ‘Geleceğin Dünyasında Çocuk ve Çocukluk’ temasıyla ilk kez Çocuk Zirvesi düzenleyecek. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın çocuklara yönelik politikalarının ve uygulamalarının çocuk merkezli oluşturulması ve istişare mekanizmalarının aktif olarak çalıştırılması amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığının himayelerinde 25-26 Nisan tarihlerinde Çocuk Zirvesi gerçekleştirilecek. Zirvede çok sayıda politikacının yanı sıra akademisyenler, uzmanlar, çocuklar ve gençler yer alacak. İlk kez yapılacak olan ve teması “Geleceğin Dünyasında Çocuk ve Çocukluk” olarak belirlenen Çocuk Zirvesi’nin geleneksel hale getirilmesi hedefleniyor. Çocuklarla ilgili yürütülen güncel çalışmaların takip edilerek, gelişen teknoloji ile dijitalleşen uygulamalar arasında çocukluk kavramının yeniden tartışmaya açılacağı zirvede geleceğe dair çocuk politikalarının oluşturulması için zemin hazırlanacak. Etkili bilgi paylaşımı, çocukların güvenli bir geleceğe hazırlanması, toplumun bu konudaki farkındalığının artırılması da hedeflenen zirvede ulusal platformda yapılan çalışmalar hakkında bilgi ve tecrübe paylaşımı da yapılacak. Zirvede alanında uzman kişilerin moderatörlüğünde farklı başlıklarda paneller düzenlenecek. “İnsani Krizlerden Etkilenen Çocuklar” konulu açılış oturumunda “Göçmen Çocukların Eğitimi”, “Göçmen Ailelerin İç Dinamikleri, Aile İçindeki Destek Sistemleri” ve “İnsani Krizlerin Psikososyal Etkileri” ele alınacak. "Medya ve Çocuk" temalı oturumda “Medyanın Çocuk Üzerindeki Etkileri”, “Medyanın Çocuklara Yönelik Sorumlulukları”, “Çocuklar Açısından Medyanın Sağladığı Fırsatları Arttırmak için Yapabileceklerimiz”, “Çocukların Bilinçli Medya Kullanımında Ailelerin ve Eğitimcilerin Rolü” ve “Çocuklara İlişkin Medyadaki Haberlerin Çocuklar ve Toplum Üzerindeki Etkisi” konuları görüşülecek. “Çocuk ve Gençlerin Geleceğe Dair Beklentileri” temalı oturumda ise “Toplumsal Katılım ve Sorumluluk”, “Çevresel Bilinç ve Sürdürülebilirlik”, “Dijital Dünyada Güvenlik ve Bilinçlilik” ile “Eğitim ve Kariyer Beklentileri” konuları ele alınacak. Rapor hazırlanarak kamuoyuyla paylaşılacak Çocuk konusunda uzmanların, akademisyenlerin, çocuk politikalarının üretilmesinde rol oynayan kişilerin de katılacağı zirvenin çıktıları rapor olarak hazırlanarak kamuoyuyla paylaşılacak.