POLİTİKA - 17 Ekim 2019 Perşembe 21:04

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: 'Bu bir ateşkes değildir. Harekata ara verdik'

A
A
A
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: 'Bu bir ateşkes değildir. Harekata ara verdik'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Bugünkü müzakerelerde Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetli liderliği sonucunda istediklerimizi aldık. ABD tarafı, Türkiye’nin meşru güvenlik çıkarlarının korunması bakımından güvenli bölgenin önemini ve işlevselliğini kabul etti. Buranın kontrolünün TSK tarafından yapılmasında tam mutabakat sağlandı” dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Beştepe’de ABD Heyeti ile yapılan görüşmenin ardından basın toplantısında konuştu. Çavuşoğlu, “Bugünkü müzakerelerde Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetli liderliği sonucunda istediklerimizi aldık. ABD tarafı, Türkiye’nin meşru güvenlik çıkarlarının korunması bakımından güvenli bölgenin önemini ve işlevselliğini kabul etti. Buranın kontrolünün TSK tarafından yapılmasında tam mutabakat sağlandı. Böylelikle ABD tarafı harekatımızın ve hedeflerimizin meşruiyetini kabul etmiş oldu ve bundan sonraki süreçte tabii ki herkesle bu alanda da işbirliğimizi sürdüreceğiz” dedi.

Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diğer taraftan, YPG’nin ağır silahlarının toplanması, mevzilerinin ve tahkimatlarının imha edilmesi hususlarında mutabakat sağladık. Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasına ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı temelinde siyasi sürece bağlılığımızı da bugün bir kere daha teyit ettik uyguladık. Görüşmede elbette iki NATO müttefiki olarak aramızdaki dayanışmayı da kayda geçirdik.”

“Durdurma değil, ara vereceğiz”

“PKK/YPG’nin 120 saat içinde güvenli bölgeden çıkması için Barış Pınarı Harekatı’na ara vereceğiz” diyen Çavuşoğlu, “Durdurma değil, ara vereceğiz. Bu bir ateşkes değildir, ateşkes ancak iki meşru taraf arasında yapılır. Biz sadece operasyonun hedefi olan teröristlerin güvenli bölgeden çıkması için harekata ara veriyoruz” ifadelerini kullandı.

“Ancak terör unsurlarının çıkmasından sonra operasyonu durdurmamız söz konusu olacaktır”

Bakan Çavuşoğlu, “Güvenli bölgeden bu terör unsurları tamamen çıktıktan sonra ancak harekatı durdurabiliriz. Ancak terör unsurlarının çıkmasından sonra operasyonu durdurmamız söz konusu olacaktır. Biz operasyona ara verdiğimizde ABD tarafı, yaptırım girişimlerini durduracaktır ve daha sonra, biraz önceki şartlar gerçekleştikten sonra, yani 120 saat içinde YPG unsurları çıktıktan sonra biz harekatı durdurabiliriz ve bu aşamadan sonra da şu andaki mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.

Fırat’ın doğusunda da DEAŞ ile mücadele konusunda da tabii ki eşgüdüm ve işbirliği içinde çalışacağız. DEAŞ’a karşı bu güne kadar Türkiye, çok kararlı bir mücadele vermiştir. Suriye’de 3 bin, Irak’la beraber toplamda 4 binden fazla DEAŞ’lı teröristi Türkiye etkisiz hale getirdi.

ABD’li muhataplarımıza sürekli “bir terör örgütü ile mücadelede başka bir terör örgütüne ihtiyaç yoktur” demiştik, hatırlayacaksınız. Dolayısıyla, bundan sonra DEAŞ ile mücadelede eşgüdüm ve işbirliği içinde olmak konusunda mutabık kaldık” dedi.

“Ne yapıldığını ve ne yapılmadığını bizzat takip edeceğiz”

 Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Ara vermek demek, bizim askerimizin ve oradaki güçlerimizin çekilmesi demek değildir. Biz orada olacağız, var olmaya devam edeceğiz. Gerek oradaki mevcudiyetimiz, gerek istihbari kaynaklarımız ile birlikte ne yapıldığını ve ne yapılmadığını bizzat takip edeceğiz. Gözümüzün önünde olacak, denetimini de yapacağız” dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD heyeti ile yapılan görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğu, diğer bölgelerle ilgili olarak Rusya ile görüşeceklerini belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Soçi’ye ziyarette bulunacağını hatırlattı. Çavuşoğlu, “Bizim amacımız nedir, 20 mil yani, 32 kilometre derinlikte ve Fırat’ın doğusundan Irak sınırına kadar, 444 kilometrelik bir uzunlukta hiçbir teröristin kalmaması ve tüm bu bölgenin güvenli bölge olarak tesis edilmesi. Bu bizim güvenliğimiz açımızdan da önemli” dedi.

Bakan Çavuşoğlu, “Burada sadece YPG’lilerin çekilmesi değil, ellerindeki silahların alınması, sadece elindeki silahların alınması da yeterli değil, tüm mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi ve tahkimatların yıkılması dahil hepsi var” ifadelerini kullandı.

“Harekatın amacı ne, buradan teröristlerin temizlenmesi”

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, yaptırımlarla ilgili sorulan soruya ise şu cevabı verdi:
“(120 saatlik süre) Bu süreç başladığı zaman ABD'nin taahhüdü ilave yaptırımlarla ilgili herhangi bir çalışma olmayacak. 120 saatlik süreden sonra teröristler buradan çekilirse ve bu şartlar yerine gelirse biz harekatı durduracağız. Harekatın amacı ne, buradan teröristlerin temizlenmesi. Bu gerçekleştiği andan itibaren de şu andaki mevcut yaptırımlar da ortadan kaldırılacak.”

Suriyeli sığınmacılar

Bakan Çavuşoğlu, Suriyeli sığınmacılar dönüşüne ilişkin bir takvim olup olmadığı ile sorulan soruya ise çalışmaların aşama aşama yapılabileceğini kaydederek, “İlk etapta 1 milyon, daha sonraki aşamada da 2 milyon insanın kendi evlerine dönmesi ve dönerken de onlara gerekli desteğin verilmesi bizim planımız” şeklinde cevap verdi.

Münbiç ve Kobani

Münbiç ve Kobani bölgeleriyle ilgili Rusya’nın tutumuna ilişkin sorulan soru üzerine Çavuşoğlu, “Rusya’nın girip girmemesi, ABD’nin garantisinde olan bir şey değil. Zaten onlar başından beri bize, ‘biz çekilirsek onlar gelir’ diyordu. Biz de zaten Ruslarla değişik boyutlarda anlaşsak da anlaşmasak da uzun zamandır çalışıyoruz” dedi.

Kobani ile ilgili olarak Çavuşoğlu, “Pence'in söylediği gibi biz oraya girmeyeceğiz ya da bir şey yapmayacağız gibi bir şey konuşulmadı“ diyerek, “Bizim Kobani veya başka bir taahhüdümüz olmadı” ifadesini de kullandı.

Mektup ve mektubun üslubu

ABD Başkanı Trump tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gönderildiği iddia edilen mektuba ilişkin açıklama da yapan Bakan Çavuşoğlu, “Biz harekatı ne zaman başlattık, 9'unda başlattık. Dolayısıyla biz zaten cevabımızı sahada verdik. İkincisi, bizim herhangi bir teröristle müzakereye girmeyeceğimizi sayın Cumhurbaşkanımız Trump’a söylemiştir” dedi.

Mektubun üslubu ile ilgili değerlendirmede de bulunan Çavuşoğlu, “Amerikan toplumu böyle bir seviyesizlik görmedik diye temelinde daha birçok yorumlar var. Biz böyle bir seviyesizlik olduğu zaman da işin doğrusu Türkiye Cumhuriyeti ciddi bir devlettir. Devleti yönetiyoruz. Cumhurbaşkanımızın böyle bir seviyeye inmesi de hiçbir zaman olmamıştır, olmaz da. Hiçbir devlet yöneticimizin bu güne kadar böyle bir seviyeye indiğini hiçbir zaman görmedik. Dolayısıyla, seviye ile ilgili en iyi cevabı da Amerikan Halkı vermektedir” şeklinde konuştu.

“Ne yapıldığını ve ne yapılmadığını bizzat takip edeceğiz”

Bakan Çavuşoğlu, “Ara vermek demek, bizim askerimizin ve oradaki güçlerimizin çekilmesi demek değildir. Biz orada olacağız, var olmaya devam edeceğiz. Gerek oradaki mevcudiyetimiz, gerek istihbari kaynaklarımız ile birlikte ne yapıldığını ve ne yapılmadığını bizzat takip edeceğiz. Gözümüzün önünde olacak, denetimini de yapacağız” ifadelerini de kullandı.

Cevdet Fırat Aydoğmuş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MİT’ten Irak’ta PKK/KCK’ye ağır darbe Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), PKK/KCK’nin sözde gençlik topluluğu kadın genel sorumlusu Bişeng Brüsk kod adlı Rojda Bilen’i Süleymaniye’de etkisiz hale getirdi. MİT, terör örgütü PKK/KCK’nin sözde gençlik topluluğu kadın genel sorumlusu Rojda Bilen’i Irak Süleymaniye’de düzenlenen operasyonla etkisiz hale getirdi. Rojda Bilen, örgütün gençlik topluluğu olarak adlandırdığı yapıdaki tüm kadın teröristlerin faaliyetlerinde birinci derecede sorumluydu. MİT’in istihbarat ağı aracılığıyla Bilen’in Irak/Süleymaniye kırsalında bulunan İran sınırındaki Pencevin bölgesinde faaliyet yürüttüğü tespit edildi. Bilen’in yerinin tespiti üzerine operasyon için düğmeye basıldı. Operasyon kararının verilmesinden çok kısa bir süre sonra Rojda Bilen, nokta operasyon ile Irak/Süleymaniye kırsalında etkisiz hale getirildi. Örgüte katılacak gençleri tespit ve teşvik ediyordu Rojda Bilen, PKK/KCK’nin gençlik yapılanması içerisinde çok önemli bir konumdaydı. Bilen’in, terör örgütüne katılım yapacak gençleri tespit ve teşvik ettiği, ideolojik propaganda ile manipüle ettiği ve Türkiye’deki gençlik yapılanması mensuplarına eylem amaçlı talimatlar ilettiği belirlendi. Terörist Rojda Bilen parti teşkilatları aracılığıyla 2011 yılında PKK/KCK’ye katıldı. Bilen, örgüt içerisinde Kandil, Gare, Suriye, Mahmur gibi bölgelerde faaliyet gösterdi. Aslen Şırnak/Cizreli olan Rojda Bilen hakkında Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma" suçundan arama kaydı bulunuyordu. Rojda Bilen, İçişleri Bakanlığı terör arananlar listesinde mavi kategoride yer alıyordu.
İstanbul Bahar Alerjisinden korunmanın en önemli yolu alerjenlerden kaçınmak Bahar mevsiminde ortaya çıkan alerjiler hakkında bilgi veren İhsan Başpınar “Daha çok ağaç, çiçek polenleri ve çimenlere bağlı burun akıntısı, burunda kaşıntı, tıkanıklık, hapşırma, gözlerde sulanma ve kızarma ile ortaya çıkan tabloya bahar alerjisi veya mevsimsel alerjik rinit denir” dedi. BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı İhsan Başpınar halk arasında ise saman nezlesi hakkında merak edilenleri yanıtladı. Bahar alerjisinin her yaş grubunda ortaya çıkabildiğini belirten Başpınar en sık çocukluktan erişkin döneme geçişte başladığını ve alerjinin görülmesinde özellikle genetik yatkınlık ve çevresel faktörler önemli rol oynadığını ifade etti. Başpınar bahar alerjisinin belirtilerini sıraladı: “Burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırma nöbetleri, gözlerde ve burun çevresinde kızarma, kaşıntı, koku ve tat hissinde azalma, dikkat dağınıklığı, uyku ve yorgunluk hissi, damakta ve burunda kaşıntı gibi bulguların ortaya çıkmasıyla çocuğun okul başarısı ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir” dedi. Bahar Alerjisinden korunma yolları nelerdir En önemli korunma yolu olarak alerjenlerden kaçınılmasını söyleyen Başpınar, semptomları şöyle sıraladı: “Polenlerin yoğun olduğu saatlerde, rüzgârlı ve kuru havalarda dışarı çıkmamak, şapka, gözlük ve maske kullanılması, uzun kollu elbise ve pantolon giyilmesi, evde ve araçta polen filtresi kullanılması, duş alınıp, elbiselerin değiştirilmesi, çiçekli ve çimenli ortamlardan uzak durmak, sigara içilen ortamlardan uzak durmak bahar alerjisinden korunma yolları olabilir” şeklinden konuştu. Başpınar, “Ayrıntılı muayeneden sonra ise; Serum IgE ve eozınofil seviyesi, nazal smear, deri testleri, kanda sperfik alerjen araştırılması ile bahar alerjisinin teşhisi konulabilir” dedi. Bahar Alerjisinde tedavisi nedir Medikal tedavi olarak kortizonlu spreyler ve antialerjik ilaçlar kullanılmaktadır. Haftada en az iki mevsim alerji semptomları gösteren veya 6 ay boyunca şikâyeti süren hastalar antialerjik ilaçlarla kontrol altına alınamıyorsa immunoterapi yapılabilir. Özellikle tamamlayıcı tıpta kullanılan kendi kanıyla tedavi (otohemeoterapi) ve ozon terapi de oldukça faydalıdır, diyerek konuşmasını sonlandırdı.