EKONOMİ - 26 Nisan 2019 Cuma 05:45

Doğru okumadık, milyonları çöpe attık

A
A
A
Doğru okumadık, milyonları çöpe attık

Her yıl binlerce ton çay, şeker, yağ ve bakliyat ürünü son kullanım tarihi geçtiği düşüncesiyle yanlışlıkla çöpe atılıyor. Oysa tüketiciler üzerinde Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi (TETT) yazan bu ürünleri gönül rahatlığıyla kullanabilir.

Etiketlerdeki yanlış okuma sebebiyle her yıl binlerce ton gıda çöpe gidiyor. Son Tüketim Tarihi (STT) ve Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi (TETT) karıştıran vatandaş farkına varmadan tüketilebilir gıdanın yüzde 72’sini çöpe atıyor. Dünya çapında üretilen yenilenebilir gıdanın üçte biri israf oluyor. Bu miktarın 1,5 milyar ton civarında olduğu düşünülüyor. Üretim, dağıtım ve tüketim aşamalarında yaşanan kayıp ve israfın küresel boyutu ise 1,3 trilyon doları buluyor. İsraf olan gıdanın yüzde 40’i yani 520 milyar dolarlık kısmı ise yenilebilir olmasına rağmen bilinçsiz kullanım sebebiyle çöpe gidiyor. Gıda Güvenliği Derneği ve Nielsen Araştırma Şirketi tarafından yapılan “Gıda Kaybı ve Etiket Okuma Araştırması”na göre Türkiye’deki gıda israfının en büyük nedenlerinden biri de kullanılabilir gıda israfı. Yanlış okunan etiketler israfı tetikliyor. Türkiye’de tüketiciler tüketicilerin yüzde 86’sı Son Tüketim Tarihinin (STT) ne anlama geldiğini bilirken Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi (TETT) konusunda ise tamamen bilinçsiz bir şekilde hareket ediyor. Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Samim Saner gıda ürünlerinde iki farklı tarih bulunduğunu belirterek “Et ve süt ürünleri gibi gıda ürünlerinde son tüketim tarihi yazar. Ancak çay, şeker, bakliyat gibi ürünlerde tavsiye edilen tüketim tarihi yazar. Son tüketim tarihi ürünlerinin kulanım zamanı dolduğunda hemen atılması gerekiyor. Çünkü bu ürünler sağlık açısında tehlike arz eder. Ancak üzerinden TETT yazan ürünler tarihi geçse bile bozulmaz. Sadece renginde görüntüsünde değişim olur. Sağlık açısından da bir risk teşkil etmez. Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi geçen gıdaları tüketmek sağlık açısından riskli olmasa da tüketicilerin yüzde 72’si evlerinde Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi (TETT) geçmiş gıda ürünü gördüklerinde bu gıdaları çöpe attığını ifade ediyor. Tüketici bu konuda maalesef yeterli bilgiye sahip değil. Bu da gıda israfını israfı anlamda tetikliyor” dedi.
Bu konuda mevzuat değişikliğine ihtiyaç olduğunu dile getiren Saner “Maalesef TETT’li ürünler bağış da yapamıyorsunuz. Yani İhtiyaç sahiplerine de veremiyorsunuz. Çünkü mevzuat buna engel. Kanuni düzenleme ile bunun önünü açılmalı. Gıda israfının önüne geçmek için tavsiye edilen tüketim tarihini geçen ürünler indirimli satılabilir” diye konuştu.

SIK VE PLANSIZ ALIŞVERİŞ YAPIYORUZ
Araştırmaya göre hanelerin yarısı (yüzde 49’u) haftada iki veya daha sık gıda alışverişi yapıyor. Ortalama bir hane haftada 2,4 kere gıda alışverişi yapıyor. “Alışveriş listesi yapar mısınız” diye sorulduğunda ise tüketicilerin yüzde 59’u önceden alışveriş listesi yapsa da, listesinin dışına çıkmayanların oranı yüzde 37. Tüketicilerin yüzde 41 ise liste yapmadan plansız alışveriş yapıyor. Gıda etiketlerindeki tarih bilgileri anlaşılır bulunmuyor.

10 ADIMLA İSRAFI BİTİRİN
1. Alışverişe çıkmadan önce bir alışveriş listesi yapın.
2. Listenize bağlı kalın ve ihtiyacınız kadar alın.
3. Raf ömrü kısa olan gıdaları, belirlenen zaman içinde tüketmeyecekseniz almayın.
4. Alışveriş yaparken; et, kanatlı ve balık grubunu en son alın.
5. Buzluğa koyacağınız eti kullanacağınız büyüklüklerde paketleyip dondurun ve artan gıdaları nasıl donduracağınızı öğrenin.
6. Buzdolabınızın sıcaklığını ve buzlanmasını sık sık kontrol edin.
7. Buzdolabınızı sürekli düzenleyerek uzun süredir bekleyen gıdaları tüketmek için öne alın.
8. Yumuşamış meyve ve sebzeler bozulmadıkça atmayın, değerlendirin.
9. Pişmiş sebzeleri değerlendirin. Onları çorba, püre veya salatalarda kullanın.
10. Yemekleri küçük porsiyonlar şeklinde ısıtıp, servisini yapın.

EN ÇOK SON TÜKETİM TARİHİNE BAKIYORUZ
Araştırmaya göre gıda paketlerinin üzerinde en çok incelenen bilgi yüzde 88 ile son tüketim tarihi. Buna rağmen tüketiciler gıda etiketlerindeki tarih bilgilerini anlaşılır bulmuyor. Tüketicilerin paket üzerinde bilgilerini en çok okuduğu gıdalar ise yüzde 83 ile süt ve süt ürünleri, yüzde 64 et ve et ürünleri ve yüzde 55 ile dondurulmuş ürünler.

EN FAZLA İSRAF SEBZE MEYVEDE
En fazla atığa dönüşen gıda ürünler yüzde 42 ile sebze ve meyve, yüzde 41 ile süt ve süt ürünleri olarak görülüyor. Ekmek konusunda ise tüketicilerin göstermiş olduğu toplumsal duyarlılık nedeni ile tüketicilerin yüzde 87’si bayatlayan ekmekleri atmak yerine değerlendirmeye çalışıyor.

RESTORAN VE OTELLER BAŞI ÇEKİYOR
Tüketiciler en fazla gıda kaybının restoran ve otellerde yaşandığını düşünüyor. Yemekhaneler ve evler ise bunları takip ediyor. Tüketiciler, Türkiye’de restoranlarda pişirilen her 10 tabak yemekten 4,5’inin, evlerde ise her 10 tabak yemekten üçünün çöpe gittiğini tahmin ediyor.

ARTAN YEMEĞİ PAKET YAPTIRMIYORUZ
Restoranda yemek yiyen tüketicilerin sadece yüzde 21’i “her zaman” paket yaptırıyor, restoranın teklif etmesi durumunda ise paket yaptırmayanların yüzde 50’si fikrini değiştireceğini belirtiyor.

Türkiye Gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8’inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı, memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı. Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor” dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8´inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı (60), memleketi Yozgat´ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı.Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor" dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.
Trabzon Aydın, Ortahisar’ın önemli sorununa neşter vuracak AK Parti Ortahisar Belediye Başkan Adayı Ergin Aydın, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi kapsamında hemşehrileri ile bir araya gelmeye devam ediyor. Aydın, gerçekleştirdiği ziyaretlerde, hayata geçirmek için “14 İlkede 61 Proje” hazırladıklarını belirterek Ortahisar Belediyesi’ni istişare kültürü ile yönetmek için vatandaşların oyuna talip olduklarını belirtti. Aydın, “En Mutlu Şehir’ hedefi ile Ortahisar ilçemizdeki başarılı hizmet çıtasını daha da yukarıya çıkartmak için göreve talibiz. 31 Mart’ta sandıktan zaferle çıktığımızda şehrimizde ortak akıla önem veren yönetim anlayışı sergileyeceğiz ve beklenen projeleri hayata geçireceğiz. Bunları yaparken hemşehrilerimizin yaşantılarını da kolaylaştırmak adına çalışacağız. Göreve geldiğimiz ilk anda öncelikle istihdam ağırlıklı projelere önem vereceğiz. Çağlayan Vadisi’nde bir çay fabrikasını hayata geçirmek için girişimlerimiz var. Böylelikle Ortahisar’da vatandaşlarımızın istihdam sıkıntısına çözüm bulmak amacındayoz. Bu fabrikada turizm odaklı ürünler yaparak şehre kültürel anlamda da katkı sunmayı düşünüyoruz. Bu konuda ÇAYKUR ile görüşmelerimiz sürüyor” dedi. "Kırsal üretim kentsel tüketim" Aydın, “OR-KOOP Kırsal Üretim Kentsel Tüketim Projemiz ile kurulacak kalkınma kooperatifleriyle kırsalda ve kentte üretilen el emeği yerel ürünlerin oluşturulacak bir marka etrafında toplanarak paketlenmesinden pazarlanmasına kadar olan sürecin takip edildiği modern ve dijital her türlü imkânın kullanılacağı bir sistem organize edeceğiz. Kırsal mahallelerimizde yerel üretimi desteklemek ve kırsal istihdama katkıda bulunmak amacıyla modern tekniklerinin kullanıldığı seralar oluşturularak halkımızın hizmetine sunulacak. Oluşturacağımız kadın destek kooperatifleri aracılığıyla eğitim, tohum gibi destekler sağlanarak kırsal üretim özendirilecektir. İlimiz kırsal mahallerinde meyvelerin hiçbir şekilde ekonomik değerlerinin oluşmadığı ve çoğunluğun tüketilmeden çürümeye terkedildiği bilinmekte. Ortahisar Belediyemizin kuracak olduğu bir tesisle adeta atıl durumda bulunan ve göz ardı edilen ürünler ciddi bir ekonomik ürüne dönüştürülecek” diye konuştum.
İstanbul İstanbul’da ilginç kavgalar kamerada: Birbirlerinin saçlarını bırakmadılar, vale ile taksici kavga etti Sarıyer’de vale ile bir taksi sürücüsü arasında araç park yeri anlaşmazlığından dolayı bıçaklı kavga çıktı. İstiklal Caddesi’nde ise kavga ederken birbirlerinin saçını tutan iki kadın, dakikalarca o pozisyondan kalarak ayrılmadı. Tarlabaşı’nda ise kaldırımda tartışan iki genç, uzun süre birbirlerini ittirdi. O anlar vatandaşların cep telefonu kameralarına yansıdı. İstanbul’un çeşitli ilçelerinde sokakta ve trafikte yine sinirler gerildi. Bazı vatandaşlar arasında kimi zaman park yeri anlaşmazlığı, kimi zaman da başka nedenlerle kavga çıktı. Sarıyer’de vale ile taksi sürücüsü arasında park yeri anlaşmazlığından dolayı tartışma çıktı. Yaşanan tartışmanın ardından öfkeli vale, taksi sürücüsüne bıçak çekerek saldırmak istedi. Çevredeki vatandaşların araya girmesiyle kavgalar büyümedi. O anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerası tarafından kaydedildi. Dakikalarca saçlarını bırakmadılar İstiklal Caddesi’nde ise iki kadın, henüz bilinmeyen bir nedenle kavga etmeye başladı. Kavga esnasında birbirlerinin saçlarını sıkı bir şekilde tutan ikili, aynı pozisyonda dakikalarca kalarak hareket edemedi. Buna rağmen saçları bir türlü bırakmayan kadınları çevredekiler şaşkınlıkla izledi. Bir süre sonra kadınların ayrılamayacağını fark eden vatandaşlar, müdahale ederek kavgayı sonlandırıldı. Yaşananlar cep telefonu kamerası anbean yansıdı. Kaldırımda ilginç kavga Beyoğlu Tarlabaşı Bulvarı’nda gece saatlerinde yaşanan olayda ise iki kişi, bilinmeyen bir nedenle kaldırımda sözlü tartışma yaşadı. İkili, uzun süren tartışmanın ardından birbirlerini ittirdi. Kaldırımda yürüyen diğer vatandaşlar ise ikiliye anlam veremeyerek yürümeye devam etti. O anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.
Bilecik Kaymakam Ünal, şehit yakınları ve gazilerle iftarda buluştu Bilecik’in Osmaneli ilçesinde 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yıl dönümü dolayısıyla Kaymakam Yüksel Ünal ve Belediye Başkanı Münür Şahin, şehit yakınları, gaziler ve aileleriyle iftarda bir araya geldi. Osmaneli Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı tarafından 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yıl dönümü dolayısıyla Göksu Düğün Salonu’nda düzenlenen iftarda konuşan Kaymakam Yüksel Ünal Ünal, devlet olarak her zaman gaziler ve şehit yakınlarının yanında olduklarını söyledi. Bu sene 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yılı mübarek ramazan ayına denk gelmesinden dolayı iftar soframızı kaymakamlığımızın ev sahipliğinde belediye başkanlığımızın destekleri ile şehit ailelerimiz, gazilerimiz ve yakınlarıyla paylaşmaktan gurur ve mutluluk duyduk diyen Kaymakam Ünal “Şehit ve gazi aileleriyle beraber olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek, ‘Şehitlerimiz bizler için son derece değerlidir. Onlar bu vatan toprakları için canlarını seve seve feda eden şehitlerimizdir. Gazilerimiz de şehit yarısıdır. Onlarda bu vatan toprakları için canlarını feda etmekten çekinmemişler. Vatan için hizmet vermişler, cephelerde çarpışmışlar ve oradan gazi olarak gelmişlerdir’ dedi. Bugün başımız dik, hür ve bağımsız yaşıyorsak bunu şehit ve gazilerimize borçlu olduğumuzu anlatan Kaymakam Ünal, ‘Bugünü vatan toprakları için kendilerini feda etmekten çekinmeyenlere borçluyuz. Bu yüzden gazilerimiz ve şehit ailelerimiz için bize düsen ne görev varsa her zaman yapmaya hazırız. Devlet her zaman yanlarındadır’ diye konuştu. Programda konuşma yapan Belediye Başkanı Münür Şahin ise şunları söyledi: “Ramazan ayında sizinle beraber olmak, aynı havayı teneffüs etmek, birlik beraberlik içinde olmak çok değerli. Biz kendimizi sizlerin ve ailelerinizin sayesinde güvende hissediyoruz. Allah şehitlerimize rahmet eylesin, gazilerimize de sağlık, sıhhat versin. Bu duygu ve düşüncelerimle Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu ülkeyi bize vatan yapmak için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Kahraman gazilerimize de sağlıklı ömürler diliyorum. Sizler bu ulusun sonsuza kadar baş tacı olacaksınız." Düzenlenen iftar yemeğine Kaymakam Yüksel Ünal, Belediye Başkanı Münür Şahin, Jandarma Komutanı Teğmen Mustafa Güzel, Emniyet Müdürü vekili Emniyet Amiri Selçuk Karataş, kurum müdürleri, Şehit yakınları, gaziler ve gazi aileleri katıldı.