GÜNDEM - 21 Nisan 2021 Çarşamba 11:56

Dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan, Yargıtay’ın kararını değerlendirdi

A
A
A
Dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan, Yargıtay’ın kararını değerlendirdi

Dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan, Yargıtay’ın ‘Tahşiyecilere kumpas’ davasında verilen hapis cezalarını onamasıyla ilgili konuştu. Turan, “Karar beklediğim bir şeydi, keşke biz haksız olsaydık Türkiye’nin başına bunlar gelmeseydi. FETÖ Türkiye’yi mahvetti, sadece kişi, cemaat, grup değil. Fetullah Gülen kaybetti, imanını da, ahlakını da memleketini de kaybetti” dedi.

Yargıtay, ‘Tahşiyecilere kumpas’ davasında eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'ya FETÖ yöneticiliğinden verilen 18 yıl hapis cezasını ve eski emniyet müdürleri Yurt Atayün ve Ali Fuat Yılmazer'in de arasında bulunduğu 18 sanığa terör örgütü üyeliğinden verilen 12'şer yıl hapis cezalarını onadı. Dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan da kararı değerlendirdi. Turan, kumpas sürecinde kendisinin ve mağdurların yaşadıklarını anlattı. Yargıtay'ın verdiği karardan kendi adına mutlu olduğunu belirten Turan, FETÖ'nün Türkiye'ye büyük zarar verdiğini belirtti.

“Karar beklediğim bir şeydi”

Yargıtay’ın verdiği onama kararını değerlendiren dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan, “Pek bir şey hissetmedim. Hanım dedi ki sizin davayı Yargıtay onamış, ne davası dedim. Benim beklemediğim bir şey değildi, beklediğim bir şeydi. Bana sorarsan bu sonuçtan mutlu musun kendi adıma evet ama millet adına hayır, keşke Türkiye’de bunlar olmasaydı. Sürekli bunları yaşıyoruz, olmaması lazım. Hepimizin temennisi adil yargılama. Adam yaptığını suç olarak görmüyor. Hidayet Karaca’yı ben tanımam. Yerel mahkeme 2 bin 600 küsur sayfa gerekçeli karar yazdı. Bu Türkiye tarihinde ilk, madde madde her şeyiyle ispatlanmış bir davaydı o dava. Mahkeme heyeti çok titiz bir çalışmayla Tahşiyecilere kurulan kumpası FETÖ’cülerin kurduğu kumpası bütünüyle deşifre etti. Hidayet Karaca’ya iftira suçundan 18 yıl, resmi evraktan sahtecilikten ve benzer şeylerden toplamda 31 sene ceza verildi. O sanıkların tamamı 15 Temmuz’dan önceki bütün duruşmalarda son derece hoyratça, tepeden bakan bir tavırla ifade veriyorlardı. Sanki bizi yargılıyorlardı, sonrasında her biri kendisinin ne kadar büyük bir kahraman olduğunu anlatıyordu. Yapığı hizmetleri de gördük. Tahşiyecilere kumpas, Ergenekoncu dedikleri adamlara kumpas, ona kumpas, buna kumpas” diye konuştu.

“Keşke biz haksız olsaydık Türkiye’nin başına bunlar gelmeseydi”


Kendilerine neden kumpas kurulduğuna ilişkin açıklamalarda bulunan Turan, “FETÖ grubuyla, daha cemaatken herkes bir şekilde iyi geçinmeye çalışıyordu. Çekiniyor, cesaret edemiyorlardı. Yayıncılığa geçmemim tek sebebi buna karşı bir duruş sergilemek, FETÖ dini bir grup olarak ortaya çıktı söylemleri bundan 30 sene önce de dine muhalifti şimdi de muhalif. Eğer onlar o zaman gerekli refleksleri ve tepkiyi gösterseydiler böyle bir çakma İslami cemaat olmazdı. Bütün faaliyetlerini bu ümmet finanse etti. Yardım paralarıyla bunlar uzaydan gelmediler, biz verdik. Buna karşı durmak lazımdı, bunlar muhalefeti kabul etmiyorlardı. Sınavları mı çalmadılar, her şeyi istiyorlardı. Keşke biz haksız olsaydık Türkiye’nin başına bunlar gelmeseydi. Bir tüccar olarak ticari itibarımız biraz zarar gördü. Kolay değil çünkü El-Kaide örgütüne mensup olarak hapse girmişsiniz. Millet ‘vay yıllardır tanıdığımız adam ne çıktı’ diyor. Mağdur olan arkadaşlarımız vardı, hapis zordur en zor tarafı dışarıdakiler için daha zordur. Gereksiz yere hapsedildiğin zaman da bunları yaşıyorsun. Ergenekon’da artık yelpazeyi o kadar genişlettiler ki kim kimdir, birbirine karıştı” dedi.

Dönemin Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan, Yargıtay’ın kararını değerlendirdi

“FETÖ Türkiye’yi mahvetti, sadece kişi, cemaat, grup değil”

14 Aralık operasyonunun başlaması için o dönem mahkemeye dilekçe vermesiyle ilgili konuşan Turan, “İlk şikayet dilekçesini ben verdim, başkaları da vermiş. Fetullah Gülen ve onun emriyle bize kumpas kuranlardan davacıyım dedim. Adamın Fetullah Gülen ile yaptığı telefon görüşmesini MİT tespit emiş. Adam, dizideki repliği soruyor Fetullah Gülen’e ya, bir de ‘efendim haberi yok onun’. Bir replikle Fetullah Gülen’in ne alakası olabilir bir mesaj değilse. Replikler patrona takdim ediliyor, patron şurayı şöyle koyun, burayı böyle yapın der mi yani. Bir bobin kağıt, bir galon mürekkep, bir terörist bir araya gelince gazete olmuyor. Bu medyaya yapılmış bir operasyon değil, terör örgütünün bizatihi kullandığı bir terör yuvasıdır. Bugün bu adamların bir kısmı televizyonda boy gösteriyor ‘FETÖ ile mücadele ediyoruz’ diye. Mahzun insanları da FETÖ’cü diye ihbar ediyor, bu akıl alacak bir şey değil. FETÖ Türkiye’yi mahvetti, sadece kişi, cemaat, grup değil.” ifadelerini kullandı.

“Fetullah Gülen imanını da, ahlakını da memleketini de kaybetti”

FETÖ ile mücadeleye ilişkin konuşan Turan, “Gezi olayları oldu, şu oldu, bu oldu, mağdur olan Türkiye oldu. Bundan hızla çıkmamız için çalışmamız lazım. Askeri, emniyet ve yargıda bu mücadele çok temiz yapılıyor. Ali Fuat Yılmazer’in falan tutumu dediğin zaman, şöyle söyleyeyim vicdanlı bir insan ekmek yediği kapıya sadık olur. Beğenmiyorsa bırakır. Bir memurun sadakati kendi milletine olmalı, bir hocaya şuna buna olamaz. Bunlar kendi milletlerine, ekmek yedikleri kapıya ihanet etti. Bundan daha büyük bir felaket olmaz. Fetullah Gülen kaybetti, ona söyleyecek hiçbir şeyin bir anlamı yok, imanını da, ahlakını da memleketini de kaybetti. Yunan televizyonlarına verdiği bir röportaj; halkını kardeş biliyor, onlara minnettarlığını ifade ediyor. Tarihte mecbur kaldığı için zorda kaldığı için kaçıp düşmana sığınanlar olmuş ama kimse düşmana bu kadar itlik yapmamıştır. Benim Fetullah Gülen’e söyleyecek hiçbir şeyim yok” dedi.

Hasibe Karadağ - Alper Suat Tutaşı
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Yumurta tavuğu dağıtımında uzun kuyruklar oluştu Ziraat Odası tarafından Düzceli çiftçilere tavuk dağıtımı yapıldı. Yumurta tavuğu dağıtımında uzun kuyruklar oluştu. Düzce Ziraat Odası tarafından çiftçilere destek olmak amacıyla yapılan çalışmada 5 bin adet Ataks cinsi yumurta tavuğu dağıtıldı. Sabah saatlerinde başlayan tavuk dağıtımında tavuklarını almak isteyen Düzceli çiftçiler Ziraat odası önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Vatandaşlar, 170 TL’ye tavuk almak için bekledi. 3 Yıl yumurta veriyor Türkiye’de üretimi yapılan yerli Ataks tavuğu Tavukçuluk Araştırma Enstitüsü tarafından yetiştirilirken 3 yıl kadar yumurta veriyor. Hastalıklara karşı dirençli, iklim şartlarını karşı dayanıklı olduğu bilinen Atkas tavuklarının yumurta rengi ise beyaz-kremsi renk şeklinde görülüyor. Yıllık yumurta verme ortalaması ise 240 ile 270 civarında oluyor. Çiftçimizin ihtiyacını karşılıyoruz Tavuk dağıtımı ile ilgili konuşan Düzce Ziraat Odası Başkanı Ramazan Öztürk, alışkanlık haline gelen civciv dağıtımını bu yıl tavuğa çevirdiklerini belirterek şunları söyledi; “Çiftçilerimize her yıl civciv dağıtıyorduk, bu yıl 3 aylık olarak 5 bin civarı tavuk dağıtımı yapacağız. Buda Düzce’ye 5 bin tavuğun girmesi demektir. Bu bir projedir. Çiftçilerimize katkımız olsun diye böyle bir çalışma yaptık. Talep olduğu sürece de dağıtıma devam edeceğiz. Bizim tahminlerimizde de fazla talep oldu. Bu talep çiftçilerimizin ihtiyacı olduğunu gösterdi. İhtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. Bu tavuklar yumurta tavuğudur. Düzce’mize her gün 5 bin yumurta girişi bu tavuklarla mümkün olacak. Karadeniz bölgesinde uygun olan Ataks cinsi tavuklar 170 TL’den çiftçimize veriyoruz." Tavuk almak için bekleyen Sinan Korkmaz ise; “Yeğenim ile birlikte tavuk alamaya geldik. Yumurtası ile doğal beslenmek için. Market yumurtası yerine kendi ürünlerimizi yetiştirmeyi tercih ediyoruz. 10-12 Tavuk almayı düşünüyorum”dedi. (SA-ALI-
Aydın Aydın inciri için zorlu mesai başladı Dünyanın en kaliteli incirinin yetiştiği Aydın’da sarılop incirinin üretimi için çiftçilerin zorlu mesaisi başladı. Küresel iklim krizi nedeniyle toprağın tavının kaçmaması için adeta zamanla yarışan Aydınlı çiftçiler, Aydın dağlarını ilmek ilmek işliyor. Traktör işlemediği için atlarla sürülen arazilerde eli kolu tutan herkes toprağı en iyi şekilde işlemek için çalışıyor. Türkiye’nin en verimli topraklarına sahip illerin başında gelen Aydın’ın incir üretimi yapılan sarp arazilerinde motorlu taşıtlar iş görmediği için halen toprak karasabanla işleniyor. Her türlü teknolojik imkana ve ekonomik güce sahip olmasına rağmen köylüler yamaç olan arazilerini sadece atlarla sürüp işleyebilirken, bir çift at ile çalışanlar aylık 75 bin TL ile 90 bin TL arasında kazanıyor. Çalışan herkese adeta mühendis maaşından fazla ücret ödenen Aydın dağlarında çalışan da çalıştıran da durumdan memnun iken çiftçilerin en büyük sorunu dolgun ücrete rağmen çalışacak kişi bulunmaması. Büyük Menderes Nehri’nin kuzey ve güney yamacında bulundan verimli Aydın dağlarında motorlu araçların iş görmemesi nedeniyle halen atlarla toprağı işlemek zorunda olduklarını belirten çiftçi Hayati Kuruş, bu işe hevesli olan kardeşi ile mesai yaptıklarını belirtti. Küresel iklim krizi nedeniyle son yıllarda mevsimlerin değişerek iklim şartlarının kıştan direkt yaz mevsimine döndüğü için toprağı işleme süresinin azaldığını belirterek adeta zamanla yarıştıklarını söyledi. Boyundan büyük sabanla toprağı işliyor Son yıllarda incir ve zeytinyağı fiyatlarının adeta altınla yarışması nedeniyle tarım sektöründe çalışmanın daha cazip hale geldiğini belirten ve küçük yaşına rağmen mahareti ile görenleri şaşırtan 14 yaşındaki Tunahan Kuruş, boyundan büyük işi başarıyor. Çocukluğundan beri tarla bahçe işlerinin içinde olduğunu belirten Küçük Tunahan, babasının kendisine hediye ettiği atlarla boyundan büyük sabanı atlara koşup çift sürüyor. Aylık 75-90 bin TL arasında para kazandığını ve halinden memnun olduğunu belirten Tunahan, görenlerin şaşırdığını söyledi. Kendisinin çift süreceğine inanmadığı için çalışırken izlemeye gelenlerin bile olduğunu belirten Tunahan Kuruş, çalışıp kazanmanın mutluluk verici olduğunu söyledi. Kardeşi ile birlikte dağlarda çift süren 24 yaşındaki Hayati Kuruş ise, mesleği babasından öğrendiğini çok meraklı ve istekli olduğu için kardeşine de öğrettiğini belirterek, “Aydın dağlarında üretim yapmak arazi yapısı nedeniyle zor. Yamaç olduğu için traktörün işlemediği bu incir bahçelerini atlarla sürüyoruz. Kardeşim Tunahan, bu işe çok meraklı ve oldukça da becerikli. Israrla kendisine at alınmasını istedi. Bizler gibi o da atlarla çift sürüyor” diye konuştu.
Düzce Düzceli atıcılardan tam isabet Atıcılar, hedefi 12’den vurarak, Türkiye şampiyonasına gitme hakkı kazandı Türkiye Atıcılık federasyonu tarafından organize edilen Havalı Silahlar Bölgesel Atıcılık Bölgesel Egemenlik Kupası’nda Düzceli sporcu gençler hedefini tam vurarak Türkiye Şampiyona’na gitme hakkı kazandı. Düzce Atıcılık ve Avcılık Federasyonu İl Temsilcisi Ali Süler, atıcılıkta Türkiye’nin en iyisi olacak sporcuları yetiştirmek için çalışmalarına devam edeceklerini söyledi. Düzce, avcılık ve atıcılık alanında genç yeteneklerin gelişimine tanık oluyor. İl Temsilcisi Ali Süler’in rehberliğinde, Düzce’nin genç erkek ve kız atıcıları, Sakarya’da düzenlenen Bölgesel Egemenlik Kupası’nda önemli başarılar elde etti. Genç kızlar kategorisinde Hayrunisa Gözütok bölge şampiyonu oldu. Ayrıca şampiyona sonunda genç erkekler kategorisinde Bülent Eryakalı, genç kızlar kategorisinde ise Şeymanur Koyuncu, Hayrunnisa Gözütok ve Tuğçe Nurşar Trabzon’da yapılacak olan Türkiye Şampiyonasına gitmeye hak kazandı. Derece yaparak başarı kazanan genç sporcular Haziran Ayı’nda Trabzon’da yapılacak olan Türkiye Havalı Silahlar Şampiyonası’nda Düzce’yi temsil edecek. Atıcılık ve Avcılık Federasyonu İl Temsilcisi Ali Süler yaptığı açıklamada; “Bu başarı, sadece bireysel yeteneklerin bir göstergesi değil, aynı zamanda Düzce’nin sporcuları destekleme ve onları ulusal düzeyde rekabet edebilecek seviyeye getirme konusundaki kararlılığının da bir kanıtıdır. Ben ve ekibimin özverili çalışmaları, genç sporcuların yeteneklerini keşfederek potansiyellerini en üst düzeye çıkarmalarına imkan tanımaya çalışıyoruz. Düzce’nin genç atıcıları, disiplin, odaklanma ve tutkuyla donatılmış olarak, gelecekteki yarışmalarda daha da büyük başarılar elde etmeye hazır görünüyor. Onların bu başarısı, diğer genç sporcular için de ilham kaynağı olacak ve Düzce’nin avcılık ve atıcılıkta bir merkez olarak ününü artıracaktır. Emeği geçen herkese yürekten teşekkür ederim” dedi.
Trabzon Batista Mendy, Trabzonspor’un savunma ve orta sahadaki jokeri oldu Trabzonspor’un sezon başında Fransa’nın Angres takımında transfer ettiği Batista Mendy, hem savunmada hem de orta sahada forma giyerek bordo-mavili takımın jokeri oldu. Trabzonspor, sezon başında Fransa’nın Angers SCO takımında 4 milyon 400 bin Euro bedelle transfer ettiği Batista Mendy’le, 4+1 yıllık sözleşme imzalamıştı. Mendy, hem savunmada hem de orta sahada görev alarak Ranz Beckenbauer, Philipp Lahm, Carles Puyol gibi defans, orta saha ve kanatlarda oynadıkları maçlarla takımlarında ’elmas’ olarak tabir edilen yıldız futbolcuların izinden gidiyor. Trabzonspor’un eski teknik direktörü Nenad Bjelica döneminde ön libero bölgesinde değerlendirilen Batista Mendy, Abdullah Avcı’nın takımın başına gelmesiyle defans, ön libero ve merkez orta sahada forma giydi. Son haftalarda stoper bölgesinde oynayan Fransız oyuncu, Trendyol Süper Lig’de ve Ziraat Türkiye Kupası’nda toplam 32 müsabakanın 11’inde ön libero, 11’inde stoper ve 10’unda ise merkez orta sahada görev yaptı. Mendy için bölgenin bir önemi yok Trabzonspor’un Fransız oyuncusu Batista Mendy için adeta saha içerisinde bölgenin bir önemi yok. Bordo-mavililer, Mendy’nin bu sezon ön libero olarak sahaya çıktığı 11 karşılaşmada 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 3 mağlubiyet aldı. Fransız oyuncunun stoper bölgesinde top koşturduğu 11 mücadelede 8 galibiyet, 1 mağlubiyet ve 2 beraberlikle sahadan ayrılan Karadeniz temsilcisi, Mendy merkez orta sahadayken de 10 maçta 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 mağlubiyet elde etti. Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, ihtiyaç doğması halinde Batista Mendy’nin bek oynatabileceğinin sinyalini de verdi. Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında Fatih Karagümrük ile oynanan ve 3-2 bordo-mavililerin üstünlüğüyle sona eren maçın ardından Avcı, "Mendy’nin bana gelen raporunda 8, 6, 4 ve 2 numarada oynayabildiği açıkça görünüyor. Dünya futbolunda stoper topa artık en fazla dokunan oyuncudur. Orta sahada da faydalanacağız. Önümüzdeki sezonla alakalı da çalışmalarımızı sürdürüyoruz" ifadelerini kullanmıştı.