ASAYİŞ - 16 Ağustos 2022 Salı 07:14

Ege sularında 65 göçmen kurtarılırken, 192 göçmen ve 5 göçmen kaçakçısı yakalandı

A
A
A
Ege sularında 65 göçmen kurtarılırken, 192 göçmen ve 5 göçmen kaçakçısı yakalandı

İzmir'in Urla ilçesi açıklarında yasa dışı yollarla yurt dışına çıkmaya çalışan 192 düzensiz göçmen yakalanırken, göçmen kaçakçısı olduğu değerlendirilen 5 şüpheli de gözaltına alındı. Dikili ve Çeşme ilçesi açıklarında ise Yunanistan unsurları tarafından Türk kara sularına geri itilen toplam 65 göçmen kurtarıldı.

Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, 12 Ağustos saat 14.06 sıralarında Dikili ilçesi açıklarında, can salı içerisinde bir grup düzensiz göçmen olduğu bilgisi üzerine harekete geçti. Harekete geçen ekipler, Yunanistan unsurları tarafından Türk kara sularına geri itilen can salı içerisindeki 19 göçmeni kurtardı.

Sahil Güvenlik ekipleri, 14 Ağustos günü saat 19.40 sıralarında Çeşme ilçesi açıklarında, 2 can salı içerisinde bir grup düzensiz göçmen olduğu bilgisi üzerine harekete geçti. Yunanistan unsurlarınca Türk kara sularına geri itildiği belirlenen 2 can salı içerisindeki 46 düzensiz göçmen, Sahil Güvenlik ekipleri tarafından kurtarıldı.

Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, 14 Ağustos 06.30 sıralarında, yasa dışı yollarla yurt dışına çıkmak isteyen Urla açıklarında İtalya rotası üzerinde bulunan iki yelkenli teknede bir grup düzensiz göçmen olduğu bilgisi üzerine harekete geçti. Bölgeye giden ekipler, hareketli 2 yelkenli tekneyi durdurarak içerisinde bulunan toplam 192 göçmen yakaladı. Olayla ilgili teknedeki 5 kişi, yasa dışı geçişi organize ettikleri suçlamasıyla gözaltına alındı.
Düzensiz göçmenler, işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğüne gönderildi.

Akın Küçükkurt
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.