MAGAZİN - 16 Ocak 2022 Pazar 10:05

Emre Kaya ile 'arabesk' sohbet

A
A
A
Emre Kaya ile 'arabesk' sohbet

Ünlü Popçu Emre Kaya, ilk kez çıkaracağı “Usta Şarkılar” adlı arabesk albüm için gecesini gündüzünü stüdyoda geçirirken, bu müzik türünün anatomisi hakkında ilginç tespitlerde bulundu.

Emre Kaya, Türkiye’de 1960’lı yıllarda çıkış yapan, 1980’li yıllarda ise adeta imparatorluğunu ilan eden arabesk müziğin başlangıçta hayat koşulları altında ezilen yoksul kesim tarafından dinlendiğini ancak, günümüzde arabesk dinleyen kitlenin de değiştiğini ifade etti. Emre Kaya, bu müziğin artık her yaştan ve farklı sosyo-ekonomik kültüre sahip insanlar tarafından kabul gördüğünü vurguladı.

Arabesk müziğin günümüzde rock formunda yorumlanmasının da dinleyici kitlesinin değişiminden kaynaklandığını belirten Emre Kaya, buna rağmen arabeske halen kaygı ile yaklaşan kesimlerin bulunduğunu belirterek, “Onların gerekçesi de arabesk müziğin kaygıları, üzüntüleri tetiklediği yönünde. Oysa bu konuda araştırmalar yapan bilim insanları bunun tam aksi sonuçlar açıklıyor” dedi


Duygusal içerikli her müziğin insanlarda duygu yoğunluğu yaşattığını ancak, arabesk türün bu duygulara tavan yaptırdığını savunan Emre Kaya, “Hüzün, sevinç, kaygı, korku, heyecan, umut ya da öfke gibi durumlar duyguların eseridir. Duygular ise robotlar arasındaki tek farkımızdır. Zira, bu duygular yaşanmıyorsa bir robottan ne farkımız kalıyor” diye sordu.

Emre Kaya, duyguları etkileyen en önemli faktörün müzik olduğunu, belirterek, şunları söyledi:
“Madem duygular bizi robottan ayıran en önemli özellik ise bunu tetikleyen arabesk müziği neden dinlemeyelim? Bundan dolayıdır ki benim bestelediğim pop şarkılarda da dikkat ederseniz yoğun duygular vardır. Bu duyguların insanı üzdüğü yönündeki savlara asla katılmıyorum. İnsanlar yoğun duygular yaşadığında bu müziklerle teselli oluyor. Daha doğrusu kendinden bir parça buluyor. Çünkü, o eserler, onun duygularına tercüman oluyor.”

Arabesk üzer mi?

Emre Kaya, arabesk müziğin insanları üzdüğü yönündeki kaygılara da katılmadığını belirterek, bu savını da yine bilimsel araştırmalara dayanarak, şöyle açıkladı:

“Bence arabesk müzik insanlarda aşık olma duygularını da tetikliyor. Tam damar bir arabesk dinlerken ‘aşık olmak istiyorum’ diye haykıran insanlar tanımışımdır. Aşık olmak ise dünyanın en güzel duygusu değil mi? Bir çok insan gerçek aşkı bulamadan ölmüyor mu? Her insana nasip olmayan bu duyguyu tadan insanlar bence seçilmiş insanlardır. Bundan dolayı gerçekten aşık olduğunuz insana sıkı sıkı sarılmalısınız. Çünkü, insanın karşısına her gün aşık olacağı biri çıkmaz.”

Emre Kaya, arabesk müziğin duyguları tetiklemesiyle başlayan domino etkisine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Müzik duyguları, duygular ise aşık olmayı tetikliyor. Aşık olmak ise bilimsel araştırmalara göre sağlığın adeta ilacı. Aşık olunca beynin salgıladığı dopamin, endorfin ve seratonin gibi hormonlar kişiye mutluluk veriyor. Adeta birer antidepresan etkisi oluşturuyor ve kalp damarları depresyonun zararlı etkilerinden korunuyor. Stresin panzehiri olarak gösterilen aşk sayesinde vücuttaki stres hormonu kortizolün azalmasıyla şeker ve kolesterol döngüsünde düzelme izleniyor ve damarlar korunuyor. Aşk iksirinin en önemli öğesi olan oksitosin ile kan basıncında düzelme izlenirken, vücudun bağışıklık sistemi daha da güçleniyor. Aşkın, uzun vadede kalp krizi riskini azalttığı, kalbin ömrünü uzattığı bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Özetle aşk; mutluluk veriyor, kalp krizi riskini azaltıyor, bağışıklığı güçlendiriyor. Bunları ben söylemiyorum bilim insanları söylüyor. Öyleyse neden arabesk müzik dinlemeyelim?”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.