GÜNDEM - 04 Mayıs 2010 Salı 11:52

Erdoğan: Nankörlük yapmayın

A
A
A
Erdoğan: Nankörlük yapmayın

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu...

İşte Başbakan'ın konuşması:

GÖNLÜMLE KONUŞMAK İSTİYORUM

Anayasa değişikliğine yönelik çalışmalarımızı görüşmek üzere toplandık. Bu yüce Meclis'in çatısı altından nice insanlar geldi geçti. Ancak ben bugün özellikle sizlere beylik sözlerin ötesinde kalıplaşmış ifadelerin ötesinde sizlere gönlümle kalbimle konuşmak istiyorum.

Samimi hissiyatımla konuşacağım. Bu millet çok büyük acılar yaşadı. Çok büyük acılar yaşamış bir milletiz. Bugün Anadolu ve Trakya'nın her köyünde dedesini savaşlarda kaybeden insanlarımız var. Nice yetimler var, dul kalmış kardeşlerimiz var. 

AĞIR FATURALAR ÖDEDİK

Bu ülkeyi kötü yöneten siyasetçiler yüzünde ağır faturalar ödedik. Yoksulluğu bu ülkenin kaderi haline getirdiler.  10 sene öncesine kadar yurtdışından borç alamayacak hale getirdiler bu ülkeyi. Bizi delikli kuruşa muhtaç edenleri hatırlayın. O zamanlar kim vardı başta düşünün.

Enflasyonun 3 haneli günlere ulaştığı günleri hatırlayın. Bu ülkeden özgürlükleri esirgediler. Konuşanların susturulduğu, yazarların tutuklandığı günlerden geçtik.

Milleti düşüncesine, rengine göre ayırmak istediler. Ama onlara karşı direnen bir Ak Parti iktidarı var. Avrupa teknolojiyle yaşarken bizi gerilemeye mahkum ettiler. Bizi çaresiz bir tabloya mahkum ettiler.

Ben bu ülkeyi il il, köy köy dolaşıyorum. Bunu yapan bir siyasetçi olmadı. Arkadaşlarımızla yollara düştük Benim partimin mitinglerine mezralardan, köylerden koşarak geldiklerini gördüm.  Ellerine tutuşturduğum oyuncakları ilk kez görmenin mutluluğunu yaşadılar.Bundan 7-8 yıl önce kendisine uzattığımız oyuncağı şaşkın gözlerle alan çocuk, bugün bize "Dizüstü bilgisayarı alabilir misiniz?" diye soruyor.

Nice evler nice kerpitçet haneler gördüm.  Güneşin girmediği sıcak tas çorbanın girmediği nice evler gördüm. Geri kalmışlığın çaresizliğin temelinde ciddi bir zihniyet problemi var. Değişimi demokratikleşmeyi reddeden bir anlayış var. Her türlü baskıyı ortadan kaldırsın dile millet bizi iktidara getirdi. Eğer başımızı öne eğersek eğer vazgeçersek o yavruların minik masum elleri bizim yakamıza yapışacaktır. 

25 YIL SONRA

Hapishanede kendi yavrusu ile ana dilini konuşamayan anne bugün bize hayır duası ediyor. Hapishanedeki yavrusuyla ana diliyle konuşamayan vatandaş bugün konuşabiliyor. Dün köyüne ulaşamayan vatandaş hızlı trene biniyor, uçağa biniyor. Schroder "25 yıl sonra Türkiye dünyanın ilk 5 ülkesine girer" diyor. Cebindeki parasını gururla taşıyor. Biz içimize bakanmadık dedelerimiz gibi. Biz sağır duvarlara hapsolamayız. Bunlar bu ülkede tek başına iktidar olamasalar bile tadını aldılar.  Yolsuzlukla suçlayanlar siz iktidarda ne yaptınız. Bir eser söyleyin. Her yere bu iktidar eserini koymuştur.

NANKÖRLÜK YAPMAYIN

Bu ülkede yayın yapan TRT 6 açıldı, nankörlük yapmayın. Ana dilini öğrenmek istiyorsan kursunu aç öğren diyen iktidar var. Allah'tan başka kimseden korkmayız. Başka kimseyle muhabbetimiz yok. Bu ülke 7.5 yılda tarihi reformlar gerçekleştirdi. Sessiz devrimlere imza attı. Biz daha yukarlarda olmamız lazım.

MUHTAR BİLE OLAMAZ DEMİŞLERDİ

Yüzüncü yılda dünyanın ilk on ekonomisi olma hedefimiz var. Muhtar bile olamaz diye manşetler attılar. Çetelerle mücadele edemezsiniz dediler. Parti kapatmadan nemalananları gördü bu ülke. 

Bizim siyaset anlayışımız bu değil. Herkes unutsa Danıştay saldısırının ardından atılan manşetleri, kışkırtmaları yorumları, yapılan provokasyonları unutmayacağız ve aziz milletimize unutturmayacağız. Milletim on yıllardır siyaset üzerinde ipotek konulduğunu unutmasın.

NEYİ SÖKE SÖKE ALDIN!


Neyi söke söke aldın ya. Kolunuza girenlerle 30 senedir niye alamadınız. Emek ve dayanışma günü olarak bugünü tatil ilan eden iktidara hangi yüzle bunu söylüyorsun? Siz yanınızda diğer sendika liderlerini konuşturmayacak kadar demokrasiden uzaksınız. Gerçek yüzleri ortaya çıktı. Bize halkımızdan başka talimat verecek güç yok farkımız bu.

TALİMATLA HAREKET EDİYORLAR


CHP, MHP bunları duymayabilir. BDP konuşmayabilir çünkü onlar talimatla hareket ediyorlar. Hiç kimse bizi CHP, MHP ve BDP ile bir tutmasın. Bizi onlara benzetmesin. Anayasa görüşmelerinde kimse Anayasa'yı konuşmuyor. Bu ülkeye siz vesayeti getirdiniz vesayeti darbeleri getirdiniz. krizleri yoksulluğu getirdiniz. CHP'nin cibilliyetinde bu var. Biz o ekmek karnelerini nasıl unuturuz? Kömür damgası gaz yağı damgası ile büyüdük. Ben bunları görerek büyüdüm.

KİM ATATÜRK'ÜN RESİMLERİNİ KALDIRTTI
KİM HİTLERİN DOĞUM GÜNÜN MANŞET YAPTI


Atatürk öldükten sonra devlet dairelerinden resimleri indiriliyor. İnönü Atatürk'ün resmini paradan ve posta pulundan çıkaran siyasetçidir. CHP bu işi fazla kurcalamasın arşivim kalabalık.  


Dün bir gazete bizimle ilgili çirkin bir manşet attı. Ayrı gazete 1939'da Hitler'in doğum gününü manşetten veriyor. Alman propaganda örgütünün en ateşli savunucusu. Milli Şef döneminde siyasi mültecilerin Sovyetler'e teslim edilmesi düşünülemez.

TAN GAZESİ BAKININI KİM YAPTI


Tan gazetesinin baskınında CHP'nin rolünü biliyoruz. Aziz Nesin 1948'de yazmış: "Ey Türk faşisti birinci vazifen matbaaları yıkmak. Birinci vazifen Türk matbaalarını yıkmak, makineleri ısırmak, demirleri dişleyip duvarlara saldırmaktır.  Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli, gazeteleri çamurlara serip üzerinde ağzın köpürünceye kadar tepinmektir. Bu temel partinin hazinesidir. Bir gün nümayiş yapmak için emir alırsan, bütün polisleri yanıbaşında bulacaksın. Meydanlarda, kitaplarını yaktığın, namuslu insanlar, bütün dünyada eşi emsali görülmemiş şekilde işkenceye tabi tutulabilir. Emniyet müdürlüğümüzde dövülebilir. Demir Ahmet tarafından sövülebilir. Bütün malları mülkleri zaptedilmiş matbaaları yıkılmış, gazeteleri kapatılmış, evleri tarumar edilmiş, çoluk çocuğu dağıtılmış, haneleri işgal, kendileri perişan edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim  olmak üzere Amerika’dan borç dahi alınabilir. Hatta bu borç alınan paralar ziyafetlerde yenilebilir. Ey faşist yumurcakları! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi bütün bu yapılanları kafi görmeden, vazifen matbaaları yıkmak, makineleri ısırmak, namuslu vatanperverleri parçalamaktır. Muhtaç olduğun kazma, balta, Halk Partisi”nin ambarlarında mevcuttur."

KENDİ MİLLETVEKİLLERİNE GÜVENMİYORLAR

Bu millet makus talihini değişecek mi bu ülke zincirlerinden kurtulacak mı oynanan budur. Türkiye'nin kader oylamasında milletvekillerinin hür vicdanlarına sınır koyamayız. Bize dikta diyenler dünkü oylamada bunun böyle olmadığını gördü. CHP ve BDP kendi milletvekillerine güvenmiyor. Bunun neresi demokrasi?

BDP STATÜKOCULARIN YANINDA YER ALDI

Türkiye'de bugüne kadar 26 parti kapatıldı. Milletin hür iradesine saygısızlık ediyorlar. Bize dikta diyenler dünkü oylamada bunun öyle olmadığını gördü. BDP kendisinin uğradığı haksızlıklara alkış tutmuş statükocuların yanında yer aldı.

DESTEK VERMEYENİ HALK YARGILACAK


8. maddeye destek olmayanları halkımız yargılayacak. Durmak yok, yola devam.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.