EKONOMİ - 14 Mayıs 2022 Cumartesi 10:34

Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

A
A
A
Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

Rönesans Holding Başkanı Erman Ilıcak, Türkiye ile Japonya arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi ve dostluğun geliştirilmesi yönünde sergilediği çabalardan ötürü, sağlıkta mükemmeliyet merkezi olarak gösterilen Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde gerçekleştirilen törende Japonya İmparatoru Naruhito tarafından Japonya’nın en yüksek devlet nişanı olan ‘Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı ve Boyun Bağı’ ile taltif edildi.

Ülkemizde sıkça görülen, dayanıklı ve uzun ömürlü ‘Çam’ ile Japonya’da yeniden doğuşu simgeleyen ‘Sakura’dan ismini alan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin pandeminin en yoğun olduğu dönemde hızla tamamlanması, Türkiye ile Japonya arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi ve dostluğun geliştirilmesi yönünde sergilediği çabalardan ötürü Rönesans Holding Başkanı Dr. Erman Ilıcak, Japonya İmparatoru Naruhito tarafından Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı ve Boyun Bağı ile taltif edildi.

Japonya Büyükelçiliği ev sahipliğinde Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde gerçekleştirilen nişan tevdi törenine, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Japonya Başbakanı Özel Danışmanı Isao İijima, Japonya Büyükelçisi Kazuhiro Suzuki, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Sojitz Başkanı Masayoshi Fujimoto ve il protokolü katıldı.

Japonya Büyükelçisi Kazuhiro Suzuki tarafından okunan Nişan Beratı sonrasında Dr. Erman Ilıcak’a Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı ve Boyun Bağı takdim edildi.

Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

“Tarif edilemez bir mutluluk, büyük onur”

Dr. Erman Ilıcak, nişanın tevdii sonrasında yaptığı teşekkür konuşmasında, “Köklü tarihe sahip olan bu anlamlı ödüle layık görüldüğüm için Majesteleri Japon İmparatoru Naruhito'ya, Japon hükümetine, ödül törenine iştirak ederek beni onurlandıran Isao İİJİMA’ya, Büyükelçi, Başkonsolos ve saygıdeğer Japon halkına şükranlarımı sunarım. Coğrafi uzaklığa rağmen derin, güçlü, samimi bağlarla birbirine bağlı iki ülkenin dayanışmasının, tarihi dostluğunun bir nişanesi olan bu ödülü; ülkem, tüm Rönesans çalışanları, ailem ve şahsım adına almaktan büyük onur duyuyorum” şeklinde konuştu.

Ilıcak, sözlerini şöyle sürdürdü, "Doğan Güneşin Ülkesi" Japonya ile kadim dostluğumuz, zor zamanlarda birbirimize destek olarak, karşılıklı saygı, minnet ve hoşgörü adımlarıyla, emekle örülmüş ve güçlenmiştir. Bugün Cumhurbaşkanlığımızın katkılarıyla tamamladığımız, Türk-Japon iş ortaklığının gurur abidelerinden Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde, maneviyatı yüksek bu ödülü alıyor olmak benim için tarif edilemez bir mutluluk. Ortak imza attığımız tüm projelerde Japon kültürünü yakından tanımamızı sağlayan, iş disiplinleriyle, dürüstlükleriyle projelerimize değer katan Japon ortağımız Sojitz CEO’su Masayoshi Fujimoto başta olmak üzere Sojitz yöneticileri ve çalışanlarına da buradan ayrıca teşekkürlerimi sunmak isterim. 2,5 yılı biraz aşan sürede bu projeyi hayata geçirmeyi başardık. Tüm çalışma arkadaşlarıma da buradan teşekkür ederim. Dünyaya, canlıya, insana, yaşama saygıyı ve yardımseverliği hayatın her alanında hissettiren Japon kültürü ile vefayı gönlünde taşıyan Türk kültürünün sinerjisinden, dünyamızın geleceği için insanlığın yararlanacağı pek çok ders çıkacağına inanıyorum” dedi.

"Rönesans Holding ileri tıp yatırımlarıyla müthiş ilerleme kaydediyor”

Türkiye'nin uluslararası statüsünün her geçen gün daha da arttığına ve Japon hükümetinin Türkiye'ye daha fazla önem verme politikası izlediğine işaret eden eden Japonya Başbakanı Özel Danışmanı Isao İijima, “Rönesans Holding, son zamanlarda Japon firmalarıyla birlikte iş alanını genişleterek ileri tıp ve Orta Asya bölgesindeki yatırımları sayesinde müthiş ilerleme kaydediyor. Bu nişan töreninin, bu hastaneyi yapmanın ötesine geçen iki şirketin güçlenmesine ek olarak Japonya ile Türkiye arasındaki ilişkisinin güçlenmesine katkı sağlamasını temenni ediyorum. Ilıcak ve ailesini, holding çalışanlarını içtenlikle kutluyorum” ifadelerini kullandı.

Tebrik konuşmasının bir bölümünü Türkçe yapan büyükelçi Japonya Büyükelçisi Kazuhiro Suzuki ise, “Bugün Japonya’nın değerli bir dostu olan Erman Ilıcak için bu töreni düzenlemekten büyük heyecan duyuyorum. Çok söze gerek yok bu harika hastanede kendisini kutlamak için Japonya’dan gelen Başbakanın Özel Danışmanı Isao İijima ve önemli bir Japon şirketi olan Sojitz’in CEO’su Masayoshi Fujimoto gibi seçkin konuklara baktığımızda, Ilıcak’ın saygıdeğerliği çok açıktır. Japonya’nın değerli bir dostu olan Erman Ilıcak’ın, iki ülke arasındaki iş birliğine katkı vermeye devam etmesini diliyorum. Ilıcak ve değerli ailesini tebrik ederim” dedi.

Kısa bir konuşma yapan Sojitz CEO’su Masayoshi Fujimoto da, holding ile partner olarak beraber ilerlemekten gurur ve mutluluk duyduklarını ifade ederek, “Ilıcak, uzun yıllardır şirketimiz de dahil olmak üzere Japon şirketleri ile birlikte Türkiye ve Orta Asya ülkelerindeki altyapının geliştirilmesine yönelik çabalarıyla Japon sanayisinin ve ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunmuş ve başarıları geniş kitlelerce kabul görmüştür” diye konuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise Erman Ilıcak’ı tebrik ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi: “Bu ödülden ilham alarak bugün aramızdaki çok değerli ilişkilere yeni bir altın ışık ekledik. Türkiye ve Japonya arasındaki dostluk hiç bozulmayacak, birbirimizden ayrılmayacağız. Bu hastane Erman Bey’in vizyonuyla hayata geçti ve pandemiyle birlikte diğer ülkelerden sıyrılmamıza katkı sağladı. Cumhurbaşkanımız ortaya koyduğu vizyonla dünyanın birçok yerinde zorluklar yaşanırken biz güçlü bir şekilde mücadele ettik. Bu hastanede bunun en büyük öncülerinden biri oldu. Erman Bey’in bu eserleri hayata geçirmesi çok kıymetlidir, sosyal sorumluluk projeleriyle çevreye duyarlılıkla bütün olarak ele alınmalıdır. Bu nişanın Erman Bey’e verilmesinden büyük onur duyduk” diyerek sözlerini tamamladı.

Dr. Erman Ilıcak, tören için Japonya’dan gelen Japonya Başbakanı Özel Danışmanı Isao İijima’ya özel yapım ok ve yay seti hediye etti.

Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi hakkında şu bilgiler verildi:

Avrupa’nın en büyük hastanesinde depremde bile kesintisiz sağlık hizmeti

Yaklaşık 9 bin kişiden oluşan dev bir ekibin özverili çalışmaları sonucunda erken teslim edilerek pandemi döneminde ülkemize umut ışığı olan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Mayıs 2020’den bu yana tüm birimleriyle hizmet veriyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında gerçekleştirilen ‘Koronavirüs Bilim Kurulu Değerlendirme Toplantılarından 30’una ev sahipliği yapan hastane, pandemiyle mücadelenin ana üslerinden biri oldu. Bir milyondan fazla koronavirüs aşısı uygulanan hastanede bugüne kadar, 400 bin civarında koronavirüs vakası tedavi edildi.

Avrupa’nın en büyük hastanesi unvanına sahip Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, iki bin 68 sismik izolatörle, depreme karşı ‘Dünyanın En Büyük Sismik İzolatörlü Binası’ unvanına sahip. Japon mühendisliğinin deprem alanındaki uzmanlığı ve son teknolojiyle hayata geçirilen sağlık kompleksi, olası bir deprem sırasında dahi kesintisiz hizmet verilebilmesini sağlayacak şekilde tasarlandı.

Üç heliport alanının yer aldığı toplam 10 bloktan oluşan entegre sağlık kampüsünde; Genel Hastane, Çocuk Hastanesi, Kadın Hastalıkları Hastanesi, Onkoloji Hastanesi, Nöroloji ve Ortopedi Bilimleri Hastanesi, Kalp Damar Hastalıkları Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi ve Psikiyatri Hastanesi bulunuyor.

Avrupa’nın En Büyük Yanık Merkezi’nin yer aldığı Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi; alanında uzman profesyonel ekipler tarafından gerçekleştirilen organ nakli, hiperbarik oksijen tedavisi, tam kapsamlı onkoloji, genetik hastalıkların tanı ve tedavisi, robotik cerrahi, kemik iliği nakli, hidroterapi, nükleer tıp gibi nitelikli pek çok sağlık hizmetiyle de öne çıkıyor.

Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

Türkiye’deki en güçlü açık MR cihazı (1.2 tesla), ülkemizde nadir bulunan intraoperatif MR, tomoterapi, Pet-CT, Spect-CT, Gama Kamera gibi ileri teknolojik pek çok donanıma sahip olan hastanede, organ nakli gibi komplike operasyonların yapılabildiği, radyoterapi ve kardiyoloji amaçlı 3 adet hibrit ameliyathane ile birlikte toplam 90 ameliyathane bulunuyor.

İstanbul’un uluslararası bir sağlık merkezi olmasında başrol oynayan ve sağlık turizminde lokomotif görevi üstlenen hastanede, 2 yılda 5 milyona yakın hasta tedavi edilirken, toplam 228 bin 296 ameliyat yapıldı. Bugüne kadar toplam 23 bin 402 bebeğin dünyaya gözlerini açtığı hastanede doğan ilk bebeğe Sakura ismi verildi.

Sürdürülebilir Entegre Sağlık Kampüsü

Yaklaşık 60 futbol sahası (400 bin metrekare) büyüklüğünde peyzaj alanına sahip entegre sağlık kampüsü, iki Japon bahçesiyle birlikte yaklaşık 350 bin adet bitki ve sakura ağaçlarının da yer aldığı 5 bin 500 çeşit ağaç ile yeşillendirildi.

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Uluslararası Gayrimenkul Fuarı (MIPIM) 2022’de “En İyi Sağlık Kompleksi”, RFID Journal “Sağlıkta En İyi RFID/IOT Uygulaması” ve ENR Global Best Projects 2020 “Award of Merit, Healthcare” ödüllerine layık görülmüştü.

Yağmur sularının depolanarak yeşil alanların sulanmasında kullanıldığı, kendi enerjisini kendi üreten, kampüsteki peyzaj aydınlatmalarının çatılarda yer alan güneş panellerinden elde edilen enerjiden karşılandığı LEED Gold Yeşil Bina Sertifikasına sahip Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi sürdürülebilir bir hastanenin tüm özelliklerini taşıyor.

Rönesans, Japon iş ortakları ile diğer ülkelerde de önemli projelere imza atıyor

‘Altın Işıklar, Yükselen Güneş Nişanı ve Boyun Bağı’ ile taltif edilen Erman Ilıcak, iki ülkenin firmalarının Orta Asya Bölgesi’ne açılmasına vesile oldu. Holding’in Japon firmalar ortaklığıyla Orta Asya’da gerçekleştirdiği; dünyanın en büyük ‘Doğalgazdan Benzin Üretim (GTG) Tesisi, Türkmenistan’ın en büyük gübre fabrikası, ‘Turkmenhimiya” Sülfürik Asit Üretim Tesisi’ ve Japon tesis inşa teknolojilerinin cazip hâle getirilmesine büyük katkı sağlayan Kawasaki Heavy Industries ve Zerger enerji santrali gibi projeler, Japonya-Türkiye- üçüncü ülke işbirliğinin iyi örnekleri arasında gösteriliyor.

Erman Ilıcak'a Japonya'nın en yüksek devlet nişanı takdim edildi

Japonya’nın yabancılara verdiği en yüksek nişan

Verilen bilgiye göre, 1875’ten bu yana Japonya’nın ilk ulusal nişanı olan Yükselen Güneş Nişanı, 1981 yılından itibaren Japonya İmparatorunun takdiriyle, değerli çalışmalara imza atan yabancılara da veriliyor. Yükselen güneş kadar güçlü olmayı simgeleyen ödüle bugüne kadar aralarında eski başbakanlardan Adnan Menderes, Bakanlar Fatin Rüştü Zorlu, Mevlüt Çavuşoğlu, Kemal Derviş’in yer aldığı 13 isim layık görüldü. Yabancılara verilen en yüksek nişan olan Yükselen Güneş Nişanı yakın tarihte, İtalya'nın eski Başbakanı Mario Monte, Yeni Zelanda'nın eski Başbakanı Helen Clark, ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile eski Başkan Yardımcısı Richard Cheney, İngiltere'nin eski Dışişleri Bakanı William Hague ve İran'ın eski Dışişleri Bakanı Manuçehr Mottaki’ye takdim edildi.

Uğur Çetin - Furkan Serttaş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Gaziantep’te başladı Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde Gaziantep’te başladı. Türkiye Minikler Karate Şampiyonası, Türkiye genelinde 1500 sporcu, sporcu ailesi, antrenör ve hakem ve federasyon görevlilerinin katılımıyla Gaziantep’te başladı. Karataş Şahinbey Spor Salonu’nda Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde 19 Nisan’da başlayan ve 21 Nisan tarihine kadar devam edecek olan şampiyonada, ilk gün müsabakaları dikkat çekti. Düzenlenen şampiyonaya Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz’un yanı sıra federasyon yöneticileri ve protokol üyeleri de katıldı. “Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım” Çocuklara okullarına devam ederken sporda da destek olunması gerektiğini belirten Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz, Gaziantep’i biz kültür mirası şehri, gastronomi şehri olarak biliyoruz ama burada olduğumuz 2 gün içerisinde çok değişik bir gözlem yapma fırsatı buldunuz. Öncelikle belediyecilik nasıl yapılır, bir insanın hayatına nasıl dokunur, bu hizmetler nasıl yapılır, halka hizmet nasıl yapılır bunları Şahinbey Belediyesinde gördük. Ben sadece bu şampiyonaya destek oldukları için değil, böyle güzel bir ortamı bize verdikleri için ve bu güzel hizmetleri Gaziantep’in dışından gelmiş olmamıza rağmen bizlere hissettirdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Çocuklarımız bu şampiyonaya katıldılar. Demek ki yeşil kuşaktalar en zor aşamayı geçtiler. Çünkü sarı kuşaktan sonrası çok önemlidir. Bundan sonra çocuklarımıza siz velilerimizin çok destek olması lazım. Bu çocuklarımız sadece sporumuzun değil geleceğimizin de teminatı. Bu çocuklarımızdan nasıl 4 tane olimpiyat madalyalı karate sporcusu çıkardıysak belki onların yerine gelecekler. Bizim 4 olimpiyat madalyalı sporcumuzun 1 tanesi mühendis, 3 tanesi öğretmen. Yani hem spor hem okul bir arada olabilir. Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım. Minik yavrularımızın heyecanına desteğimizi devam ettirelim. Herkese katılımları için teşekkür ediyorum” dedi. “Gençlerimizi spora teşvik ediyoruz” Yapılan spor salonları ve yapılan projelerle genç ve çocuk yaştaki tüm herkesi spora teşvik ettiklerini söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Yarışmaya katılan tüm gençlere başarılar diledi. Tahmazoğlu, “Türkiye Minikler Karate Şampiyonası’nın Gaziantep’te yapılmasından dolayı başta Karate Federasyonu Başkanımıza, yönetim kurulu üyelerine emeği geçen herkese teşekkür ederim. Aynı zamanda Gaziantep bir Spor kenti ve çok sayıda gencimiz var. Türkiye’deki en genç nüfusa sahip illerden ve ilçelerden biriyiz. Gençlerimizin eğitimlerinin yanı sıra bir kültür sanat alanıyla ilgilenmeleri çocuklarımızın geleceği açısından çok önemli. Hem vücudu zinde tuttuğu gibi hem disiplinli bir çalışma sağlayıp, gençlerimizin eğitim hayatında da, iş hayatında da her alanında başarılı olmayı sağlayan bir unsur. Çocuklarını spora teşvik ettikleri için velilerimize teşekkür ediyorum. İçerisinde bulunduğumuz Şahinbey Spor salonumuz, hemen 2 km ötede Şahinbey Akkent Spor Köyümüzü ve yaklaşık 3- 4 km ötede Türkiye Geleneksel Sporlar Merkezi yaptık. Bu projelerle tüm gençlerimizi spora teşvik ediyoruz. Yarışmaya katılan tüm gençlerimize tüm çocuklarımıza başarılar diliyorum” diye konuştu.
Ankara Ayhan Bora Kaplan davasında ara karar açıklandı Suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen Ayhan Bora Kaplan ile suç örgütü şüphelisi 28’i tutuklu 61 sanığın yargılandığı davada ara karar açıklandı. Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan’ın içerisinde bulunduğu 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları yer aldı. Mahkeme başkanı duruşmanın sanık savunmalarıyla devam edeceğini ve ardından dosyayı ara karar bağlayacaklarını açıkladı. Hakkında bulunan suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık Mustafa Koç, operasyonların yapıldığı tarihte kendi rızasıyla teslim olduğunu ifade etti. “Bora Kaplan’ı medyadan tanıyorum” 2018 yılında “Süvari Kahvesi” adlı mekanda bar sorumlusu olarak çalışmaya başladığını anlatan sanık Koç, “Fethi Koyuncu isimli kişi bizim mekanımızda vale eksiği olduğu zaman sadece vale gönderirdi, oradan tanıyorum. Ayrıca Bora Kaplan adlı kişiyi tanımıyorum, sadece medyadan biliyorum. Kaplan’la sadece nezarethane ve duruşma salonunda yan yana geldim. Herhangi bir örgüte üye olmak veya faaliyette bulunmak gibi bir girişimim olmamıştır. Gereğini size bırakıyorum” diye konuştu. “Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek emir almadım” Suç örgütüne üye olmadığını iddia eden tutuklu sanık Mümin Ali Beldek, “Suç örgütüne üye değilim. 15 yıldır gece alemin de çalışmaktayım. Bu sebepten dolayı mekana gelen müşterilerle illaki samimi olmuşumdur. Bora Kaplan ile de bu şekilde tanıştım. Filistin Caddesi’nde boş bir dükkan vardı. Bora Kaplan’la konuşup burayı “Makyaj” adında gece kulübü yapalım dedik, kendisi de olumlu yaklaştı. 8 senedir de İzmir Çeşme’de çalışıyorum. Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek bir emir almadım” ifadelerine yer verdi. "Dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” Çankaya İlçe Emniyet Müdürü tutuksuz sanık Necdet A.Ç., Organize Şube Ekipleri tarafından gözaltına alındığında konuyla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi. Konunun anlatılması üzerine hatırladığını iddia eden Necdet A.Ç., "Olay günü, komiserlerden birisi gelip bana bir şahsın geldiğini, şahsın dayak yediğini ve hürriyetinden yoksun bırakıldığını ancak çelişkili ifadeler verdiğini söyledi. Bu konuyla ilgili Gasp Büroya ulaşamadıklarını söyledi. Gasp Büro amirini aradım, kendisine durumu söylediğimde, ‘Konuyu ben zaten biliyorum. Siz şahsı gönderin, bende iki güne Esat karakoluna gönderiyorum’ dedi. Şahsı Esat karakoluna gönderdik. Bir gün sonraysa konuyla ilgili ne olduğunu merak ettiğim için komiserlerden bir tanesiyle görüştüm. Komiser bana, ‘Şahıs susma hakkını kullanmak istedi’ dedi. Ben de nasıl böyle bir şey olabilir diye tekrar şahsa ulaşmaya çalışalım dedim. Şahısla konuştuğumu hatırlamıyorum. Çünkü karşımda böyle eziyet görmüş iki gün hürriyetinden yoksun bırakılmış vahşice dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” diyerek savunmasını noktaladı. "Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez" Mahkeme başkanının, Bora Kaplan’a ‘Esenboğa Havalimanında yakalandığı beyaz renkli SUV aracın neden zıhlıydı?’ sorusuna sanık Kaplan, “Biz ticaret yapıyoruz, para taşıyoruz. Duyuyoruz haberlerde. Adamı çevirmişler onu gasp etmişler, öldürmüşler. Bizim çalışanlarımızın başına da böyle bir iş gelmesin diye bankadan para çekilirken de bu aracı kullanıyorduk. Zırhlı araç olduğu için dışarıdan saldırı olmaz. Ayrıca benim silaha ihtiyacım yoktur. Neden? Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez. Suç işlemek amaçlı değil bu araç. Tamamen kendimi savunma amaçlı” dedi. Sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına, tutuksuz sanıkların adli kontrol tedbirlerimin devamına hükmetti. Duruşma, 22 Nisan Pazartesi gününe ertelendi.
İzmir İzmir Kitap Fuarı Kültürpark’ta başladı İzkitapfest-İzmir Kitap Fuarının açılışı Kültürpark’ta gerçekleştirilirken, 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurum geleneksel fuarda yerini aldı. İzmir Kitap Fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarı, Kültürpark’ta kapılarını açtı. 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurumun katıldığı İzkitapfest; Lozan’dan 26 Ağustos’a, Kaskatlı Havuz’dan Basmane’ye ve Atatürk Açıkhava Tiyatrosuna kadar Kültürpark’ın tüm alanlarına yayılarak doğayla iç içe bir edebiyat buluşmasına ev sahipliği yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen kitap fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da, bu yıl Kültürpark’ın dört bir yanındaki açık alanlarda düzenlenen İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarının açılışını yaptı. Kültürpark Lozan Kapısının iç bölümünde yapılan açılışta Başkan Tugay, yazar Ahmet Ümit ve CHP Zonguldak ve İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol’a plaket takdim etti. Fuara İzmirlileri davet eden Başkan Cemil Tugay, “İzmirliler, Kültürpark’ın tamamında bir fuar yaşamanın keyfini, değerini bilir. Şimdi, ülkemizin ilk fuarı İzmir Enternasyonal Fuarıyla yaşadığımız bu geleneğe İzkitapfest de eklendi. ‘Baharın coşkusuyla Kültürpark’ta’ sloganıyla düzenlediğimiz festival sayesinde Kültürpark’a işte şimdi bahar geldi” dedi. “Kitaplar bizi dünyaya açar” İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bugün, İzmir’imizin hazinesi Kültürpark’ın kapılarından geçerken geldiğimiz yer, sadece Kültürpark değildi. Zamanları ve mekanları aşan bir yolculuğa adım attık hep birlikte. Öyle ki parkımızın sınırları genişledi; içine tüm zamanları, coğrafyaları, evrenin sonsuzluğunu ve dünyanın tüm hikayelerini aldı. İnsanlığın başlangıcından bu yana üretilen fikirler, yaşanan duygular, durumlar, hikayeler, bilimin ve sanatın bütün yolculuğu burada; Kültürpark kapılarının içinde bugün; çünkü bugün, kitapların şenliğini başlatıyoruz. Kitaplar, bizi dünyaya açar” diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi Yayınları ile yayıncılığa yeni bir soluk geldiğini ifade eden Başkan Cemil Tugay, “Söyleşiler, imza günleri, konserler, dans ve pantomim gösterileri, müzikaller, tiyatrolar, illüzyonist gösterisi gibi onlarca türde binden fazla etkinlikle tam anlamıyla bir kitap festivali bizi bekliyor" diye aktardı. Sanat ve edebiyatın zorunlu tüketim maddesi haline getirilmesi gerektiğini savunan İzkitapfest’in onur konuğu yazar Ahmet Ümit, “İzmir gibi Türkiye’nin çok anlamlı bir şehrinde kitap fuarının onur konuğu olmak muhteşem bir şey. Bana hep şu soru soruluyor; ‘İzmir’le ilgili roman yazmayacak mısın? İzmir’de konu mu yok, bu kadar renkli, canlı, muhteşem tarihe sahip bu şehirde yok mu seni ilgilendiren bir konu?’ İzmir’i yazmadan ölmeyeceğim, merak etmeyin. İzmir ile ilgili şahane bir roman yazacağım, tarihi bir roman olacak ve elbette bu şehrin ilk ozanı dediğimiz büyük Homeros ile ilgili olacak. Başka çaresi var mı? Homeros olmadan İzmir olur mu?” şeklinde konuştu. Başkan Tugay, açılışın ardından Kültürpark’ta açılan stantları gezdi. Birçok yazar ve yayınevi, Başkan Tugay’a kitap hediye etti. Fuarı geliştirerek ve büyüterek yola devam edeceklerini ifade eden Tugay, büyüdüğünde belediye başkanı olmak istediğini söyleyen fuarın minik katılımcısı Poyraz’la da sohbet etti. Tugay, katılımcılara iyi fuarlar dileyerek İzmirlileri Kültürpark’a davet etti. Birbirinden önemli isimler İzkitapfest’te Girişin ücretsiz olacağı İzkitapfest, saat 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. İzkitapfest, sadece kitap alışverişi için değil; aynı zamanda söyleşiler, dinletiler, yarışmalar, konserler ve imza günleri ile ziyaretçileri için tam bir kültür şölenine dönüşecek. Yazar, şair, çizer, gazeteci, edebiyat dünyasının birbirinden önemli 800’den fazla ismi, düzenlenecek binin üzerinde imza etkinliği ve söyleşi ile deneyimlerini paylaşacak. Sivil toplum kuruluşları ve bu kuruluşlar bünyesinde yer alan yazarlar da özel olarak düzenlenen alanda okuyucuları ve İzmirli kitapseverlerle buluşacak. Sahaf Sokağı ile Türkiye’nin en geniş sahaf katılımına da ev sahipliği yapacak fuarda, özel kitap müzayedesi de gerçekleşecek. Atatürk Açıkhava Tiyatrosu birbirinden değerli isimleri ağırlayacak Kültürpark Açıkhava Tiyatrosunda bilim, düşün ve edebiyat dünyasının birbirinden değerli isimleri düzenlenecek söyleşi ve imza etkinliklerinde kitapseverlerle bir araya gelecek. Tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı 22 Nisan’da, akademisyen, jeolog ve bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör 21 Nisan’da, şair yazar Murathan Mungan 27 Nisan’da, tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan 27 Nisan’da, animasyon yapımcısı ve karikatürist Varol Yaşaroğlu da 27 Nisan’da Atatürk Açıkhava Tiyatrosu’nda İzmirlilerle buluşacak. Edebiyatın önemli isimleri İzkitapfest’te Fuarda, birbirinden değerli yüzlerce yazar, şair, çizer, imza günleri ve söyleşilerle okurlarıyla bir araya gelecek. Ahmet Ümit, Ahmet Telli, Ayşe Kulin, Buket Uzuner, Canan Tan, Çağan Irmak, Mahir Ünsal Eriş, Mete Kaan Kaynar, Mine Söğüt, Murathan Mungan, Murat Menteş, Saygı Öztürk, Sema Kaygusuz, Serhan Asker, Şükrü Erbaş, Umut Sarıkaya gibi isimler fuarda okurlarıyla buluşacak. İzkitapfest’i, 10 gün boyunca yüz binlerce kitapseverin ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarla ilgili katılımcı yayınevleri, etkinlik, söyleşi, imza günü takvimi ve daha fazla bilgi https://www.kitapizmir.com/ adresinde yer alacak.
Kütahya Kütahya’da sözleşmeli erler için yemin töreni Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığında temel eğitimlerini tamamlayan 289 sözleşmeli er için yemin töreni düzenlendi. Düzenlenen yemin törenine Hava Eğitim Komutanı Hava Korgeneral Erdoğan Gür, Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ve temel askerlik eğitimini tamamlayan askerlerin yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, tugay sancağının tanıtılmasının ardından askerler, ellerini etrafında sıralandıkları masaların üstünde bulunan Türk bayrağı ile silahların üzerine koyarak yemin etti. Kütahya Hava Er eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, yemin eden sözleşmeli erlere başarılar diledi. Türk kültüründe askerliğin kutsal olduğunu belirten Baş, "Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı, insan odaklı yönetim anlayışı ile sadece erbaş ve erlere değil geleceğin komutan, lider ve yöneticilerine temel askerlik eğitimi veren ve kendisine çok özel sorumluluklar yüklenen Hava Kuvvet Komutanlığının tek eğitim tugay komutanlığıdır. Bu bilinç ile icra edilen ant içme törenleri millî birlik ve beraberliğimizin güçlendiği, vatana ve millete bağlılığın şeref sözü ile perçinlendiği, ülkemiz için canımızı seve seve vereceğimizin haykırıldığı çok özel anlardır." dedi. "Evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır." "Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir" diyen Tuğgeneral Baş, "Sizlerin varlığı ile bu törenlerin anlamı ve coşkusu daha da büyümekte, heyecanı bir kat daha artmaktadır. Karşınızda büyük bir heyecan ve onurla duran 2024/S1 dönemi sözleşmeli erlerimiz vatanımızın dört bir yanından gelerek kutsal asker ocağında silah arkadaşı olmanın bilincine ve hazzına vardılar. Biraz önce ettikleri yemin ile de birer sözleşmeli er olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına katıldılar. Sizler, bu evlatlarımızın andına şahitlik edip bu gururu onlarla paylaştınız ve sevinçlerine ortak oldunuz. Ettikleri bu yemin, askerin mesleğine yürekten bağlanışıdır. Teminatı, şeref bedeli gerektiğinde vatan uğrunda gazi veya şehit olmaktır. Ordu-millet kavramının oluştuğu Türk kültüründe askerlik kutsaldır. Kutsaldır, çünkü vatana hizmettir. Şehitlerimizin ve gazilerimizin miras bıraktığı vatanı canı pahasına korumaktır. Bu çerçevede; Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir. Değerli anneler, babalar, Mehmetçiklerimizin eşleri ve yakınları, biliyorum ki; bugün burada hayatınızın en unutulmaz anlarından birini yaşıyorsunuz. Karşınızda dimdik duran evlatlarınıza bakarken büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorsunuz. Gururu sizlere yaşatan evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır. Bu gururunuzu paylaşmanın mutluluğu içerisinde sizleri kutluyor, bu vatan evlatlarını yetiştirdiğiniz için sizlere saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Bu kutsal ocaktaki eğitiminizi başarı ile bitirdiniz ve artık göreve hazırsınız. Eğitim süresi içerisinde sadece verilen eğitimi değil, aynı zamanda bayrak, vatan, asker ve silah arkadaşlığının oluşturduğu paylaşma, yardımlaşma, bir ve beraber olma duygusunu da yaşadınız. İnanıyorum ki bu ortamın sağladığı arkadaşlıklarınız meslek hayatınızda da kalıcı olacaktır. Bu kapsamda öncelikli hedefiniz; şanlı ecdadımızın, canları pahasına kurdukları cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak olmalıdır. Sizleri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına yeni görev yerlerinize uğurlamanın mutluluğu ile kutsal andınızın hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Kısa bir eğitim dönemi içerisinde milletimizin bize en değerli emaneti olan Mehmetçiklere saygı ve sevgiyi esas alarak askerî disiplin ve eğitim verdiniz, onları göreve hazırladınız. Sizleri bu üstün gayretiniz ve disiplin anlayışınız nedeniyle kutluyorum. Konuşmamı sonlandırırken kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir personeli olarak bu gurur anını yaşamamıza vesile olan cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, silah arkadaşlarına ve değerli gazilerimize sonsuz minnet ve saygılarımı sunuyor, bu aziz vatanın birliği ve dirliği için canlarını esirgemeden feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı. Korgeneral Gür ve Tuğgeneral Baş başarılı askerlere katılım belgesi, ailelerine ise hediye takdim etti.