ASAYİŞ - 06 Ağustos 2020 Perşembe 13:57

Fabrika işçisinin iş kazasında kopan kolu 12.5 saatte yerine dikildi

A
A
A
Fabrika işçisinin iş kazasında kopan kolu 12.5 saatte yerine dikildi

Sakarya’da bir fabrika işçisinin çalıştığı sırada makineye kaptırması sonucu kopan kolu, Kocaeli’deki özel bir hastanede 12.5 saat süren başarılı ameliyat sonrasında yerine dikildi. Gözünü açtığında kolunun eski yerinde olduğunu gören fabrika işçisi, sevincini doktorla paylaştı.

Yaklaşık 1 hafta önce Sakarya’da bir fabrikada meydana gelen iş kazasında S.A. adlı fabrika işçisinin yerinden kopan kolu, Kocaeli’de bulunan özel bir hastanede 12.5 saat süren ameliyatla yerine dikildi. Fabrikada çalıştığı sırada makineye kaptırdığı kolu feci şekilde parçalanarak yerinden kopan işçi, kazanın hemen ardından ambulansla önce Sakarya’daki bir devlet hastanesine getirildi. Buradan Kocaeli’de bulunan özel hastaneye getirilen S.A., olaydan yaklaşık 1.5 saat sonra ameliyata alındı.

Kopan kolunu yerinde görünce sevincini doktorla paylaştı

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Dr. Öğr. Üyesi Serdar Düzgün ve ekibi tarafından yapılan ve 12.5 saat süren başarılı operasyon sonrasında, işçinin bacaklarından alından doku ve damarlardan yama yapılarak kopan kol yeniden yerine dikildi. Ameliyat sonrasında narkozun etkisi geçtiğinde gözünü açınca kolunu yerinde gören Sadi A. adlı fabrika işçisi, sevincini Dr. Düzgün ve ekibi ile paylaştı. Ameliyat sonrası hastane odasında tedavisi süren Sadi A., tamamlayıcı ameliyatlar ve ardından alacağı fizik tedavileri sağlıklı bir şekilde tamamlayarak yeniden işinin başına dönmek istediğini dile getirdi.

Kopan kol 12.5 saat süren ameliyatla yerine dikildi

İş kazası sonrasında kopan kolun yerine dikilme süreci hakkında bilgiler veren Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Dr. Öğr. Üyesi Serdar Düzgün, “Hastamızın bir kaza nedeniyle kolunun kopması mevcuttu. Biz hastamızı hemen ameliyata aldık. Yaklaşık 1.5 saat içinde ameliyata başlamış olduk. Ameliyat tam olarak 12.5 saat sürdü. Önce bütün anatomik dokuları yerine koyduk. Daha sonra bu dokuların yaşaması için de gerekli damar onarımlarını yaptık. Damarlarda çok ciddi eksiklikler olduğu ve çok ileri derecede zedelendiği için bunların tamamlanması amacıyla bacağındaki damarlardan faydalandık. Oradaki damarları aldık ve bir yama şeklinde diğer damarlara koyduk. Daha sonra da kasları ile diğer dokularını onardık. Hem kemiklerinde defekt dediğimiz boşluklar vardı hem kasları ileri derecede yaralanmıştı, kimileri kopmuştu, kimileri de parçalanmıştı” dedi.

“Elini gördüğünde sevindi hastamız, bu işin en güzel tarafı o”

Hastanın elini gördüğündeki sevincinin mesleki tatmin açısından önemli olduğunu ifade eden Düzgün, “Elini gördüğünde sevindi tabi ki hastamız. Belki de bu işin en güzel tarafı o. Farklı farklı bütünün bir araya getirilmesi ve bunun da çalışması bir mesleki tatmin sağlıyor. Şimdiye kadar her şey yolunda. Bundan sonra da bir müddet yara bakımından sonra fizik tedavi sürecine geçilecek. Ve nihayetinde hastamız elini olabildiğinde kullanabilir pozisyonda, kendi günlük işlerini yapabilir konuma getirmeyi amaçlıyoruz. Bizim amacımız zaten hastalarımızın bir an önce sosyal hayata karışmaları, işine gücüne dönmeleri” diye konuştu.

“Kolumun koptuğunu duyduğumda dünyam başıma yıkılmıştı”

Ameliyat sonrası kolunun yerine dikildiğini görünce çok sevindiğini anlatan fabrika işçisi S.A. ise, “Bir kaza geçirdim ve sonucunda kolumu kaybettim. O anki durumumu hiç hatırlamıyorum bile. Şoka mı girdim, bayıldım mı bilmiyorum. Kazadan 1 saat sonra kendimi burada gördüm. Ameliyattan sonra gözümü açtığımda baktım ki kolum yanımda. Kaza anında yanımda olmayan kolum yanıma gelmiş ve dikilmiş. Hocama teşekkür ediyorum. 1 haftalık süreç geçti. Gayet memnunum elimden. İnşallah kullanabileceğim. İşimizi seviyoruz inşallah döneceğiz. Baktım kolum dikilmiş, yanıma gelmiş. En büyük mutluluğu o anda yaşadım. Kolum koptuğunu duyduğumda dünyam başıma yıkılmıştı. Ameliyattan çıktığımda dünyalar benim oldu. Bir fizik tedavi sürecim var” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.