EKONOMİ - 22 Ocak 2020 Çarşamba 09:27

Faiz indirimleri Türk tekstil sektörünün önünü açtı

A
A
A
Faiz indirimleri Türk tekstil sektörünün önünü açtı

Erkek modasında dünyanın önde gelen ülkelerinde bile girdikleri pazarda ilk üçe girmeyi başaran Orka Holding, İtalya’da her yıl yüzde 70’in üzerinde büyüme kaydettiklerini duyurdu. Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu yapılan faiz indirimlerin devamıyla birlikte tekstil sektörünün daha da olumlu etkileneceğini ifade ederek, “Türk markalarının 2023’e kadar yurtdışı mağaza sayıları 10 binleri geçecek” dedi.

Damat, Tween, D'S Damat'ın sahibi ve Orka Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, 2019 yılını ve yaşanan gelişmelerle birlikte sektörün ilerlemesi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Yılın ilk döneminin hem firma olarak hem de sektör anlamında biraz zorlayıcı geçtiğini ifade eden Süleyman Orakçıoğlu, sonrasında problemlerin çözülmesi ve ekonomik anlamda yapılan faiz indirimlerinin rahatlatıcı olduğunu hatta bu sayede marka olarak 2019 kapanışını hedeflerin üzerinde yapıldığını söyledi. Ayrıca yurtdışında yapmış oldukları yatırımlardan ve burada elde ettikleri başarılardan da söz eden Orakçıoğlu, erkek modasında önde gelen İtalya’da bile son beş yıldır yüzde 70’in üzerinde büyüme kaydettiklerini dile getirdi. Orakçıoğlu bu anlamda sektörün daha da ilerleyeceğini vurgulayarak Türk markaların yurtdışındaki mağaza sayılarında 2023’ kadar büyük bir artış yaşanacağına dikkat çekti.

“Kredilerin düşmesi tekstil sektörünün büyümesine yol açtı”

Kredi faiz oranlarının düşmesinin sektörü olumlu anlamda etkilediğini ifade eden ve bu anlamda 2023 yılına kadar da Türk markaların yurtdışında büyüme kaydedeceğini söyleyen Orakçıoğlu, “Biz gücümüzü kendi fabrikalarımızdaki üretimimizden alıyoruz. O yüzden de 2020 Mart ayında faaliyete geçecek üçüncü fabrikamızı yapıyoruz. Burada ki en önemli etkenlerden bir tanesi de faizlerin düşmesi çünkü faizler yüzde 40’lar ve 35’ler seviyesinde iken bu yatırımları yapmak mümkün değildi. Kapasitemizi yüzde 40 oranında arttıracak bir yatırım ve en az 300-350 kişilik sadece üretim kısmında ek bir istihdam oluşturacak. Bunun bizim yurtdışı büyümemizde ve mağazalarımızın sayısının artmasına da katkısı olacak. Bu başarıları elde ederken tabi ki de zorlu süreçlerden geçtik. Edindiğimiz deneyimleri de paylaşmaya her zaman açık olduk. Çünkü Türk markalarının yurtdışında başarılı olması onların kendi enerjilerinin büyük bir sinerji oluşturacağına inanıyorum. Önceden Türk markalarına yurtdışında bu kadar sıcak bakılmıyordu. Aynı zamanda Türk markalarının başarılı olacağına da kimse inanmıyordu. Fakat şuanda net olarak söyleyebilirim ki 2023 yılında dünya Türk markalarını konuşacak. Çünkü bu birikim bizde var. Yaklaşık olarak Türk markalarının 4 binin üzerinde mağazası varsa 2023 yılında bu rakamlar 10 binlerin üzerine gelecek” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.

“2019’u hedeflerimizin üzerinde kapattık”

Sektörel anlamda 2019 yılı için ilk başlarda sıkıntılı olsa da sonradan özellikle Orka Holding adına hedeflerin üzerinde bir yıl olduğunu ifade eden Orakçıoğlu aynı şekilde 2020 yılından da umutlu olduğunu söyledi. Orakçıoğlu, “2019 ilk başlangıç dönemi yani ilk üç ayı zordu. Fakat sonrasında ülkemizin yaşadığı birçok problemin aşılması ve piyasalardaki gelişmelerle faizlerin düşürülmesiyle birlikte kendi adımıza ortaya koyduğumuz iş planımızı en iyi şekilde uygulayabilmemiz bizim açımızdan 2019’un olumlu geçmesini sağladı. Gerek yurtdışında gerekse yurtiçinde hedeflediğimiz mağazalarımızı açtık ve çok yoğun bir şekilde çalışarak 2019’u güzel bir final ile bitirdik. Satışlarda da büyümede de yine aynı şekilde bu hedeflere uygun olarak ilerledik hatta biraz bu hedeflerin üzerindeyiz. 2020 yılının da bu şekilde devam edeceğini düşünüyorum. Çünkü moralimiz iyi, enerjimiz iyi, dünya artık markalarımızı biliyor ve ilgi gösteriyor” dedi.

Orka Holding aynı zamanda yurt dışı yatırımlarını da geçtiğimiz yıl hız kesmeden devam etti. Özellikle açmış oldukları mağazalarla birlikte erkek modasında önde olan ülkelerde bile adından söz ettirmeye başlayan firmanın aynı zamanda girdikleri pazarda da ilk üçe girmek gibi bir hedefi var.

“İtalya’da her yıl yüzde 70’in üzerinde büyüme”

İtalya’da son beş yıldır her sene yüzde 70 gibi bir büyüme ile birlikte yol aldıklarını ifade eden Orakçıoğlu, “Kendi segmentimizde en iyi gelişen ve büyüyen beş markadan biri olarak gösteriliyoruz” dedi. Orakçıoğlu yapmış oldukları yurtdışı çalışmalarından ise şu şekilde bahsetti;

“Biz yurtdışında gerçekten çok iyi şeyler yapıyoruz. Bir Türk markası olarak 200’un üzerinde yurtdışında mağazamız var. Satış noktalarını da buna katarsak 500’ün üzerine çıkıyor. Tabi burada pazar çeşitliliği de çok önemli. Çünkü dünyada biliyorsunuz giderek artan bölgesel bir takım sorunlar yaşıyoruz. Sadece belli bölgelere yoğunlaştığımız zaman ya da belli bir bölgeye bağımlı kaldığımızda sorunlarınız büyüyebiliyor. Fakat biz öyle değiliz, tamamen 24 saat yaşayan bir markayız. Çünkü gün bizim için Avustralya’da başlıyor Uzak Doğu’da, Orta Asya’da, Azerbaycan’da, Balkanlar ve Rusya’da devam ediyor. Dünyada markaların yoğun olduğu İtalya, İspanya ve Almanya’da da çok yoğunuz. Özellikle İtalya’da her yıl yüzde 70’in üzerinde bir büyüme gerçekleştiriyoruz. Düşünün ki dünyanın en köklü en güçlü erkek markalarının olduğu bir ülkede siz son beş yılda yüzde 70 büyüme gösteriyorsunuz. Bu başarıda emeği geçen tüm ekibime de çok teşekkür ediyorum. Tabi biz bu başarıların devamını sağlamak için çalışmaya devam ediyoruz. Özellikle geçtiğimiz aralık ayında deyim yerindeyse yerimizde hiç durmadık. Orta Amerika, Güney Amerika, Kanada, Dubai, Taşkent, Duşanbe, Irak- Süleymaniye, Belçika- Gent, Kanada Ottowa’da da birer mağaza açtık. Tabi ülkemizi de ihmal etmedik. Adana’da, İzmir’de ve Uşak’ta da birer mağazayı portföye ekledik. Artık dünya çapında bilinen bir marka olduk. Kendi işimizin profesyonelleri tarafından yakından takip ediliyoruz ve kendi segmentimizde en iyi gelişen ve büyüyen beş markadan biri olarak gösteriliyoruz. Bunların hepsi bizim için çok önemli” şeklinde konuştu.

“Yurtdışında girilen pazarlarda hedef ilk üç”

“Önceden yurtdışında bir mağaza açmak bir başarı iken şimdi girdiğimiz pazarlarda ilk üçe girme hedeflerimiz var” diyerek özellikle yurtdışındaki yapmış olduğu başarıların sebeplerinden ve bu anlamda öncesinde yapılan çalışmalardan da bahseden Orakçıoğlu, “Tabi ki de bu başarıyı kolay elde etmedik. Yaklaşık bu başarının 30 yıllık bir birikimi var. Her şeyi iyi şeyler yaşayarak öğrenmiyorsunuz. Kazanmış olduğumuz deneyimlerle birlikte yurtdışına da açıldık ve burada da işi öğrendik. İşi öğrenmek çok büyük avantaj ve deneyim oldu. Girdiğimiz pazarlarda her şeyden önce o pazardaki araştırmalara çok önem veriyoruz. O pazar araştırmalarının içinde şunlar var; yaş ortalaması, tüketici eğilimleri, gelir ve markalara olan yaklaşım ve ilgi. Bunların hepsinde aslında birçok parametre var. Biz de bu parametrelere bakarak karar veriyoruz. 20 yıl önce dünyanın herhangi bir ülkesinde bir tane mağaza açmayı başarı olarak kabul edebilirdim ama şuanda girdiğimiz pazarda, pazar lideri olmak ya da ilk üçe girmek gibi bir hedefimiz var. Bunları gerçekleştirebileceksek giriyoruz o pazara. Ayrıca yapmış olduğumuz ve tasarladığımız inovatif ürünlerimiz de bu başarıda etkili. Kendi üretim alt yapımız da var ve bizler bu ürünleri satın alınabilir fiyatlarla taçlandırıyoruz. Yani, ‘ulaşılabilir lüks’ yapıyoruz. O yüzden de tercih ediliyoruz. Bir diğer avantajımız da; geçmişte markalarımızın bilinirliği çok azdı ama şuanda markalarımız gerçekten tüm dünya tarafından ilgiyle takip ediliyor. Bir de yaptığınız işin profesyonellerinin sizi bilmesi çok önemli. Bu konuda çok büyük avantajlarımız var. Bu anlamda 2020 yılında da yurtdışı büyümemizi son derece aktif olarak devam ettireceğiz” diye konuştu.

“Milli takım maça biz podyuma hazırlanıyoruz”

Son olarak da A Milli Futbol Takımı sponsorluğu hakkında konuşan Orakçıoğlu, “2020’de bizim için çok özel birkaç şey daha var. Türk Milli Takımımızın da moda sponsoruyuz. Bu sponsorluk bizim için başka bir sorumluluk daha getiriyor. Çünkü ilk final maçımız Roma’da. İtalya’da biz güçlü isek milli takımımız da bizi temsil edecekse onları da biz giydiriyorsak, biz onların arasında kendi adımıza en iyisini yapacağımıza inanıyorum. Ekibimiz de bunun için çok çalışıyor. Deyim yerinde ise; milli takım maça biz de podyuma hazırlanıyoruz” dedi.

ŞEYDA CEYLAN GÖRGENÇ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Çorum Valisi Dağlı; ’Kalifiye eleman yetiştirmek için her türlü gayreti göstereceğiz’ Çorum Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, sanayicilerin ihtiyacı duyduğu kalifiye eleman yetiştirilmesi noktasında her türlü çabayı göstereceklerini söyledi. Çorum Valiliği ve Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitimler Genel Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen ve Vali Zülkif Dağlı başkanlığında düzenlenen istişare toplantısında “mesleki ve teknik eğitimdeki yeni gelişmeler, planlamalar” ele alındı. Ayrıca yeni düzenlemeler çerçevesinde bu alanda Çorum’daki mevcut durum ve planlamlar görüşüldü. Toplantıda, mesleki Eğitimin mevcut durumu, gelecekte uygulanması planlanan faaliyetler hakkında bilgilendirme yapan Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitimler Genel Müdürü Ali Karagöz, mesleki eğitimde eğitime nitelikli erişimin, tanıtım ve yönlendirmenin, farkındalık arttırma çalışmalarının ve nitelikli istihdamın önemli olduğunu belirterek, sektör içi okul, sektöre entegre okul, bölge okulu ve ihtisas okulu modelleri üzerinde çalıştıklarını ifade etti. Karagöz, Çorum özelinde sanayicilerin talepleri doğrultusunda bu modellerden bir veya bir kaçının uygulanabileceğini kaydetti. Çorum’un büyük bir sanayi altyapısına sahip olduğunu vurgulayan Vali Zülkif Dağlı da sanayicinin ihtiyaç duyduğu kalifiye işgücünün yetiştirilmesi için her türlü çabayı sarf edeceklerini belirtti. Mesleki Eğitimde işbirliklerinin önemine değinen Vali Dağlı, Çorumlu sanayicilerimiz ile Mesleki ve Teknik Eğitim Liseleri arasındaki iletişimi güçlendirmek amacıyla kurumlar arası işbirliği ve koordinasyonu sağlayacak bir mekanizma oluşturacaklarını açıkladı. Toplantıya Mesleki ve Teknik Eğitimler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Murat Güşlen, İl Milli Eğitim Müdürü Abdullah Kodek, İl Sanayi ve Teknoloji Müdürü Murat Ocak, Çalışma ve İş Kurumu Müdürü Levent Tuzcu, Çorum OSB Müdürü Özgür Özden Yalçın, Çorum Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Recep GÜR ve diğer ilgili kurumlar katıldı.
Tekirdağ Dünyanın üretim merkezine 20 ton yerli ayçiçeği tohumu ihracatı Tekirdağ’da Trakya Kalkınma Ajansı desteğiyle yetiştirilen 20 ton yerli ve milli hibrit ayçiçeği tohumu ikinci kez Rusya’ya ihraç edildi. Dünyanın tohum merkezi arasında bulunan Rusya’da yerli ve milli tohumlarında yayılması beklenirken, seneye ise Rusya’ya 120 ton transfer anlaşması yapılmış durumda. Trakya Kalkınma Ajansının destekleriyle Trakya Tohumcular Derneği tarafından deneme tarlalarında yetiştirilen yerli ve milli 20 ton hibrit ayçiçeği tohumu, Rusya’ya ihraç edilmek üzere yola çıktı. Rusya ihraç transferi öncesi Muratlı Kaymakamı Ahmet Erdoğdu, Trakya Kalkınma Ajansı Gene Sekreteri Mahmut Şahin, Tekirdağ Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Öcal ve Trakya Tohumcular Derneği Başkanı İbrahim Toruk tohumların bulunduğu fabrikada incelemede bulundu. İkinci kez 20 ton ihracat Ayçiçeği ihracatında önce gelen ülkelerden biri olan Rusya’da ayçiçeği arenasında artık yerli tohumda boy gösterecek. Tekirdağ’da başarılı bir şekilde kuraklık şartlarına dayanıklılığı ile bilinen yerli tohumlar Rusya’daki tarlalardan 2017’de deneme tarlalarında boy gösterdikten sonra bu yıl da tercih edilmeye başlandı. Seneye 120 ton yerli tohum gönderilmesi konusunda anlaşmalar yapılırken, yerli ve milli ayçiçeği tohumunun ilerleyen yıllarda dünyanın bütün oyuncularının olduğu üretim merkezinde Türk tohumcuları da bundan sonra yayılım göstermesi bekleniyor. "Ekip çalışmalarından güzel neticeler alındı" Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin yaptığı açıklamada, "Bugün burada Tekirdağ’ımız için, Trakya’mız için Türkiye’miz için belki miktar olarak küçük ama önemli bir adım atılıyor. Geçen sene yine burada Türkiye’den Rusya’ya ve yurt dışına mal ihracatı için bir arada bulunmuştuk. Temennimiz seneye de bunun devam etmesi yönündeydi. Allah’a hamdolsun bu sene de yine Tekirdağ’dan Rusya’ya yerli ve milli hibrit ayçiçeği tohumunu ihraç ediyoruz. Tabii bu günlere kolay gelinmedi. Yaklaşık 7 yıldan beri Trakya bölgesindeki tohum şirketlerimiz yoğun bir Ar-Ge çalışması neticesinde Trakya Araştırma Enstitüsünden, Namık Kemal Üniversitesinden hocalarımızla beraber şirketlerimiz, borsalarımız, bütün ekosistemdeki paydaşlarımız bir araya geldi. 6-7 yıllık emeğin neticesinde geçen sene Trakya ile beraber tüm Türkiye’de ekim çalışmaları yapıldı ve güzel neticeler alındı. Aynı zamanda da yurt dışında da bu yerli ve milli hibrit ayçiçeğimizin tescil çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalar neticesinde geçen sene ilk defa yaklaşık bir konteyner yaklaşık 20 ton mal ihracatı yapılmıştı. Bu sene de onun devamı olarak 20 ton malı ihraç ediyoruz" ifadelerini kullandı. "Ülkemize döviz kazandırmak istiyoruz’" Hedeflerinin büyük olduğunu söyleyen Şahin, "Bu gönderilen mallar, oralarda belirli bölgelerde ekim yapılacak Rusya’nın farklı yörelerinde ve inşallah orada da tanındıktan sonra, önümüzdeki yıllarda bu 1 konteyner sayısı 7,8 ve 10 konteynere çıkacak. Amacımız Trakya’da ve Tekirdağ’da doğmuş olan Türkiye’nin ilk yerli ve milli hibrit ayçiçeği tohumunu hem Marmara bölgemizde, Trakya’mızda, hem Türkiye’nin değişik bölgelerindeki ayçiçeği ekilebilir 43 ilde bunu yetiştirmek, büyütmek, yerli ve milli satış oranını çoğaltmak. Malum bu alana yabancılar hakim şuanda bu anlamda Türk mühendislerimizin başından sonuna kadar çalıştığı, Türk şirketlerimizin pazarlamasını yaptığı ve bütün sürece hakim olduğu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın, Tarım Bakanlığımızın da büyük destekleri ile yol aldığı bu projeyi Türkiye’de belli bir aşamaya getirdikten sonra yurt dışında da Rusya, Ukrayna, Romanya, Balkanlar gibi bir çok ülkede de Türkiye’nin gururu olarak bayrağımızı yurt dışında temsil edecek olan firmalarında yerli ve milli hibrit ayçiçeğini oraya satmak, ülkemize döviz kazandırmak istiyoruz" dedi. "Seneye 120 ton üretim anlaşmasını yaptık" Dernek Başkanı Toruk ise açıklamasında, “Firma olarak Rusya’da çalışmalar yaptık. Önce Rusya’nın her tarafında tohumlarımızı gönderdikten sonra önce çiftçilere beğendirmek gerekiyor. 2017’de tescil ettirmiştik. Aslında büyük ihracatı ilk defa geçen sene 20 ton olarak göndermiştik. Rusya’nın 17 tane üretim bölgesi var. 17 üretim bölgesinde denemelerde olumlu sonuçlar verince, tabii yabancı ülkelerde özellikle yabancı çiftçileri ikna etmek çok kolay değil. Orada ölçek ekonomisi var. Bu senede 20 ton gönderiyoruz. Seneye de inşallah 120 ton üretim anlaşmasını yaptık. Rusya gibi bir ayçiçeği üretim merkezinde dünyanın bütün oyuncularının olduğu bir üretim merkezinde biz Türk tohumcuları da bundan sonra varız. Pazarımız gitgide büyüyecek. Orada 100 bin ton bir pazar var. 6-7 bin ton civarında bir pazar payı alacağımıza inanıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Manisa Doğaseverlerden Başkan Çelik’e destek teşekkürü Niobe Dağcılık Doğa Sporları Kulübü Derneği Başkanı Şerif Mehmet Kököz ve Yönetimi, düzenledikleri etkinlikler için araç desteğinde bulunan Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik’i ziyaret ederek, teşekkür etti. Başkan Çelik’e destekleri için plaket takdim eden Kököz, bundan sonra Başkan Çelik’i de doğa yürüyüşlerinde görmeyi beklediklerini söyledi. Şehzadeler Belediyesi Niobe Dağcılık Doğa Sporları Kulübü Derneği’nin bu yıl ki etkinliklerine destek olarak doğaseverler için araç desteğinde bulundu. Dernek Başkanı Şerif Mehmet Kököz ve Yönetimi, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik’i ziyaret ederek, destekleri için teşekkür etti. Niobe Dağcılık Doğa Sporları Kulübü Derneği Başkanı Şerif Mehmet Kököz ziyarette şöyle konuştu: "Bu yıl yapmış olduğumuz doğa yürüyüşü etkinliklerinde bize araç tahsis ederek yardımcı olduğunuz için size teşekküre geldik. Bizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Bundan sonraki etkinliklerimizde sizi de müsait olursanız yürütmek isteriz. Doğa yürüyüşlerimize bekleriz." Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade ederek teşekkür eden Başkan Çelik ise şöyle dedi: "Spor son derece önemli ve sporun tüm halk katmanlarına yayılması noktasında sizlerin öncülüğünde yapılan doğa sporlarını çok önemsiyorum. Sağlık açısından, sosyalleşmek açısından son derece önemli. Bu vesileyle emekleriniz katkılarınız için çok teşekkür ediyorum. Ziyaretiniz, vefanız için de memnun olduğumu ifade etmek istiyorum. Tabi biz hanımla yürüyüşler yapıyoruz ama doğa yürüyüşlerine daha başlamadık. Nasip olursa belki bundan sonra başlarız. Allah güzelliklerde hepimizi bir araya getirsin."
Uşak Türkiye’nin ilk astronotu Gezeravcı Uşak’ta gençlerle buluştu Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, ‘Gençlik Buluşmaları’ kapsamında Uşak Üniversitesinde öğrencilerle bir söyleşi gerçekleştirdi. Recep Tayyip Erdoğan Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşen etkinliğe Uşak Valisi Dr. Turan Ergün, Uşak Milletvekilleri Opr. Dr. İsmail Güneş ile Fahrettin Tuğrul, Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın, Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, il protokolü, akademik ve idari personel ile öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Savaş, Uşak Üniversitesi ailesi olarak Bakan Mehmet Fatih Kacır’ı ve ülkemizin ilk astronotu olan Alper Gezeravcı’yı ağırlamanın coşkusunu yaşadıklarını söyleyerek ‘‘Önemli bir buluşmaya ev sahipliği yapıyoruz. Türk milleti için bir gurur kaynağı olan Alper Gezeravcı, Cumhuriyetimizin 100. Yılında, ülkemizin uzay çalışmalarında yeni bir sayfa açılmasına öncülük etmiştir. Türkiye’nin ilk astronotu olan çok kıymetli Alper Gezeravcı’nın burada olması bizlere ve gençlerimize bilim, teknoloji, uzay ve havacılık alanındaki potansiyelimizi hatırlatıyor. Uzay keşifleri ve havacılık teknolojileri, ülkemizin geleceği için büyük bir öneme sahiptir. Gençlerimize bu alanda ilham vermek ve onları teşvik etmek, ülkemizin uluslararası alanda daha da güçlenmesine katkı sağlayacaktır’’ dedi. Kacır: ‘‘Türkiye’nin en önemli kuvvet çarpanı, inançlı genç ve dinamik nüfusudur.’’ Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır konuşmasında Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’yı gençlerle buluşturduklarını ve bugün de Uşak Üniversitesinde olmaktan mutlu olduklarını belirtti. Türkiye’nin ‘Milli Teknoloji’ hamlelerini ve ‘Uzay Bilim Misyonu’nu anlatan Bakan Kacır, Türkiye’nin en önemli kuvvet çarpanı inançlı, genç ve dinamik nüfusu olduğunu söyleyerek ‘‘Yenilikçi teknolojiler genç insanların oluşturduğu takımlardan çıkıyor. Biz gençleri desteklediğinizde gençler önemli projeler yapıyor. Gençliğimizin önünü açmaya devam ederek, Allah’ın izniyle Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimize bir bir ulaşacağız. Son yılarda Milli Teknoloji Hamlesinde elde ettiğimiz kazanımlar, Türkiye’nin kritik teknolojileri kendi imkanlarıyla geliştirebilen, üretebilen ve rekabetçi bir şekilde dünyaya ihraç eden bir ülke olma yolculuğu hep sizler gibi gencecik insanların sayesinde oldu’’ ifadelerini kullandı. Özellikle son yıllarda savunma sanayisi ve uzayla ilgili yapılan çalışmaların tam bağımsız Türkiye için çok önemli olduğunu ifade eden Bakan Kacır, Gezeravcı’nın uzaya gidişinin bilimsel bir misyon olduğunun da altını çizerek Gezeravcı’nın uzayda 13 bilimsel deney yaptığını ve bu çalışmaların Türk gençlerine ilham olması için yapıldığını anlattı. Bakan Kacır’a konuşmasının ardından Vali Dr. Turan Ergün ve Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş tarafından teşekkür plaketi takdim edildi. Astronot Gezeravcı: ‘‘Gençlerimize özgüven kaynağı olabilecek bir hedef koydum’’ Yoğun ilgi gören etkinlikte öğrencilerle bir araya gelerek bir söyleşi gerçekleştiren Milli gururumuz Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, ‘‘Gençlerimize özgüven kaynağı olabilecek bir hedef koydum’’ diyerek astronot olma yolculuğunu ve uzay istasyonunda geçirdiği süre zarfında yaşadığı tecrübeleri anlattı. Gezeravcı, Türkiye Uzay Ajansı ve kurumlar tarafından yürütülen süreci internet sayfası üzerinden incelemeye başladığını aktararak; ‘‘Yaklaşık 4 sayfalık gereklilik listesindeki tüm kriterleri karşıladığımı fark ettim. O güne dek hayal dahi etmekten uzak durduğum bir konuda, ülkemizin 100’üncü yılında geleceğimizin teminatı olacak gençlerimize özgüven kaynağı olabilecek bir hedef koydum. Bu işi yapmış olan ve hâlâ yapmakta olan astronotların, ajansların, otoritelerin kaynaklarını okumaya çalıştım. Daha sonra başvurumu gerçekleştirdim. Pek çok testten geçtim ve seçildim. Sonrasında uzaya gitmek için ‘Türk Astronot ve Bilim Misyonu’ eğitimini aldım. 193 ülke arasında insanını uzaya taşıyabilmiş ve uzayda bilim misyonu yürütebilmiş 22’nci ülke olduk” diye konuştu. ‘Yeni bir Türkiye Yüzyılına’ imza atmanın heyecanını gençlerle paylaşmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade eden Gezeravcı ‘‘Gençler bizim en büyük zenginliğimizdir. Potansiyelinizden şüphe duymayın. Size ‘yapamazsın, başaramazsın’ diyenleri dinlemeyin ve arkanızı dönüp yolunuzda yürümeye devam edin’’ dedi. Gezeravcı konuşmasının ardından gençlerden gelen soruları cevapladı. Etkinlik, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’ya teşekkür plaketi takdiminin ardından fotoğraf çekimi ile sona erdi.