SPOR - 20 Nisan 2019 Cumartesi 22:47

Fatih Terim: 'Derbi sonrasında takımı bu seviyeye getirmek zor oldu'

A
A
A
Fatih Terim: 'Derbi sonrasında takımı bu seviyeye getirmek zor oldu'

Kayserispor’u sahasında 3-1 mağlup ederek puanını 59 yapan Galatasaray’da Teknik Direktör Fatih Terim soruları yanıtladı. Futbolcuların derbiden çok etkilendiğini söyleyen Terim, bugün daha fazla gol atmaları gerektiğinin de altını çizdi.

Süper Lig’in 29. haftasında İstiklal Mobilya Kayserispor’u 3-1 mağlup ederek maç fazlasıyla zirveyle arasındaki puan farkını 2’ye indiren Galatasaray’da Teknik Direktör Fatih Terim karşılaşmanın ardından soruları yanıtladı. Maç içinde çok sinirlenmesiyle ilgili olarak sorulan soruyu yanıtlayarak sözlerine başlayan Terim, “Diagne’yle alakalı değil genel bir durumdu. Kızdım ama herkese kızdım. Esasında çok da kızmamam lazım ama ciddiyetten uzaklaştıkları zaman hoşlanmadığım bir durum oluyor. Diagne’yle alakası yok. Geçen hafta Diagne, bir önceki haftaya göre iyiydi, bu hafta da geçen haftaya göre iyiydi. Gol atması için alındı ve atınca bizim için çok önemli oluyor. İkinci yarının başından itibaren başlayan kendisinden daha iyi pozisyondaki kişiye pas vermeme durumu devam etti. 11’e 10 kalınca farklı bir senaryoyla oynamanız gerekiyor. Böyle bir durumda oyunu koparacak skoru yakalamanız gerekiyor. Atacağınız 1 gol durumu değiştirebilir. Her dakika pozisyona girmeye başlamıştık ve bunun genelinde gol gelmeyince kızdım. Çeşitli pozisyonlarımız var ama geriye düşüp çabuk reaksiyon gösterdik. 1-1’e getirdikten sonra daha iyi oynamaya başladık. 11’e 10 senaryosunu demek ki çalışmamız lazım. Ancak paylaşmam gereken bir şey var, derbiden sonra bugünkü 3 puanı alabilmek çok önemliydi bizim için. Gerek antrenmanlarda gerek kampta gerekse sahada ve maç öncesi, bütün oyuncularımız kafalarında birçok sorunla geldi. Biz oradan yara ve sorunla çıktık. Oyuncuları bir hayli etkiledi. Hiçbir Galatasaraylının ve benim oyunculara bir şey demeye hakkımız yok. Her an her şeyi yapabilecek, iyi bir Kayserispor’la oynadık. Bu 3 puan inşallah bizi tedavi edecek bir 3 puan olur umarım. Böyle bakınca oyunculara da hak veriyorum. Bu durumu Galatasaraylıların da hoş görmesi gerekir. Bugün oyunun net hakimi olan taraf Galatasaray’dı. Memnunum 3 puanı aldığımız için. İnşallah bu sıkıntı da geride kalmıştır. Ayrıca Yuto’nun uzun zaman sonra ilk kez maça çıktığını düşünürsek, Feghouli’nin sakatlığına rağmen oynadığını düşünürsek, Emre Akbaba ve cezadan dönen Marcao’yu da düşünürsek, bu 3 puanı daha iyi anlayabiliriz. Beni sevindiren şey takımımın vazgeçmemesiydi” ifadelerini kullandı.

“Hiç hoşlanmadığım şey ciddiyetsizliktir” 

İlk yarıda Nagatomo’nun bölgesinde 2 önemli top kaptırdıklarını söyleyen Terim, “Bu pozisyonlarda Belhanda da öndeydi. O nedenle çok bağırdım kenardan. Bu pozisyonların ardından 4-1-4-1 pozisyonumuza geçtik. Son paslar iyiydi. Çok fazla pozisyona girdik. Son vuruşlar, dünyada da Avrupa’da da önemli şeyler. Herkes de vuramıyor. Vuranlar da ya gol kralı oluyor ya da iyi bir 10 numara oluyor. Ama çok üreterek pozisyon bulmak önemli. Tabii 2’ye 0 gidince, bunun neresi vurmak, neresi son. Futbolda hiç hoşlanmadığım şey, ciddi olmamaktır. O sırada bir orta geldi, top yan direkten döndü, maç 3-2 olabilirdi. Yine kazanabilirdik ama işi garantiye alıp daha çok gol bulmalıydık” dedi.

“Kimsenin hakkını gasp ederek kazanmak istemiyoruz” 

Fenerbahçe derbisi sonrasında MHK Danışmanı Uilenberg’in açıklamalarının sorulduğu Terim, “Ben de okuyorum, dinliyorum ama Uilenberg, dedi mi demedi mi çok emin değilim. Bazı olayları meşru hale getirmek için bazı yerlerin harekete geçmesi ilk kez olmuyor. Açıkçası MHK Başkanı ve Ullenberg bir açıklama yapmalıydı. MHK’nin yaptığı açıklamada sanki biz suçlu gibiyiz. İnsan, eğer bir hata varsa onu söyler ama yok. Özür var mı? Yok. Dolayısıyla her şey ortada kaldı. Değil Ullenberg, bu konuda kim varsa ve ne derse desin, pozisyon ortada. Bazı görevlerde kim bulunursa bulunsun, onların dediği doğru değildir. O zaman ben ve benim gibi 20 sene üst düzey futbol oynayıp 30 sene üst düzey teknik adamlık yapmış insanların dediğinin üzerine kimsenin konuşmaması lazım. Bu çok uzun bir konu. 3-4 gün zaten herkes benim yerime konuştu” dedi. 

Maç sonrası Erol Bedir’in hakemle ilgili açıklamaları da sorulan Terim, “Beni ilgilendirmiyor. Ben bir şey söylerken sadece kendime değil herkes için konuşuyorum. Kırmızı kartı verebilir miydi, verebilirdi. Geçen hafta, “Bundan sonra herkes devam edecek” dedim ve herkes başladı. Bir başkasının hakkını gasp ederek bir yerlere varmayı istemeyiz. Bize de olsa versinler, başkalarına da versinler. Ayrıca beni kendi takımım ilgilendirir. Eğer bir pozisyon ortadaysa, size göre penaltıdır, bana göre değildir. Ama bazı pozisyonlar vardır ki, onun üzerinde artık tartışma olmaz. Bize de verdiler, vermeye de devam edecekler. Ben sadece kendime bakmıyorum. İsterseniz sezon başından bu yana bakalım” açıklamasında bulundu.

“Bu takımın sahaya nasıl çıktığını biz biliyoruz” 

Fenerbahçe derbisi sonrasından oyuncuların çok olumsuz etkilendiğini yineleyen Fatih Terim, “Derbide göz göre göre 2 puanınız gidiyor, bir sürü sıkıntıdan çıkıyorsunuz, atılacak atılmıyor, verilecek verilmiyor. Nasıl bir 3-4 gün geçirdiğimizi ben ve ekip arkadaşlarım biliyor. Futbolcular zeki insanlardır. Her şeyi görürler, kendilerine göre anlamlandırırlar, yorum yaparlar. Maçtan sonra biz de buna çok çabuk reaksiyon gösterdik. Buraya gelişimiz çok kolay değildi. Çok daha farklı bir maç olabilirdi” dedi. Maç sonuna doğru taraftarların tek tek futbolcuların ismini söylemesiyle ilgili konuşan tecrübeli çalıştırıcı, “90. dakikada bunu yaptıkları için hoşgörülür bir tarafı var yoksa sıcak baktığım bir nokta değildir. Ama öbür türlüsünü ben de çok hoş karşılamıyorum. Herhalde bir moral vermek için bunu yaptılar. Yoksa genelde pek de böyle davranmazlar” diye konuştu. 

Son olarak bugün yaşanan hain saldırı sonrasında Hakkari’de şehitlerimizin olmasına da değinen Terim, “Allah rahmet eylesin şehitlerimizden. Bazen burada hayat da boş diye neyin kavgasını veriyoruz diye insan açıkçası üzülüyor. Şehitlerimizin ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralılarımıza da geçmiş olsun diliyorum. Bir de Umut Bulut’a geçmiş olsun diyorum. İnşallah çabucak sahalara döner” diyerek sözlerini tamamladı.  

Bozhan Memiş - Bora Akyol

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 4 bölüm daha akredite edildi Atatürk Üniversitesi, çağdaş eğitim modelini benimsemek ve topyekün kalkınmayı sağlamak amacıyla başlattığı Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesinin karşılığını almaya devam ediyor. Bu kapsamda verdiği eğitimin kalitesi bağımsız kurullarca tescillenen Atatürk Üniversitesinde; Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler, İktisat, Kamu Yönetimi ile Uluslararası İlişkiler Bölümleri akredite edilerek önemli bir başarı elde etti. Yapmış olduğu değişim ve dönüşüm yapılanması ile Araştırma Üniversitesi statüsü kazanan Atatürk Üniversitesinde gerek verdiği eğitimin tamamı gerekse program bazlı akreditasyon süreçleri de olumlu şekilde ilerliyor. Programları akredite olan üniversiteler sıralamasında Türkiye’deki toplam 208 üniversite arasında birinci sıraya yerleşen Atatürk Üniversitesi, 129 devlet üniversitesi, 23 araştırma üniversitesi ve 53 kurumsal akreditasyon alan üniversite arasında toplamda 55 programı akredite olan Atatürk Üniversitesi, en fazla programı akredite olan üniversite olarak adını zirveye yazdırmıştı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde eğitim veren 4 programın daha akredite olmasıyla birlikte bu sayı 59’a ulaştı. Rektör Çomaklı: “Tercih yapılırken akredite olan bölümlere öncelik veriliyor” 27 programın da akreditasyon sürecinin devam ettiğini vurgulayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Önlisans ve Lisans Eğitim Koordinatörlüğü ile Kalite Koordinatörlüğünün araştırmaları ve çalışmaları sonucunda Türkiye çapında önemli bir başarı elde ettiklerini ve bu başarı çıtasını da her geçen gün daha da yukarı taşıdıklarını ifade etti. Akreditasyon sürecinin fakülte ve bölümler için oldukça büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Çomaklı: "Üniversite bölümlerinin akredite edilmesi, eğitim kalitesinin güvence altına alınması ve uluslararası tanınırlığın artırılması için önem taşıyor. Akredite bir bölüm, öğrencilere daha güvenilir bir eğitim sunarken, mezunların iş bulma şansını da artırıyor. İşverenler, akredite bir bölümden mezun olan adayları tercih ederken daha güvende hissediyorlar. Ayrıca, akredite bölümler öğrenciler ve aileleri için de güvenilir bir rehberlik kaynağı oluyor. Bu nedenle, öğrenciler tercih yaparken ve kariyer planları oluştururken akredite edilmiş bölümlere öncelik veriyorlar. Biz de bu bilinçle hareket ederek üniversitemizin verdiği eğitimi daha kaliteli hale nasıl getirebiliriz sorularına cevaplar arayarak adımlar atmayı sürdürüyoruz. Bu düşüncelerle; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültemiz ile onlara rehberlik eden Kalite Koordinatörlüğümüze teşekkür ediyor, bizimle birlikte üniversitemizin başarısı için gayret gösteren tüm mensuplarımıza kolaylıklar diliyorum” diye konuştu.
İstanbul Gençler için ‘Küresel Beceriler Programı’ başlıyor UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. İş birliği kapsamında 18-24 yaş arası gençler dünya çapında rekabetçi ve etki düzeyi yüksek liderler olmaya dönük eğitimler alacak. Teknik eğitim ve mentorluk oturumlarının yer aldığı üç haftalık program, 20 Mayıs - 7 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Alanında tanınmış uzmanlar, yapay zeka, sürdürülebilirlik, girişimcilik, kişisel gelişim gibi pek çok konuda atölye çalışmaları gerçekleştirecek. Programın bir parçası olarak sunulacak mentorluk bölümünde ise sektör profesyonelleri öğrencilere kariyer planlaması konusunda rehberlik edecek, gerçek dünya deneyimleri sunacak ve önemli ağ kurma fırsatları sağlayacak. 20’si kız, 20’si erkek olmak üzere seçilen 40 öğrenci ‘Küresel Beceriler Programı’na katılacak. Katılımcılara Dünya Ekonomik Forumu tarafından belirlenen yetkinlikler listesi doğrultusunda sağlanacak asenkron eğitimlerin yanı sıra, küresel gençlik platformlarında yer alma fırsatları da sunulacak. Program, coğrafi avantajlardan bağımsız olarak her genç için kapsayıcı eğitim fırsatları oluşturma nihai hedefiyle, tüm katılımcıların küresel işgücü piyasasında rekabet avantajı kazanmaları ve potansiyellerini gerçekleştirmelerine olanak sağlamak için titizlikle tasarlandı. Adaylar, 26 Nisan 2024 tarihine kadar youthall.com/tr/turkiyebilisimvakfi/kuresel-beceriler-programi_17/ üzerinden başvuru yapabilecek.