SPOR - 23 Eylül 2018 Pazar 22:21

Fatih Terim: 'Farklı sonuçlarla yenilmekten de hiç hoşlanmıyorum'

A
A
A
Fatih Terim: 'Farklı sonuçlarla yenilmekten de hiç hoşlanmıyorum'

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Akhisarspor maçı sonrası yaptığı açıklamada, “Galatasaray golleri de kaçırmalı, penaltıyı kaçırmalı ama ikinci yarıda çıkıp bunların üstüne yenmeli. Düşünmemiz gereken konu bu” dedi.

Spor Toto Süper Lig’in 6. haftasında Galatasaray, deplasmanda konuk olduğu Akhisarspor’a 3-0 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, “Maç öncesi canlı yayında söylediğim şey şuydu. (Lokomotiv Moskova) böyle maçlardan sonra bir öz güven artı konsantrasyon eksikliği bizi sıkıntıya sokabilir demiştim. Açıkçası öyle görünüyor ama herhangi bir rotasyon yapmadık. Ona ihtiyacımız da yoktu. Salı günü oynayan takım pazar günü de oynar. Eğer bir yorgunluk söz konusuysa Akhisarspor’un perşembe günü oynadığını görüyoruz. O yüzden böyle bir bahane söyleyecek durumumuz yok. 5 günde insanlar kendilerini tekrar eder, tamamlar ve döner. Bir rotasyon arayışım olmadı. Bir kurgu değişikliği oldu. En zayıf olduğumuz bölgede tutarsa bir alternatifimiz daha olsun diye. Çalışılmış bir kurgu şekli de Rodrigues’in çabukluğuyla Emre’nin 3’lüden oraya yardımı maksadıyla yapılmış bir kurguydu. Bana göre son 15 dakikaya kadar da tuttu. Akhisar’ın bir 10-15 dakika bizi sıkıştırması vardı ama devre sonuna kadar Emre’nin Rodrigues’in kaleyi cepheden gören pozisyonları var. Bir de artı penaltı var. Devreye öyle girmek başka bir avantaj. Oyunun tamamının kontrolü bizdeydi. Şimdi bu da oynanan bir oyun. En kötü penaltıyı atsanız 1-0 giriyorsunuz içeriye. Galatasaray golleri de kaçırmalı, penaltıyı kaçırmalı ama ikinci yarıda çıkıp bunların üstüne yenmeli. Düşünmemiz gereken konu bu. Farklı sonuçlarla yenilmekten de hiç hoşlanmıyorum açıkçası. Herhalde birden bire 1-0 beklerken, bir anda geriye düşmek oyunu bırakmalarına sebep oldu. Bu doğru bir şey değil. Bir karakter ortaya koymalılar. Yoksa mağlup olursunuz. Bu formanın hakkını verdikten sonra sorun yok. Mücadele edersiniz, oynamaya çalışırsınız, didinirsiniz. Sonuç mağlup olsanız da size denecek bir şey olmaz. Ama bugün öyle değil maalesef. Bugün 3-0’a rağmen sahanın en iyi isi Ozan’dı. Ona sevinçliyim. 18 yaşındaki bir çocuk ortaya koyuyor. Diğerlerinden de bunu beklerdim açıkçası. İtiraz edeceksin bazen hayata, bazen bulunduğun pozisyona itiraz edeceksin. Kabullenmeyeceksin. Buradaki en büyük sıkıntı budur. Çok üzgünüm muhteşem bir şekilde getirdiğimi haftayı hiç gereği yokken ve oyun doğru giderken maalesef bu duruma sokmamalıydık. Üzgünüm. Bir de penaltı mevzuları var. Şimdi soracaksınız takımda penaltıları kim atıyor diye. Bizim penaltıcımız Sinan. Hocaları da Sinan’a tembih etmiş zaten. O da almış atmak için fakat Garry istemiş, o da vermiş. Yoksa penaltıcımız belli. Bazen olabilir. Atsa şu an konuşmazdık. Devreye 1-0 girmek çok büyük bir avantaj” dedi.

“Galatasaray’ın fobisi olmaz” 

Bir gazetecinin Galatasaray’da Akhisar fobisinin oluşup oluşmadığı yönündeki sorusuna yanıt veren Terim, “Akhisarspor fobisi yok. Geçen sene burada oynadığımız 2 maçı da biz kazandık. Galatasaray’ın kimsede fobisi oluşmaz. Bu yaklaşım benim o kabullendiğim bir yaklaşım değil. ‘Deplasmanda bir fobim var’ Ne, çimler mi değişik. Akhisar taraftarı taşkınlık mı yaptı, yok hayır. Geçen sene de biz bu fobiler arasında şampiyon olduk. Bunu da hatırlayalım. ‘Son 7 maçın fikstürü Galatasaray’ın daha zor. Deplasmanları çok kolay geçmez’ ama biz deplasmanda şampiyon olduk. Galatasaray maç kaybeder. Kötü oynadığı zaman da gider tebrik eder. Galatasaray’ın dünyanın hiçbir takımına karşı fobisi oluşmaz. Tebrik ediyoruz. Çünkü biz Galatasarayız” diye konuştu.

“Hatalar ortaya çıkacaktır” 

Sorunları çözmenin kendilerinin işi olduğunu ifade eden Terim, “İkinci yarıda Lokomotiv Moskova’yı pozisyona sokmuyorsunuz ama burada 3 tane yiyorsunuz. Bunun başka sebepleri vardır. Bu analiz edilecektir. Hatalar ortaya çıkacaktır. Her mağlup olduğumuzda ocak ayını işaret etmek yerine belki de bazı oyunculara verdiğimiz artık şansların biraz daha dikkatli kullanılmasına özen göstermek gerekiyor. İstikrarlı takımlar şampiyon olur. Az yiyen, çok atan şampiyon olur. Bu değişmez. Futbolda böyle bir oyundur. Altıpasın içerisinde Emre Akbaba golü atsa, şimdi başka bir şey konuşuruz. Penaltı gol olsa başka bir şey konuşuruz. Bundan hiç gocunmuyorum. Bunları halletmek benim görevim. Geçen sene de aynı noktalardaydınız” diye konuştu.

“Hakemi çok iyi buldum” 

Gazetecilerin “Hakemi nasıl buldunuz?” sorusuna yanıt veren Terim, ”Hakemi çok iyi buldum. Tebrik ediyorum hepsini. Çok da iyi maç yönettiler. Ben çok beğendim. Birinci sarı kartlar kolay çıkınca ikinciler zorlaşıyor. Takım kaptanı olarak gelmek istedi ancak kurala göre kendi kalesini terk edip geldiği zaman direkt sarı. Olabilir atılabilirdi. Şimdi siz hatırlatınca hatırladım. Penaltı pozisyonu için ise koşanlara yapılan müdahale kırmızı değilse sarıdır. Yetişecek biri veya kenarda olabilecek bir pozisyonsa sarı karta tevessül edebilir hakem. Atılabilirdi. Fark etmez artık. Orada 2-0, 3-0 olmuş. 3 puanda herhangi bir sıkıntı olmamış Akhisar’ın” dedi.  

Önder Aydın - Aykut Yeniçağ - Barış Gezici - Ersan Erdoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İmrahor İlyas Bey Camii’ne uzay kafes: 100 yıl sonra üstü kapatılacak Geçmişi Ayasofya Camii’nden 100 yıl eskiye dayanan İmrahor İlyas Bey Camii’nde 2023 yılında başlatılan restorasyon çalışmaları devam ediyor. Tarihte geçirdiği çeşitli badirelerden dolayı üst yapısı ve ahşap bölümleri yok olan İmrahor İlyas Bey Camii’nde kurulan Uzay Kafes Sistem Geçici Çatı hakkında bilgi veren Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “Doğal çevreden etkilenmemesi adına geçici çatı kurma fikrimiz ortaya çıktı. 100 yılı aşkındır doğal çevreden etkileniyordu. Tabi bu sistem böyle bir açıklıktaki yapı için modüler ve hafif olması açısından bizim tercih sebebimiz oldu” dedi. Restorasyonu tamamlandıktan sonra ibadete açılacak olan tarihi camideki çalışmalar havadan görüntülendi. Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nden 100 yıl daha öncesine tarihlenen ve 5. yüzyılda inşa edilen İmrahor İlyas Bey Camii diğer adıyla Studios Manastırı, İstanbul’daki en eski dini yapı olarak biliniyor. Bizans döneminde kilise olarak kullanılan yapı, İstanbul’un fethinden sonra camiye dönüştürüldü. 2. Beyazıt döneminde, İmrahor İlyas Bey tarafından camiye dönüştürülen yapı tarihte birçok badire atlattı. En büyük hasarı Latin istilasında gören tarihi cami, 1894 depreminden de etkilendi. Sultan 3. Selim döneminde onarılan İmrahor İlyas Bey Camii’nin, 1900’lü yılların başında önce yangın daha sonra da yağmurdan dolayı bütün üst örtüsü ve ahşap bölümü çöktü. 1925 yılında tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla beraber İmrahor İlyas Bey Camii kedi haline terk edildi. 1934 yılında Ayasofya Camii, müzeye çevrilince tarihi yapı müzeye devredildi. 1954-1955 yıllarında bir onarım geçiren İmrahor İlyas Bey Camii, yaklaşık 100 yıl atıl kaldıktan sonra 2012 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne devri gerçekleşti. İmrahor İlyas Bey Camii’nin restorasyonu için hazırlanan projeler 2019 yılında Koruma Kurulu tarafından kabul edildi. Tarihi camide restorasyon devam ediyor Onaylanan projeler çerçevesinde 2023 yılında başlatılan restorasyon çalışmaları sürüyor. Tarihi camide çevre temizliği gerçekleştirildi. Çeşitli badirelerden dolayı 100 yıldır üstü açık olan İmrahor İlyas Bey Camii’ni korumak adına Uzay Kafes Sitem Geçici Çatı kurulumu devam ediyor. Çatının kurulumunda tarihi camide bulunan opus sectila döşemelerin zarar görmemesi için, döşemeler kum torbalarıyla korumaya alındı. Geçici çatının tamamlanmasından sonra tekke binasında itinalı söküm gerçekleştirilecek. Ayrıca tarihi camide, kuzey bölümdeki üst galeriyi taşıyan sütunlar bulunurken güney bölümündekiler yok oldu. Güney bölümündeki sütunlarda aslına uygun restore edilecek olan İmrahor İlyas Bey Camii, çalışmaların tamamlanmasının ardından ibadete açılacak. Öte yandan tarihi camide kurulan Uzay Kafes Sistem Geçici Çatı havadan görüntülendi. “Ayasofya Camii’nden yaklaşık 100 yıl önce inşa edildiğini söyleyebiliriz” İmrahor İlyas Bey Camii’nin tarihi hakkında konuşan Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “İmrahor İlyas Bey Camii’nin inşasını Semavi Eyice ve Müller Wiener gibi uzmanlardan edindiğimiz bilgiye göre, 5. yüzyılda inşa edildi. Dolayısıyla Ayasofya Camii’nden yaklaşık 100 yıl önce inşa edildiğini söyleyebiliriz. İstanbul’daki en eski dini yapı olarak ifade edebiliriz. İlk inşa edildiğinde ‘Studios Manastırı’ yapılıyor. İstanbul’un fethine kadar da manastır olarak işlev görüyor. Fetihten sonra 2. Beyazıt döneminde Mirahor İlyas Bey tarafından camiye ve tekkeye çevriliyor. İmrahor İlyas Bey’den bahsetmek gerekirse, 2. Beyazıt devrinde sarayda ahırların, en başındaki kişi. İmrahor İlyas Bey Camii, cami ve tekkeye çevrildikten sonraki ilk şeyhi de burada metfun bulunuyor” ifadelerini kullandı. “Yangın ve doğal etkilerden dolayı bütün üst örtüsü ve ahşap elemanları kayboldu” Tarihî süreçte İmrahor İlyas Bey Camii’nin birçok badireler atlattığını ifade eden Feyyaz Fidan, “Depremler ve yangınlar görüyor. En büyük tahribatı ama Latin istilasında gördüğünü ifade edebiliriz. Ardından 1894 depreminde bir hasar görüyor. 3. Selim devrinde Hassa baş Mimarı tarafından onarıldığını biliyoruz. 1900’lü yılların başlarına geldiğinde ise önce yangın ve doğal etkilerden dolayı bütün üst örtüsü ve ahşap elemanları kayboluyor. 1925’de tekke ve zaviyelerin kapatılması kanunuyla kullanıma kapatılıyor. 1934 yılında ise Ayasofya Camii’nin müzeye çevrilmesiyle, müzeye devrediliyor. 1954-55 yıllarında bir onarım geçiriyor. Daha sonra 2012 Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne devri gerçekleştiriliyor. Bu süreçte tabi biz projelendirme çalışmalarına başladık. Böyle bir yapının projelendirmesi de çok detaylı bir iş oluyor. İskeleler kuruyoruz, araştırma çukurları açıyoruz ve nihayetinde 2019 yılında restorasyon projelerini Koruma Kurulu tarafına onaylatıyoruz. 2023 yılının başında Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü ile İstanbul Valiliği koordinasyonuyla restorasyon çalışmalarına başladık. Bu kapsamda, öncelikle çevre temizliği ve yüzeysel bitki temizliği yapıldı. Ardından buranın doğal çevreden etkilenmemesi adına çünkü 100 yılı aşkındır doğal şartlardan etkileniyordu, bir geçici çatı kurma fikrimiz oldu. Uzay kafes sistem geçici çatı yapılması bilim kurulumuzda onaylandı. Koruma Kurulu tarafından da onaylandı. Bu onaylardan sonra ancak bu sistemi kurmaya başladık. Tabi bu sistem böyle bir açıklıktaki yapı için modüler ve hafif olması açısından bizim tercih sebebimiz oldu” şeklinde konuştu. “Üst galeriyi tamamlayarak burayı ibadete açacağız” Restorasyonun tamamlanmasının ardından İmrahor İlyas Bey Camii’nin ibadete açılacağını belirten Fidan, “Şuna temas etmek lazım; Harim de opus sectila denen döşemelere özellikle önem atfediliyor. Bu tabii yalnızca İstanbul’un, Türkiye’nin kültürel mirası değil, dünyanın kültürel mirası olarak görebiliriz. Opus sectila döşeme sistemi de yapıldığı dönemde birçok şehirden gelen taşların geometrik düzen içerisinde döşenmesi. Bunu Ayasofya Camii’nde de görüyoruz. Geçici çatı yapılırken, opus sectilanın kötü etkilenmemesi, herhangi bir düşmeye maruz kalmaması adına kum çuvallarıyla koruma yapıldı. Bunun dışında geçici çatı yapılmasından sonra restorasyon ve konservasyon çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Tekke binasının itinalı sökümünü yapacağız. Yapıda muhtes olan önceki onarımlarda çimento harçlı sıvalar yapıdan uzaklaştırılacak. Bundan sonra da İmrahor İlyas Bey Camii’nin restorasyon çalışmalarını tamamlayarak cami olarak ibadete açılmasını hedefliyoruz. İmrahor İlyas Bey Camii özgününde yan nefler ve galeri katı da bulunuyordu. Yan neflerden kuzeyde bulunan sütunlar, üst galeriyi taşıyan sütunlardı bunlar günümüze kadar ulaştı fakat güney yönündeki sütunlar günümüze ulaşamadı. Tabii restorasyon kapsamında bunlarında ihyası gündeme gelecek. Bunları da yapıp üst galeriyi tamamlayarak burayı ibadete açacağız” diye konuştu.
Kocaeli Sosyal medya tartışması cinayetle bitti: Maskelerle kahveyi taradılar Kocaeli’nin Darıca ilçesinde sosyal medyada başlayan tartışma cinayetle sona erdi. Kar maskeleri ile kahvehane basan iki kişi, 19 yaşındaki Arda Yücel Ekşioğlu’nu öldürdü. Olayın ardından 8 kişi gözaltına alındı. Olay, 12 Nisan günü İstasyon caddesi üzerinde bulunan kahvehanede meydana geldi. İddiaya göre Arda Yücel Ekşioğlu ile Y.T. sosyal medya üzerinden tartıştı. Olayın büyümesi üzerine karşı taraf harekete geçti. Kar maskeleri ile geldiler 17 yaşındaki C.Ş. ile Y.T. kar maskelerini takarak, çalıntı motosiklet ile Arda Yücel Ekşioğlu’nun bulunduğu kahvehaneye geldi. Silahı çeken Y.T. kahvehaneye ateş etti. 8 kurşunun isabet ettiği kahvehanede Arda Yücel Ekşioğlu hayatını kaybetti. Olayın ardından iki zanlı kaçarak bölgeden uzaklaştı. Cinayetin ardından Kocaeli Emniyet Müdürlüğü cinayet büro ekipleri harekete geçti. Soruşturmayı derinleştiren ekipler, iki zanlının şehir dışına kaçtığı belirledi. Teknik ve fiziki takibin ardından cinayet zanlısı Y.T. Mersin’de, motosiklet sürücüsü C.Ç. Sakarya’da yakalandı. İki zanlının kaçmasına yardım ettikleri iddia edilen R.Ç., İ.A., M.İ.A., E.Ö., İ.K.T İstanbul, Sakarya, Mersin ve Kocaeli’de düzenlenen operasyonda yakalandı. A.Ö. ise polis ekiplerinin rutin kontrolleri sırasında gözaltına alındı. Yakalanan 8 zanlı adliyeye sevk edildi.