GÜNDEM - 18 Ekim 2019 Cuma 19:26

Felç geçiren İngiliz kadının ülkesine gitmesi için yardım kampanyası

A
A
A
Felç geçiren İngiliz kadının ülkesine gitmesi için yardım kampanyası

Antalya’nın Alanya ilçesinde motosiklet kazası sonrası felç geçiren 48 yaşındaki İngiliz kadın turist, ameliyat olmak için ülkesine gitmek istedi. Ancak ambulans uçağı için istenen 30 bin Sterlini karşılayacak durumu olmayan turistin başvurduğu İngiliz Konsolosluğundan da olumsuz yanıt alması üzerine ülkesine götürülmesi için yardım kampanyası başlatıldı.

Alanya'ya tatile gelen İngiliz uyruklu Susan Haviland (48), 21 Eylül’de yolcu olarak bindiği motosikletin otobüsle çarpıştığı kazada yaralandı. Hastanedeki yoğun bakım servisinde 15 gündür tedavi gören Haviland, felç geçirdi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi beyin cerrahi servisinde tedavisi süren Susan Haviland’ın yürüyebilmesi için omurga ameliyatı olması gerektiği belirtildi. Bunun üzerine Haviland, ülkesine dönüp ameliyat olmak istedi.

“Ambulans uçağın 30 bin Sterlin maliyet çıkarıldı”

Oturamadığı için yolculuk yapamadığını belirten Haviland, ülkesine dönmek için ambulans uçak gerektiğini ancak bunun çok maliyetli olduğunu, karşılayacak maddi gücü bulunmadığını söyledi. Ambulans uçağın 30 bin Sterlin maliyet çıkarıldığını ifade eden Haviland, "Kaza haberini alır almaz kızım Chloe Jones Türkiye'ye geldi. Şimdi bana o bakıyor. Ama benim acil ülkeme gidip ameliyat olmam lazım" dedi.

“Türkiye’de anneme çok iyi bakılıyor”

Kızı Chloe Jones ise Türkiye'de annesine çok iyi bakıldığını ancak bir an önce ülkelerine gidip annesini ameliyat ettirmek istediklerini aktardı. Annesinin normal yolculuk yapacak durumda olmadığını anlatan Jones, "Ambulans uçakla götürülmesi lazım. Bunun için İngiliz Konsolosluğu ile görüştük fakat olumsuz yanıt aldık. Bunun üzerine İngiliz yardım sitelerinde destek için kampanya başlattık. 30 bin Sterlini toplamaya çalışıyoruz" diye konuştu.

“Yardım bekliyoruz”

Kampanyada şu ana kadar 7 bin 300 Sterlin toplandığını aktaran Jones, "Motosiklet kazası nedeniyle bu hale geldi. Motosiklet sürücüsü kazayı küçük sıyrıklarla atlatmış. Fakat annemin boynu kırıldı ve vücudunu hareket ettiremiyor. Son derece önemli bir omurga ameliyatı için uzman bir hastaneye transfer edilmeyi bekliyor. Yardım bekliyoruz. Bu gerçekleşirse annemin iyileşmesi için bir şansı olacak. Annem ailemizin bel kemiğidir. Güvende olmasını sağlamak için her şeyi yapacağız" ifadelerini kullandı.

Erdal Anak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.