GÜNDEM - 15 Mayıs 2018 Salı 11:22

Gençler sanat ve deneyimin birleştiği evleri tercih ediyor

A
A
A
Gençler sanat ve deneyimin birleştiği evleri tercih ediyor

Genç insanlar artık lüksten çok sanat ve deneyimin birleştiği evleri tercih ettiğini belirten MİNT Genel Müdürü Özgür Doğan, "Bir şeyin mülkiyetine sahip olmak yerine onun yaşattığı deneyimi önemsiyorlar" dedi.

Ulaşılabilir ev, ulaşılabilir sanat anlayışını benimseyen MİNT, Mert Aslan Presents tarafından hayata geçirilen 'Spring Break' etkinliğinde, Küratör Özlem Ünsal’ın 'Unique & Limited' sergisine sponsor oldu. Etkinlikte modern seyyah Özlem Avcıoğlu ve MİNT Genel Müdürü Özgür Doğan ulaşılabilir sanat ve ev konseptiyle ilgili bir sohbet gerçekleştirdi. 

Her kuşağın kendine ait özellikleri, talepleri olduğunu söyleyen MİNT Genel Müdürü Özgür Doğan; "Genç insanlar artık lüksten çok sanat ve deneyimin birleştiği evleri tercih ediyor. Bir şeyin mülkiyetine sahip olmak yerine onun yaşattığı deneyimi önemsiyorlar. Bizde MİNT olarak sakinlerimize kendi deneyimlerini özgürce yaşayabilecekleri mekanlar sunuyoruz. Bizim binalarımızda yaşayanlar birbirinin yaşam tarzına saygı duyarlar. İnsanların dahil olmaktan mutlu oldukları evler üretmek istiyoruz" dedi.

Seyahat danışmanı Özlem Avcıoğlu ise deneyimlerini paylaştığı konuşmasında sosyal medyanın etkisiyle lüks kavramının değiştiğine dikkat çekerek, "Günümüzde insanlar 3+1 evde oturmak yerine 1+1 evlerde oturmayı tercih ediyorlar. Artık lüks konsept yerine ulaşılabilir lüks kavramı ön plana çıktı. Artık lüks pahalılıktan çok deneyim ve keyif almaya dayanıyor’’ şeklinde konuştu.

Mint’in sosyal medya ve etkinlik katılımcılarıyla gerçekleştirdiği çekilişle, küratör Özlem Ünsal tarafından seçilen Brancusi’nin ‘Muse’ heykel mumunu bir takipçisine hediye etti.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.