SAĞLIK - 21 Ocak 2021 Perşembe 09:49

Giresunlu hemşire Antalya'da geçirdiği ameliyat sonrası hayatının şokunu yaşadı

A
A
A
Giresunlu hemşire Antalya'da geçirdiği ameliyat sonrası hayatının şokunu yaşadı

Giresunlu hemşire Antalya'da Arteriovenöz Malformasyon (AVM) teşhisi konularak bir ameliyat geçirdi. Bu ameliyata bağlı olarak beyninde oluşan ödem nedeniyle ikinci bir ameliyat için kafatasının bir bölümü çıkarılan hemşire Havva Dizdar'ın aylar sonra geri yerine takılacak kafatası kemiğinin çöpe atıldığı ortaya çıktı.

Boyun ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede Arteriovenöz Malformasyon (AVM) tanısı konulan hemşire Havva Dizdar, Antalya'da olduğu ameliyat sonrası hayatının şokunu yaşadığını söyledi.

Başından geçenleri anlatan Havva Dizdar, “Giresun’da bir özel hastanede hemşire olarak çalışıyordum. Boynumdaki ağrılar dolayısıyla çalıştığım hastanede muayene oldum ve ilk belirlemelerde Arteriovenöz Malformasyon (AVM) teşhisi konuldu. Tedavi için Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne gittim. Burada da AVM teşhisi konuldu. Ancak boynumdaki kitlenin tıp dilinde 'Arteria carotis communis' olarak bilinen şah damarlarına yakın olduğu için riskli ve tehlikeli olduğu söylendi. Bu ameliyatı yapacak doktor ararken Türkiye'de ilk kez yüz naklini gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ömer Özkan ile irtibata geçtim. Antalya'ya giderek kendisi ile görüştüm ve Memorial Antalya Hastanesi'nde ameliyatımı gerçekleştirdi. Bu hastanede tedavi sürecim devam ederken, beynimde ödem oluştuğu tanısıyla Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildim. Burada da yine Prof. Dr. Ömer Özkan'ın hastası olarak beyin ameliyatı yapıldı. Beyin ameliyatı sırasında kafatasımın sağ yan kısmında bir bölümü alındı. Alınan kafatasımın soğuk hava deposuna konulduğu ve bir iki ay sonra geri takılacağı söylenerek o halde taburcu edildim. Giresun’a döndüm, maddi olarak iyice zorlandığım için tekrar Antalya'ya gitmeyerek KTÜ'de ilk teşhisi koyan doktorla irtibata geçtim ve kafatası ameliyatını yapabileceğini söyledi. Kafatası ameliyatı için Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nden kafatası istendiğinde o kafatası kemiğimin çöpe atıldığını öğrendik. Bunun üzerine KTÜ'de protez bir kafatası takıldı ancak bu da beynimde iltihaplanmaya neden olduğu için tekrar ameliyat yapılarak çıkarıldı” ifadelerini kullandı.

Giresunlu hemşire Antalya'da geçirdiği ameliyat sonrası hayatının şokunu yaşadı

Hukuki süreç başlatıldı

Yapılan onca ameliyata rağmen sağlığının giderek daha da kötüleştiğini söyleyen Dizdar, “Şu an kafatası olmadan yaşamak zorunda kaldığım gibi bir de yüz felci geçirdim. Sağlığıma kavuşmak için defalarca ameliyat olmama rağmen her ameliyatımda sağlığım giderek daha da kötüleşti. Şu an kafatasımı kaybeden doktor ve hastane hakkında hukuki bir süreç başlattık. Bu süreci başlatınca ameliyatımı yapan doktor arayarak, tekrar ameliyat yapabileceğini ifade ederek uzlaşmak için görüşmek istediler. Ancak artık hukuki olarak mücadelemi sürdüreceğim. Bir hemşire olarak söylüyorum ki bir hastanın eşyası bile hastanede kalmış olsa tutanakla emanete alınır, tutanakla teslim edilir. Kaldı ki benim kafatasım soğutucuda denildi. Aylar sonra kafatasımın geri takılmasını beklerken haberimiz olmadan atıldığı ortaya çıkıyor” iddialarında bulundu.

Giresunlu hemşire Antalya'da geçirdiği ameliyat sonrası hayatının şokunu yaşadı

"Kafatası kemiği ameliyat sonrası kullanıma uygun değildi"

Kafatası kemiğinin kaybedildiği iddiasıyla hastaneye açılan davada tanık olarak yer alan Türkiye'de ilk defa yüz nakli yapmayı başaran Prof. Dr. Ömer Özkan ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Benim öğrenebildiğim kadarıyla başarılı bir ameliyat sonrasında beklenebilen bir durum olan kafa içerisinde kanama nedeniyle beyin cerrahi arkadaşların yaptığı ameliyat sorunsuz bir şekilde sonuçlandırıldı. Kafatasını rahatlatmak için alınan kemiğin daha sonra kullanıma uygun olmadığı anlaşılıyor ki, bu olabilecek bir durumdur. Bu çok da sağlıklı yaşaması açısından önemli bir durum değildir. Ancak şunu ifade etmeliyim ki birçok merkezde riski nedeniyle yapılmayan bir ameliyatı gerçekleştirdik. Şu an yaşama tutunmuş olması da başarılı bir ameliyatın gerçekleştirildiğini göstermektedir" ifadelerini kullandı.

Ahmet Bilge -Rıdvan Öztürk-Fikret Bodur
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Sıcaklar etkiledi yenidünyada hasat erken başladı: Fiyatı üreticisini sevindirdi Mersin’de birçok bahçede yetiştirilen ve masrafı az olduğu için ’sarı altın’ olarak dillendirilen Malta eriğinde (yenidünya) hasat başladı. Birinci kalite kilogramı 40-45 TL arasında bahçeden alıcı bulan yenidünya, üreticisini de sevindirdi. Türkiye’nin yaş sebze ve meyve üretiminde önemli merkezlerden olan Mersin’de son günlerde artan hava sıcaklıkları nedeniyle peş peşe hasatlar başlıyor. Son olarak özellikle hava sıcaklığının arttığı Mersin’de açıktaki yenidünya bahçelerinde meyveler erken olgunlaştı. Erdemli ilçesinde yoğun olarak bahçeleri bulunan yenidünya meyvelerinin sararmasıyla hasat da başladı. Bahçelere giren işçiler meyveleri özenle toplayarak kalitesine göre sınıflara ayırıp, kasalarla hale gönderiyor. Meyvelerin birinci kalitesi 40-45, ikinci kalitesi 25-30 üçüncü kalitesi ise 10-15 TL’ye alıcı buluyor. Yenidünya meyveleri Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa ve Konya başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir tarafına gönderiliyor. Yurt dışına da ihraç edilen meyveler ülkeye döviz kazandırıyor, hem üreticisine hem de çalışanlara ekonomik kazanç olarak dönüyor. İç piyasa ve ihracata gönderiliyor Havaların sıcak gitmesi nedeniyle hasadın 15 gün önce başladığını belirten üreticilerden Kürşat Durmaz, "Bu sene ürünlerimiz güzel, birinci ve ikinci sınıf olarak kalite ayrımı var. Fiyatlar iyi memnunuz. Türkiye’de sadece Mersin Erdemli, Tarsus ve Antalya’nın Alanya ilçesinde üretiliyor. Genel olarak iç piyasaya ayrıca ihracata da gönderiliyor" dedi. Üreticilerden Azize Aksay ise şu anda yenidünya meyvelerini topladıklarını, kalitesine göre ayırıp paketleme yaptıklarını, ürünün ve fiyatların şu anda güzel olduğunu kaydetti. Birinci kalite 40-45 TL’ye alıcı buluyor Malta eriğini hasat ettiklerini aktaran Halil Keskin de sağlık açısından faydalı olduğundan yurt içi ve yurt dışından taleplerin olduğuna dikkat çekti. Verimin bu sene güzel olduğuna değinen Keskin, "İklimden dolayı hasat bu sene erken başladı. Malta eriklerinin hepsi kızardı. Eskiden tepeden başlıyor yavaş yavaş aşağıya doğru kızarıyordu. Bu sene komple kızardı. Şu anda birinci kalite 40-45, ikinci kalite 25-30’a, üçüncü kalite ise 15 TL’ye gidiyor" diye konuştu.