EKONOMİ - 18 Mayıs 2017 Perşembe 10:06

Gökçeada Rum Okulu Turkcell ile hayat buldu

A
A
A
Gökçeada Rum Okulu Turkcell ile hayat buldu

Turkcell eğitim ve teknolojiyi buluşturan sosyal sorumluluk faaliyetlerine kapsamında, yarım asır sonra 2015 yılında yeniden açılan tarihi Gökçeada Rum Ortaokulu ve Lisesi'ne çocukların yararlanabileceği bir teknoloji sınıfı oluşturdu. Ayrıca, öğrencilerin eğitim süreçlerinde yararlanabilecekleri açık spor alanı, amfitiyatro ve botanik bahçesinin bulunduğu spor ve sosyal tesisi inşa etti.

Turkcell eğitim ve teknolojiyi buluşturan sosyal sorumluluk faaliyetlerine kapsamında, yarım asır sonra 2015 yılında yeniden açılan tarihi Gökçeada Rum Ortaokulu ve Lisesi'ne çocukların yararlanabileceği bir teknoloji sınıfı oluşturdu. Teknoloji sınıfında öğrenciler 3 boyutlu yazıcı, Arduino elektronik öğrenme kitleri ve yazılım ekipmanlarıyla teknoloji konusunda eğitim alabilecek, kendilerine hediye edilen kodlama kitleri ile kendi yazılımlarını oluşturarak geleceğin yerli yazılımlarını ortaya çıkartabilecekler. Bunların yanı sıra inşa edilen spor ve sosyal tesis ile öğrenciler eğitim süreçlerinde açık spor alanı, amfitiyatro ve botanik bahçesinden de yararlanabilecek.

"Mübadeleyle Türkiye’ye dönmüş bir ailenin mensubuyum"

Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, konu ile ilgili İHA'ya yaptığı açıklamada, "Bugün Gökçeada’dayız. Beni çok duygulandıran bir olaya tanıklık ediyoruz. Gökçeada evine geri dönen çocuklarını yepyeni bir okulda ağırlıyor. Gökçeada’da çocukların yeni okulunda olması bana çocukluk günlerimi anımsattı. Çünkü ben mübadeleyle Türkiye’ye dönmüş bir ailenin mensubuyum. Büyükada’da çocukluğumu yaşarken hep sokaklarda Rum, Ermeni, Yahudi, Süryani komşularımızın seslerini duyardım. Burada da o sesleri duyuyorum. Ümit ediyorum ki bu sesler Türkiye’nin zenginliği olarak ileride de her yerde duyulur. Gerçekten Turkcell olarak Gökçeada’daki bu okulumuza teknoloji odasını, spor sahalarını, botanik bahçesini, amfi tiyatrosunu yaparken bu çocuklar eşit imkanlara sahip olsun ve Türkiyeli olarak, Türkiye’den gurur duyarak ileride mutlu ve huzurlu hayatlarını devam ettirsinler istiyoruz" dedi.

Laki Vingas: "Doğru eğitim çocuklarımız verebileceğimiz en büyük hediyedir"

İmroz Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Laki Vingas ise İHA'ya şunları söyledi: "Bu kurumları yöneten kurum olarak çok çok mutluyuz. Çünkü 2013’ten beri çok güzel günler yaşamaktayız. Doğru eğitim çocuklarımız verebileceğimiz en büyük hediyedir, mirastır. Bizde bunu vermeye çalışacağız. Yalnız çocuklara iyi bir bina değil doğru bir eğitimi ve çok kültürlü insan olmaları konusunda mutlu olmaları açısından hem de bütün kültürleri öğrenmeleri açısından, Türkçeyi de çok iyi öğrenmeleri için bir gayret içindeyiz. Bu çabalarımız hem yerel halk hem yerel makamlar, Gökçeada halkı özellikle artı siyasi iktidarımız konuşmamda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan şahsında bütün başbakanı, bakanları bu konuda emek vermiş insanlara teşekkür ettim. Sanıyorum böyle bir günü hep birlikte kutluyor olmaktan Turkcell’in katkılarını birlikte paylaşıyor olmaktan bu hazzı bize verdikleri için çok teşekkür ederiz. Hem genel müdür nezdinde hem de bütün kurum nezdinde büyük emekler var, büyük çabalar var. Geleceği oluşturmak için bütün bu değerler gerekiyor ve geleceği ortak değerler üzerinde oluşturmak hepimizin insanlık adına yapacağı en büyük şereftir".

Makis Kamburopulos: “Şu an bulunduğumuz yer su birikintisi ve çamurdan ibaretti”

Gökçeada Rum Ortaokulu ve Lisesi Müdürü İoakim Makis Kamburopulos, ise İHA'ya şu açıklamayı yaptı: "2015 yılında okulumuz yeniden açıldı. 50 yıllık bir aradan sonra çok mutluyuz. Bu köye hüzün ve yalnızlık çökmüştü. Okulun açılmasıyla yalnız öğrencilerimiz gidecek bir okul bulmadılar daha adamızın diğer köylerinin halkı özellikle Rumlardan bahsediyorum tabi ümitleri yeşerdi. ‘Daha güzel günler geliyor inşallah’ diye düşünüyorlar. Bu psikolojik anlamda çok önemli ve biz yalnız eğitim meselesiyle uğraşmıyoruz. Daha çok birlikte yaşamayı savunmak, birbirimize saygıyı, sevgiyi öğrenmek gibi konularla da hem öğrencilerimize aşılıyor hem de günlük hayatımızda adada yaşayan Türk, Rum, Laz, Çerkez ayırmaksızın hep beraber kardeşçe çeşitli ve farklı kültürlerimize saygı göstererek çok güzel günler geçiriyoruz. İnşallah geçirmeye devam edeceğiz. Örnek olarak da tarihe geçeceğiz. Herkes görsün ve beraber, dostça sevgi dolu bir yaşam sürdürebilsin" şeklinde konuştu.

Okulun öğrencisi Panes Gerau, de "İki yıl önce geldim adaya. Direk bu okulda başladım. Geçen senden bu seneye çok şeyler değişti. Çünkü Turkcell bize teknoloji odası ve basketbol sahası yaptı çok güzel oldu. geçen yıldan daha eğlenceli oldu" dedi.

Bartholomeos: "Adamız yine çok kültürlü, üretken ve mutlu insanların yaşam alanı olsun"

İstanbul Rum Patriği Bartholomeos ise şunları söyledi: “Bizler yanlış uygulamalarla en önemli ve değerli yaşam kaynaklarımızdan biri olan eğitimden yarım asır mahrum bırakıldık. Eğitimsiz kalan bir toplum, kendisine de, cemaatine de ülkesine de fayda sağlayamayacağı için adadaki Rum Toplumu göç etmek zorunda kaldı. Halbuki bu adada ilk kurumsal eğitim 19. Yüzyılın ilk yarısından beri sürmekteydi. İmrozlulara sesleniyorum, bu okullara sahip çıkın, verilen çabaları destekleyin ki adamız tekrar çok kültürlü üretken, misafirperver, mutlu insanların yaşadığı, doğanın ve kültür mirasının korunduğu eğitimli insanların var olduğu bir yaşam alanı olsun. Gelin hep birlikte ortak yaşamın en iyi örneğinin sağlam temeller üzerinde geliştiği Gökçeadamız, Yunanistan ve Anadolu arasında binlerce yıl var olmanın yanı sıra barış ve huzura da destek olarak toplumlarımıza ilham versin".

Beraber yaşama kültürünü yaşatacak

Eski adı Tepeköy Rum İlkokulu, bugünkü ismiyle Gökçeada Rum Ortaokulu ve Lisesi, Çanakkale’nin Gökçeada ilçesine bağlı bir köy olan Tepeköy’de yer alıyor. 1954 yılında köylüler tarafından imece usulüyle inşa edilen okul, çocuklarını okula göndermek isteyen ailelerin birebir emekleriyle gerçekleşmiş. Bu sebeple bina gerek yapım kalitesi, gerekse detaylarıyla dikkat çeken bir özen içeriyor. Gökçeada Rum Okulu, burada eğitim gören öğrencilerin eğitim süreçlerinin iyileşmesinin çok ötesinde, Rumların evlerine tekrar dönebilmesi ve asıl evleri olan Gökçeada’da kalıcı bir hayat kurabilmeleri, coğrafi ve kültürel aidiyeti yaşatabilmeleri açısından da büyük değer taşıyor. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Hisarcıklıoğlu: “Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana’nın yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında olduğunu belirterek, “Sürdürülebilir olması için iş birliği içinde, stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturulmalıdır” dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, Adana Sanayi Odası Meclis Başkanı İsrafil Uçurum, Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Meclis Üyeleri ile bir araya geldi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, kentin sanayi potansiyeli ve geleceği hakkında değerlendirmelerde bulundu. Hisarcıklıoğlu, Adana’nın sadece bölgesel değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası düzeyde önemli bir sanayi merkezi olduğunu vurguladı. Kendisinin ve TOBB’un Adana’nın sanayi alanındaki gelişimini yakından takip ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şehrin sanayi altyapısının güçlendirilmesi ve yenilikçi projelerle desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, “Adana, Anadolu’nun sanayileşmesinin lokomotif illerinden biridir. Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında yer alıyor. Ancak, bu başarı sadece bugüne ait değil, aynı zamanda gelecekte de sürdürülebilir olmalıdır. Bunun için, sanayi odaları, yerel yönetimler ve iş dünyası iş birliği içinde olmalı ve stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturmalıdır” dedi. Ayrıca, teknolojik dönüşümün öneminin altını çizen Hisarcıklıoğlu, Adana’nın dijitalleşme ve yenilikçilik konularında da öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. TOBB Başkanı ayrıca, Adana’nın sahip olduğu coğrafi konumun ve lojistik altyapısının, uluslararası ticarette önemli bir avantaj olduğunu belirtti. Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nın üyelerinin yaşadığı sektörel sıkıntıları ve taleplerini dinleyerek, çözüm odaklı yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini ifade etti. Üyelerin karşılaştığı sorunların çözümü için iş birliği ve dayanışma içinde olunması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin güçlenmesi için Adana’nın öneminin giderek artacağını belirtti. Adana olarak büyük bir değişimin ve dönüşümün eşiğinde olduğunu belirten Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, “Adana’mız, yüzyılı aşkın bir süredir edindiği sanayi kültürü ile kentimizde çok çeşitli üretimin gelişimini desteklemiştir. Bugün, otomotivden elektronik karta, makineden mobilyaya, gemiden, tekstilde, yemeklik yağdan, kimya ürünlerine kadar yüzlerce farklı alandaki üretimiyle dünya pazarlarında yer almaktadır. TEPAV tarafından yapılan çalışmada Adana, Türkiye’de gelişim potansiyeli yüksek iki ilden biri olarak gösterilmiştir. Bu ilin gelecekteki konumu açısından önemli bir mesaj niteliğindedir. Adana’mız, toplam 5 yeni organize sanayi bölgesi, 15’e yakın küçük sanayi sitesinin kurulmasıyla Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacak en önemli illerin başında yer alacaktır. Şimdilik 100 milyon metrekarenin üzerinde alanı sanayiye açıyoruz. Adana’mız bu yatırım alanların faaliyete geçmesiyle Türkiye’nin ikinci bir Marmara bölgesi olacaktır” dedi.