GÜNDEM - 31 Ağustos 2021 Salı 11:52

Hatay’da yaşayan Özbek Türkleri Afganistan’da huzur istiyor

A
A
A
Hatay’da yaşayan Özbek Türkleri Afganistan’da huzur istiyor

Afganistan’daki iç savaş nedeniyle 39 yıl önce Türkiye’ye göç eden Özbek kökenli Türkler kendi kültürlerini Hatay’da yaşamaya devam ediyor. Türkiye’yi kendi vatanları gibi gören ve Afganistan’da yaşanan gelişmeleri üzüntü ile takip eden Özbek Türkleri, ülkelerine bir an önce istikrar ve güven gelmesini istiyor.

39 yıl önce Hatay’a gelen Özbek Türkleri burada bulunmaktan, halkın kendilerine yıllardır kucak açmasından dolayı mutlu olurken 10 bin kişilik nüfusları ile Hatay’ın mozaiklerinden biri haline geldi. Hatay’ın merkez ilçesi Ovakent Mahallesi’nde yaşamlarını sürdüren Özbek Türkleri, kendilerine has kıyafetleri, yemekleri ve konuşmaları ile bir yandan da kültürlerini yaşatmaya devam ediyor.

Ovakent Mahallesi Muhtarı Bereket Kurt Türkiye’yi kendi vatanları gibi gördüklerini, Afganistan’a bir an önce istikrar ve huzurun gelmesini istediklerini belirterek, “1982 yılında Türkiye’ye geldik ve o günden beri burada yaşamaktayız. Burada evlenip, burada çocuklarımız oldu. Afganistan’dan gelen 8 bin kişi ve yerlilerimiz ile birlikte toplam da 10 bin kişiyiz. Hatay’da mozaik halinde yaşamaktayız, bizde onlardan biri olarak memnunuz. Hatay halkımızdan ve Türkiye’den memnunuz. Kendi vatanımız gibi görüyoruz, kimsenin ayrım yaptığı yok. Özbek Türkleri olarak geldik Afganistanlıyız ama Özbek asıllıyız. Her kurumda çalışanlarımız da var. Tabi ki gönlümüz istemez Afganistanımızın bu hale düşmesini. Ben 17 yaşında Hatay’a geldim, orayı biliyorduk, gidip geliyorduk. Afganistan’da bir an önce istikrar ve güven olmasını istiyoruz. Irk ve mezhep olduğundan dolayı zor durumda ne olacağını tahmin edemiyoruz. Biz Türküz ve bizi de Türk olduğumuz için buraya getirdiler. Türk bayrağımızın ilelebet yükseklerde olmasını isterim. Bizler her zaman devletimizin emrinde hazırız” dedi.
Muhtar Kurt kimsenin ülkesinden evlerini bırakıp gelmek istemeyeceğini ancak mecburiyetten geldiklerini belirterek, “Kim ister ki memleketini bırakıp gitmeyi. Ben de 39 senedir burada yaşıyorum. Tabiki Afganistan’da olsaydık göçmen olmazdık, kimse bizi niye göç ettiniz geldiniz demezdi. Biz de evimizden ülkemizden ayrılmak istemezdik mecbur olduğumuzdan dolayı çıktık geldik” dedi.

Hatay’da yaşayan Özbek Türkleri Afganistan’da huzur istiyor

Taliban’a karşı olduklarını söyleyen Kurt, “Şeriat çocukları öldürmez, kadınları dövmez, yolun ortasında kadınları kırbaçlıyorlar. Bunlarınki ne şeriat ne din. Koymuşlar iki metre sarığı, buna sığınarak ben Müslümanım diyor. Şeriat dediğin zaman İslam getirir. Cumhurbaşkanımız nereye gittiyse barış götürüyor. Biz bundan gurur duyuyoruz. Gidip de el pençe durmuyor, dimdik duruyor. Kanımızla canımıza biz Türkiye’nin arkasındayız. Burada daima Türkiye’nin askeriyiz” dedi.

İbrahim Allahyar ise vatanlarının Türkiye olduğunu belirterek, “Biz doğma büyüme Ovakent Mahallesi’nde yaşamaktayız. Babalarımız 1982 yılında gelmişler ve hala yaşamaktayız. Türk vatandaşı olarak doğduk ve Türkiye’den de çok memnunuz, askerliğimizi de burada yaptık. Bizim vatanımız, toprağımız Türkiye. Baba toprağı Afganistan’ı elbette merak ediyoruz ama gitmek nasip olmadı” dedi.

Hatay’da yaşayan Özbek Türkleri Afganistan’da huzur istiyor

Taliban’ın bazı devletler tarafından kurulan terör örgütü olduğunu belirten Allahyar, “Biz Türk okullarında okuduk ve şeriat ile yönetilen ülke olduğunu düşünmüyoruz. Bunun büyük dünya devletleri tarafından kurulan terör örgütü olduğu açıkça görülmekte. Bizler Taliban’a önceden de karşıydık şimdi de karşıyız. Devletlere karşı kurulan örgütlere, yapılara darbecilere karşıyız. Devletin, milliyetçiliğin bayrağın ne demek olduğunu babalarımızdan ve buradaki okullarda da derslerimizi aldık. Taliban’ı da biz desteklemiyoruz, tanımıyoruz da” diye konuştu.

İbrahim Allahyar kimsenin toprağından kopmak istemeyeceğini belirterek, “Biz Afganistan’ı görmediğimiz için çok sıkıntı yok ama babalarımız, dedelerimiz kimse canından toprağından kopmak istemez. İlla vatan hasreti oluyor sonuçta orada anıları var. Ama orada da dökülen bir kan var. Yeni yetişen nesil için özlem yok belki ama eskiden gelmiş olanlar için vatan özlemi var” dedi.

Gökhan Aklan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Parktaki detay havadan bakıldığında fark ediliyor Sivas’ın Şarkışla ilçesindeki atıl alan Şarkışla Belediyesi tarafından millet bahçesine dönüştürüldü, parktaki ilginç ayrıntı ise havadan bakıldığında fark edilebiliyor. Sivas’ın Şarkışla Belediyesi, ilçede atıl bir durumda bulunan ve işlevini kaybeden sulama göletini Millet Bahçesine çevirdi. İlginç bir mimari ile hazırlanan proje ile birlikte sulama göletinin yerine yapılan havuz, tepeden bakıldığında AK Parti amblemini andırıyor. 150 bin metrekare alana inşa edilen ve mesire alanı olarak da kullanıma açılan Şarkışla Millet Bahçesi, ilçe halkına ve il dışından gelen misafirlerini ağırlıyor. “Tepeden bakıldığında ampule benziyor” Millet Bahçesi’nin olduğu alanın daha öncelerde atıl bir durumda olduğunu ifade eden Bekir Candemir, “Şarkışla Millet Bahçesi’ndeyiz. Aynı zamanda mesire alanı olarak da geçiyor. 7 yıldır burası atıl bir durumdaydı. Çevresinde bulunan yerler hasarlıydı, kırıktı. Çardaklar yakılmıştı, tekrardan burayı halkımıza kazandırdık. İnsanlarımızı tekrardan buraya topladık. Ailelerin yoğunlukla buraya geldiği bir mesire alanı oldu. Artık eskisi gibi olmadığı için herkes güvenle gelebiliyor. Buraya gelen aileler rahatlıkla pikniklerini yapabiliyorlar, çocuklarımız da eğlenebiliyor. Tepeden bakıldığında ampule benziyor. Siyasi bir parti amblemini andırıyor. Arama motoruna ‘Ampul Park’ yazınca buradaki park çıkıyor” dedi. Millet Bahçesi’ne ilk defa geldiğini ifade eden Yağız Şimşek, “Millet Bahçesi çok güzel. İlk defa geldim ben. Çocuklarımızın oynayabileceği, bizim oturabileceğimiz yerler çok güzel. Çok hoşumuza gitti. Gerçekten çok beğendik, yapanların eline sağlık” dedi.
İstanbul Turkcell’e ‘Türkiye’nin En İyi İş Yeri’ ödülü Odağına her zaman insanı koyan Turkcell, en geniş katılımlı iş yeri araştırmalarından Kincentric Best Employers 2024 programında bir kez daha ‘Türkiye’nin En İyi İş Yeri’ seçildi. Operatör bu ödüle ‘çalışan bağlılığı’, ‘çeviklik’, ‘bağlı kılan liderlik’ ve ‘yetenek’ alanlarındaki yüksek performansıyla layık görüldü. Turkcell, insan odaklı kurum kültürünün başarısını global ölçekteki çalışmalarla tescillemeyi sürdürüyor. İnsan kaynakları ve yönetim danışmanlığı alanında dünyanın önde gelen şirketlerinden Kincentric’in uyguladığı Best Employers programında daha önce de ödüllendirilen operatör, bir kez daha ‘Türkiye’nin En İyi İş Yeri’ seçildi. Dünya genelinde 78 farklı ülkede 20 yılı aşkın süredir, Türkiye’de ise 2006 yılından bu yana uygulanan program kapsamında şirketler, ‘çalışan bağlılığı’, ‘çeviklik’, ‘bağlı kılan liderlik’ ve ‘yetenek’ kriterlerine göre değerlendiriliyor. “Çalışanlarımızı hayatın her alanında destekliyoruz” Turkcell İnsan ve İş Destekten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erkan Durdu, alanında en geniş katılımlı programlardan biri olan Kincentric Best Employers programında bir kez daha ‘Türkiye’nin En İyi İş Yeri’ seçilmekten gurur duyduklarını belirterek, şunları söyledi: “Global ölçekte yapılan bu çalışma, çalışanlarımızın Turkcell kurum kültüründen duyduğu memnuniyeti ortaya koyması açısından çok değerli. Ülkemizde esnek çalışmayı ilk uygulayan şirketlerden biri olarak, çalışanlarımızı hayatın her alanında desteklemeyi sorumluluğumuz olarak görüyoruz. İşe alım süreçlerinden başlayarak çalışanlarımıza en iyi deneyimi yaşatmak istiyoruz. Takım ruhu ve motivasyon bizim için çok önemli. Güçlü altyapımız ve yüksek teknoloji yeteneklerimizle sektörde fark oluşturan pek çok uygulamayı hayata geçiriyor ve çalışan memnuniyetinde çıtayı her zaman daha yükseğe koyuyoruz. Bu vesileyle Turkcell’e gönülden bağlı tüm çalışma arkadaşlarıma bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. Nitelikli insan kaynağımızla, Türkiye Yüzyılını Dijitalin Yüzyılı yapma yolculuğumuza devam edeceğiz.”