İddiaya göre olay, geçtiğimiz günlerde gece saatlerinde Sivrihisar Caddesi’nde meydana geldi. O sırada köpeğini gezdirmekte olan Özge Tunalı, bir taksinin aniden caddeye fırlayan sokak kedisine çarptığını, sürücünün frene basmak bir yana yavaşlamaya dahi tenezzül etmediğini belirtti. Korkudan saldırganlaşan kedi, Tunalı ve arkadaşlarının uzun çabaları sonucunda yakalanarak tedavi altına alındı. Hayvansever Tunalı, taksi sürücüsünün bu tutumunu vicdansızlık olarak değerlendirirken, yaralı kedinin sağlık durumu hakkında bilgi veren veteriner hekim Evren Fatih Mumcu ise bir hayvana çarpılması durumunda araç sahiplerinin nasıl bir yol izlemesi gerektiğini anlattı.
“Çarpan taksi sürücüsü hızını asla yavaşlatmadı”
Olayın gerçekleştiği sırada caddenin boş olduğunu aktaran Özge Tunalı, taksi sürücüsünün oldukça süratli bir şekilde ilerlediğini ve sonrasında kediye çarptığını iddia etti. Tedavi altına alınan kediye ayağına platin takıldığını ifade eden Tunalı, “Saat 23.30 civarıydı, Sivrihisar caddesinde köpeğimi gezdiriyordum. Cadde gayet boştu. O ara kedi yola atladı, çok hızla gelen sarı taksi çarptı ve hızla devam etti. Asla durmadı. Ben o an zaten panikle köpeği arkadaşıma verip kedinin peşine koşasıya kadar taksi uzaklaştı, asla hızını yavaşlatmadı. O akşam çok uğraştık arkadaşımla, uzaktan başka arkadaşlarımı da çağırdım, kediyi yakalamaya çalıştık, ama yakalayamadık. Gece o şekilde geçti. Ertesi sabah yıkıntı bir alanda yakaladık. Kedi zaten arka ayağını sürüyordu, ayağı kırılmıştı ben anlamıştım. Kediyi veterinere getirdim. Ayağında çok ciddi bir kırık ve aynı zamanda çatlak var. Platin takıldı. Hayati riski hala devam ediyor, platinin tutup tutmayacağı belli değil” diye konuştu.
“Yola çıkan kendi çocuğu da olabilirdi”
Söz konusu cadde üzerindeki iş yerlerinde güvenlik kamerası bulunmaması, var olanların ise kayıt almaması sebebiyle taksi sürücüsüne veya aracın plaka bilgisine ulaşılamadı. Olayın sıcaklığıyla plakaya bakamadığını söyleyen ve yaklaşık 4 bin 500 TL veteriner masrafı ile karşı karşıya kalan hayvansever Özge Tunalı, hayvanlara karşı duyarlı olduğunu ve bu tip olayların daha önce de başına geldiğini dile getirdi. Tunalı, insanların bu konuda çok duyarsız olduğunu, sürücülerin frene basmak yerine yola devam etmeyi tercih ettiklerini belirterek, “Hayvanların bir canlı olduğunu unutuyorlar. Eğer o taksici frene basmış olsaydı bu hayvan bu halde olmayacaktı, bu acıları çekmeyecekti. Maddi boyutunu geçiyorum ki ben gönüllüyüm, kendi imkânlarımla bunu yaptırmaya çalışıyorum. Bu hayvanın çektiği acılar, maneviyatı aylar süren zor bir süreç. İnsanları duyarlı olmaya davet ediyorum. Frene basmak gerçekten bu kadar zor olmamalı. En azından durup veterinere götürmeme destek olmasını beklerdim. Ben bu insanın vicdanlı olduğuna inanmıyorum. Yola çıkan kendi çocuğu da olabilirdi. Dilsizler, kendilerini ifade edemiyorlar, ama anlamak isteyen çok şeyi onların bakışlarından anlayabilir” ifadelerini kullandı.
“Sigorta firmaları bu durumlarda veteriner masraflarını karşılıyor”
Yaralanan kedinin bacağı kırık halde kliniğe getirildiğini ve operasyonla platin taktıklarını söyleyen veteriner hekim Evren Fatih Mumcu ise, bu tip durumlarla daha önce de karşılaştıklarını belirtti. Sigorta firmalarının araçların bir hayvana çarpması durumunda veteriner masraflarını karşıladığını aktaran Mumcu, doğru bir yöntem seçilmesinin daha iyi olduğunu ifade etti. Genellikle hasta sahipleri veya duyarlı vatandaşların trafik kazalı kedi veya köpekleri getirdikleri zaman veteriner hekimler olarak belli bir miktar maliyet çıkarttıklarını dile getiren Mumcu, şöyle devam etti:
“Hasta sahiplerinin bu maliyeti kendileri karşılaması gerekiyor. Sonrasında bizim söylediğimiz tutarı faturalandırdıktan sonra sigorta firmasına tahsil edecekler. Bu şekilde yapan birçok hasta sahibimiz var, ama doğru yöntemi uyguladıklarında. Bu görev veteriner hekimin görevi değil, hekimin bununla uğraşması çok doğru değil. Hasta sahipleri, getiren duyarlı vatandaşlar kendileri ödemeleri yaptıktan sonra bizim onlara vereceğimiz fatura ve tutanakla beraber sigorta firmasından kolaylıkla ödemelerini alabiliyorlar. Alan kişiler de var. Eğer ulaşırlarsa kendilerine yöntemlerini anlatırız.”
Mısra Ezginur Göçer - Kazım Ulusoy
