EĞİTİM - 30 Haziran 2022 Perşembe 09:19

Huawei ICT Akademi Programı’nın yeni üyesi Doğuş Üniversitesi

A
A
A
Huawei ICT Akademi Programı’nın yeni üyesi Doğuş Üniversitesi

Huawei’nin dünyada yürüttüğü Huawei ICT Akademi Programı’nın, Türkiye bölümüne Doğuş Üniversitesi de dahil oldu. Üniversitelerde bilişim ve teknoloji ile ilgili alanlarda öğrenim gören yetenekli gençleri geliştirmeyi hedefleyen program kapsamında öğrencilere; 5G, yapay zekâ, ağ teknolojileri gibi konularda ek dersler ve eğitimler veriliyor. Doğuş Üniversitesi, Türkiye’den programa katılan 24’inci yüksek eğitim kurumu oldu.

Üniversitelerle ortaklaşa yürütülen ve kâr amacı gütmeyen Huawei ICT Akademi programı çerçevesinde, öğrencilerin gelecekteki iş yaşamlarına katkı sağlamak amacıyla, tüm dünyada geçerliliği olan Huawei eğitim ve sertifikasyon kursları veriliyor. Bu program ayrıca, şirketler ve eğitim kurumları arasında bir köprü görevi görerek, bilişim sektörü için bir yetenek ekosistemi oluşturulmasına da katkıda bulunuyor.

Doğuş Üniversitesi’nin programa katılımıyla ilgili protokol töreni kurumun İstanbul Dudullu yerleşkesinde düzenlendi. Üniversitenin rektörü Prof. Dr. Turgut Özkan, Mütevelli Heyet Danışmanı Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, Prof. Dr. Tarık Baykara, Prof. Dr. Halit Targan Ünal ve Dr. Öğretim Üyesi Özay Özaydın’ın katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, Huawei Türkiye Kurumsal İlişkiler ve İletişimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Liangdongbo, Kıdemli Basın İlişkileri Müdürü Vahit Bora ve ICT Akademi Programı Yöneticisi Kübra Harput hazır bulundu.

Etkinlikte konuşan Huawei Türkiye Kurumsal İlişkiler ve İletişimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Liangdongbo; “Faaliyetlerimize başladığımız 2002 yılından bugüne Türkiye’nin dijital dönüşümünün çok önemli bir parçasını oluşturan bilişim altyapısının ve ekosistemin gelişimi için çalışıyoruz. Türkiye’de, özellikle teknoloji alanında yetenekli birçok genç var. Bu gençleri hem ICT Akademi hem de diğer projelerimizle destekliyoruz çünkü en büyük katkının insana yapılan katkı olduğuna inanıyoruz. Doğuş Üniversitesi’nin bugün küresel ICT Akademi ailesine katılıyor olmasından dolayı çok mutluyuz. Bu sene, Türkiye’deki 20. yılımızda genç yeteneklere yönelik projelerimizi artırarak devam edeceğiz” dedi.

Etkinlikte Doğuş Üniversitesi adına söz alan Rektör Prof. Dr. Turgut Özkan: “Programın üniversitemiz bünyesinde hayata geçmesi öğrencilerimizin yetkinlik ve iş hayatına atılmalarında önemli bir kilometre taşı olacaktır. Üniversitemizde bilim ve teknoloji alanında yetenekli gençlerin 5G, yapay zekâ ve ağ teknolojileri gibi konularda sertifikasyon kazanmaları onları geleceğe hazırlayacaktır. İşbirliğimizi kutlar, başarılarımızın devamını dilerim” dedi.

Dünyada 110’dan fazla ülkede
Huawei ICT Akademi projesiyle, programa dahil olan üniversitelerdeki akademisyenler, ilk etapta Huawei uzmanları tarafından verilen ön eğitimleri alıyor, sonrasında ise bu eğitim içeriklerini, Huawei'in çevrimiçi öğrenme platformu aracılığıyla öğrencilere aktarıyor. Eğitimleri başarıyla tamamlayan öğrenciler, sertifika almaya hak kazanıyor.

Öğrenciler bu sertifikalara ek olarak, Türkiye'de veya dünya genelindeki uzmanlık dersleri ile ilgili seminerlere katılabiliyor. Bilişim alanındaki küresel yarışmalara başvuru yapma fırsatı da yakalayan öğrenciler; 5G, yapay zekâ, nesnelerin interneti ve bulut bilişim teknolojileri özelinde, Huawei’in çevrimiçi öğrenme kaynaklarına erişim hakkına da sahip oluyor.

Halen 110’dan fazla ülkede yürütülen programdan yılda yaklaşık 150 bin öğrenci faydalanıyor. Türkiye’de 2020 yılından itibaren artan katılımlarla, şu an 24 üniversite ve eğitim kurumundan toplam 2285 öğrenci ICT Akademi’de aktif eğitim alıyor. Programa dahil olan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa ve Yalova Üniversitesi öğrencilerinin oluşturduğu takım, geçen hafta Huawei’in ICT Akademi öğrencileri arasında düzenlediği Uluslararası Bilişim Yetenekleri Yarışması’nda toplam 135 takım arasında üçüncülük derecesi elde etmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.