ÇEVRE - 12 Ağustos 2022 Cuma 23:18

İklim değişikliği florayı etkiledi, arıcılar bu yıl da umduğunu bulamadı

A
A
A
İklim değişikliği florayı etkiledi, arıcılar bu yıl da umduğunu bulamadı

Elazığ’da güzel geçen kış ile bahar aylarında umutlanan ve hasatta rekor bekleyen arıcılar, bu yıl da umduğunu bulamadı. İklim değişikliği nedeniyle zamansız esen rüzgarlar, ani yağışlar, aşırı sıcaklar, dolu gibi hadiseler bitki örtüsünü ve buna bağlı olarak bal üretimini olumsuz etkiledi.

Ülke genelinde olduğu gibi Elazığ’da da bu yıl bol yağışlı kış ve bahar ayları yaşandı. Geçen sene yaşanan kuraklık ve toz taşınımıyla son 10 yılın en düşük verimini alan ve bu yıldan çok ümitli olan arıcılar umduğunu bulamadı. İklim değişikliği nedeniyle endemik bitkilerde adaptasyon sorunu yaşanırken, yine zamansız esen rüzgarlar, ani yağışlar, aşırı sıcaklar ve dolu gibi meteorolojik olaylar bitkileri olumsuz etkiledi. Bu durum paralel olarak kentte 100 bin kovan ile faaliyet gösteren bin 100 arıcıyı da olumsuz etkiledi. Kovan başı 6 ile 8 kilo bal alınırken, 500-600 ton arası rekolte bekleniyor.

İklim değişikliği florayı etkiledi, arıcılar bu yıl da umduğunu bulamadı

"Bal hasadı noktasında umduğumuzu bulamadık"

Elazığ ortalamasına bakıldığında kovan başına 12 kilogram bal alınması gerektiğini belirten Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı kimyager Fırat Canbay, "Türkiye genelinde bu ortalama 15 kilogramda gerçekleşiyor. Geçen yıl bu bölgede 4 ile 6 kilogram civarında kovan başına bir verim elde ettik. Bunun da bölgedeki rekolteye yansıması ortalama 500 ton civarında oldu. Bu yıl da bal sağım sezonuna girdik. Geçen yıldan bir farkı yok. Geçen yıl nasıl kötü geçtiyse bu sene de olumsuzluklar neticesinde sağımdan çok beklentimiz söz konusu değil. Güzel bir kış mevsimi yaşamıştık. Arıcılık sektörü açısından çok olumlu gelişmeydi. Bahar ayları da gerçekten güzel gelişti. Ancak geldiğimiz bal hasadı noktasında umduğumuzu bulamadık” dedi.

"İklim değişikliği üzerindeki etkisini arıcılarımız yaşamaktadır"

Bölgede bal hasadının başladığını aktaran Canbay, “Bizlerin sahada almış olduğu bilgi neticesinde bölgemizde bu sene takriben geçen yıla paralel bir verim olduğunu görmekteyiz. Ortalama kovan başına 6 ile 8 kilogram bir verim alıyoruz. Rekolte olarak da 500 ile 600 ton civarında bu bölgede bal alımı gerçekleştireceğiz. Bu noktaya gelmesine baktığımız zaman küresel ısınmanın iklim değişikliği üzerindeki etkisini arıcılarımız yaşamaktadır. Çünkü arıcılık dediğimiz zaman doğa ile temaslı bir meslek. Arıcı ne kadar mücadele verirse versin, emeğini işin içine katarsa katsın yüzde 75 doğanın bir etkisi söz konusudur. Doğadaki bitkinin nektar vermesi için tüm şartların olgunlaşması lazımdır. Bu bölgedeki bal bitkisine baktığımız zaman endemik bir bitki üzerine yoğunlaşmıştır. Yıllarca arıcılar ballarını bu endemik bitkilerden sağlamışlar. Şu anda bitkide adaptasyon sorunu yaşanmaktadır. Özellikle bu endemik bitkilerden arıcılarımız sorunsuz bir şekilde verim alırken son yıllarda ürün almada çok ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Küresel ısınmanın beraberinde getirdiği iklim değişikliği meteorolojide oluşan ekstrem olayların hepsini içine katmaktadır. Özellikle zamansız esen rüzgarlar, anı yağışlar, aşırı sıcaklar, bunlar doğadaki bitki örtüsü üzerinde olumsuz yansıması olmaktadır. Arı ne kadar iyi olursa olsun balın geldiği kaynak bitkidir" diye konuştu.

"25 yılın en iyi ilkbaharını yaşadık ama bal sezonuna gelince tam tersi oldu"

340 kovanla arıcılık yapan Levent Kenkül ise, "Sağım sezonu başladı. Bu sezon ilkbahar mevsimi çok iyi geçti. Arıcılar olarak hepimiz çok umuluyduk. Son yılların en iyi senesi olarak bakılıyordu. Arıcılık yaptığım 25 yılın en iyi ilkbaharını yaşadık. Ama bal sezonuna gelince tam tersi oldu. 25 yılın en kötü bal sezonu
oluyor. İlkbaharda arı ne kadar bal getirmiş ise onunla yetindi. Sezonun başında bir yağmur, dolu geven çiçeğini yıkadı. Büyük bir zarar verdi. O zarar sonrasında da geven ve diğer bitki örtüsünden arı bir şey alamadı. Geçen yıl da iyi değildi. Geçen yıl bahar iyi değildi, bal mevsimi iyiydi. Bu yıl ise tam zıt oldu. Şimdi bal mevsimi kötü, ilkbahar iyi geçti. İklim son yıllarda iyi gitmiyor. İlkbaharda biz bir rekor kırarız dedik. 25 yılın en iyisi olur diye herkes o ümitle beklerken ters köşe olduk" şeklinde konuştu.

Kamil Can Kılıç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Başkan Selçuk Alıç: "MHP yerel seçimlerde Kütahya’da yeni bir zafer elde etmiştir" Milliyetçi Hareket Partisi Kütahya İl Başkanı Selçuk Alıç, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Kütahya’da bugüne kadar en yüksek oyunu 2024 yerel seçimlerinde aldığını söyledi. Başkan Alıç, yaptığı açıklamada, "Hemşerilerimiz kararını sandıkta vererek yeni dönemin Kütahya Belediye Başkanını seçmiş, bizlere de belediye meclis üyelerimiz ile birlikte Belediye Meclis’imizde Kütahya’mız için alınacak kararlarda denetim ve kontrol yetkisini vermiştir. Kütahya’mızın hakkını dün olduğu gibi bugün de en iyi şekilde savunmaya ve üstümüze düşen ne olursa olsun hemşerilerimizin adına yapmaya hazırız. 2023 Genel Seçimlerinde Kütahya Merkezde aldığımız oy sayısı 16,525, ilçeler dahil aldığımız oy toplamı 49,940’dır. 2024 Yerel Seçimlerinde Kütahya Merkezde aldığımız oy sayısı 40,110, ilçeler dahil almış olduğumuz toplam oy sayısı ise 70,956 olmuştur. 6 ilçemiz ve 5 beldemiz; Simav, Gediz, Emet, Altıntaş, Çavdarhisar, Hisarcık, Tunçbilek, Eskigediz, Çitgöl, Akdağ, Kuruçay hemşerilerimizin teveccüh ve takdirleriyle Partimize kazandırılmıştır. Ayrıca yine 2024 Yerel seçimlerinde İl Genel Meclisi üye sayımız 12’ye yükselmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi bugüne kadar en yüksek oyunu 2024 yerel seçimlerinde alarak Kütahya’da yeni bir zafer elde etmiştir. Bu zafer bir iki aylık seçim çalışması ile değil yaklaşık 4 yıldır izlediğimiz seçim stratejimiz ve her an vatandaşlarımızla bir arada olmanın sonucuyla kazanılmıştır" diye konuştu. "Hamd olsun mahcup olmadık, mağlup düşmedik" İhanetlere, istikrarsızlık ve iftiralara karşı kararlı duruşlarının devam edeceğini dile getiren Alıç, "Milliyetçi Hareket Partisinin siyaseti, kalın çizgilerle ihata edilmiş akıl ve ahlak sınırları çerçevesinde dengeli, derinlikli, sabırlı, tutarlı ve ilkelidir. Milliyetçi Hareket Partisi bu kutlu amaca ne pahasına olursa olsun onurla ve yılmayan bir mücadele azmiyle hizmet edecektir. “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” anlayışımıza uygun hareket etmeyi vicdan görevi sayarız. Genel başkanımız, Bilge Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin de söylediği gibi; Milliyetçi Hareket Partisinin asil mensupları bu mükâfatın ikramıyla yarım asırdan fazladır siyaset meydanındadır, siyasi mücadele hâlindedir. Hamd olsun mahcup olmadık, mağlup düşmedik. Bizim için siyaset çıkarların at gibi yarıştığı, üzerine bahislerin oynandığı, ’ne kazanırım ne kaybederim’ çetelesinin tutulduğu bir hipodrom değildir. Bizim içim siyaset koltuk, makam ve para aracı değildir. Milliyetçi Hareket Partisi klasik siyaset mücadelesinin ötesinde; davasının hukukunu, Türk milletinin tarihî, kültürel ve ekonomik haklarını hem savunmak hem de sonuçlandırmakla mükelleftir. Türkiye Yüzyılı hedefinin ufuk çizgisi olan Cumhur İttifakı’nın ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin kararlı, heyecanlı, yürekli azminin devam edeceğini, canla başla ayırmadan, ayrıştırmadan çalışmalarımızı sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz. Milliyetçi Hareket Parti’mizin dün olduğu gibi bugün ve yarın da kararlı, yürekli ve inançlı şekilde yoluna devam edeceğini herkes bilmelidir. Sözümüz söz, duruşumuz nettir" ifadelerini kullandı.
Sinop Sinop’ta yaraları tedavi edilen doğaya salındı Sinop’ta yaralı bulunan yılan kartalı, şahin ve peçeli baykuş tedavileri sonrası Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan, Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrenciler tarafından doğaya salındı. Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile birlikte Doğa Koruma ve Milli Parklar 10. Bölge Müdürlüğü, Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret etti. Klinik, bakım ve ameliyat alanlarında incelemelerde bulunan Vali Özarslan, Bölge Müdürü Orhan Çatalçam’dan, yaban hayvanlarına yönelik yürütülen tedavi ve rehabilitasyon çalışmaları hakkında bilgiler aldı. Doğa, Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü çalışanlarına gösterdikleri gayret ve emekten dolayı teşekkür eden Vali Özarslan Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile birlikte yaralı olarak bulunan ve tedavileri tamamlanan yılan kartalı, şahin ve peçeli baykuşları doğaya saldı. Sarıkum Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından, 2023 yılında yüzde 60 oranında tedavi başarısı elde edilerek, 300’ün üzerinde yaralı yaban hayvanı yapılan tedavileri sonrasında doğaya salındığı bildirildi. Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nde yaralı hayvanlara her türlü cerrahi müdahaleyi yapma imkanına sahip olduklarını vurgulayan Bölge Müdürü Orhan Çatalçam, "Burada iki veteriner arkadaşımız var. Hayvanlara her türlü cerrahi müdahaleyi yapabiliyorlar. O noktada teknolojik altyapımız gayet gelişmiş durumda" dedi. Öte yandan Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin içinde ameliyathane, radyoloji ve yoğun bakım üniteleri de bulunan Türkiye’deki 5 merkezden biri olduğu belirtildi.