POLİTİKA - 23 Şubat 2019 Cumartesi 12:12

İmamoğlu: 'İstanbul'u hasta ettiler, iyi etmeye geldik'

A
A
A
İmamoğlu: 'İstanbul'u hasta ettiler, iyi etmeye geldik'

CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, "İstanbul'u ne yazık ki üzülerek söylüyorum hasta ettiler. Biz güler yüzümüzle, inancımızla, projelerimizle insanlarla olan güzel temaslarla hem İstanbul’u hem de İstanbulluları iyi etmeye geldik, hepsini iyileştireceğiz hiç kuşkunuz olmasın” dedi.

31 Mart Yerel Seçim çalışmalarını Fatih’te sürdüren Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, bir otelde düzenlenen sabah kahvaltısında Trabzonlu Derneklerle bir araya geldi. Toplantının olduğu salonda katılımcıların yoğun ilgisiyle karşılanan İmamoğlu, tek tek masaları gezerek vatandaşları selamladı. Program kapsamında konuşma yapan İmamoğlu, burada seçim vaatlerini ve çözüm önerilerini anlatarak, vatandaşlardan seçime yönelik destek istedi. 

“İstanbul iyi ve mutlu olursa, Türkiye iyi ve mutlu olur”

Trabzon Dernekleri buluşmasında konuşma yapan CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, “İstanbul’dayız burada yaşıyoruz. Doğduğumuz topraklarımız var ama artık doyduğumuz topraklardayız ve her birey gibi bu topraklara mesuliyet duygusu içinde İstanbul’a hizmet etmek, sorunlarına duyarlı olmak zorundayız. Bu güzel kent iyi yönetilmiyor.

Bu güzel kentte insanlar mutsuz bu güzel şehirde ne yazık ki insanlara sorduğumuzda ben bu şehirde mutsuzum, fırsatını bulsam giderim diyenlerin oranı neredeyse yüzde 61-62 seviyesinde bu çok açık, bunları yaptığımız araştırmalardan söylüyorum. Halbuki burada tanıdığımız 2’nci 3’üncü nesil burada doğmuş hemşerilerimiz var. Dolayısıyla hayatımız burada, bu güzel kente olan sorumluluk duygumuzu, aynı zamanda bu ülkeye olan sorumluluk duygumuz. Çünkü İstanbul iyi ve mutlu olursa, Türkiye iyi ve mutlu olur. İstanbul iyi olmazsa ne yazık ki Türkiye’nin durumu da iyi olmaz. İstanbul’da ekonomi kötü olduğu için Türkiye’de de kötü. Yani Türkiye’nin motor gücü İstanbul’dur” dedi.

“İstanbul’u hasta ettiler, İstanbul hasta”

İstanbul’un iyi yönetilemediğini söyleyerek konuşmasına devam eden Ekrem İmamoğlu, “İstanbullu ne yazık ki üzülerek söylüyorum hasta ettiler. İstanbul’u hasta ettiler, İstanbul hasta. Ben söylemiyorum daha 2 gün önce TÜİK verileri söylüyor. Psikolojik olarak insanlarımızın iyi olmadığını söylüyor. 12 milyon üzerinde psikolojik sorunlarından dolayı ilaç tüketen bir millet olduk. Dünyada nüfusuna göre böyle bir rakam yok. Yani insanın mutsuz olması demek, şehirlerin mutsuz olması demek. Şehir hastaysa o şehirde yaşayanları da hasta eder. Biz güler yüzümüzle, inancımızla, projelerimizle insanlarla olan güzel temaslarla hem İstanbul’u hem de İstanbulluları iyi etmeye geldik, hepsini iyileştireceğiz hiç kuşkunuz olmasın” diye konuştu.

“Bir an önce bu ayıba son versinler”

Geçtiğimiz günlerde başlatılan Tanzim satışı konusuna ilişkin eleştiriler de bulunan İmamoğlu, " bu şehirde sorunları aşan, problemleri aşan bir İstanbul var etmeliyiz. İstanbul’un en önemli sorunu şu anda hayat pahalılığı. Her 4 gençten birisi işsiz. Her 10 insandan neredeyse 2’si işsiz, bu kadar sorunlu bir dönemdeyiz. Ticareti hepimiz takip ediyoruz, durmuş bir şehir var. Neyi konuşuyoruz? Tanzim satışı konuşuyoruz. Tanzim satış iyi bir şeydir. Ama bu işin yapılma modeli vardır. Tanzim satış ihtiyacı olan insanları kuyruğa dizip televizyonlarda afişe etme işi değildir. Bunu yapanlar bir politika, üretim ve insanlara ucuz gıda erişimi olarak tanıtmaları kadar ayıp bir şey olmaz. Bir an önce bu ayıba son versinler. O insanları deşifre ederek, o insanları utandırarak değil, o insanlara ucuz gıda erişimi sağlayalım, ama bu işi modelini seçime bir ay kala yapıyorlarsa adam gibi yapsınlar, yapamıyorlar, bilmiyoruz diyorlarsa gelsinler anlatalım” şeklinde konuştu.

“Siyaset yaptılar, bu bir suç duyurusudur”

Kartal’daki bina faciasına değinen İmamoğlu, “Damarına kadar siyaset yaptılar. Burada kentsel dönüşümü geçirmeyelim oy kazandırırız. Depremin oyu olur mu? Bak Kartal’da bina çöktü 21 canımız gitti hiçbir şey yapmadılar, sizi temin ederim. Siyaset yaptılar, bu bir suç duyurusudur, onu söyleyeyim. Biz siyaset yapmayacağız, insanlara güvenli şekilde evlerini vermek için ister AK Partili olsun, ister MHP’li olsun, ister CHP’li, İYİ Partili, Saadet Partili, HDP’li olsun, kim olursa olsun ben vatandaşıma güvenli yuvasını vermek için can siper hane çalışacağım, hepinizin huzurunda Trabzonlu sözü veriyorum” ifadelerini kullandı.  

Ferhat Yasak - Mehmet Başa

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Çetinkaya, “Benim mahallem, şehrim, 7/24 hizmete layık” AK Parti Karabük Belediye Başkan Adayı Özkan Çetinkaya, Yeşil Mahalle Taşkent Caddesi’nde düzenlenen iftar programında vatandaşlarla bir araya geldi. Ramazan ayının bereketini ve birlik beraberlik ruhunu pekiştirmek adına düzenlenen buluşmada, Çetinkaya, vatandaşlarla bir araya gelerek sohbet etti. Mahalle sakinleriyle samimi bir atmosferde geçen iftar programında, vatandaşlar da belediye başkan adayıyla fikir alışverişinde bulundu. Konuşmasında, mahalle halkının taleplerini ve beklentilerini dikkate alacaklarını belirten Çetinkaya, Karabük’ü gerçek belediyecilikle buluşturacaklarını ve mahalle sakinlerinin yaşam kalitesini artırmayı hedeflediklerini vurguladı. “Benim mahallem, benim şehrim, 7-24 saat hizmete layık” Çetinkaya, “Şimdi bakın 15 yıl geçmiş. 15 gün değil, 15 saat değil, 15 hafta değil, 15 ay hiç değil tam 15 yıl geçmiş Esentepe ye asfalt atmak seçime 15 gün kala akla gelmiş. Benim şehrimde, benim mahallemde buna layık değil. Benim mahallem, benim şehrim, 7-24 saat hizmete layık. Sizlere söz veriyorum. Her dakika, her saat, hemşehrilerime, şehrime, Karabük’üme hizmet etmenin mücadelesi içerisinde olacağım” dedi. Mahalle sakinleri, Çetinkaya’ya büyük ilgi gösterirken, 1 Nisan sabahında Çetinkaya’yı başkan olarak görmek istediklerini ifade ettiler. Programa AK Parti Karabük Milletvekili Ali Keskinkılıç ve AK Parti Karabük İl Başkanı Ferhat Salt katıldı.
Konya Ramazan’da kilo almamak için metabolizmayı hızlandıran öneriler Diyetisyen Merve Sena Nazlı, oruç tutanlar için metabolizmayı hızlandıran önerilerde bulunarak, “Hamur işleri, yağlı-tuzlu yiyecekler kan şekeri dengesini bozup acıkmaları arttırabilir. Sahur ve iftarda yeterli besin alınmadığı zaman metabolizma yavaşlar ve kilo alımı başlar. Ramazan’da yeterli sıvı tüketimine ve protein ağırlıklı beslenmeye dikkat edilmeli” dedi. Oruç tutmak; bedeni arındırmaya ve sindirim sistemini dinlendirmeye yardımcı olur. Ancak Ramazan ayında yetersiz beslenildiği durumlarda; yorgunluk, susuzluk, baş-mide ağrısı görülebilir. Oruç tutarken bu sıkıntıların yaşanmaması için dengeli beslenmenin önemine dikkat çeken Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen Merve Sena Nazlı, oruç tutanlar için metabolizmayı hızlandıran önerilerde bulunarak, “Hamur işleri, yağlı-tuzlu yiyecekler kan şekeri dengesini bozup acıkmaları arttırabilir. Sahur ve iftarda yeterli besin alınmadığı zaman metabolizma yavaşlar ve kilo alımı başlar. Ramazan’da yeterli sıvı tüketimine ve protein ağırlıklı beslenmeye dikkat edilmeli” dedi. Ramazan ayında iftarda çok fazla yemek ne kadar zararlıysa, tek öğün ile gün boyu oruç tutmanın da o kadar zararlı olduğunu belirten Diyetisyen Merve Sena Nazlı, "Oruç tutarken dengeli ve ölçülü beslenmeye, ayrıca yeterli sıvı almaya da özen gösterilmesi gerekiyor. Sahur ve iftarda yeterli besin alınmadığı için metabolizma da yavaşlıyor ve kilo alımı daha çok artıyor" diye konuştu. "Sahurda protein içeriği zengin besinler tüketilmeli" Hamur işleri, yağlı-tuzlu yiyeceklerin kan şekeri dengesini bozup, acıkmaları arttırabileceğini ifade eden Merve Sena Nazlı, Sahur öğününde hamur işlerinden uzak durulması gerekiyor. Sahur da protein içeriği zengin olan besinler tüketilmeli. Protein içeriği zengin besinler, gün boyu hem daha enerjik olunmasını sağlar hem de metabolizmanın yavaşlamasını engeller. Çok tuzlu olmayan peynir, yumurta, ceviz-badem-fındık, yeşillik, yoğurt, tam tahıllı ekmeklerin yer alacağı hafif kahvaltı öğünleri tercih edilmelidir" şeklinde konuştu. "İftarı ikiye bölün" İftarda açlığın verdiği hissiyatla çok hızlı yemek yenildiğine dikkat çeken Diyetisyen Merve Sena Nazlı, "Bu da şişkinlik, mide ağrıları, reflü şikayetlerine yol açabilmektedir. Bu şikayetlerin yaşanmaması için iftar öğününün ikiye bölünmesi gerekir. Öncelikle 1-2 bardak oda ısısında su ile başlanmalı, ardından kan şekerinin dengelenmesi için 1 adet hurma tercih edilmelidir. İftara 1 kase çorba ile başlamak, çorba bittikten sonra 10-15 dakika ara vermek fazla kilo alımını önleyebilir. Çünkü beyin doyma emrini yemeklerden 15-20 dakika sonra verir. Bu yüzden yemekleri hızlı yemekten kaçınmak, yavaş ve çok çiğneyerek tüketmek gerekir. Ara verdikten sonra ana yemek, salata, yoğurt, tam tahıllı ekmek gibi sağlıklı karbonhidrat ile devam etmek önemlidir. Ana yemek tercihleri dönüşümlü olarak et, tavuk, balık, kıymalı sebze yemekleri şeklinde olabilir. Ramazanda kuru baklagiller tüketimi oldukça azalmaktadır. Lif kaynağı olan bu grup salatalara ilave edilebilir. Beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik indeksi yüksek olan yiyecekler yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek tercih edilmelidir. Kızartma, kavurma gibi sağlıksız pişirme yöntemlerinden uzak durulmalıdır. Tatlı ihtiyacı, şerbetli tatlılar yerine Ramazan ayının vazgeçilmezi olan güllaç gibi sütlü tatlılardan ya da meyve tatlılarından karşılanmalıdır” şeklinde açıklamalarda bulundu. "Çay-kahve, su yerine geçmez" Ramazan ayında önemli konulardan birinin de yeterli sıvı alımı olduğunu vurgulayan Merve Sena Nazlı, "Yeterince sıvı alınmazsa su ve mineral kaybı olarak, bayılma, baş dönmesi gibi sağlık sorunları yaşanabilmektedir. İftar-sahur arasında en az 1,5 litre su içilmesi gerekir. Çay-kahve gibi içecekler su yerine geçmez. Aksine bu tarz içecekler sıvı kaybını daha da arttırmaktadır. Bu yüzden her 1 bardak çay içerken yanında 1 bardak su tüketmeye özen gösterilmelidir. Eğer su içmek zorluyorsa, aromatik olarak içerisine limon, nane, salatalık, tarçın gibi eklemeler yapılmalıdır. Bu sayede de metabolizma hızlandırılabilir. Ayrıca iftardan 1-2 saat sonra hafif bir yürüyüş yapmak metabolizmayı hızlandırarak bağırsakların çalışmasına yardımcı olacaktır” dedi.