EKONOMİ - 21 Ocak 2022 Cuma 16:18

İş Bankası'ndan lisanslı depoculuğun geliştirilmesine destek

A
A
A
İş Bankası'ndan lisanslı depoculuğun geliştirilmesine destek

İş Bankası, Türkiye Ürün İhtisas Borsası ile gerçekleştirdiği iş birliği kapsamında Elektronik Ürün Senetleri’ne dayalı kredi imkanı sunuyor.

Türkiye’de tarım sektörü dünyadaki değişimlere ayak uydurarak dönüşüyor. Üreticinin pazara ve finansmana daha rahat erişiminin de kapısını açacak etkiye sahip bu dönüşüm, zirai teknikler konusunda gelişimin yanı sıra tarım ekosisteminde teknoloji ve dijitalleşmenin daha yoğun kullanımını da içeriyor. Tarım ürünlerinin finansallaşması, vadeli piyasaların oluşması, gıda-tarım/Elektronik Ürün Senetleri (ELÜS) yatırım fonları gibi araçların ortaya çıkması, tarımın finansmanında menkul kıymetleştirme uygulamaları hem sektör hem de Türkiye açısından önem taşıyor. İş Bankası, Türkiye Ürün İhtisas Borsası ile gerçekleştirdiği iş birliği kapsamında Elektronik Ürün Senetleri’ne dayalı kredi imkanı sunuyor.

ELÜS’lerle daha geniş kitleler finansman imkânına kavuşuyor
Türkiye Ürün İhtisas Borsası’nın (TÜRİB) alım satımına aracılık ettiği ELÜS’ler ile hem çok daha geniş kitleler finansman imkânına kavuşuyor hem de piyasada oluşan fiyattan/hareketlerden faydalanabiliyor. ELÜS, bu özellikleriyle yatırımcılar için TÜRİB sayesinde değerlendirilebilen bir yatırım aracı, üreticiler ve tüccarlar için de bir finansmana erişim çözümü haline geliyor.

“2021’de önceki yılın 3,6 katı ELÜS kredisi kullandırdık”
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek, yaptığı açıklamada, tarım sektörünün derinleşmesinin, farklı finansal araçların kullanıma sunulmasının lisanslı depoculuk faaliyetlerinin gelişmesi açısından çok önemli olduğunu vurguladı. Şimşek, “Bu anlamda TÜRİB’in varlığı ve sunduğu hizmetler çok kıymetli. Lisanslı depolar, tarım üretiminin kayda alınarak bu alandaki politikaların daha sağlıklı oluşmasını, uzun süreli saklama olanağıyla fiyat dalgalanmalarının kontrol altına alınmasını ve gıda güvenliğini sağlıyor. Biz de TÜRİB ile olan işbirliğimiz sayesinde üreticilere, çiftçilere elektronik ürün senetlerine dayalı kredi imkânı sunuyoruz. Böylece üretici ve tüccarlar, kendilerine ait ELÜS’leri bankalara teminat olarak göstererek rahatlıkla finansman imkânına kavuşabiliyor” diye konuştu.

2021 yılında kullandırdıkları ELÜS kredilerinin tutarının önceki yılın yaklaşık 3,6 katında olduğunun altını çizen Şimşek, “Bu gelişme sektörün derinleşmesi açısından son derece sevindirici. Bu konuda çalışanlarımızı da eğitiyor, müşterilerimizin ihtiyaçlarını zamanında anlayıp hızlı çözüm üretebilmeleri için lisanslı depoculuk işleyişiyle ilgili eğitimler veriyoruz” dedi.

“156 depo, hububat rekoltesinin yüzde 25’ine yakınına ev sahipliği yapacak potansiyele ulaştı”
TÜRİB Genel Müdürü Ali Kırali ise şunları söyledi: “Borsamızın içerisinde yer aldığı ekosistemin temeli, tarım ürünlerinin dijitalleştirilip, tedavül kabiliyeti olan senede dönüştüren ELÜS ve saklandığı lisanslı depolardır. 41 il, 125 ilçe, 223 farklı lokasyonda 8,3 milyon ton saklama kapasitesi ile hizmet veren 156 lisanslı depo, Türkiye hububat rekoltesinin yüzde 25’ine yakınına ev sahipliği yapabilecek potansiyele ulaşmıştır. ELÜS’ler sağlam ve likiditesi yüksek kredi teminatıdır. ELÜS kredileri de lisanslı depoculuğun gelişiminde ve ELÜS’ün kullanımının yaygınlaştırılması açısından önem ve destek verdiğimiz bir finansman çözümüdür. Çiftçimizin finansmana daha kolay ulaşması için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) desteği ile ELÜS’lerin teminat olarak kabul edilebilirliğinin kolaylaştırılması sağlanmıştır. BDDK, ELÜS’lerin daha yüksek teminat oranı ile dikkate alınması için ilgili mevzuatta değişikliğe giderek ELÜS’leri ‘İkinci Grup Teminatlar’ altında sınıflandırmıştır. Çiftçimizin finansmana erişiminde bankacılık sektörü ile ihtiyaçların belirlenmesi, süreçlerin iyileştirmesi çerçevesinden iş birliğine önem veriyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Merkez Bankası faizi değiştirmedi Para Politikası Kurulu, politika faizinin yüzde 50 seviyesinde sabit tutulmasına karar verdi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararını açıkladı. Para Politikası Kurulu (PPK) , politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 50 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdi. Karar metninde aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğinin altı çizildi. Karar metninde Mart ayında aylık enflasyonun ana eğiliminin, devam eden zayıflamaya rağmen öngörülenden yüksek gerçekleştiği ifade edilerek, “Tüketim malı ve altın ithalatındaki seyir cari dengedeki iyileşmeye katkı verirken, yakın döneme ilişkin diğer göstergeler yurt içi talepte direncin sürdüğüne işaret etmektedir. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip etti. Mart ayında atılan adımların etkisiyle finansal koşullar önemli ölçüde sıkılaşmıştır. Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon 2024 yılının ikinci yarısında tesis edilecektir” denildi. Metinde Kurul’un; makroihtiyati politikaları, piyasa mekanizmasının işlevselliğini ve makro finansal istikrarı koruyacak nitelikte uygulamayı sürdürdüğü işaret edilirken, kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenmeye devam edileceği ifade edildi. Metinde likidite gelişmelerinin yakından takip edilerek, gerektiğinde sterilizasyon araçlarının etkin şekilde kullanılmaya devam edileceği vurgulandı. Metinde şu ifadeler yer aldı: “Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır. Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır.”
İzmir Altay’da Özgür’e büyük gurur Altay’ın 36 yaşındaki sol bek oyuncusu Özgür Özkaya, Altay Sosyal Dayanışma Spor Kulübü Derneği tarafından camianın sembol isimlerinden Erdoğan Tözge anısına verilen “Erdoğan Tözge Hizmet Ödülü”nün sahibi oldu. Altay Sosyal Dayanışma Spor Kulübü Derneği tarafından bu yıl 7. kez düzenlenen ve camianın sembol isimlerinden Erdoğan Tözge anısına verilen “Erdoğan Tözge Hizmet Ödülü”, siyah-beyazlı takımda 2018-19 sezonundan bu yana forma giyen kaptan Özgür Özkaya’ya verildi. Alsancak’taki Altay Vakfı’nda gerçekleşen törene pek çok eski yönetici ve futbolcu katılırken Özkaya’ya ise ödülünü derneğin eski başkanlarından Aybars Akoğlu takdim etti. Akoğlu, tecrübeli futbolcunun en zor zamanlarda takıma ağabeylik yapması nedeniyle bu ödüle layık görüldüğünü ifade etti. Daha sonra açıklamalarda bulunan Özgür Özkaya, Altay formasını giymekten gurur duyduğunu dile getirerek, “Bana bu gururu yaşattığınız için çok teşekkürler. Altay forması altında çıktığım her maçta tüylerim diken diken oluyor. Bu kulüpte oynamaktan çok mutluyum. Kaptan Aytekin, Büyük Mustafa ve Orhan Üstündağ’ın taktığı kaptanlık pazubandını takmaktan gurur duyuyorum. Erdoğan Tözge Altay’a Hizmet Ödülü’nü almak benim için çok anlamlı. Erdoğan Tözge’nin söylediği gibi ’Büyükler Ölmez’. Bana bu ödülü layık görenlere teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Artvin Artvin’de kayma ve çatlamaların meydana geldiği viyadük sürücüleri tedirgin ediyor Artvin-Erzurum karayolu üzerinde Yusufeli Barajı kapsamında yapılan Şilenkar Viyadüğünde kayma ve çatlamalar meydana geldi. Sürücüleri tedirgin eden kayma ve çatlaklar için inceleme başlatıldı. Artvin’in Yusufeli ilçesinde Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen Yusufeli Barajı ve HES projesi kapsamında ilçenin yeni yerleşimine ulaşım sağlayacak yollar geçtiğimiz yıllarda hizmete açıldı. Artvin-Erzurum karayolunun 75. kilometresinde bulunan 530 metre uzunluğundaki Şilenkar Viyadüğü de baraj kapsamında yapılarak bir süre önce hizmete açıldı. Aynı zamanda Karadeniz’i Doğu Anadolu’ya bağlayan güzergahlardan biri olan viyadük üzerinde bulunan şeritler kaymadan kaynaklı kıvrımlı hale gelirken, yer yer gözle görülür açılmalar da oluştu. Baraj gölü sonrası yaşanan kaymadan kaynaklı olduğu belirtilen çatlamalar için Karayolları Bölge Müdürlüğü teknik ekipleri inceleme başlattı. “Dağın viyadüğe baskı yaptığı söyleniyor” Bölge halkından Serhat İnce konuyla ilgili yaptığı açıklamada “İşhan köyünde bulunan ve 530 metre uzunluğuna sahip Şilenkar Viyadüğü barajdan sonra yapılan bir viyadük. Yusufeli girişinde bulunan ve çökmelerin meydana geldiği tünelle aynı kaderi yaşıyor. Burada da su dolduktan sonra köprünün üzerine doğru dağın baskı yaptığı söyleniyor. Konudan yetkililerin bilgisi var. Fakat bizi yine de tedirgin ediyor. Çünkü halen daha kullanmaktayız. Bu yol Doğu’yu Karadeniz’e bağlayan yol. Bu bölge özelikle yazın oldukça yoğun oluyor. Köprünün üzerinde olan şeritte hafif bir kaymalar oldu buda viyadükte kaymaların yaşandığını gösteriyor" dedi.