GÜNDEM - 22 Ocak 2021 Cuma 09:54

İzmir sallanıyor, bölgede deprem fırtınası yaşanıyor

A
A
A
İzmir sallanıyor, bölgede deprem fırtınası yaşanıyor

İzmir'in Seferihisar açıklarında meydana gelen 4,5 şiddetindeki depremi değerlendiren İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bölgede deprem fırtınası yaşandığını söyledi. Sözbilir ayrıca, bölgede şiddeti 4,5 - 5 arası değişebilecek artçı depremlerin yaşanabileceğinin de altını çizdi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Ege Denizi’nde dün saat 02.37’de merkez üssü Seferihisar açıklarında 4,5 şiddetinde deprem meydana geldi. Seferihisar’a 21.44 kilometre uzaklıkta meydana gelen depremin derinliği 6.91 kilometre olarak ölçüldü. İzmir ve Manisa’da hissedilen depremde, ilk belirlemelere göre herhangi bir hasar meydana gelmezken, saat 02.28’de 3,9, 02.31’de 3,0 büyüklüğünde olmak üzere iki ayrı deprem daha meydana geldi.

"Artçı deprem sınıfında değerlendirebiliriz"

Sabah saatlerinde meydana gelen depremle ilgili değerlendirmede bulunan İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bu depremin 30 Ekim'de yaşanan 6,6 şiddetindeki depremin artçısı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Sözbilir, "Son 24 saatte yaşanan depremleri biliyorsunuz. Sabah saat 02.37'de 4,5 büyüklüğünde bir deprem yaşadık. Depremden önce de sonra da artçı depremler vardı bu bölgede. Bu depremler aslında Samos fayının artçı depremleri sınıfında değerlendirilebilir. Uluslararası istasyonların da odak mekanizma çözümleri çıkmış durumda. Kırılan bu fay parçası doğu-batı uzanımlı ve kuzey eğimli dediğimiz normal bir mekanizmasında deprem üretmiş oldu. Bu da Samos fayına uygun bir deprem. Dolayısıyla artçı deprem sınıfında değerlendirebiliriz. Ama 30 Ekim depreminden bu güne geçen 2,5 aylık süreci düşündüğümüzde bunların içinde artçı olmayan depremlerde var. Bu depremlerin bir kısmı hem Samos fayının hem batısındaki hem doğusundaki hem de kuzeyindeki faylardan kaynaklanmış durumda. Dolayısıyla bu bölgede denizin altındaki fayların birbirlerini tetiklediğini söyleyebiliriz" dedi.

"Belli dönemlerde deprem fırtınası yaşanacak bu bölgede"

Geçtiğimiz yıl Manisa'nın Akhisar ve Kırkağaç ilçelerini etkileyen depremle aynı özellikte bir deprem olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Samos faylarında da aynı özelliklerin yer aldığını ve bir deprem fırtınasının yaşanabileceğinin altını çizdi. Sözbilir, "Bu tetiklenme bu şekilde geliştiği için belli dönemlerde deprem fırtınaları yaşayabiliriz. Dün gece yaşadığımız depremde buna örnek bir olaydı. Hem normal fay hem de doğrultu atımlı faylar birlikte çalışarak bu depremi üretmeye başladığı için belli dönemlerde deprem fırtınası yaşanacak bu bölgede. Benzer durum Akhisar depremlerinde de olmuştu. Akhisar depremleri geçen yıl 22 Ocak'ta gerçekleşmişti. Üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen hala orada depremler oluyor. Bugüne kadar 9 bine yakın deprem oldu ve çok sayıda deprem fırtınası yaşandı. Benzer özellikler şu anda burada da yaşanıyor" sözlerine yer verdi.

"Yakın gelecekte 4,5 - 5 şiddeti arası artçı depremler olması gerekiyor"

Yakın gelecekte şiddeti 4,5 ila 5 arası değişen artçı depremlerin olabileceğini söyleyen Sözbilir, "Bu bölgede sadece Samos fayını düşündüğümüzde bir ana şok yaşandı. 6,6'lık bu ana şokun artçılarını düşündüğümüzde 5 şiddetine kadar çıkabilir bu sarsıntılar. Artçı deprem dağılımını incelediğimizde bazı yerlerde sismik boşluklar olduğunu görüyoruz. Yani yakın gelecekte 4,5 - 5 şiddeti arası artçı depremler olması gerekiyor. Bu da yakın bir zamanda gerçekleşecektir. Daha büyük depremlerin de olma ihtimali her zaman var. Ama bunların ne zaman olacağını hiç bir zaman söyleyemeyiz. Artçı depremleri bekliyoruz ama bunun hemen olması da gerekmiyor. 7-8 ay sonra da olabilir bu. Elazığ Depremi'nde aynı şeyleri yaşadık. Geçtiğimiz yıl 24 Ocak'ta deprem olmasına rağmen, geçtiğimiz günlerde şiddeti 5'i bulan artçılarını görebildik. Dolayısıyla birkaç ay sonra da yine böyle deprem fırtınaları şeklinde artçı depremler gelişebilir" açıklamasında bulundu.

"Panik yaşamaya gerek yok"

Vatandaşların artçı depremler dolayısıyla panik yaşamaması gerektiğini söyleyen Sözbilir, "Panik yaşamaya gerek yok çünkü bu büyüklükte artçı depremler yaşanacaktır. Depremin büyüklüğü 5'e kadar da ulaşabilir. Dolayısıyla bu büyüklükte depremlerde normal şartlarda can veya mal kaybı beklenmez zaten. Sadece bu sarsıntıyı hissedeceğiz. Önemli olan panik yapmamak. Sarsıntıyı hissettiğimizde kendimizi pencereden atmamamız gerekiyor" diye konuştu.

Ali İhsan Çiftçi - Hakan Polat
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başakşehir Belediyesi’nden stratejik plan çalıştayı Başakşehir Belediyesi, 2025-2029 yıllarını kapsayan beş yıllık stratejik planının hazırlıklarına geniş katılımlı bir çalıştayla başladı. Başakşehir Belediyesi’nin 2025 - 2029 yıllarını kapsayan beş yıllık stratejik plan çalışmaları için hazırlık çalışmalarına girildi. Bu çerçevede yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları temsilcileri ve muhtarların yer aldığı geniş katılımlı bir çalıştay düzenlendi. 6 konu başlığında yapılan Stratejik Plan Dış Paydaş Analizi Çalıştayı ile paydaşların stratejik planla ilgili görüşleri alındı. “Akıllı ve vizyoner bir şehir oluşturduk” Çalıştay öncesi katılımcılara hitap eden Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, “Başakşehir Belediyesi olarak şehrimizin Türkiye Yüzyılı’nda da kalkınması ve gelişmesi için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Son altı yıldır hayata geçirdiğimiz başarılı hizmet ve projelerin yanı sıra Başakşehir’imize kazandırdığımız eserlerle komşularımızın yaşam kalitesini sürekli artırıyoruz. Akıllı şehircilikten sağlığa, çevreden kültür sanat ve teknolojiye kadar, hayatın her alanındaki projelerimizle ülkemizdeki yerel yönetimlere örnek ve öncü olmaya devam ediyoruz. Hedefimiz, her alanda sürdürülebilir, akıllı ve vizyoner bir şehir oluşturmak. Bu hedefimizi de gerçeğe dönüştürmek adına geleceğe yönelik adımları atıyor, hazırlıklarımızı bugünden yapıyoruz” şeklinde konuştu. 2025 - 2029 yıllarını kapsayan beş yıllık stratejik plan için hazırlıklara başladıklarını belirten Başkan Kartoğlu, “Stratejik planlama çalışmalarının başarılı olmasını sağlayacak en önemli unsurlardan biri de hiç şüphesiz ki katılımın en üst düzeyde olmasıdır. Bu kapsamda yerel yönetimlerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın ve eğitim kurumlarımızın temsilcileri ile kıymetli muhtarlarımızın yer aldığı çalıştayımızı düzenledik. Çalıştay ile önümüzdeki beş yılda başarı düzeyimizi artırma ve daha da üst seviyeye ulaştırmanın yollarını bulacağız" ifadelerini kullandı. 6 konu başlığında yapılan Stratejik Plan Dış Paydaş Analizi Çalıştayı ile paydaşların stratejik planla ilgili görüşlerinin alınması, belediye hizmetlerinin yararlanıcı ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirilmesi ve başarı düzeyinin artırılması hedefleniyor.
Manisa Manisa Adliyesinde gerginlik Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde kaçırmaya çalıştığı üniversite öğrencisi Hilal Sultan Kırgöz’ü sırtından vurarak ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılanan direksiyon eğitmeni tutuklu Önder Lafçı hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. Duruşma sırasında Kırgöz’ün ailesi ile sanık ailesi arasında mahkeme salonunda başlayan gerginlik adliye önüne taşarken Kırgöz ailesinin avukatı Yalçın Arcak, mahkeme çıkışında sanık yakınlarının üzerine yürüdü. Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde 6 Eylül 2022 tarihinde meydana gelen olayda Manisa’daki bir sürücü kursunda eğitmenlik yapan Önder Lafçı (45), daha önce direksiyon eğitimi verdiği Hilal Sultan Kırgöz’ün (21) evinin önüne gelerek Kırgöz’ün evden çıktığı sırada kaçırmaya çalıştı. Direnerek Lafçı’nın elinden kaçan Kırgöz, Lafçı tarafından tabancayla vurularak ağır yaralandı. Merkezefendi Devlet Hastanesine kaldırılan Hilal Sultan Kırgöz, buradaki ilk müdahalenin ardından da Manisa Celal Bayar Üniversite Hastanesine sevk edildi. Kırgöz, burada bir hafta yoğun bakımda tedavi gördükten sonra taburcu edildi. Kırgöz’ün sırtındaki kurşun ise Şehzadeler ilçesindeki bir özel hastanede yapılan ameliyatla çıkartıldı. İkinci kez taburcu edildikten sonra evde fenalaşan Kırgöz’un tedavisine Merkezefendi Devlet Hastanesinde devam edildi. Kırgöz, olaydan 48 gün sonra 23 Ekim’de yaşamını yitirdi. Öte yandan, direksiyon eğitmeni Önder Lafçı’nın olayın ardından İzmir’in Buca ilçesindeki saklandığı evde yakalanırken kendisine yardım eden arkadaşları Muhammed Ç. ile Cumali C. de gözaltına alındı. Lafçı ve Muhammet Ç. tutuklanırken Cumali C. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Davada bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı Önder Lafçı tarafından vurulan Hilal Sultan Kırgöz’ün 48 gün sonra yaşamını yitirmesi olayıyla ilgili mahkeme tarafından adli tıp kurumundan istenen bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı. Raporda Hilal Sultan Kırgöz’ün vurulmasının üzerinden 48 gün sonra yaşamını yitirmesine rağmen ölümüyle saldırı arasında illiyet bağı kurulduğu belirtildi. Mahkeme raporun bir üst kurula gönderilerek teyit edilmesini istedi. Öte yandan Hilal Sultan Kırgöz’ü vuran Önder Lafçı’nın, Kırgöz’ü kurtarmaya çalışan Beyti Ç. isimli mahalle sakinine de silah doğrultarak tetiğe bastığı ancak silahın patlamamasıyla Beyti Ç.’nin olaydan yara almadan kurtulduğu belirtilirken Beyti Ç.’yi öldürmeye teşebbüs suçundan da Önder Lafçı’ya ayrı bir dava açıldı. Açılan dava Hilal Sultan Kırgöz davasıyla birleştirilirken mahkeme Beyti Ç.’yi ifade vermek üzere bir sonraki duruşmaya çağırdı. Dava 7 Mayıs 2024 tarihine ertelendi. Adliye önünde gerginlik Duruşma sırasında sanık ailesi ile Kırgöz ailesi arasında tartışma yaşandı. Davanın ertelenmesi sonrası Kırgöz’ün ailesiyle sanık ailesi arasında mahkeme salonunda başlayan gerginlik dışarı taştı. Adliye önünde sanık ailesinin üzerine yürümek isteyen Kırgöz’ün ailesi polis ekipleri tarafından güçlükle sakinleştirildi. Polis ekiplerinin elinden bir anlığına kurtulan Kırgöz’ün avukatı Yalçın Arcak ise sanık yakınlarıyla tartışarak üzerine yürümeye çalıştı. Polis ekipleri avukat Arcak’ı güçlükle sakinleştirdi. “Herkes sevdiklerine gidecek ben mezara gideceğim” Davanın ardından gözyaşlarına hakim olamayan anne Zeynep Kırgöz, “Herkes bayramda sevdikleriyle buluşacak, ben mezara gideceğim. Herkes sevdikleriyle dışarda dolaşıyor. Ama benim bayramım yok. Ben kızımı toprağa verdim. Bir bez parçasının içinde toprağa koydum. O cani açık görüşte sevdikleriyle buluşup kucaklaşacak. Ben mezara gideceğim. Adalet yerini bulsun istiyorum. Ben cehennemi yaşadım. Onların bedelini istiyorum. Adalet varsa o adaletten ben de istiyorum” dedi.
Bursa Üniversite öğrencilerine ‘Çevre Akademisi’ Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesi işbirliğinde çevre mühendisliği öğrencilerinin teorik bilgilerin yanında uygulama alanlarını görmesi, çevre meselelerine karşı çözüm önerileri geliştirebilmeleri amacıyla ‘Çevre Akademisi’ projesine start verildi. Daha yaşanabilir ve daha yeşil bir Bursa için amacıyla çalışmalarını yürüten Büyükşehir Belediyesi, diğer kurumlarla işbirliği yaparak üniversite öğrencilerine kendilerini geliştirme imkanı da sunuyor. Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesi işbirliğinde ‘Çevre Akademisi’ projesi başlatıldı. Projeyle, çevre mühendisliği öğrencilerinin teorik anlamda edindikleri bilgileri uygulama alanlarında görmesi, şehrin çevre meseleleriyle ilgili çözüm önerileri geliştirmeleri ve Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere şehirde çevre yönetimi alanında yapılan çalışmalar hakkında bilgi edinmeleri amaçlanıyor. Projenin tanıtım toplantısına, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Aka, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Yıldız Odaman Cindoruk, üniversitelerin bölüm başkanları, akademisyenler ve projede yer alacak öğrenciler katıldı. Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Aka, projenin öğrencilere aldıkları teorik eğitimin pratiğe dönüşmesine büyük katkı sağlayacağını söyledi. Daire Başkanı Yıldız Odaman Cindoruk ise projenin içeriğiyle katılımcılara bilgi verdi. Proje çerçevesinde üniversitelerin ilgili bölüm yöneticilerinin katılımıyla 12 konu başlığından oluşan toplam 7 haftalık eğitim modülü oluşturuldu. Büyükşehir Belediyesi teknik personeli tarafından verilecek eğitim programlarının yanı sıra saha ziyaretleri ve atölye çalışmaları da yapılacak. Projenin bitiminde çalıştay düzenlenmesi ve öğrencilerden proje önerilerinin alınması planlanıyor.