SAĞLIK - 18 Mayıs 2021 Salı 13:59

Kabus geri döndü! Covid’e göre daha öldürücü

A
A
A
Kabus geri döndü! Covid’e göre daha öldürücü

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Bulaşıcı Hastalıklar alanınca çalışmaları olan Prof. Dr. İlhan Çetin, KKKA’nın Covid’e oranla daha öldürücü olduğunu hatırlatıp bu yıl vakalarla erken karşılaşıldığını açıkladı.

Türkiye’de özellikle Kelkit vadisinde her yıl insanların korkulu kabusu olan ölümcül keneler bu yıl kendini erken gösterdi. Sivas’ta Nisan ayının ortalarında görülmeye başlayan keneler dolayısı ile 50 kişi Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına yakalandı. Üç kişi hayatını kaybetti. Son beş yıla kadar ağırlıkla Kelkit vadisinde görülen ölümcül kenelerin Batı’ya doğru yayılmasından endişe ediliyor.

Kabus geri döndü! Covid’e göre daha öldürücü

Vakalarda artış var

Konuyla ilgili açıklama yapan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Bulaşıcı Hastalıklar alanınca çalışmaları olan Prof. Dr. İlhan Çetin, KKKA vakalarında artış gözlendiğini belirtip, “Kırık Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), Dünya’nın gündemine 1940’lı yıllarda Kongo’da daha sonrada Kırım’da kanamalı bir ateş olarak girdi. Özellikle kene ile bulaşan bir hastalık olarak Dünya’nın gündemine girdi. KKKA’nın ülkemizde görülmesi ise 2002 yılına dayanmaktadır. Tokat bölgesinde bir sağlık çalışanında ilk defa tespit edildi. 2010 yılına kadar vaka sayılarında ciddi bir artış oldu. Ardından verilen mücadele ile vaka sayısı önemli derecede azaltıldı. Ancak son yıllarda KKKA’da ülkemizde olduğu gibi Sivas’ta da ciddi bir artış var.” Dedi.

Kabus erken döndü

Çetin bu yıl KKKA vakalarının önceki yıllara oranla erken gözlenmeye başlandığını ifade edip, “Bu hastalık özellikle Kelkit vadisi içerisinde kümelenmekte. Erzincan, Giresun’un Güney’i, Bayburt, Sivas, Tokat, Çorum ve Yozgat’ta daha fazla anılmakta. Bu yıl geçen yıllara göre vaka sayılarında daha erken bir dönemde karşı karşıya kaldık. Geçtiğimiz yıllarda Mayıs ayının ortalarında vaka sayılarında artış görülürken bu yıl Nisan ayının ortalarından itibaren vakaları görmeye başladık” dedi.

Covid’e göre daha öldürücü

Prof. Dr. İlhan Çetin, KKKA’nın Covid’e göre daha öldürücü olduğunun altını çizerek, “KKKA hastalığında ölüm oranları Covid-19’a göre daha yüksek seyretmekte. Hatta zaman zaman 3-4 kat daha fazla öldürücülüğü olan bir hastalık. Bu nedenle mutlaka gerekli tedbirlerin alınmasını istiyoruz. İnsanlarımız bunun farkında olmalı ve dikkat etmeliler” dedi.

Ölümcül hastalığın kaynağı kene

Çetin, insanı ölüme getirebilen hastalığın kaynağının keneler olduğunu vurgulayarak, “KKKA’nın e yaygın bulaşma şekli, KKKA virüsü kaşıyan kenelerin insanları ısırması ve kanını emmesi ile ortaya çıkıyor. En büyük bulaş yolu budur. KKKA hastasının kadından da bulaşmaktadır. Kene insanları ısırdığı sırada o bölgeden düzgün bir şekilde çıkartılmıyorsa kusabiliyor. Kene kusma ile virüsü insan vücuduna veriyor. Ölüme kadar götüren ciddi bir hastalığa neden olabiliyor. Bu nedenle kene ile temas etmiş olan insanların vücutlarına yapışan keneleri mutlaka uzman kişiler tarafından çıkartmalarını öneriyoruz. Aksi taktirde hastalık riski çok daha yüksek oluyor.” Şeklinde konuştu.

Beyaz ve uzun giysi

Çetin, keneye karşı alınması gereken tedbirler arasında beyaz ve uzun giysilerin yer aldığını belirtip, “kenenin yoğun yerlerde bölgelerde uzun kollu gömlekler giyilmesini, pantolonlarına paçalarını çoraplarının içerisine koymalarını tavsiye ediyoruz. Kenelerin en çok yapıştığı yer bacaklardır. Otlak alanlarda çalışanlar, piknik yapanlar evlerine geldiklerinde mutlaka vücutlarında kene kontrolü yapmaları gerekmektedir. Piknik yapılan alana beyaz bir örtü serilmesi çok önemli. Eğer bölgede bir kene popülasyonu varsa bunu gözle görmek mümkün olmaya bilir. Beyaz örtü üzerinde tespiti çok daha kolay olabilir. Kene popülasyonu bulunan arazilerde çalışanlarında beyaz giysiler giymesini öneriyoruz” dedi.

Bir ayda 50 vaka 3 ölü

Çetin Sivas’ta bir ay içerisinde görülen 50 vaka arasından 3 hastanın öldüğünü hatırlatıp, “Şuan 50’ye yakın vakamız oldu. Maalesef 3 hastamızı kaybettik. 15 hastamız halen tedavi olmaktadır. KKKA hastalığının öldürücülük oranı Covid’e göre 4 kat daha fazla olabiliyor. Vatandaşlarımızın özellikle Mayıs, Haziran ve Temmuz ve Ağustos aylarında dikkat etmelerini tavsiye ediyoruz. Özellikle hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın keneye karşı mutlaka ilaç kullanmalarını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.
Çetin kenelerin Batı’ya doğru yayılabileceği uyarısında bulunarak şunları kaybetti.“2014 yılına kadar KKKA virüsü taşıyan keneleri Kelkit vadisinde görüyorduk. Son yıllarda özellikle Batı’ya doğru kaydığını görüyoruz. Ülkemizin Kuzey Batı’sında da vakalar görülüyor. Batı Karadeniz bölgesinin Güney kısımlarında, Marmara bölgesinin Güney kısımlarında da vakaların yayılma ihtimali var. Bu bölgelerde de dikkat etmekte fayda var.”

Onur Erden
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.