KÜLTÜR SANAT - 27 Nisan 2021 Salı 09:58

Kadıköylü vatandaşların 25 yıllık hasreti Murat Sineması harabeye döndü

A
A
A
Kadıköylü vatandaşların 25 yıllık hasreti Murat Sineması harabeye döndü

Kadıköy Fikirtepe’ de 1960 yıllarda onlarca Yeşilçam oyuncusunun uğrak noktası olan, yaz aylarında ise konserlerin verildiği tarihi Murat Sineması 25 yıl önce kullanıma kapatıldı. Vatandaşların anılarında yer edinen Murat Sineması ve o dönemler ise hafızalarda yaşamaya devam ediyor. Kadıköylü vatandaşların tek isteği ise yaz aylarında bir araya geldikleri Murat Sineması’nın yeniden açılarak hizmete girmesi.

Kadıköy Fikirtepe’de 1950 yıllarda kurulan ve özellikle yaz aylarında açık hava sinemalarıyla ün yapan Murat Sineması 45 yıl boyunca hizmet verdikten sonra kullanıma kapatıldı. Kapatılan sinema salonun ardında ise unutulmayan anılar kaldı. 25 yıl önce kapatılan sinema salonunu filmlerinin yanı sıra yaz aylarında düzenlenen açık hava konserleriyle biliniyor. Döneminde birçok Yeşilçam oyuncusunun da uğrak noktasından biri olan Murat Sineması şimdilerde hafızalarda yaşamaya devam ediyor. Fikirtepeli vatandaşların tek isteği ise birçok kişinin hatıralarında yer edinen Murat Sinemasının yeniden açılması.

“Murat Sineması o dönemde bir ekoldü”

Murat Sinemasına ilişkin konuşan Fikirtepe’nin 50 yıllık mahalle sakini Savaş Tosunuğlu, “Bizim Murat Sineması Fikirtepe’de 1960 yıllarda kurulan bir yazlık sinema. Yeşilçam’da yer alan filmlerin ilk oynandığı yer bu sinemaydı. Hatta bu alanda yazlık konserlerde olurdu. Nuri Sesigüzel, Cem Karaca, Müslüm Gürses gibi sanatçı ve birçok oyuncu Murat Sineması’na gelirdi. Sinema filmleri başlamadan önce buralarda Türk Sanat Müziği çalardı. İnsanlarda buraya sinema saatini beklerdi. Murat Sineması o dönemde bir ekoldü. İnsanlar bir yeri tarif edeceği zaman Murat Sineması üzerinden tarif ederdi” dedi.

Kadıköylü vatandaşların 25 yıllık hasreti Murat Sineması harabeye döndü

“Minibüslerde dahi Murat Sineması durağı diye geçer”

Yazlık sinemaların mahalle kültürü üzerindeki önemine vurgu yapan Kent Araştırmacısı Berk Erkent, “Bu tarz yazlık sinemalar sadece İstanbul için değil tüm Türkiye için önem arz eden mekanlardır. Murat Sineması’da bu mekanların başında gelir. Bugün Fikirtepe’de o bölge, minibüslerde Murat Sineması durağı olarak geçer. Fikirtepe zaten mahalle kültürünün yoğun olarak yaşandığı bir bölge. Bu yüzden Murat Sineması bölge halkının hafızasında oldukça fazla bir yer edinen bir mekan. Kadıköy adına konuşacak olursak Caddebostan’da Budak, Serdar, Kınay gibi sinemalar mevcut. Bu tarz alanlar insanların bir araya gelmesini mahalle kültürünün ayakta tutulmasını sağlayan mekanlardı. Umarım bu zorlu pandemi sürecini atlattıktan sonra bu mekanlar yeniden canlandırılır ve insanlar özlem duyduğu o günleri bir kez daha yaşama imkanı bulur” diye konuştu.

Kadıköylü vatandaşların 25 yıllık hasreti Murat Sineması harabeye döndü

Abdul Samet Kaya
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ESOGÜ Hastanesi’nde 24 Nisan Avrupa Hormon Günü etkinliği Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde 24 Nisan Avrupa Hormon Günü dolayısıyla, ESOGÜ Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metobolizma Hastalıkları Bilim Dalı tarafından bilgilendirme etkinliği düzenlendi. Hastane poliklinikler girişinde gerçekleştirilen etkinlikte hormonların önemi vurgulanarak obezite ile kanser ilişkisinin önemine dikkat çekildi. Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metobolizma Hastalıkları Bilim Dalı’ndan konuyla ilgili olarak yapılan açıklama şöyle: “Obezite yüksek enerji alımına bağlı olarak vücutta aşırı yağ birikimi ile gelişen, pek çok bileşeni olan bir hastalıktır. Obezite ‘Beden Kitle İndeksi’ ile ifade edilir. Kişinin beden kitle indeksi 19-24.9 kilogram/metrekare ise normal kilo, 25-29.9 kilogram/metrekare ise aşırı kilo, 30 kilogram/metrekareden yüksek ise obezite, 40 kilogram/metrekareden yüksek ise ciddi obezite veya beraberinde pek çok hastalığa da sebep olabileceğinden morbid obezite söz konusudur. Obez hastaları değerlendiren uzmanlar öncelikle obeziteye neden olan genetik, hormonal veya metabolik bir hastalığın olup olmadığını değerlendirirler. Obeziteye neden olan böyle bir patoloji varsa öncelikle buna yönelik tedavi planlanır. Obeziteye neden olabilecek bir hastalık tespit edilmez ise sağlıklı beslenme ve egzersizin yanı sıra kilo azaltıcı tıbbi tedavi önerilerinde bulunulur. Türkiye’de 12 yıl arayla yapılan Türkiye Diyabet Obezite ve Hipertansiyon Epidemiyoloji Çalışması-I ve II’nin sonuçları obezite sıklığının aradan geçen 12 yıl içinde kadınlarda yüzde 34 ve erkeklerde yüzde 107 oranında arttığını göstermiştir. Obezite günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra ikinci en önemli nedenidir. Obezite tip 2 diyabet ve prediyabet olmak üzere kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon (HT), hiperlipidemi (HL), serebrovasküler hastalık, çeşitli kanserler, obstrüktif uyku-apne sendromu, karaciğer yağlanması, gastroözofageyal reflü, safra yolları hastalığı, polikistik over sendromu, infertilite, osteoartroz ve depresyon gibi sağlık sorununa neden olarak sağlık harcamalarını artırmakta ve yaşam beklentisini kısaltmaktadır. Obezitenin kanser gelişimiyle olan ilişkisi, bedenimizde obeziteye neden olan mekanizmaların bazılarının kanser gelişimine de yatkınlık sağlamasıyla açıklanmaktadır. Obeziteyle ilişkili özellikle menopoz sonrası ortaya çıkan meme kanseri, ayrıca kolorektal, pankreas, mide kardiya tümörleri; yemek borusu, endometrium ve over kanserlerinin ilişkili olabileceğine ait kanıtlar vardır. Türkiye’de T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün Kanser Daire Başkanlığı tarafından 2022’de yayınlanan son kanser istatistiklerine göre, ülkemizde yıllık yeni tanı alan kanser hastası sayısı artmaktadır. Sonuç olarak toplumumuzda artan obezite sıklığı ve kanser sıklığına dikkat çekmek ve obezitenin kansere neden olan etkenler içinde tıpkı sigara gibi önlenebilir bir etken olduğunu vurgulamak için 24 Nisan Avrupa Hormon Günü’nde biz de böyle bir etkinlik düzenlemiş bulunuyoruz.”