GÜNDEM - 08 Mart 2018 Perşembe 14:28

Kadına şiddete karşı ‘Mutlu Aile Güçlü Türkiye’ projesi

A
A
A
Kadına şiddete karşı ‘Mutlu Aile Güçlü Türkiye’ projesi

Kadına şiddet olaylarının son 7 yılda yüzde bin 400 oranında arttığı belirtildi. 2017-2018 yılları arasında ise 250’den fazla kadının şiddet gördüğü kişiler tarafından cinayete kurban gittiği ifade edildi.

Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadına şiddet olaylarına dikkat çeken Temiz Toplum Derneği Genel Başkanı Bilal Ay, "Kadına şiddet, toplumun tamamına yapılmış bir şiddettir. Kadına şiddet hiç kimsenin tasvip etmeyeceği, edemeyeceği toplumsal bir sorun haline gelmiştir" dedi. 

"2017-2018 yılları arasında 250’den fazla kadın cinayeti işlenmiştir" diyen Ay, kadına yönelik şiddet olaylarını ortadan kaldırmayı amaçlayan ‘Mutlu Aile Güçlü Türkiye’ adıyla yeni bir proje başlatacaklarını söyledi.

Kadına yönelik şiddet istatistikleri hakkında bilgi veren Temiz Toplum Derneği Genel Başkanı Bilal Ay şöyle konuştu: "Şiddet oranları son 7 yılda yüzde 1400, kadın cinayetleri ise son 10 yılda yüzde 400 oranında artmıştır. Her 10 kadından neredeyse 5’i eşinden, birlikte yaşadığı ya da hiç tanımadığı kişilerden fiziksel şiddet görmüştür. 2010 ile 2017 yılları arasında bin 900’den fazla kadın, şiddet gördüğü kişilerce öldürülmüştür. Son bir yılda yani 2017-2018 yılları arasında 250’den fazla kadın cinayeti işlenmiştir".

"Projelerimizle kadına şiddeti ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz" 

Kadına şiddeti bitirmeyi amaçlayan projeleri olduğunu ifade eden Ay, "Kadına şiddet, toplumun tamamına yapılmış bir şiddettir. Kadına şiddet hiç kimsenin tasvip etmeyeceği, edemeyeceği toplumsal bir sorun haline gelmiştir. Bu sorunun çözümü de toplumun tamamını ilgilendirmektedir. Bir sivil toplum kuruluşu, Temiz Toplum Derneği olarak kadına yönelik şiddet olaylarını ortadan kaldırmak için çeşitli bilgilendirme ve bilinçlendirme etkinliklerinin de yer alacağı ‘Mutlu Aile Güçlü Türkiye’ projemizi yakında başlatacağız. Bu proje ile kadına yönelik şiddet olaylarını azaltmayı ve sona erdirmeyi amaçlıyoruz. İçerisinde panel, konferans, saha çalışmaları, vaka incelemeleri gibi birçok alanda çalışmalarımız olacak. Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar gününü kutluyorum" diye konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Doğu ve Güneydoğuyu Karadeniz’e bağlayan yolda kaya düşmesi ve heyelan tehlikesi Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesini Karadeniz’e bağlayan Tunceli-Pülümür-Erzincan karayolu, kaya düşmesi ve heyelan tehlikesi nedeniyle ciddi risk oluşturuyor. Vatandaşlar, muhtemel bir depremde karayolunun kapanabileceğini belirterek bir an önce önlem alınması çağrısında bulundu. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesini Karadeniz Bölgesine bağlayan en kısa karayolu olan Tunceli-Pülümür-Erzincan karayolu, yılda on binleri aşan sürücü tarafından kullanılıyor. Karayolunun bazı bölgelerinde bariyer olmaması, kaya düşme ve heyelan tehlikesi nedeniyle sürücüler endişeli yolculuk yapmak zorunda kalıyor. Karayolları ekipleri tarafından tehlike oluşturan kayalar zaman zaman alınırken vatandaşlar güzergah boyunca ciddi bir çalışma yapılması gerektiğini belirtti. Karayolunu sık sık kullandığını aktaran Ahmet Yıldız, kayaların yol yapım çalışmalarından dolayı sarsıntıya uğrayıp tehlike oluşturduğunu kaydederek, ’’Kayalar birbirinden ayrılmış, emaneten duruyorlar. Bölgemizdeki yol şu anda çok hareketli. Doğu Anadolu’yu Karadeniz’e bağlayan en kısa güzergah. Ovacık karayolunda kaya düşmesi sonucu bir vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Doğu Anadolu’dan Karadeniz’e geçen bütün araçlar bu yolu kullanmaktadır. Bu yol üzerinde bulunan kayaların hepsini ivedi şekilde müdahale edilmesi gerekmektedir” dedi. Bölgede deprem beklendiğini hatırlatan Yıldız, “Depremde bu yolların kapanacağı aşikardır. Kesinlikle kayalar düşebilir, tehlike arz edebilir. Bir an önce önlem alınmalı. Zamanında bazı noktalara bariyerler çekilmişti, genişletme çalışmaları yapılmıştı. Şu an bu yolda kayalarla ilgili bir çalıma yapılması gerekmektedir. Asrın felaketi dediğimiz depremde, deprem illerine Erzincan, Erzurum, Sivas’tan ulaşmak için bu yol kullanılmıştı. Bu yol, bölgemiz için çok önemlidir. Deprem anında bu yol kapalı olsaydı araçlar ve kurtarma ekipleri deprem bölgesine ulaşamayacaktı” diye konuştu.
Samsun Hastane otoparkına GES kuruldu Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin açık otoparkına ve çatısına kurulan güneş enerji santrali (GES) ile hastanenin enerji giderlerinden aylık 7,3 milyon, yıllık ise 88 milyon TL tasarruf edilecek. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen Kamu Binalarında Enerji Verimliliği Projesi (KABEV) kapsamında Sağlık Bakanlığı Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine GES kuruldu. Konuyla ilgili bilgi veren İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Uras, "Ülkemizin enerji ihtiyacı, gelişen ekonomiye bağlı olarak şehirleşme ve nüfus artışının da etkisi ile her geçen gün artmaktadır. Artan ihtiyacın paydaşlarına bakıldığında ülkemizde binalar enerji tüketiminde sanayiden sonra ikinci sırada gelmektedir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın KABEV Projesi’nin genel hedefi de; kamunun sektöre öncülük ederek enerji tüketiminin azaltılmasını sağlamak, enerji verimliliği çalışmaları kapsamında karbon salınımını azaltarak çevre dostu enerji sistemlerinin aktif edilmesini sağlayarak, farklı sektörlere örnek olmaktır. Bu çalışmalar çerçevesinde ilimizde de Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanemiz projeye dahil edilmiş ve 7 aydır süren altyapı çalışmaları tamamlanarak, hastanemizde ‘Akıllı Enerji Tasarruf Sistemi’ uygulamaya girmiştir. Uygulama çerçevesinde hastane açık otoparkımızın üstü ve bina çatı üstünde uygun noktalar ‘güneş enerjisi santralleri’ ile donatılmış, otopark ve bu açık alanlar bir enerji santraline çevrilmiş; bina içi aydınlatma sistemleri elden geçirilmiş, kullanılan materyaller enerji tasarrufuna uygun olanlarla değiştirilmiş, ısıtma ve soğutma sistemlerimizde iyileştirmeler yapılmıştır. Enerji kullanımını artıran tüm bağlantı ekipmanları yenilenmiş ve bina enerji sistemi otomasyon üzerinden takip edilerek anlık verimlilik takibinin yapılması sağlanmıştır" dedi. "Enerji giderleri aylık 20 milyondan 7,3 milyon düşecek" Hastanenin tasarruf edeceğini ifade eden Müdür Uras, "Sistem sayesinde elektrik, ısıtma, soğutma gibi enerji giderlerine aylık olarak yaklaşık 20 milyon TL harcayan hastanemiz, uygulamaya giren sistem sayesinde yüzde 36,8 tasarruf sağlayacak, bu da aylık 7,3 milyon, yıllık ise 88 milyon TL tasarruf elde edilmesini sağlayacak. Enerjide dışa bağımlığın önlenmesine katkı sağlanmasını da hedefleyen bu çalışma sonucunda hastanemize ait binalarda yıllık ortalama enerji tüketiminden 8 milyon 536 bin 422,28 kilovatsaat tasarruf edilecek ve CO2 emisyonunda yıllık 3 bin 47,09 ton azaltma sağlanarak hastanemiz ‘çevre dostu hastane’ haline gelecek. Bu örnek uygulamasının başarıyla sonuçlanmasından dolayı hem proje kapsamında bize destek olan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımıza hem de süreci yakından takip ederek hızla tamamlanmasını sağlayan hastane yönetimimize teşekkür ediyorum. Örnek enerji tasarrufu uygulamalarımız diğer sağlık tesislerimizde de 2024 yılında adım adım devam edecektir" diye konuştu.