SAĞLIK - 23 Ekim 2020 Cuma 12:43

'Kalp ve damar sistemi hastalığı olan kişilerde Covid-19 enfeksiyonu daha ağır seyrediyor'

A
A
A
'Kalp ve damar sistemi hastalığı olan kişilerde Covid-19 enfeksiyonu daha ağır seyrediyor'

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Gökçe Şirin, “Koronavirüs pandemisi döneminde, bilinen kalp ve damar sistemi hastalığı olan kişilerde Covid-19 enfeksiyonu çok daha ağır seyrediyor ve ölümcül olabiliyor’’ dedi.

Koronavirüs vakaları bugünlerde hem dünyada hem de Türkiye’de artışa geçti. Koronavirüs enfeksiyonu, birçok hastalığı olumsuz etkilediği gibi kalp ve damar sistemi hastalığı olan kişilerde ağır seyredebiliyor. Koronavirüs pandemisi döneminde bilinen kalp ve damar sistemi hastalığı olan kişilerde Covid-19 enfeksiyonu çok daha ağır seyrettiğini ve ölümcül olabildiğini belirten Medicana Çamlıca Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Gökçe Şirin, “Sağlıklı kişilerde Covid-19 enfeksiyonuna bağlı ölüm oranları düşük oranlarda seyrederken kalp ve damar hastalığı olanlarda ölüm oranları artmaktadır. Kaybedilen hastaların çoğunda altta yatan, hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp damar hastalıkları, ritim bozuklukları gibi bir veya daha fazla eşlik eden hastalık mevcuttur” dedi.

Covid-19 pandemisinin devam ettiği ve her gün yaşanan gelişmelere bakılırsa, şu günlerde normal hayata dönüş süreci biraz daha ertelenmiş göründüğünü aktaran Prof. Dr. Şirin, “Pandeminin daha ne kadar devam edeceği ve tıbbi olarak ne zaman sonlanacağı konusunda elimizde yeterli kanıt yok. Virüs ile baş etmeyi ve onunla nasıl yaşayacağımızı öğreneceğimiz daha tedbirli bir yaşam döngüsünün içine girmiş bulunmaktayız” şeklinde konuştu.

Covid 19’un kalp ve damar sağlığına etkisi
Covid 19’un kalp ve damar sağlığına etkisini değerlendiren Prof. Dr. Şirin, “Enfeksiyon kalp kasını, koroner damarları, vücudumuzda bulunan tüm atardamar ve toplardamarları doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemektedir. Covid-19 enfeksiyonu kalp krizi, kalp kası iltihabı (miyokardit), kalbin ileti yollarını etkileyerek ritim bozukluklarına neden olmaktadır. Akciğerlerin tutulduğu kandaki oksijen değerlerinin yetersiz olduğu hastalarda kalp, dokuların ve organların oksijen ihtiyacını karşılamak için daha çok (daha hızlı ve daha kuvvetli) çalışmak zorunda kalacaktır. Eğer altta yatan bir kalp sorunu var ise çok çalışması gereken kalp şüphesiz normalden daha fazla olumsuz etkilenecektir. Kasılma gücü zayıf olan bir kalbin daha fazla çalışması kalp yetmezliğini artıracaktır. Altta yatan damar sertliği veya koroner damar hastalığı bulunması ise fazla çalışan kalbin oksijen tüketimini artıracak, dolaşımdaki yetersiz oksijen nedeni ile de kalp krizi oluşumu tetiklenecektir. Yapılan çalışmalarda kaybedilen hastaların yarısında kalp krizi tanısında kullanılan enzim değerlerinin anlamlı derecede yüksek olduğu görülmüştür’’ diye konuştu.

Prof. Dr. Şirin, sözlerine şöyle devam: “Covid-19 enfeksiyonu aynı zamanda damar sistemini de olumsuz etkilemektedir. Yaygın damar içi pıhtlaşma, atardamarlarda ve toplardamarlarda tıkanıklık, uzak organlara pıhtı gitmesi (emboli) sıklıkla karşılaşılan tablolardır. Bu klinik tablolar, Covid-19 enfeksiyonunun oluşturduğu ciddi inflamasyon, doku oksijenlenmesinin bozulması (hipoksi), pıhtılaşmaya neden olan faktörlerin uyarılması ve pıhtılaşmaya eğilimi artıran bazı sitokinlerin dolaşıma salınması ile açıklanmaktadır”.

Pandemi döneminde kalp ve damar sağlığını koruma yöntemleri
Covid 19 pandemisi döneminde risk altında olan, özellikle kalp ve damar hastalıkları bulunan kişilerin korunması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Şirin, “Sağlık sorunları için, alınacak önlemler (kişisel hijen kurallarına uyulması, koruyucu ekipmanların kullanımı) ile birlikte bir sağlık kuruluşuna başvurulabilir. Yüz yüze gelinebilecek herhangi bir sağlık sorununa karşı, en iyi sağlık durumuna hazırlıklı olmak için doktorunuza müracaat etmekten, profesyonel destek almaktan kaçınmamak gerekir. Pandemi döneminde kalp ve damar hastalarının uyması gereken bazı kurallar şu şekilde özetlenebilir:

İlaçlarınız doktorunuz tarafından aksi belirtilmedikçe aynı şekilde, zamanında ve düzenli olarak kullanmaya devem edilmelidir.

Rutin kontrollerin aksatılmaması yeni oluşabilecek sağlık sorununun erkenden tedavi edilmesine olanak sağlayabilir.

Salgının oluşturduğu endişe ve stresten mümkün olduğu kadar uzak durulmalıdır. Gerektiğinde profesyonel destek alınması bu dönemi daha rahat geçirmenize yardımcı olabilir.

Uyku düzeni bozulmamalı ve değiştirilmemelidir. Düzenli, kaliteli uyku bağışıklık sitemi ve sağlık için büyük önem taşımaktadır.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir.

Kilolara dikkat edilmeli, aşırı kilo alımından kaçınılmalıdır. İdeal kiloya inmek için diyetisyen desteği alınması faydalı olabilir.

Ev içinde bile olsa pandemi döneminde egzersiz yapmak, sağlık için önemlidir. Dışarıda yapılması planlanan egzersizler için kişisel hijyen kurallarına, koruyucu ekipmanların kullanımına ve sosyal mesafe kurallarına uyulmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.

Egzersiz sırasında oluşabilecek sıra dışı ve tekrarlayan yakınmalar için bir sağlık kurumuna başvurma ihtiyacı gerekebileceği unutulmamalıdır.

Doktorunuz ile iletişime geçmekten korkmayın. Sağlığınıza önem verin’’ açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.