ASAYİŞ - 20 Nisan 2021 Salı 21:38

Karısını, “Yemeğini güzelce ye bu son yemeğin” deyip 38 kez bıçaklamış

A
A
A
Karısını, “Yemeğini güzelce ye bu son yemeğin” deyip 38 kez bıçaklamış

İzmir’de boşanmak istediği eşi Burak Kıncı tarafından 38 yerinden bıçaklayarak ağır yaralanan Aycan Kıncı, eve dönme teklifini kabul etmediği eşinin “Yemeğini güzelce ye bu son yemeğin” diyerek kendisini 38 kez bıçakladığını anlattı.

İzmir’in Karşıyaka ilçesinde yaşayan Burak Kıncı (26), 3 Kasım 2020’de boşanma davası açan eşi Aycan Kıncı’yı (23) konuşmak için dönerciye davet etti. Genç kadın, Burak Kıncı’nın barışma teklifini kabul etmedi. Kıncı da cebinden çıkardığı bıçakla 2 çocuğunun annesini 38 yerinden bıçakladı. Ağır yaralanan talihsiz kadın, Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Gözaltına alınan Burak Kıncı ise sevk edildiği mahkemece tutuklandı.

Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı, Burak Kıncı hakkında “eşi kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açtı. Davanın bugün görülen ilk celsesine tutuklu sanık Burak Kıncı, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmaya Aycan Kıncı ve taraf avukatları ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı katıldı.

Mahkeme başkanının iddianameyi okumasıyla açılan celsede, ifadesi alınan Burak Kıncı, Aycan Kıncı’nın hayatında başka biri olduğunu söylediğini savunarak, “Eşimle aramızda boşanma davası vardı. Çocuklarım için eşimle buluşmak istedim ve onu arayıp işyerine geleceğimi söyledim. O da kabul ettikten sonra Karşıyaka Çarşı’da bulunan kebapçıya gittik. Yemekten sonra çay içerken, Aycan’ın iş arkadaşı Naz da yanımıza geldi. Bizimle çay içtikten sonra o kalktı. Yeniden yalnız kaldığımızda Aycan’dan akşam eve gelmesini istedim. Kızım ve oğlum benimleydi, annelerini görmek istiyorlardı. ‘Sen geldiğinde ben çıkarım’ dedim. Önce işi olduğunu, ardından da hayatında başka biri olduğunu söyledi. Bunun üzerine cebimden çıkardım bıçağı önce boğazıma götürüp kendimi öldüreceğimi söyledim. O da bana, ‘Öl senden kurtulayım. Çocuklarını da istemiyorum’ dedi. Bıçağı ona yönelttim ve gerisini hatırlamıyorum” dedi.

Mahkeme başkanının buluşmaya giderken neden bıçakla gittiği sorusuna ise sanık Burak Kıncı, “Buluşmaya gelmeseydi kendimi öldürecektim” yanıtını verdi.

“Yemeğini güzelce ye bu son yemeğin”

Sanığın ardından ifadesi alınan Aycan Kıncı, Burak Kıncı’nın kendisine “Bana yar olmayacaksan seni kimseye yar etmem” dedikten sonra kendisini bıçaklamaya başladığını söyleyerek, “Olaydan bir gün önce bana, dönmemem halinde çocukları yurda göndereceğini söyleyen mesajlar attı. Olay sabahı da arayıp barışmak istediğini söyledi. Görüşme teklifini kabul etmeyeceğimi söyledim. Ancak çocuklarımızla ilgili konuşmak istediğini belirtince görüşmeyi kabul ettim. Kebapçıya gittiğimizde ısrarla eve dönüp dönmeyeceğimi sordu. Ben olumsuz yanıt verince sırtımı sıvazlayarak ‘Yemeğini güzelce ye bu son yemeğin’ dedi. Yanımda oturduğu için kalkamadım. Bir ara çalışma arkadaşım da yanımıza uğramıştı. Burak, onu da zorla gönderdi. Bir kez daha eve gelip gelmeyeceğimi sordu. Olumsuz yanıt alınca cebinden bıçak çıkardı ve ‘Bana yar olmayacaksan seni kimseye yar etmem’ dedikten sonra beni bıçaklamaya başladı. Yardım etmeye çalışanlara bıçağı göstererek ‘Yaklaşmayın’ dedi. Etraftakiler ona sandalye atınca beni bıraktı” dedi.

Burak Kıncı tarafından yöneltilen suçlamalara da cevap veren Aycan Kıncı, “Eşimi asla aldatmadım. Konuşurken de hayatımda birinin olduğunu söylemedim” diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, sanığın cezai ehliyetinin tam olup olmadığının belirlenmesi için Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden rapor alınması ve yeni tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.

Ali Gözeten

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kurum’dan otobüs şoförlerine müjde: “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programda konuşan Kurum, “Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programa Kurum’un yanı sıra Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Dernek Başkan Vekili Göksal Ovacık, ÖZULAŞ Başkanı Sedat Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda ilgiyle karşılanan Kurum vatandaşlarla hatıra fotoğrafı da çektirdi. “İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor” Programda konuşan İBB Başkan Adayı Kurum, “Bugün İstanbul’da yaklaşık 3 bin halk otobüsümüz var. Yüzbinlerce yolcuyu taşımaya çalışıyorsunuz. İstanbul’un bu yükünü almak için çaba sarf ediyorsunuz ama her geçen gün bu yük bir kat daha artıyor. İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor. Biz, hem özel halk otobüsü emekçilerini hem de İstanbulluları uğraştıran değil ulaştıran İstanbul diyerek rahatlatacağız. İstanbullu kardeşlerimiz sizlere emanet. Genç kızlarımız, kadınlarımız otobüse bindiğinde saat geçse, durak evine uzaktaysa şoför kardeşlerim gerekirse evinin önüne kadar bırakacak. Bu hedef öyle sadece yatırım ve buradaki hizmetlerden müteşekkil değildir. Biz bir yandan yeni ulaşım yatırımları yaparken bir yandan da İstanbul’un trafik sorununa dair, çok önemli adımlar atacağız. Ben ulaşım sektöründeki esnafımızın sorunları için aylarca çalıştım. Bu konudaki tüm uzmanlarla esnaf odalarımızla istişare ettim” dedi. “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” Otobüsçülerin yaşadığı sorunlara değinen Kurum, müjdeleri hakkında da şöyle konuştu: “Sizler, 40 yıldır yaşadığınız sorunları, dertleri şu beş yılda yaşadınız. Ücretlerinizi iki ay geç aldığınızı biliyorum. Çok büyük mağduriyetler yaşıyorsunuz. 2023 zammını hala alamadınız. Her bir özel halk otobüsümüzün 1 milyon TL alacağı var. Alamadığınız ödemelerinizden dolayı araçlarınıza bakım yapmakta zorlanıyorsunuz. Vatandaşlarımızı taşımak için gereken her türlü fedakarlığı yapıyorsunuz. Yanan ve bozulan otobüsler olduğunda mevcut İBB yönetimi bu sorunları görmezden geliyor. Sen otobüsçünün hakkını ödemezsen bu esnaf otobüsüne nasıl bakım yaptıracak. Mevcut İBB yönetimi sizin eksiklerinizle alakalı bırakın bir irade ortaya koymayı sorunları görmezden geliyor. Yetmiyor, bir de size boşu boşuna cezalar kesiyor. İETT yönetimi, ezan okunurken aracında su içip orucunu açan özel halk otobüsü şoförüne neden ceza keser? Eğer kötü niyetliyseniz, eğer bu milleti sevmiyorsanız elbette kesersiniz. Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” “Sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz” Müjdelerini saymaya devam eden Kurum, “Otobüslerinizi yenileyemediğinizi çok iyi biliyorum. Toplu taşıma kanununu ve mülkiyet probleminin çözümüyle ilgili kanunu meclise bu kardeşiniz taşıdı. Bu konunun takibini yapacağız ve mülkiyet sorununu tamamen çözeceğiz. Göreve gelir gelmez devlet bankalarımızla yapacağımız protokollerle sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz. Hem siz huzur içerisinde çalışacaksınız hem de İstanbullu kardeşlerimize en güzel hizmeti vereceğiz. İstanbul halk otobüsü bir marka olacak. İstanbul’un yollarında bozulan, yanan otobüs devri 31 Mart akşamı tamamen bitecek” diye konuştu. “İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor” Seçimin iki zihniyet arasında gerçekleşeceğini belirten Kurum, “Bizim şoför esnafımız, kalenderdir. İşte sizler İstanbullunun sorunlarını dinleyen insanlarsınız. Sizlerle yaptığımız görüşmelerde de bu sorunların çözümleri hakkında konuşuyoruz. Konuştuğumuz herkesin ortak bir noktası var. İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor. Nasıl öyle görmesin? Fark ortada. Milletin karşısında sadece iki taraf var. Bir tarafta afet anında tatil beldelerinde gezenler, diğer tarafta sadece Fikirtepe’de, Esenler’de bile toplam 75 bin yeni yuvayı inşa edenler var. Bir yanda kendi geleceği için İstanbul’u kaderine terk edenler, diğer tarafta Kartal Orhantepe’de, Üsküdar’da, Beykoz’da, Ümraniye’de, 39 ilçemizde şantiyelerde arı gibi çalışanlar var. Bir yanda İstanbul’a yapılan tüm büyük ulaşım yatırımlarına karşı çıkanlar var, diğer yanda havalimanını, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni yapanlar var. Bu seçimde ya sağlıksız binalarda deprem korkusuyla beklemeyi ya da kentsel dönüşümle huzur içinde yaşamayı seçeceğiz. Bu seçimde ya 5 yılda 5 bin konut bile dönüştüremeyenleri ya da asrın felaketinde 3 ayda 180 bin konutu başlatanları seçeceğiz. Bu seçimde ya milletin kaynaklarını çarçur edenleri, ya da bizim gibi İstanbul’a her alanda 350 milyar lira yatırım yapanları seçeceğiz. Ya İstanbul’un bütçesini kendi için harcayanları, ya da kenti için, harcayanları seçeceğiz. Ben inanıyorum ki İstanbullular 5 yıldır çektikleri çileyi göz önünde bulunduracaklar. Hizmetin ve eserin adresi olan AK Parti’mizi ve Cumhur İttifakı’mızı sandıkta rekor bir oyla seçecektir. Ne yazık ki, son 5 yılda İstanbulluların derdiyle dertlenen, o dertlere çare olmaya gayret eden bir başkanları olmadı. Bu kardeşiniz, sizlerle hem dert ortağı, hem de çözüm ortağı olacak, İstanbul’un dertlerine deva olacak. Esnaf dostu, emek dostu, ekmek dostu bir belediyeciliği sizlere göstermek için bundan önce nasıl gece gündüz çalıştıysak yine aynı anlayışla çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. “5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık” İlçede yaşanan sıkıntıları dile getiren Sancaktepe Belediye Başkanı Döğücü, “En büyük sıkıntımızı İBB’nin çalışmalarımızda yaşadık. Burada 200.000 nüfusla başlayan bir ilçe süreci var. 10-15 yıllık genç bir ilçeyiz ama o kadar çok nüfus aldık, o kadar çok tercih edildik, nüfusumuz 500 bine geldi. Bu ilçemizin otobüs hatlarının mutlaka düzenlenmesi lazım. Sancaktepe’de ikamet eden tüm vatandaşımız benimle aynı fikirde. Evinden çıkıp bir mahalleden bir mahalleye giderken bile otobüs hatlarında sıkıntı çekiyor. 2-3 tane vesait değiştirmek durumunda kalıyor. Bunlar için büyükşehirle defalarca görüşmemize rağmen hiçbir ilerleme kaydedemedik. Bırakın ilerleme kaydetmeyi gerileme yaşadık. Otobüs hatları iptal ediliyor. Başka güzergahlar daha faydalı olur hatlarımızı düzenleyelim diyoruz ses yok. Gelin yeni hatlar düzenleyelim, Sancaktepe artık kocaman bir ilçe oldu, bunların yeniden planlanması lazım diyoruz ses yok. Bırakın ses vermeyi duraklara giden vatandaşlar mevcut hatlardaki otobüsleri saatlerce bekliyor. Ulaşımda defalarca söylememize rağmen 5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık. 5 yıl önce bu sorunu görmüş kavşaklarımızı, otopark yerlerimizi, projelerimizi belirlememize rağmen bu konularda da hiçbir gelişme ve ilçemize herhangi bir hizmet alamadık. Bir büyükşehir sadece süt dağıtmasıyla övünemez. Biz ilçeleri zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın başlatmış olduğu sosyal belediyecilikle mükemmel bir şekilde yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.