GÜNDEM - 27 Ocak 2021 Çarşamba 09:25

Kayseri'nin ilk kadın ilçe jandarma komutanı işini 'Aşkla' yapıyor

A
A
A
Kayseri'nin ilk kadın ilçe jandarma komutanı işini 'Aşkla' yapıyor

Kayseri'nin Hacılar ilçesinde 4 aydır ilçe jandarma komutanlığı yapan Teğmen Esma Sayıcı, Kayseri'nin ilk ve tek kadın ilçe jandarma komutanı olarak görevini sürdürmenin mutluluğunu yaşıyor. İlçedeki çalışmaları ile kısa sürede vatandaşlarında gönlünde taht kuran Sayıcı, "Jandarma dosta güven, düşmana korku verir" dedi.

Kayseri'nin Hacılar ilçesinde 4 ay önce göreve başlayan ve Kayseri'nin ilk kadın ilçe jandarma komutanı unvanını taşıyan Jandarma Teğmen Esma Sayıcı, göreve başladığı ilk günden bu yana ilçeye kadın elini değdirdi. Jandarmanın sorumluluk sahasında vatandaşlarla iyi ilişkiler kuran Sayıcı, ilçe jandarma komutanlığı olarak yaptıkları projelerle de ilçeye katkı sunuyor.

Yaptıkları çalışmaları İhlas Haber Ajansı'na anlatan Jandarma Teğmen Esma Sayıcı, konuşmasına 2017 yılında Şırnak Şenoba'da meydana gelen helikopter kazasında şehit olan Jandarma Yarbay Songül Yakut'u anarak başladı. Sayıcı, "2005-2007 yılları arasında Jandarma teşkilatında ilk defa Ankara-Beypazarı İlçe Jandarma Komutanı olarak görev yapan ve 2017’de Şırnak Şenoba da meydana gelen helikopter kazasında şehit olan Jandarma Yarbay Songül Yakut gibi, Jandarma Genel Komutanlığının bir kadın subayı olarak Hacılar İlçe Jandarma Komutanlığı görevine atanmam, beni hem onurlandırmış, hem de duygulandırmıştır. Buradan kendisini rahmetle ve şükranla anıyorum. Ruhu şad olsun" ifadelerini kullandı.

Kayseri'nin ilk kadın ilçe jandarma komutanı işini 'Aşkla' yapıyor

Mesailerinin insanla başladığını ve insanla bittiğini söyleyen Sayıcı, "Hacılar İlçe Jandarma Komutanlığı olarak ilk hedefimiz, sorumluluk, bölgemizde emniyet ve asayiş hizmetlerinin kesintisiz olarak sürdürülmesidir. Devletimizin gücünü ve güven duygusunu, bölgemizin her köşesinde hissedilmesini sağlamak. Değişen güvenlik anlayışına uygun olarak vatandaş odaklı bir yaklaşımla vatandaşlarımızın kendilerini her zaman huzur ve güven içerisinde hissedebileceği bir ortamın oluşumunu sağlamaktır. Hacılar İlçe Jandarma Komutanlığı personeli de dahil olmak üzere, doğusundan batısına yurdun her köşesine yayılmış olan jandarma teşkilatında, hangi rütbe ve görevde olursa olsun jandarma personelinin mesaisi insanla başlar, insanla biter. Yaptığımız çalışmalarla, devriyelerimiz esnasında karşılaştığımız vatandaşlarımızın sorularına yanıtlar verilerek, yardım edilmesi ve vatandaşlarımız ile birebir 24 saat temas ve iletişim halinde bulunarak en temel, insani yaklaşımlarla kollu personelimizin önce iyi bir insan daha sonra iyi bir vatandaş ve daha sonra iyi bir jandarma personeli olarak halkın gönlüne girilmesi hedeflenmektedir. Çünkü biliyoruz ki günümüzde kolluk güçlerinin başarısı, halkla geliştirilen ilişkilerin niteliği ve suç önlemede halktan alınan yardım ve desteğin oranı ile ölçülmektedir. Bizler jandarma personeli olarak, kendimizi vatandaşların yerine koyarak, onları anlamak ve insani değerlerimizi ön plana alan bir yaklaşım ile saygın, güvenilir ve kaliteli hizmet sunan kolluk kuvveti olarak çalışmaktayız. Çalışmalarımız sonucunda, jandarma ile vatandaş arasında son derece sağlam köprülerin inşa edildiğini görmekteyiz" diye konuştu.

İlçede kadınlara yönelik de çalışmalar yürüttüklerinin altını çizen Jandarma Teğmen Esma Sayıcı, "Komutanlığımız sorumluluk alanında bulunan tüm kadınlara ulaşmak, jandarmanın yanlarında olduğunu hissettirmek ve toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla, mahallelerde kurulan pazarlarda tezgah açan kadınlarımızdan, aracı ile seyir halinde olan kadınlarımıza kadar her fırsatta 6284 Ailenin korunması ve Kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun hakkında, şiddete uğrayan ya da şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınlarımıza yönelik bilgilendirme faaliyetleri icra ediyor ve broşür dağıtıyoruz. Böylece kadınlarımızın şiddet karşısında yalnız olmadıklarını kendilerine hissettirmek istiyoruz. Ayrıca kadına şiddetle mücadelede etkin olan kurumlar hakkında da kendilerini bilgilendiriyoruz. Ülkemizin geleceği olan çocuklarımıza daha güvenli eğitim öğretim ortamı sunmak, suça sürüklenmesini ve suç mağduru olmasını engellemek, fiziksel ve ruhsal gelişimlerini etkileyecek zararlı alışkanlıklardan ve tehlikeli maddelerden korumak maksadı ile okullarda ‘Kişisel güvenlik ve Suçtan korunma’ konusunda bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyeti yapıyoruz. Günümüzde şiddetin cinsiyet ayrımı güden bir yaklaşımla kadına yönelmiş hali, özellik arz eden ve özel yöntemiyle mücadele edilmesi gereken bir olgudur. Bu konuya ilişkin uluslar arası ve ulusal boyutta bilinçlenmenin ve mücadelede kararlılığın önemi olduğunu biliyoruz. Bizlerde kadınlarımızın ve çocuklarımızın maruz kaldığı şiddet, istismar gibi kötü eylemleri engellenmek adına hazırlanmış ve acil durumlarda ilk aklımıza gelecek müdahale uygulaması olan, Kadın Destek Uygulaması (KADES) programı hakkında bilgilendirme yapıyoruz ve kadınlarımızın uygulamayı cep telefonlarına indirmesini sağlıyoruz" şeklinde konuştu.

Kayseri'nin ilk kadın ilçe jandarma komutanı işini 'Aşkla' yapıyor

İlçe Jandarma Komutanlığı olarak bundan sonra yapacakları projelerle ilgili de konuşan Esma Sayıcı, "Hacılar İlçe Jandarma Komutanlığı olarak ana projemiz kadın, erkek, çocuk, genç ve yaşlı tüm vatandaşların kendilerini her zaman huzur ve güven içerisinde hissedebileceği bir ortamın oluşumunu sağlamaktır. Yürüttüğümüz projeler kapsamında günümüzün hastalığı olan C-19 hakkında bilinçli hareket etmelerini sağlamak adına broşürler dağıttık. Halkın sürekli girip çıktığı market, cami gibi alanlara tedbirler ve alınması gereken önlemlerle ilgili yazılar fişler astık. Bundan sonra yapacağımız faaliyetler arasında ise sorumluluk sahamızda bulunan bir okulumuzda henüz kütüphane yok. Hacılar İlçe Jandarma Komutanlığı olarak bizlerde kendi imkanlarımız ve halkımızın desteği ile bir kütüphane inşa etmeye karar verdik. Kitap okuma alışkanlığı kazandırabilmek adına bir nebze de olsa katkı sağlamak istedik. Açılışı 14 Haziran jandarma teşkilatımızın kuruluş yıl dönümünde yapacağız. Kayseri’nin bir çok bölgesinde olduğu gibi Kayseri’de de ormanlık alan bir hayli dar. Bizler de doğaya nefes olmak adına, ağaçlandırma faaliyeti icra edeceğiz. Jandarma dosta güven, düşmana korku verir" dedi.

Ali Göç - Eren Kan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uzman jinekologdan kadınlar için önemli uyarı: "Normal saymayın" Jinekolog Elifnur Özak, menopoz sonrası görülen vajinal kanamalara dikkat çekti. Bu dönemde görülen kanamaların genellikle iyi huylu nedenlere bağlı olduğunu belirten Uzm. Dr. Özak, “Ancak bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoza girildikten sonra, artık vajinal kanamalar ‘normalimiz’ olmaktan çıkar, göz ardı edilmemelidir.” diyerek kadınları uyardı. Acıbadem Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elifnur Özak, menopozun kadınların doğal yaşam döngüsünün bir parçası olduğunu hatırlattı. Adet kanamasının kesilmesine menopoz denildiğini, tıbbi açıdan ise menopozun yumurta ve hormon üretiminin sona ermesi anlamına geldiğini vurgulayan Uzm. Dr. Özak, kadınların bu yeni dönemi için, "Kadınlarda ortalama 40’lı yaşlardan itibaren reprodüktif çağın menopozal kısımları başlar. Adetlerimiz, belirgin bir problem olmadığı sürece, bir anda kesilmez, yavaş yavaş araları açılarak gider. 2 ayda bir, 3 ayda bir, 6 ayda bir... ’Pre- menopoz’ dediğimiz bu menopoz öncesi dönemde kadınlarda “vazomotor semptom” olarak bilinen sıcak basmalarıyla, ani ve yoğun terlemelerle, ani sinirlilik haliyle, geceleri uyku problemleriyle, vajinal kurulukla sıklıkla karşılaşırız. Bunlar, vücutta azalan östrojen düzeylerinin bedenimizde oluşturduğu sonuçlardır. Premenopozal dönemdeki bu sorunların hemen hepsinin tedavisi mümkündür. Ne zaman ki bir sene hiç adet görülmez, ancak o şekilde ‘menopoza girdim’ diyebiliriz. Bu dönem de ortalama 45-55 yaşları arasına denk gelmektedir" bilgilendirmesinde bulundu. Normal kabul etmeyin, sebebini öğrenin Menopoz sonrasında vajinal kanamalar görülebildiğini, bunların pek çok kadın tarafından “normal” kabul edilip, doktor kontrolüne gerek duymadığını belirten Uzm. Dr. Özak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınlar özellikle doğurganlık süreçlerinde, hamilelik öncesinde ve hamilelikte kadın hastalıkları ve doğum uzmanı kontrolünde olmayı önemserler. Menopoza girdikten sonra ise artık jinekologla işlerinin bittiğini düşünürler, muayenelerini ihmal ederler. Menopoza girdikten sonra kanama sorunu yaşadıklarında bunu göz ardı ederler. Oysa bu dönemdeki kanamalar masum olmayabilir. Menopoz sonrası vajinal kanamalar genellikle iyi huylu sebeplere bağlı olsalar da bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoz sonrası kanama durumunda, jinekolojik muayene ve bu muayene sonuçlarına bağlı olarak rahim içinden (endometriyum) örnekleme yapmak, biyopsi alarak kötü huylu bir hastalık olup olmadığını değerlendirmek gerekebilir. Endometriyum kanserleri erken dönemde kendisini kanama ile belli ettiği için, çoğu zaman bu kanamalar sayesinde erken evrelerde yakalanır ve pek çok hastada kemoterapi ihtiyacı dahi olmadan, sadece ameliyatla cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kötü rüya görmemek için bu kanamaların nedenlerinin belirlenmesi gerekir."
İzmir Üretken yapay zeka teknolojisi, en çok fotoğrafçılığı etkiliyor İki yıl önce hayatımıza hızlı bir giriş yapan üretken yapay zeka teknolojisi fotoğraf sanatı başta olmak üzere grafiksel anlamda çeşitli görseller üreten sektörler üzerinde etkisini giderek arttırıyor. Özellikle reklam tanıtım sektöründe obje, ürün veya bir olayın fotoğraflarını üretmek stüdyo ortamı yerine bilgisayarın başında birkaç satırlık komut yazarak sanayiler içinde gerçekleştiriliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan üretken yapay zeka teknolojisinin prodüksiyon maliyetlerini düşürmesi gibi faydasının yanında gerçeklikten uzaklaşma ve manipülasyon gibi tehlikeleri de beraberinde getirdiğini söylüyor. “Yapay zeka prodüksiyon maliyetlerini düşürüyor, üretim süreçlerini hızlandırıyor” Aynı zamanda reklam ajanslarının en çok başvurduğu stok fotoğraf ajansları ve buralara görsel üreten fotoğrafçıları ekonomik anlamda olumsuz etkilediğini söyleyen Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan; “Üretken yapay zeka ile buluşmamız 2022 yılının ortaları gibi çok yakın bir zamanda oldu. Üretken yapay zeka ile üretilen ilk fotoğraflar ve grafikler gerçeklik bakımından önceleri hatalar barındırıyor kollar, eller gibi farklı uzuvların canlandırılmasında bozukluklara rastlayabiliyorduk. Ancak çok kısa bir sürede üretken yapay zeka programlarının yeni sürümleri piyasaya sürüldükçe bu hatlarında hızlıca giderildiğini çok daha gerçekçi görüntülerin üretilebildiğini gördük. Şu anda işin uzmanları dışında kimsenin neredeyse gerçekle ayırt edemeyeceği kusursuz görseller üretilmeye başlandı. Özellikle fotoğraflar gerçeklik açısından kusursuza yaklaşmış durumdalar. Üretilen bir insan fotoğrafının gerçek mi yapay mı olduğunu anlamak oldukça güçleşti. Yapay zeka ile üretilen gerçekliği yüksek fotoğraflar sosyal medya hesaplarını yönetenleri, haber sitelerini ve çeşitli reklam şirketlerini önemli bir prodüksiyon maliyetlerinden kurtarırken üretim süreçlerini hızlandırdı. Ancak işin gerçeklik açısından baktığımızda özellikle işleri gerçeği aktarmak olan haber, medya siteleri ve yüksek takipçili sosyal medya hesaplarını yeni tehlikeler bekliyor. Bu teknoloji kişileri ve toplumları ciddi şekilde manipüle etmede kullanabiliyor. Bu da beraberinde sayısız hukuk davlarını beraberinde getiriyor. Bu yolla üretilen görsellerin altına mutlaka uyarıcı yazıların konulması ya da uzmanlar tarafından gözden geçirilmeleri gerekiyor.” dedi. Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan, bilgisayarının başında uygulamalı olarak yapay zeka yazılımlarıyla “orman yangınından kaçan geyik” ve “çölde gezen kutup ayısı” gibi örnek görsellerin komut satırı yazarak nasıl oluşturulduğunu paylaştı.