SAĞLIK - 10 Haziran 2021 Perşembe 13:09

'Kene ve biti, özel solüsyon formülüyle vücudumuzdan uzak tutabiliriz'

A
A
A
'Kene ve biti, özel solüsyon formülüyle vücudumuzdan uzak tutabiliriz'

Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran “İnsanlar yaz aylarında kene ve diğer haşereleri, evde yapabileceğiniz çeşitli bitki özlerinden oluşan özel solüsyon formülüyle vücudumuzdan uzak tutabiliriz’’ dedi.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, virüs ile enfekte kenelerin ısırması sonucu insanlara bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) ile yazın haşerelerden bulaşan hastalıklardan korunma yöntemlerine dair açıklamalarda bulundu.

Vücuttaki açık bölgelerden ya da saç aralarından kenelerin ısırabildiğini aktaran Dr. Serhat Koran, “İnsan vücudunda birkaç gün kalabilen kenenin ısırdığını anında fark edemeyebilirsiniz. Kene, toksin veya viral etkenleri vücudumuza enjekte ederek kanımızı emiyor. Bu sebeple fark edildiği anda kenenin vücuttan profesyonel sağlık personelleri tarafından mutlaka çıkartılması gerekir” dedi.

“Belirtileri Covid ile karıştırmayın”
Bazı kenelerin ‘Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ olarak bilinen enfeksiyonu taşıdığını aktaran Dr. Koran, “İlk belirtileri, bir hafta içerisinde baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, ishal olarak görülüyor. Buna ek olarak boğazda kızarıklık, burun kanaması, vücutta kanamalar ve morarmalar ve ölüme kadar gidebilen ağır tablolara neden olabiliyor. Mutlaka profesyonel bir yardımla bu keneyi, vücuttan çıkarmak gerekir. Kene ilk fark edildiği anda kesinlikle bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı ve ilgili personel tarafından da profesyonelce çıkarılmalıdır. Vücuda yapışan keneye, kan yoluyla kişiden kişiye hastalık bulaşabildiği için asla çıplak elle dokunulmamalıdır” şeklinde konuştu.

“Üzerine kolonya ve alkol dökmeyin”
Kenelerin vücuda yapışık olduğu süre boyunca, bırakması için üzerlerine hiçbir şey dökülmemesini ifade eden Dr. Koran, “Kolonya, alkol, aromaterapi yağı gibi sıvılarla hiçbir şekilde müdahale edilmemelidir. Keneyi elle tutup çıkarmaya çalışmak da doğru değildir. Çünkü kenenin içerisinde var olan enzim ve virüslerin vücuda fazladan girmesine neden olarak daha fazla zehre maruz kalınmasına yol açar. Kene çıkartıldıktan sonra, kenenin olduğu bölgede kızarıklıklar olabilir. Bazen kendi kendine de çıkabilir. Bu tip durumda da kenenin çengeli vücutta kalmış mıdır diye dikkat edilmesi gerekir. Eğer öyle bir şey görülürse mutlaka onun da çıkartılması gerekir” diye konuştu.

“Paçuli, parmaroza ve lavantayla aromatik bariyer”
Kene tamamen çıkartıldıktan sonra, kenenin olabilecek zararlı etkileri ya da o bölgede oluşturduğu kızarıklık ve şişlik ödem oluşumuna karşı aromaterapi yağları öneren Dr. Koran, “Nioli, palmarosa ve lavanta yağından faydalanılabilir. Bunları eşit oranda karıştırıp sabah akşam sürersek, bu tedavi yöntemi, etkisini gösterir” ifadelerini kullandı.

Kene ve benzer haşereleri vücuttan uzak tutacak yöntemlerden bahseden Dr. Koran, şu tavsiyelerde bulundu:
“Yetişkinler için yaklaşık bir su bardağı, yani 200 cc’lik bir miktarda lavanta hidrolatı içerisine bir çay kaşığı kadar Hint sardunyası adıyla da bilinen palmaroza yağı, bir çay kaşığı paçuli yağı, yine bir çay kaşığı lavanta ve limon otu yağı karıştırırız. Bu karışımı güneşe maruz bırakmadan bir sprey şişesine koyarak muhafaza edebilirsiniz. Dilediğiniz zaman vücudumuzda açık olan bölgelere, yani kolumuza, boynumuza uygulayabiliriz”.

“Odaya dökerseniz sivrisinekleri uzak tutar”
Aromaterapi yağlarının bir kısmı uçucu yağlar olduğu için çocukların cildinde tahrişe sebep olabileceği uyarısını yapan Dr. Koran, “Küçük çocuklarda mutlaka hekim kontrolünde bu yağlarını kullanmak gerekir. Eğer bunu 7 yaşından küçük çocuklarda da kullanmak istiyorsak, karışımı biraz seyreltmemiz gerekir. Birer kaşık olarak ilave ettiğimiz bu yağları 10’ar damlaya indirelim. Eğer 2 yaş ve altı çocuklar için uygulamak istenirse, yine bir hekim veya fitoterapi uzmanı tarafından karışımın hazırlanmasında fayda vardır. Bu karışım kene, böcek, sivrisinek gibi bütün haşerelere karşı bizi koruyacaktır. Ya da bu karışımı inhaler bir cihazınız varsa; karışımı onun içine damlatıldığında, odaya veya o çevreye, bahçeye, balkona o kokuyu yayarak da o haşereleri çevremizden uzak tutmuş oluruz” ifadelerini kullandı.

İlk 10 gün bu belirtilere dikkat
Kene ısırığıyla enfekte olan hastanın, 10 gün boyunca takibinin gerekli olduğunu belirten Dr. Koran, kan testleriyle tespit edilebildiği bilgisini vererek, sözlerini şöyle tamamladı:

“İlk 10 gün içerisinde baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, ishal, ateş, fenalık hissi, halsizlik, terleme, yüksek ateş gibi belirtiler olur ise, keneden vücuda bir virüs gelmiş olma ihtimali yüksek ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi riski var demektir. Bunlara ek olarak herhangi bir yere çarpmadan vücutta morluklar meydana gelirse, bir burun kanaması olursa, ağız içerisinde kırmızı kanama odakları varsa hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Çünkü kanama ataklarıyla gidiyor, bu ciddi kanamalar da yaparak ölümlere neden olabiliyor. Herhangi bir sağlık kuruluşuna kısa sürede ulaşamayacak durumdaysanız ve enfeksiyon riski varsa, kenenin olduğu bölgeye, çıkartıldıktan sonra buz ile soğuk uygulama yapılmalıdır. Ayrıca lavanta, palmarosa, nioli gibi yağlar uygulanabilir. Çünkü bu yağların antiviral, antibakteriyel özelliği vardır. Ek olarak da bolca sıvı almak önemlidir. Ancak kesinlikle bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Çünkü bu uygulamalar enfeksiyonun vücuda yayılmasını ancak yavaşlatmaya yarar”.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.