GÜNDEM - 09 Aralık 2019 Pazartesi 10:41

Kestane balı tam bir şifa deposu

A
A
A
Kestane balı tam bir şifa deposu

Artvin’in yaylalarında arıların bin bir çeşit çiçekten ürettiği çiçek balı ile kestane ağaçlarının çiçeklerinden ürettikleri kestane balı, kış aylarında ortaya çıkan soğuk algınlığı, burun tıkanıklığı, halsizlik, öksürük gibi birçok hastalığa derman oluyor.

Artvin’de üretilen kestane balının faydaları saymakla bitmiyor. Soğuk algınlığından, hücre yenilemeye, çocukların gelişiminden, boğaz ağrılarına birçok derde şifa olarak kullanılıyor. Artvin’in yaylarında bulunan şifa kaynağı çiçeklerden arıların elde ettiği bal ise kış hastalıkları grip ve soğuk algınlığına karşı bağışıklığın güçlendirilmesi katkı sağlıyor. Her yıl Ağustos ayında başlayan ve Eylül ayına kadar devam eden bal hasadı sona ermesinin ardından, çeşit çeşit ballar raflarda yerin aldı. Artvin’de bulunan bin 200 kayıtlı arıcının 18 bin canlı kovanından, bin ton bal üretildi. Arhavi Ziraat Odası bölgede bulunan farklı vadiler ve rakımlardan elde ettiği ballarla birlikte coğrafi işaret başvurusunda bulundu.

Kafkas ırkı arıların gen merkezi Artvin

Artvin’in Arhavi ilçesine de arıcılık yapan Cemal Çorbacı 18 yıldır profesyonel olarak arıcılıkla uğraştığını ifade ederek, “Türkiye’nin hiçbir yerinde olmayan flora ilimizde mevcut. Sıfırdan 3 bin rakıma kadar bal üretimi yapıyoruz. İlimizde dağlardan, yaylalarında yetişen şifa kaynağı çiçeklerinden arıların elde ettiği ballar ilaç niyetine tüketiliyor. Bulunduğu bölgeye göre ilimize farklı bal çeşitleri mevcut. Bu çeşitliliğe göre balların rengi tadı aroması değişmekte. Kestane balı, komar balı, yayla çiçeklerinden oluşan çiçek balı gibi. Ayrıca bir başka en önemli özelliğimiz ise Kafkas arı ırkımızdır. Dünyada dört arı ırkı var biride Kafkas arı ırkıdır. Kafkas arı ırkı gen merkezi Artvin’dir. Artvin’den diğer illere arı çıkışı ve girişi yasaktır" dedi.

"Kestane balı boğaz hastalıklarına da iyi geliyor"

"Kestane balının antibiyotik değeri yüksek olduğu için boğaz hastalıklarına özellikle iyi geliyor." diyen Çorbacı "Yüksek bölgelerde üretilen çiçek ballarının ise vitamin değeri yüksek olduğu için, özellikle çocuklarımızın gelişimlerinde büyük katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Arhavi Ziraat Odası Başkanı Sadık Yıldızbayrak ise yaptığı açıklamada ”Bölgemizde köylerde yaşayan vatandaşlarımızın hepsi arıcılıkla meşgul oluyor. Yılda Arhavi ilçemizde 200 ton bal üretimi yapılmaktadır. Balın tüketici karşılığı ise genelde eş dost akraba ve gurbette yaşayan Artvinlilerden oluşmakta. Oda olarak ilimizdeki önemli bal çeşitlerinden biri olan kestane balına coğrafi işaret almak için başvuruda bulundu. Bununla ilgili çalışmalar devam ediyor. İnşallah önümüzdeki yıl kestane balına coğrafi işaret alıp dünyaya tanıtacağız. Kestane balımız tam bir şifa deposudur. Antibiyotik özelliği fazla olduğundan ve diğer yaylalarımızda yetişen çiçeklerden elde edilen balların karışımından dolayı hücre yenilemesi özelliği bulunuyor. Kestane balı sabah aç karnına akşam yatarken bir kaşık alınırsa nefes darlığı çekenlere iyi gelecektir. Kestane balı solumun yollarıyla ilgili en şifalı bal olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

"Ülkemizde çiçek çeşidi en fazla olan il Artvin; bu da bala yansıyor"

Artvin’de bin 200 civarında kayıtlı arıcı olduğunu ifade eden Artvin Arıcılar Birliği Başkanı İbrahim Durmuş ise " İl genelinde 18 bin canlı kovanımız var. İlimizin endemik bitki örtüsü oldukça geniş. 2 bin 817 çeşit bitki türümüz var. Buda bölgemizdeki bal çeşitliğin oldukça fazla olmasını sağlıyor. Balımızın protein değerleri oldukça yüksek. Günde 1 gram ile 8 gram arasında tüketmemiz gerekiyor. Ben 56 yaşındayım hastaneye soğuk algınlığı için gitmişliğim yok. Artvin’deki arıcılarımız hastaneye gitmez, yüzler kıpkırmızıdır. Nedeni ise Artvin balı tükettiği için. Müşterilerimiz genellikle hastaları için bal alıyor. Ülke genlinde hastaları için alanların sayısı oldukça fazla. Grip, soğuk algınlığı gibi hastalıklar için almak istediklerini söylüyorlar. İlaçlara neden o kadar para harcıyoruz anlamıyorum. Devletimiz ilaçları yurt dışından dolar üzerinden getirtiyor ekonomiye onca zarar. Hasta olmadan önce bal tüketirsek hiçbir ilaç yerini tutmaz” diyerek konuşmasına tamamladı.
Öte yandan Artvin Arıcılar Birliğinin belirlediği fiyatlara göre Kestane balı 150 TL, Çiçek balı 100 ve orman gülü balı ise 125 TL fiyatlardan satılıyor.

Adem Güngör
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da sözleşmeli erler için yemin töreni Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığında temel eğitimlerini tamamlayan 289 sözleşmeli er için yemin töreni düzenlendi. Düzenlenen yemin törenine Hava Eğitim Komutanı Hava Korgeneral Erdoğan Gür, Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ve temel askerlik eğitimini tamamlayan askerlerin yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, tugay sancağının tanıtılmasının ardından askerler, ellerini etrafında sıralandıkları masaların üstünde bulunan Türk bayrağı ile silahların üzerine koyarak yemin etti. Kütahya Hava Er eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, yemin eden sözleşmeli erlere başarılar diledi. Türk kültüründe askerliğin kutsal olduğunu belirten Baş, "Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı, insan odaklı yönetim anlayışı ile sadece erbaş ve erlere değil geleceğin komutan, lider ve yöneticilerine temel askerlik eğitimi veren ve kendisine çok özel sorumluluklar yüklenen Hava Kuvvet Komutanlığının tek eğitim tugay komutanlığıdır. Bu bilinç ile icra edilen ant içme törenleri millî birlik ve beraberliğimizin güçlendiği, vatana ve millete bağlılığın şeref sözü ile perçinlendiği, ülkemiz için canımızı seve seve vereceğimizin haykırıldığı çok özel anlardır." dedi. "Evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır." "Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir" diyen Tuğgeneral Baş, "Sizlerin varlığı ile bu törenlerin anlamı ve coşkusu daha da büyümekte, heyecanı bir kat daha artmaktadır. Karşınızda büyük bir heyecan ve onurla duran 2024/S1 dönemi sözleşmeli erlerimiz vatanımızın dört bir yanından gelerek kutsal asker ocağında silah arkadaşı olmanın bilincine ve hazzına vardılar. Biraz önce ettikleri yemin ile de birer sözleşmeli er olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına katıldılar. Sizler, bu evlatlarımızın andına şahitlik edip bu gururu onlarla paylaştınız ve sevinçlerine ortak oldunuz. Ettikleri bu yemin, askerin mesleğine yürekten bağlanışıdır. Teminatı, şeref bedeli gerektiğinde vatan uğrunda gazi veya şehit olmaktır. Ordu-millet kavramının oluştuğu Türk kültüründe askerlik kutsaldır. Kutsaldır, çünkü vatana hizmettir. Şehitlerimizin ve gazilerimizin miras bıraktığı vatanı canı pahasına korumaktır. Bu çerçevede; Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir. Değerli anneler, babalar, Mehmetçiklerimizin eşleri ve yakınları, biliyorum ki; bugün burada hayatınızın en unutulmaz anlarından birini yaşıyorsunuz. Karşınızda dimdik duran evlatlarınıza bakarken büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorsunuz. Gururu sizlere yaşatan evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır. Bu gururunuzu paylaşmanın mutluluğu içerisinde sizleri kutluyor, bu vatan evlatlarını yetiştirdiğiniz için sizlere saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Bu kutsal ocaktaki eğitiminizi başarı ile bitirdiniz ve artık göreve hazırsınız. Eğitim süresi içerisinde sadece verilen eğitimi değil, aynı zamanda bayrak, vatan, asker ve silah arkadaşlığının oluşturduğu paylaşma, yardımlaşma, bir ve beraber olma duygusunu da yaşadınız. İnanıyorum ki bu ortamın sağladığı arkadaşlıklarınız meslek hayatınızda da kalıcı olacaktır. Bu kapsamda öncelikli hedefiniz; şanlı ecdadımızın, canları pahasına kurdukları cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak olmalıdır. Sizleri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına yeni görev yerlerinize uğurlamanın mutluluğu ile kutsal andınızın hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Kısa bir eğitim dönemi içerisinde milletimizin bize en değerli emaneti olan Mehmetçiklere saygı ve sevgiyi esas alarak askerî disiplin ve eğitim verdiniz, onları göreve hazırladınız. Sizleri bu üstün gayretiniz ve disiplin anlayışınız nedeniyle kutluyorum. Konuşmamı sonlandırırken kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir personeli olarak bu gurur anını yaşamamıza vesile olan cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, silah arkadaşlarına ve değerli gazilerimize sonsuz minnet ve saygılarımı sunuyor, bu aziz vatanın birliği ve dirliği için canlarını esirgemeden feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı. Korgeneral Gün ve Tuğgeneral Baş başarılı askerlere katılım belgesi, ailelerine ise hediye takdim etti.
Mersin Mut’ta "Taze Kayısı Üretim ve İhracatını Değerlendirme Toplantısı" yapıldı Mersin’de "Taze Kayısı Üretim ve İhracatını Değerlendirme Toplantısı" yapıldı. Mersin’in Mut ilçesinde Mut Ziraat Odası’nda Taze Kayısı Üretim ve İhracatını Değerlendirme Toplantısı gerçekleşti. Toplantıda konuşan Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, “Ülkemiz dünya ölçeğinde tarımda söz sahibi bir ülke ülkemiz içinde de Mersinimiz tarımda tarımsal üretiminde söz sahibi bir ilimiz. Ziyadesi ile son derece verimli topraklarıyla özellikle bitkisel üretimde ön plana çıkan bir ilimiz. Bakınız dünya üzerinde 136 ortalama meyve türünden bahsediliyor. Bunların 80’ninden fazlası ülkemizde yetişiyor ve ülkemizde de Mersin ilimizde güzel bir şekilde yetişiyor. Narenciyenin malum başkentiyiz ama narenciyeyle de kalmıyor. Mut ilçemizde kayısı, zeytin, üzüm, incir, elma gibi ürünleri eli nasırlı çiftçimiz üretiyor” dedi. “Mersin ili kayısı üretiminin yüzde 80’ninden fazlası 127 bin tonluk üretimi ile Mut ilçesinde” Ticaret Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar ise, Toros dağlarının eteklerinde verimli topraklarıyla bölgenin göz bebeği konumlardan biri olan Mut ilçesinde, tarımsal üretimi ve ihracatına yönelik istişarelerde bulunmak üzere bulunmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, “Ülkemizin yıllık tarımsal üretimi 58.6 milyar seviyesinde. Bu üretimle Türkiye’miz dünyada 7’nci Avrupa’da ise lider konumunda. İhracatımıza baktığımızda ise 1980’li yıllarda yaklaşık bin ihracatçıyla başlayan tarım ürünleri ihracat serüvenimiz büyük ölçüde 4 temel tarım ürününe yani incire, üzüme, tütüne ve pamuğa dayanıyordu. Bugün ise, işlenmiş tarım ürünlerinden, geleneksel tarım ürünlerimize geniş bir ürün yelpazesinin dünyanın 212 den fazla ülkesine ihraç eden konumuna ulaşmış bulunmaktayız. Bu kapsamda 2002 yılında 3.7 milyar dolar olan tarım ve gıda sanayi ihracatımız uygulamaya devam ettiğimiz doğru ve etkili tarımsal politikalarla 2023 yılına geldiğimizde yüzde 726’lık bir artışla Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesi olan 31 milyar dolara yükselmiştir. Ülkemiz üretim ve ihracatın lokomotif şehirlerarasında yer alan Mersin 9.7 milyar dolarlık ihracat ile en fazla ihracat gerçekleştiren 7’inci ilimizdir. Tarım ürünleri ihracatından ise yüzde 11.3 pay alan Mersin en fazla tarım ürünü ihracatı gerçekleştiren 4’üncü ilimizdir. 2022 yılında yaklaşık 3.4 milyar düzeyinde olan Mersin Tarım ürünleri ihracatı 2023 yılında 3 buçuk milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Mersin ilimizin başlıca tarım ürünleri ihracatını hububat ve bakliyatlar, yaş Meyve sebze ve yağlı tohumlar ihracatı oluşturmaktadır. İlimizin de çok güçlü bir üretim kapasitesine sahip olduğu yaş meyve sebze sektöründe ülkemizin 2023 yılı ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 18 artarak 3 buçuk milyar seviyesinde gerçekleşmiştir. Mersin’in yaş sebze meyve ihracatı ise yüzde 26 oranında artarak 900 milyon dolara ulaşmış olup toplam yaş sebze meyve ihracatımızın yüzde 26’sını oluşturmaktadır. Bildiğiniz üzere ilçemiz dünya kayısı üretiminde gerek üretim alanında gerek üretim miktarında birinci sırada yer alıyor. TÜİK verilerine göre, 2023 yılında kayısı üretimi 750 bin ton, zerdali üretimi ise yaklaşık 16 bin 500 ton olarak gerçekleşmiş durumda. Ülkemiz kayısı ihracatı ise 2023 yılında 71 bin 500 ton. Bu taze kayısı ihracatı toplam 58.7 milyon dolar bir gelir elde ettik. Mersin 2023 yılındaki 156 bin tonluk kayısı üretimiyle ülkemiz kayısı üretiminden yaklaşık yüzde 21 pay almakta. Mersin ilimiz 2022 yılında 21.2 milyon dolarlık 2023 yılında 18.7 milyon dolarlık taze kayısı ihracatı gerçekleştirmiş durumdadır. Yine Mersin ili kayısı üretiminin yüzde 80’ninden fazlasını 127 bin tonluk üretimi ile Mut ilçemizin 2007 yılından bu yana coğrafi tescilli ürünü olan Mut kayısısı ile gerçekleştirdiğini görüyoruz. Toplam 77 bin dekar arazide yaklaşık 1 milyon kayısı ağacına sahip ilçemizde 4 bin kayısı üreticimiz tadıyla kokusuyla fark oluşturan bu kıymetli ürünümüzden geçimini sağlamakta ayrıca ülkemiz ekonomisine de değer katmaktadır” dedi. Toplantı soru ve cevaplarla sona erdi.
İstanbul Eyüpsultan’daki trafik kazasında ölen zabıta memuru son yolculuğuna uğurlandı Eyüpsultan’da meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden zabıta memuru Semih Çakıllı, Piyale Paşa Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı. Eyüpsultan’da dün gece saatlerinde meydana gelen olayda zabıta memuru Semih Çakıllı, memleketinden İstanbul’a doğru yola çıkan eşini almak üzere İstanbul Havalimanı’na doğru aracı ile seyir halindeydi. Bir süre sonra yol üzerinde aracı arızalanan Çakıllı, aşağıya inerek aracın bagaj kısmına doğru hareket etti. Bu sırada aynı yol üzerinde seyir halinde olan ticari taksi sürücüsü direksiyon hakimiyetini kaybederek önce yol kenarında bulunan Semih Çakıllı’ya ardından onun otomobiline çarptı. Kazanın ardından ağır yaralanan Çakıllı, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Çakıllı, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden Çakıllı’nın cenaze namazı bugün ikindi namazına müteakip Piyale Paşa Camii’nde kılındı. Cenaze namazına Çakıllı’nın ailesi ve yakın akrabalarının yanı sıra beraber görev yaptığı zabıta meslektaşları da katıldı. Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’de Çakıllı’nın cenaze namazına katıldı. Burada kılınan cenaze namazının ardından Semih Çakıllı’nın cenazesi defnedilmek üzere Feriköy Mezarlığı’na götürüldü. Çakıllı’nın eşi ise cenaze namazı öncesi tabuta sarılarak zor anlar yaşadı. Kardeşiyle aynı kaderi paylaştı Dün gece meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden Semih Çakıllı’nın kardeşinin de, yaklaşık 1 sene önce motosikletiyle geçirmiş olduğu trafik kazasında yaşamını yitirdiği öğrenildi.