SAĞLIK - 05 Ocak 2020 Pazar 11:05

Kış hastalıklarından korunmak için beslenme önerileri

A
A
A
Kış hastalıklarından korunmak için beslenme önerileri

Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, soğuk havaların etkisini artırdığı günlerde bağışıklık sistemini güçlendirecek gıdaların tüketilmesiyle kış hastalıklarından korunarak sağlıklı yaşamın mümkün olduğunu belirtti.

Vücut direncini artırmada, bağışıklık sistemini güçlendirmede, hastalıklardan korunmada dikkat etmemiz gereken en önemli noktalardan birinin besin değeri yüksek olan gıdaları tercih etmek ve dengeli bir şekilde tüketmek olduğunu söyleyen Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, “Kış aylarında olası sağlık problemlerinin önüne geçmek için elleri sık sık yıkamak, mekanları belirli aralıklarla havalandırmak ve uygun kıyafet tercihinde bulunmak gerekiyor. Bu tedbirlerin yanı sıra düzenli ve uygun beslenmek de şart. Kış aylarında dört besin grubunda bulunan çeşitli besinler üç ana ve üç ara öğünde yeterli miktarlarda alınmalı” dedi.

Kış hastalıklarından korunmak için beslenme önerileri

Vücut direncini artırmak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek için yapılması gerekenleri anlatan Doç. Dr. Uzel, “Vücut direncini artırmak için A, C ve E vitaminlerini içeren besinler tüketilmeli; selenyum, çinko, magnezyum vb. mineralleri alımı omega yağ asidi içeren yiyecekler ile takviye edilmelidir. Sadece D vitamini besinlerde az miktarda bulunduğu için bu amaçla güneş ışığından yararlanılmalı. D vitaminin yanı sıra kalsiyum ve fosfor tüketimi haftada en az iki kez balık ve her gün süt tüketimi ile desteklenmeli” dedi.

Yeterli su tüketimine dikkat

Kış aylarında su tüketiminin en az yaz aylarında olduğu kadar önemli olduğunu vurgulayan Ruhan Aşkın Uzel, “Kışın tüketilen su miktarının yazın tüketilen ile aynı olmasına dikkat edilmeli, susama durumu olmasa dahi günde en az 2 litre su alınmalı. Su tüketimi için mevsimsel ayrım olmamalıdır. Günlük alınan su miktarı günlük aktivitelerde de kullanılabileceği gibi toksinlerin atımında da aracıdır. Bu nedenle kaybedilecek miktar öngörülerek vücutta su dengesi yeterli miktarda su tüketimi ile sağlanmalı. Aksi takdirde vücuttan kaybedilen su alınandan daha fazla olur ve dehidrasyon adı verilen durum ortaya çıkar. Her ne kadar bazı sağlık problemlerinin nedeni doğrudan su kaybına bağlanmasa da stres, uyku hali, dalgınlık, baş ağrısı, unutkanlık, gerginlik gibi yaşam kalitesini olumsuz etkileyen durumlar için su kaybı önemli bir etkendir. Vücudun susuz kalmasının sebep olduğu durumlar arasında el-ayaklarda üşüme, sık idrara çıkma gibi örnekler ile de karşılaşılabilir” diyerek su tüketimli konusunda da uyardı.

Kış hastalıklarından korunmak için beslenme önerileri

Yağ tüketimine dikkat edilmeli

Soğuk havalar ile birlikte oluşan kilo artışının aslında yavaşlayan metabolizmanın bir sonucu olduğuna işaret eden Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, bazı temel beslenme kurallarına uyarak hem kilo artışının önüne geçilebileceğini hem de kışı sağlıklı geçirebileceğimizi söyledi. Uzel, “Bağışıklık sistemi, soğuk havalara karşı koruma amaçlı olarak az miktarda yağ yakar. Kış aylarında kilo kontrolü için yağ tüketimi kontrol edilmeli. Kızartma ve kavurmalar yerine ızgara, haşlama gibi pişirme yöntemleri tercih edilmeli. Bol lifli ve protein ağırlıklı yiyecekler tüketilmeli” diye konuştu.

İyi bir kahvaltı ile başlamak gerekiyor

Bağışıklık sistemini güçlendirmek için güne iyi bir kahvaltı ile başlayarak vücudun savunma mekanizmasını güçlendiren yiyecekler seçilmesi gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Uzel, “Özellikle E vitamininin bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi bulunmaktadır. Soğuk algınlığında vücut direncini artırmakta ve A vitamininin okside olmasını engellemektedir. Yeşil yapraklı sebzeler, fındık, ceviz ve yağlı tohumlar E vitamini içeriği bakımından zengin yiyeceklerdir. Bağışıklığı güçlendiren besinlere örnek olarak ise somon-sardalye gibi yağlı balıklar, portakal, yeşil çay, yumurta, bal kabağı, taze kırmızıbiber, ıspanak, brokoli, cibez, radika, domates ve yoğurt sayılabilir” dedi.

Kış hastalıklarından korunmak için beslenme önerileri

Biber, C vitamini kaynağı

Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da mutlaka C vitamini tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Uzel, “Güne C vitamini alımı ile başlanmalıdır. Kahvaltı sofrasında bulunabilecek önemli C vitamini kaynağı tatlı yeşilbiber veya taze kırmızı biberdir. Pekmez önemli bir mineral kaynağı olup özellikle sadece kış mevsiminde değil her dönem her yaştaki birey için tüketilmesi tavsiye edilen bir gıdadır. Kalsiyum ihtiyacının karşılanması için de yoğurt önerilmekte olup protein içeriği olan gıda tüketimi esas alınmalıdır. Kırmızı et, hem demir minerali açısından zengin olup hem de protein kaynağıdır. Ana öğünlerin haricinde ara öğünler de sıkı tutulmalı, abur cubur yerine kuru kayısı, incir, fındık, fıstık gibi atıştırmalıklar tercih edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Gökyüzünden denize pedal çevirecekler Kemer’de bu yıl ikincisi düzenlenecek olan Sky To Sea (Gökyüzünden Denize) Dağ Bisikleti Yarışı için hazırlıklar tamamlandı. Kemer Kaymakamlığı’nın destekleriyle Kemer Belediyesi ana sponsorluğunda 20-21 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek yarışlara Türkiye, Rusya, Norveç, Romanya ve Gürcistan’dan 85 sporcu katılacak. Dünya’da kar üzerinde başlayıp denizde biten tek yarış olma özelliğine sahip Sky To Sea, Kemer bölgesinin bisiklet turizmi alt yapısını ve benzersiz coğrafyasını ön plana çıkarmak amacıyla düzenleniyor. 21 Nisan Pazar günü Tahtalı Dağı’nın 2 bin 365 metrelik zirvesinden yarışa başlayacak sporcular, 34 kilometrelik etapta patikaları ve köy yollarını geçerek Kemer sahilinde bulunan denize atlama rampasındaki bitiş çizgisine ulaşmaya çalışacaklar. Yarışlar ile ilgili açıklama yapan Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer’de turizm sezonunun uzatılması amacıyla hayata geçirdikleri Bisiklet Rotaları Projesi ile Kemer bölgesini bisiklet turizmi ile tanıştırdıklarını söyledi. Başkan Topaloğlu, Sky To Sea Dağ Bisikleti Yarışı’nın Kemer turizmine büyük katkısı olduğunun altını çizerek, “Bisiklet potansiyelini çok iyi tanıtacak ve anlatacak bir yarış etkinliği. Bu yarıştan sonra gelecek hafta da Akra Gran Fondo yol bisikleti yarışlarına ev sahipliği yapacağız. Ayrıca şu anda Kemer Belediyesi Göynük Atatürk Spor Salonu’nda yapılan Bekir Özer Türkiye Gençler, U23 ve Elite Büyükler Bay-Bayanlar Muaythai Şampiyonası’na katılan bin 100 sporcu Kemer’de. Geçen gün Uluslararası TEN PRO -Turkish Bowl Tenis Turnuvası ile açılan Corendon Tennis Club Kemer’de 44 ülkeden 8 -16 yaş arasında 200 üst düzey sporcu ağırlanıyor. Kemer’de öncelikli hedefimiz, nisan ve mayıs aylarını bu tip spor etkinlikleri ile doldurmak ve turizm hareketliliğini bu aylara spor turizmi sayesinde yaymak istiyoruz. Kemer’i spor turizminin zirvesine taşımak için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Samsun Mevsim geçişlerinde çocuklarda ishale dikkat Çocuklarda ishalin en sık nedeninin virüsler olduğunu belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, “İshal, daha çok mevsim geçişi dönemlerinde gözlenir. Sulu kakaya; ateş, kusma, karın ağrısı ve iştahsızlık da eşlik edebilir. Bakteri ve parazitlerin sebep olduğu ishaller mikrobun bulaştığı yiyecek-içecek veya temas etmiş ellerin ağıza götürülmesi ile bulaşır. İshal sık karşılaşılan ve nadiren ciddi seyreden bir hastalık olmakla birlikte küçük bebeklerde ateş ve kusmanın eşlik ettiği durumlarda çocuk doktoruna başvurmak oldukça önemlidir” dedi. Liv Hospital Samsun Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, mevsim geçişlerinde çocuklarda sıklıkla görülen ishal konusunda açıklamalarda bulundu. Çocuklarda ishalin en sık nedeninin virüsler olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Çebi, “İshal, daha çok mevsim geçişi dönemlerinde gözlenir. Sulu kakaya; ateş, kusma, karın ağrısı ve iştahsızlık da eşlik edebilir. Bakteri ve parazitlerin sebep olduğu ishaller mikrobun bulaştığı yiyecek-içecek veya temas etmiş ellerin ağıza götürülmesi ile bulaşır. Virüslerin sebep olduğu ishaller temas ile kolayca bulaşabilmektedir. İshal sık karşılaşılan ve nadiren ciddi seyreden bir hastalık olmakla birlikte küçük bebeklerde ateş ve kusmanın eşlik ettiği durumlarda çocuk doktoruna başvurmak oldukça önemlidir” diye konuştu. "Belirtiler bir veya iki gün sürebilir” Çocuklarda ishalin genellikle 24-48 saat içinde düzelen kusma atağı ile başladığını belirten Uzm. Dr. Çebi, “Belirtiler bir veya iki gün süren hafif ishal ve bulantıdan, birkaç gün süren şiddetli ve bol sulu dışkılamaya kadar değişkendir. İshal, genellikle 24 saat içinde en az üç kez gözlenen yumuşak kıvamlı veya sulu dışkılama olarak ifade edilmektedir” şeklinde konuştu. "Yüksek ateş görülebilir" Uzm. Dr. Çebi, çocuklarda ani başlangıçlı ishalin yaygın belirtileri ile ilgili şunları söyledi: " Yumuşak kıvamlı veya sulu dışkılama, dışkılama ile rahatlayan ve kramplar halinde gelen karın ağrısı atakları, bulantı ve kusma, yüksek ateş, kas veya baş ağrısı. Yumuşak kıvamlı dışkılama, bağırsaklar normal düzenine dönmeden bir hafta kadar daha sürebilir. Bazı çocuklar, akut ishalden sonra zaman içinde düzelen geçici bir laktoz intoleransı geliştirirler; bu durumda süt içtikten veya süt ürünleri tükettikten sonra yumuşak kıvamlı dışkılarlar. İdrar çıkışında azalma, ağız kuruluğu, gözyaşında azalma, göz kürelerinde çöküklük, halsizlik ve huzursuzluk sıklıkla gözlenebilen dehidratasyon belirtileridir. Ancak, acil tıbbi yardım alma gereksinimi ifade eden uykuya meyilllilik, soluk veya alacalı bir cilt, soğuk el ve ayaklar, ıslak bez sayısında ciddi azalma, hızlı ve yüzeysel soluma gibi belirtiler dehidratasyonun şiddetli olduğunu göstermektedir” ifadelerini kullandı. "Bol su tüketimi önemli" Bol su tüketiminin öneminden bahseden Uzm. Dr. Çebi, “Çok sulu sümüksü ve kanlı dışkı, siyah-katran rengi dışkı, idrar yapamama ya da idrar renginde kırmızılık önemlidir. Bu durumu çocuk doktorunuzla mutlaka görüşmelisiniz. Evde bol su ve anne sütü ile sık besleme uygulanmaktadır. Şekerli, yağlı salçalı gıdalar verilmemelidir. Yağlı gıdalar, meyve suları ve çok şekerli içecekler ishali arttırabilir. İshale yönelik ilaç tedavisi doktorunuz önermedikçe gerekli değildir. Destek için doğal ya da ilaç formunda probiyotikler kullanılabilir. 1 yaşından küçük bebekler, kanlı ishal, kusma ağızdan beslenememe, uyuklama hali, halsizlik, ağız kuruluğu, idrarda azalma ve yüksek ateş durumunda hemen çocuk doktoruna başvurulmalıdır, gözetim altında tutulmalıdır" açıklamasında bulundu.