GÜNDEM - 27 Şubat 2021 Cumartesi 18:38

Kızılcahamam’ı Çankırı'ya bağlayan 'Kızılcahamam-Çerkeş Tüneli' açıldı

A
A
A
Kızılcahamam’ı Çankırı'ya bağlayan 'Kızılcahamam-Çerkeş Tüneli' açıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bir zamanlar inşa ettiğimiz yolları gösterip 'buraya uçak mı indireceksiniz?' diyorlardı. Bir zamanlar açtığımız tünellere bakıp 'buraları patates, soğan deposu mu yapacaksınız?' diye alay ediyorlardı. Bir zamanlar kurduğumuz köprüleri gösterip 'buradan koyun sürüleri mi geçireceksiniz?' diye dalga geçiyorlardı. Fakat bu eserler tamamlanıp hizmete açıldığında ilk ve en çok böyle diyenlerin oralardan istifade ettiğini gördük" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle Kızılcahamam-Çerkeş Tüneli Açılış Töreni'ne katıldı. Törene, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Ankara Valisi Vasip Şahin, Çankırı Valisi Abdullah Ayvaz, milletvekilleri, bakan yardımcıları ve yetkililer katıldı.

Tünelin bulunduğu bölgenin, yüksek rakımlı ve eğimli olması sebebiyle, ulaşımda zaman zaman sıkıntıların yaşanabildiği bir yer olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Açılışını yaptığımız tünel sayesinde, bu yolu kullanan tüm vatandaşlarımız rahat, hızlı ve güvenli bir seyahat imkanına kavuşacaktır.

Bu proje, mevcut güzergahı 2,4 kilometre kısaltarak, vakitten ve akaryakıttan yılda 7,4 milyon lira tasarruf sağlayacaktır. Tünelle birlikte bu yolun cazibesinin artacağına, yük araçları yanında yolcu taşımacılığında da daha yoğun şekilde kullanılacağına inanıyorum. Kızılcahamam ve Çerkeş ilçelerimiz, bu gelişmeden en çok faydayı görecek yerleşimlerin başında geliyor. Tüneli ve bağlantı yoluyla birlikte 3,6 kilometreyi bulan bu eserin ülkemize kazandırılmasında emeği geçen bakanlığımızı, kurumlarımızı, yüklenici firmaları, işçisinden mühendisine herkesi tebrik ediyorum” diye konuştu.

“Son 18 yılda ülkemizde karasından havasına, demirinden denizine kadar tüm ulaşım hatlarında adeta bir seferberlik başlattık”

İnsan ve yük ulaşımını ne kadar kolaylaştırırlarsa, Türkiye’nin her köşesinin gelişmesini, kalkınmasını, büyümesini de o derece hızlandıracaklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hep söylediğimiz gibi, gidemediğin yer senin değildir. Bunun için, son 18 yılda ülkemizde karasından havasına, demirinden denizine kadar tüm ulaşım hatlarında adeta bir seferberlik başlattık. Bölünmüş yollarımızın uzunluğunu 28 bin kilometreye çıkartarak, en batıdan en doğuya, en kuzeyden en güneye rahatlıkla ulaşılabilmesini sağladık. Geçmişte her biri eziyete dönüşen ve mecburen çıkılan yolculuklar, artık keyifle yapılan seyahatler haline geldi. Başka ulaşım alternatiflerini kullanma imkanı olan pek çok kişinin, sırf bu keyfi yaşamak için otomobille seyahati tercih ettiklerini biliyoruz. Eskiden sadece güneş-deniz-kum üçgenine sıkışan turizmimiz, yaygınlaşan ve standartları yükselen yollarımız sayesinde Anadolu’nun dört bir yanına doğru genişlemektedir. Bir dönem sadece meraklılarının binbir zahmetle ulaşabildiği tarihi ve tabii güzelliklerimiz, bugün artık yüzbinlerin, milyonların akınına uğrayan destinasyonlar haline dönüşmüştür” dedi.

“Bu eserler tamamlanıp hizmete açıldığında, ilk ve en çok böyle diyenlerin oralardan istifade ettiğini gördük”

Havalimanlarından hızlı tren hatlarına kadar diğer ulaşım araçlarının da bu derece etkin kullanılmasının, karayolu ağının yaygınlaşmasının bir sonucu olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Hepsi de birbirini tamamlayan bu ulaşım ağlarımız sayesinde, hem insani gelişmişlik, hem ekonomik altyapı bakımından geleceğimize çok daha güvenle bakabiliyoruz. Bu güçlü altyapı dolıyısıyla ülkemiz, küresel siyasi ve ekonomik düzenin yeniden yapılanma sürecinde, dünyanın en önemli üretim ve ticaret merkezlerinden biri olma yolunda ilerliyor. Eskiden sanayi ve ticaret ülkemizin sadece belli bölgelerinde, belli şehirlerinde yoğunlaşmıştı. Bugün artık, hem ölçeğin büyümesi, hem ulaşımın kolaylaşması, hem hammadde ve insan gücü avantajları sebebiyle, ülkemizin 81 vilayetinin tamamının bu potansiyelden yararlanabileceği bir yere geldik.

Son dönemde açtığımız köprülerin, yolların, tünellerin önemli bir kısmı, Anadolu’nun her köşesinin, işte bu büyük potansiyelden rahatça yararlanabilmesini sağlayacak noktalardadır. Bir zamanlar inşa ettiğimiz yolları gösterip ‘buraya uçak mı indireceksiniz’ diyorlardı. Bir zamanlar, açtığımız tünellere bakıp ‘buraları patates-soğan deposu mu yapacaksınız’ diye alay ediyorlardı. Bir zamanlar, kurduğumuz köprüleri gösterip ‘buradan koyun sürüleri mi geçireceksiniz’ diye dalgaya alıyorlardı. Fakat, bu eserler tamamlanıp hizmete açıldığında, ilk ve en çok böyle diyenlerin oralardan istifade ettiğini gördük.

Tıpkı geçmişte rahmetli Menderes’e, rahmetli Demirel’e, rahmetli Özal’a, bugün 10’uncu vefat yıldönümü olan rahmetli Erbakan Hocamıza yaptıkları gibi, bizi de bu tür seviyesiz tacizlerle yolumuzdan çevirebileceklerini sandılar. Ama biz yatırımlarımızı planlarken ve icra ederken, sadece ve sadece milletimize baktık. Milletimizin neye ihtiyacı olduğuna, ne istediğine, neye layık olduğuna bakarak eserlerimizi birer birer ülkemize kazandırdık. Dünyanın, yakın tarihin en büyük sağlık krizi ve onun tetiklediği sosyal, ekonomik, siyasi sıkıntılarla boğuştuğu bir dönemde, biz hedeflerimize doğru kararlılıkla yürümeyi sürdürebiliyorsak, işte bu sayededir.”

“Bu projenin en önemli ayaklarından 1915 Çanakkale Köprüsünün silueti yavaş yavaş şekillenmeye başladı”

2023 hedeflerinin tamamına ulaşarak, Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirecek ve milletin refahını hak ettiği seviyeye yükselteceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için diğer alanlarla birlikte ulaşımda da yatırımlarımızı kesintisiz devam ettiriyoruz. Marmara’yı çepeçevre kuşatan otoyolumuzun son kısımları da bitmek üzeredir. Bu projenin en önemli ayaklarından biri olan 1915 Çanakkale Köprüsünün silueti yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Ankara-Niğde Otoyolunun tamamını hizmete vererek, Edirne’den Şanlıurfa’ya kesintisiz otoyol ulaşımını sağladık. Ankara-İzmir Otoyolunun da, Ankara-İzmir Hızlı Tren Hattının da inşaatları etap etap sürüyor. Aynı şekilde Ankara-Sivas Hızlı Tren Hattında deneme sürüşlerine başlandı. Karadeniz dağları ve Toroslar başta olmak üzere zorlu güzergahların tamamındaki tünel inşaatlarımız, planlandığı şekilde devam ediyor. İnşallah bu eserlerin tamamını da bitirdikçe milletimizin hizmetine sunacağız” şeklinde konuştu.

“Her kim bölgemizde yürüttüğümüz mücadeleyi sıradan bir taktik oyun olarak değerlendiriyorsa, bilin ki sadece ülkemizin değil dünyanın gerçeklerinden de habersizdir”

Ulaşımdan enerjiye kadar kalkınmanın temel unsuru olan altyapının elbette önemli olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

“Ama asıl olan, bu altyapının üretime, istihdama, büyümeye katkı verecek şekilde değerlendirilmesidir. Yaptığımız yollardan sadece insanların ve yüklerin değil, aynı zamanda geleceğimizin de geçtiğine inanıyoruz. Üreterek evlerimize ve makinalarımıza kadar götürdüğümüz elektriğin, aynı zamanda geleceğimizi de aydınlattığını düşünüyoruz. Teknolojinin son imkanlarıyla inşa edilerek yükselen her konut, işyeri, fabrika binasının, aynı zamanda umutlarımızı da artırdığını hissediyoruz. Tarımda suya kavuşturarak verimini artırdığımız her karış toprağımızda boy veren ürünlerin, aynı zamanda kendi kendimize yeterliliğimizin sembolü de olduğunu biliyoruz. Genç dimağların eseri olarak ortaya çıkan, hayatımızı ve işlerimizi kolaylaştıran, güvenliğimizi artıran teknolojik ürünlerin, aynı zamanda kendimize olan güvenimizi de güçlendirdiğini biliyoruz.

Bunun için her alanda çalışmak, yeni fikirler ve ürünler ortaya çıkarmak, üretmek, ihraç etmek isteyen her bir vatandaşımızın yanında yer alıyoruz. Bunun için büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası için mücadele ediyoruz. Bunun için gençlerimize her alanda destek oluyoruz. Bunun için ülkemizin bütünlüğü, milletimizin birliği, devletimizin bekası söz konusu olduğunda, gerekiyorsa hayatımızı ortaya koyuyoruz. Her kim şu açılışını yaptığımız tünele, sadece bir dağdan diğer dağa geçişi sağlayan herhangi bir eser nazarıyla bakıyorsa, bilin ki büyük Türkiye fotoğrafını göremiyordur. Her kim yaptığımız okulları, hastaneleri, barajları herhangi bir inşaat projesi olarak görüyorsa, bilin ki Türkiye’nin vizyonundan da, hedeflerinden de nasibini almamıştır. Her kim bölgemizde yürüttüğümüz mücadeleyi sıradan bir taktik oyun olarak değerlendiriyorsa, bilin ki sadece ülkemizin değil dünyanın gerçeklerinden de habersizdir.”

“Kalbi mühürlü, gözü kapalı, kulağı tıkalı, dili lal olanlara, ne eser, ne hizmet anlatabilirsiniz”

“Kalbi mühürlü, gözü kapalı, kulağı tıkalı, dili lal olanlara, ne eser, ne hizmet anlatabilirsiniz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamdolsun milletimiz, ülkemizin nereden nereye geldiğini, yürüttüğümüz mücadeleyle Türkiye’yi nereye götürmek istediğimizi gayet iyi biliyor. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle, bugüne kadar girdiğimiz her mücadeleden olduğu gibi, şu anda yürüttüğümüz tarihi mücadeleden de zaferle çıkacağız” ifadelerini kaydetti.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ise, Ankara-İstanbul ayrımı Güvem-Çerkeş yolu üzerindeki tünelde, 3 bin 600 metre ana yolla birlikte 2 bin 400 metre bağlantı yolunun yer aldığını belirterek, “Kızılcahamam'ı, Çankırı'nın Çerkeş ilçesine ve D-100 Devlet Yolu'na bağlayan tünelimizle 6 kilometrelik mevcut güzergah, 2 bin 71 metre olarak inşa ettiğimiz tünelimizin hizmete girmesiyle 2,4 kilometre kısalarak, 3,6 kilometreye inmiştir” ifadelerini kullandı.

"Açılışını yaptığımız yol ve tünellerimiz sayesinde; bu hattaki seyahat süresi, 15 dakikadan 3 dakikaya inecektir"

Yolun kısalması ve konforlu hale gelmesiyle taşımacılık sektörün de verimli, tasarruflu bir çözüme ulaşmış olacaklarını anlatan Bakan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:

“Açılışını yaptığımız yol ve tünellerimiz sayesinde; bu hattaki seyahat süresi, 15 dakikadan 3 dakikaya inecektir. Yüksek rakım ve eğimden dolayı yoğun kış şartlarında daha da zorlaşan yolculuklar, bundan sonra çok daha güvenli ve rahat bir şekilde sağlanacaktır. Ayrıca, Çerkeş İlçesi’nin başkent Ankara’ya ulaşımında rahatlık sağlayacaktır. Hizmet aşkı ve başarma azmiyle, aziz milletimizin ihtiyaç duyduğu her yere altyapı çözümlerimizi ulaştırıyoruz. Geçit vermeyen dağları tünellerle, akarsuları, vadileri köprülerle geçerek, gönülden gönüle yol oluyoruz. İnşallah birlik ve beraberlik içerisinde daha nice eseri halkımıza ve güzel vatanımıza kazandıracağız.”

Mevlüt Hasgül - Nurullah Geylani - Mustafa Cenik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.