EKONOMİ - 10 Ocak 2019 Perşembe 13:24

KOBİ Değer Kredi paketi açıklandı

A
A
A
KOBİ Değer Kredi paketi açıklandı

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, KOBİ Değer Kredisi Tanıtım Toplantısı'nda, 13 bankanın da katılımıyla, KOBİ'ler için yeni kredi paketini açıkladı.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, KOBİ Değer Kredi paketinin detaylarını açıkladı. Buna göre başta imalatçı ve ihracatçı firmalar olmak üzere yıllık cirosu 25 milyon TL’nin altında olan mikro ve küçük ölçekli KOBİ’lere yönelik uygun şartlarda finansman desteği sağlanacak. Bu paketle imalat ve ihracat sektöründeki işletmelere azami 1 milyon TL, diğer ticaret ve hizmet sektöründeki firmalara da azami 500 bin TL’lik kredi verilecek.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, düzenlenen tanıtım toplantısı ile KOBİ Değer Kredi paketinin ayrıntılarını açıkladı. Bakan Albayrak, başta imalatçı ve ihracatçı firmalar olmak üzere yıllık cirosu 25 milyon TL’nin altında olan mikro ve küçük ölçekli KOBİ’lere yönelik uygun şartlarda finansman desteği sağlanacağı belirtti. Albayrak, imalat ve ihracat sektöründeki işletmelere azami 1 milyon TL, diğer ticaret ve hizmet sektöründeki firmalara da azami 500 bin TL’lik kredi verileceğini duyurdu. Albayrak, 6 ay ana para ödemesiz toplam 36 ay vadeli ve aylık 1,54 faiz oranıyla bu kredinin katılımcı 13 banka tarafından kullandırılacağını sözlerine ekledi.

Bakan Albayrak, son anda Şekerbank’ın da katılımcı banka olarak pakete dahil olduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Albayrak, “Şekerbank’ın da katılımıyla 13 bankamızla KOBİ Değer Kredi tanıtım programı için bir aradayız. Eylül ayında açıkladığımız Yeni Ekonomi Programı ile üç yıllık projeksiyonumuzu ortaya koyduk ve bunun ilk fazını bu salonda açıkladığımız bu tanıtım programını dengelenme adımı olarak ifade ettik. Son 3-4 ayda yaşadığımız süreç ve bunun çıktıları dengelenme sürecinin başarılı bir şekilde adım adım devam ettiğini gösteriyor. Özellikle enflasyon ve döviz kuru başlıklarında ortaya koyduğumuz hedeflerin de başarılı bir performans sergiledik ve bu şekilde devam ediyoruz” dedi.

"2 milyar dolarlık tahvil ihracı gerçekleştirildi" 

Dün, Nisan 2029 vadeli olarak gerçekleştirilen tahvil ihracına ilişkin açıklamalarda bulunan Albayrak, “Dün yeni bir uluslararası tahvil ihracını daha gerçekleştirdik. Hazine Finansman Programı’mız çerçevesi içerisinde uluslararası sermaye piyasalarından dün 2 milyar dolar tutarında Nisan 2029 vadeli bir tahvil ihracını başarıyla tamamladık. İhraca yatırımcılardan gelen 5 milyar doların üzerindeki talep tekrar bu küresel piyasalarda Türkiye ekonomisindeki ortaya koyduğumuz güçlü istikrarlı söyleme sağlam yanıtlar almaya başladığımızı gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“İhraç tutarının 2,5 katından fazla talep geldi” 

Bakan Albayrak, bu ihraçla 2019 yılı uluslararası piyasalardan sağlamayı planladıkları 8 milyar dolar tutarındaki dış finansmanın 2 milyar dolarlık kısmını tamamlamış olduklarını kaydederek, “10 yıl vadeli bu ihracımıza ihraç tutarının 2,5 katından fazla talep gelmesi uygulamaya koyduğumuz politikalara, yatırımcıların duyduğu güveni bir kez daha ortaya koydu. Biz bu güvenli adımlarımızı attıkça bu güveni ortaya koydukça bu süreç çok daha güçlü ve güvenilir bir şekilde devam edecek” diye konuştu.

“KOBİ’lere yönelik uygun şartlarda finansman desteği başlatılıyor” 

Bakan Albayrak KOBİ Değer Kredi paketiyle başta imalatçı ve ihracatçı firmalara olmak üzere tüm sektörlerden KOBİ’lere finansmana erişim desteği sağlanacağını vurgulayarak, “Bugün tanıtımını yaptığımız kredi paketi ile birlikte başta imalatçı ve ihracatçılarımız olmak üzere tüm sektörlerden yıllık cirosu 25 milyon TL’nin altından olan mikro ve küçük ölçekli KOBİ’lere yönelik uygun şartlarda finansman desteği başlatılıyor. Söz konusu kredi ürünüyle KOBİ’lerimizin işletme sermayesi finansmanına erişiminin kolaylaştırılması mali yapılarıyla beraber üretim, istihdam, ticaret ve ihracat imkan ve kabiliyetinin güçlendirilmesi ana amaç olacak” şeklinde konuştu.

KOBİ Değer Kredisi adını verilen bu paketle imalat ve ihracat sektöründeki işletmelere azami 1 milyon TL, diğer ticaret ve hizmet sektöründeki firmalara da azami 500 bin TL’lik kredi verileceğini duyuran Albayrak, kabaca asgari 20 ila 40 bin adet işletmeye minimum dokunulacağını kaydetti.

6 ay ana para ödemesiz toplam 36 ay vadeli 

Bakan Albayrak, 6 ay ana para ödemesiz toplam 36 ay vadeli ve aylık 1,54 faiz oranıyla bu kredinin katılımcı bankalar tarafından kullandırılacağını sözlerine eklerken, toplamda 20 milyar TL’lik bu paketin tüm KOBİ’lere hayırlı olmasını temennisinde bulundu.

Bakan Albayrak, konuşmasına bütçe disiplininden taviz vermemeyi sürdüreceklerini söyleyerek devam etti. Albayrak, “Özellikle ilk günden beri bütçe disiplininden taviz vermeyeceğimizi, adımlarımızı bütçe disiplini ve sınırları çerçevesinde atacağımızı ifade ettik. Bunda da sonuna kadar karalılığımızı sürdürdük, sürdürüyoruz” dedi.

“Hazinemize etkisi yoktur” 

Bakan Albayrak, “Bugün açıkladığımız KOBİ Değer Kredisi 13 bankamızın tamamen kendi inisiyatifleriyle böyle bir paketi ortaya koymalarıyla devreye alınmaktadır. Hazinemize etkisi yoktur. Nitekim KGF’nin halihazırda tahsis edilmiş, kullandırılıp ödenmiş olan limitleri içerisinde yapılan bir uygulamadır” diye konuştu.

BDDK’nin bankalara ilişkin çalışmalarını anımsatan Albayrak, “Yakın zamanda BDDK başkanlığımızda bankalarımıza ilişkin detaylı bir çalışma yaptı ve bu çalışma sonucunda genel bir raporu ortaya koydu. Bankalarımızın sermaye ve likiditeleri konusunda mevcut tabloyu ifade etti. Makroekonomik dengelenme süreci boyunca BDDK mali bünye analiz çalışmalarına sürekli, yakından devam edecek ve bu kapsamlı ve kredi bazlı çalışma ile de bankalarımızın sermaye ve likidite açısından makro ekonomik şoklara karşı dayanıklılığını dün olduğu gibi bugün ve yarın da yakından izlemeye devam edecek. Bu çalışmalar sektörümüzün sağlıklı ve güçlü yapısını ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı. 

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın konuşmasından ardından 13 banka üst yöneticisi KOBİ Değer Kredi paketine katılımlarını ifade eden protokolü imzaladılar.  

Ali Canberk Özbuğutu - Fırat Aksoy
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sağlık Bakanı Koca: "Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor" Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni ziyaret eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Beyaz reformla birlikte düzenlenen Malpraktis Yasası var. Dünyada benzeri olmayan şekliyle Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor" dedi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Zeytinburnu’nda esnafları ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi. Bakan Fahrettin Koca’ya Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, eşlik etti. Öğle namazını Millet Camii’nde kılan Bakan Koca, 58. Bulvar esnafını ziyaret etti. Ziyaretin ardında Bakan Koca, Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine geldi. Başhekimlik binasında hastane yöneticileri ve çalışanları ile bir araya gelen Bakan Koca, daha sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. "Dünyada hekimlik, sigorta şirketleri ile avukatlar arasına sıkışmış durumda” Hekimlerin yapmış oldukları operasyonlardan sonucu kötü olan ve hekimlerin tazminat ödemelerini sonlandıran yasa ile konuşan Bakan Koca, “Beyaz reformla birlikte düzenlenen Malpraktis Yasası var. Dünyada benzeri olmayan şekliyle Malpraktis, Türkiye’de kökten çözülüyor. Kasıt olmadıkça sağlık çalışanına veya hekime rücu edilme durumu söz konusu değildir. 1 buçuk yıldan fazla zaman geçti, devam eden davalar dahil olmak üzere bugüne kadar hiçbir hekim arkadaşımıza rücu söz konusu olmadı. Kasıt olmadıkça rücu söz konusu olmayacak. Kasıt varlığı mahkeme kararıyla sabitse o zaman cezaevinde olan bir kişiden bahsediyoruz. Bu anlamda beyaz reformun en büyük kazanımlarından bir tanesi Malpraktis Yasası oldu. Dünyada hekimlik, sigorta şirketleri ile avukatlar arasına sıkışmış durumda. Türkiye uygulamada dünyada örneği olmayan bir ülke hekim arkadaşlarımızın uygulamadaki başarılarını biliyoruz” dedi. “Bahsettiğiniz bilirkişi raporuyla tespit edilen özel sektörde çalışan biriyle ilgili olan bir davadan bahsediyoruz” Özel sektörde çalışan bir hekimin 39 milyon tazminat ödemesiyle ilgili konuşan Bakan Koca, “Malpraktis, bu uygulamadaki başarımızı sürdürmek için son derece önemli bir yasaydı. Bu yasa ile kasıt olmadıkça rücu söz konusu olmayacak. Bahsettiğiniz bilirkişi raporuyla tespit edilen özel sektörde çalışan biriyle ilgili olan bir davadan bahsediyoruz. Kamuda çalışan hiç kimsenin bu anlamda kasıt olmadıkça rücu durumu söz konusu olmayacak. Özel sektör ayrı. Kamuyla ilgili güvence sağlanmış durumda. Bu anlamda hiçbir hekim arkadaşımız endişe etmesin. Devam eden ve bundan sonra olacak olan davalarla ilgili kasıt, mahkeme kararıyla sabit değilse hiçbir şekilde rücu söz konusu olmayacak. Bu yasa dünyada benzeri olmayan hekimleri güvence altına alan bir yasa olduğunu bilelim” şeklinde konuştu. “700 yataklı bir hastanenin yakında yapım ihalesine çıkıyoruz” Zeytinburnu’nda yeni bir hastanenin yapım ihalesine çıkıldığını söyleyen Bakan Koca, “Zeytinburnu’yla ilgili ciddi bir sağlık kuruluşuna ihtiyacımızın olduğunu biliyoruz. Buradan arsasını planladığımız, imar durumunu belediye başkanımın da bu noktada bitirdiği ve projesini de bitirmiş olduğumuz 700 yataklı bir hastanenin yakında yapım ihalesine çıkıyoruz. Var olan hastanenin 300 yataklı hastane ile birlikte sağlık kampüsünde toplam 1000 yataklı eğitim, araştırmasın Zeytinburnu kavuşmuş olacak. Bununla ilgili 2026 yılı sonunda bitirmeyi planladık. Burada göğüs hastalıkları, göğüs cerrahisinin önemli olduğunu biliyoruz. Göğüs hastalıkları, göğüs cerrahisinin önde olduğu ama onkoloji, KVC dahil bütün birimleriyle yetkin olan hastanın bir başka hastaneye sevk edilmediği, şehir hastanesi standartlarında bir hastaneye Zeytinburnu kavuşmuş olacak. 2026 yılı sonu için bitirmeyi planladık” ifadelerini kullandı. Zeytinburnu’na yeni bir sağlık kompleksine ihtiyacı olduğunu söyleyen Bakan Koca, “Başkanımla da konuştum, var olan alanın sağlık alanı olarak, sağlık kuruluşu yapılmasından yanayım. Bu konuyla da ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Mehmet Özhaseki’yle onunla görüşmüş olacağım. Burayı da sağlık alanına katmak istiyoruz. Çabamız o yönde olacak” cümlelerini kullandı. Bakan Koca, açıklamaların ardından hastaneden ayrıldı.
Antalya Bakan Ersoy: "Bu yıl daha da yüksek rakamlara ulaşacağız” Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Antalya’da transfer yolcular dahil 16 milyonu aşkın ziyaretçiyle rekor kırarak tüm zamanların en yüksek ziyaretçi sayısına ulaştık. İnşallah bu yıl daha da yüksek rakamlara ulaşacağız” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya’da Doğu ve Güneydoğulu iş insanlarının iftar yemeğine katıldı. Burada konuşan Bakan Ersoy, Antalya ve ilçelerinde gerçekleştirdikleri ziyaret ve buluşmalarda yapılan çalışmaları inceleme ve eksiklikleri yerinde tespit etme imkanını bulduklarını söyledi. “Vatandaşlarımızı dinledik, çiftçilerimizle dertleştik, basınımızla buluştuk, esnafın taleplerini not ettik” diyen Ersoy, Antalya’nın tüm noktalarına nüfuz ederek adeta şehrin röntgenini çektiklerini aktardı. "Bu yıl daha da yüksek rakamlara ulaşacağız" Turizm konusuna da değinen Bakan Ersoy, küresel düzeyde yaşanan olumsuzluklar nedeniyle sektörün büyük sorunlar yaşadığını belirterek, "Herkesin kara kara düşündüğü bir ortamda hayata geçirdiğimi doğru politikalar ve geliştirdiğimiz stratejiler neticesinde hem şehrimiz hem de ülkemiz adına büyük bir başarı elde ettik. Antalya’da transfer yolcular dahil 16 milyonu aşkın ziyaretçiyle rekor kırarak tüm zamanların en yüksek ziyaretçi sayısına ulaştık. İnşallah bu yıl daha da yüksek rakamlara ulaşacağız. Peki bu başarıların elde edilmesi, milyonlarca insanın seyahatlerinde rotayı Antalya’ya çevirmesi, Danimarka’da insanların Antalya’daki kültürel mirası araştırması sadece tesadüfle açıklanabilir mi? Elbette hayır. Emin olun başarılı olmak için çok çalışıyoruz. Hiçbir sorunu halının altına süpürmüyor, kalıcı çözümler geliştiriyoruz” dedi. “Dünyada en çok izlenen televizyon kanallarında Antalya’nın reklamını yapıyoruz” Turizmi 12 aya yaymak için kültür, tarih, sağlık, doğa, inanç, gastronomi, spor gibi alanlarla turizmi çeşitlendirdiklerini kaydeden Ersoy, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bugün dünyanın dört bir yanında, 200’den fazla ülkede Antalya’nın, Kemer’in tanıtımını gerçekleştiriyoruz. Dünyada en çok izlenen televizyon kanallarında Antalya’nın reklamını yapıyoruz. Çin’de, Japonya’da, Amerika’da, Almanya’da, Rusya’da, Manavgat’ı, Kemer’i, Side’yi tanıtıyoruz. İnsanlık tarihinin en önemli kültürel mirasına sahip olan bölgemizde bu mirasın gün yüzüne çıkartıp, her yıl milyonlarca insanın şehrimizi, ilçelerimizi ziyaret etmesi için tarihin en yoğun arkeoloji çalışmalarını gerçekleştiriyoruz. Yeni kütüphaneleri, müzeleri, sanat merkezlerini, restorasyonları, galerileri, festivalleri Antalya’mıza kazandırıyoruz. En çok izlenen uluslararası filmlerin Antalya’da çekilmesini sağlıyoruz.” “Belediyecilik laf üretmek değil iş üretmek ister” İlçelere yapmış olduğu ziyaretlerde, gördüğü ve duyduklarını paylaşan Ersoy, "Biz dünyanın bir ucunda Avustralya’da gözbebeğimiz Antalya’nın tanıtımını yapıyor, bölgeye turist çekip, turizm gelirimizi arttırmanın çabası içine girmişken şehrimizdeki bazı yerel yöneticilerimizin temel görevlerini dahi yerine getirme konusunda çok da başarılı olduklarını söyleyemiyoruz. Biliyorsunuz yeri geldiğinde bu güzel şehir ve bu şehrin insanları kaybetmesin diye yerel yönetimlerin sorumluluğundaki birçok soruna el atıyoruz. Altyapı sorunlarını çözüme kavuşturuyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak arıtma tesisleri inşa ediyoruz. Antalya’nın kanalizasyonuna, içme suyuna, yağmur suyuna el atıyoruz. Diğer bakanlıklarımızla görüşerek şehrin ihtiyaçlarının karşılanması adına elimizden gelen gayreti ortaya koyuyoruz. Biz Antalya’nın turizmde dünyanın süper ligine yükselmesi ve oradaki yerini kalıcı hale getirmek için gece gündüz demeden çalışırken, yerel yönetimlerimizin de başarılı çalışmalar ortaya koymasını beklemek sanırım tüm Antalyalıların en doğal hakkıdır. Sadece kısır siyasi tartışmalar oluşturup, bu tartışmalardan medet umarak başarılı olmak mümkün değildir. Belediyecilik aynı zamanda bilgi ister, çalışma ister, proje ister. Belediyecilik laf üretmek değil iş üretmek ister. İyi bir belediye başkanı kendini değil kentini düşünen kişidir” diye konuştu. “Antalya bunu hak etmiyor” Bakan Ersoy, 16 milyonun üzerinde turistin geldiği Antalya’nın temel altyapı problemlerini çözme konusunda yeterli olamadığını ileri sürerek, "Tüm desteğimize rağmen sosyal ve kültürel yatırımlar konusunda, şehrin hak ettiği projeler hayata geçirilmedi. Maalesef Antalya bunu hak etmiyor. Biz, Antalya’nın dünyanın en önemli turizm merkezleriyle rekabet edip bir adım öne geçmesi için çalışırken, maalesef bazı yerel yöneticilerimiz bu iddianın çok uzağında kaldılar. Eğer biz Antalya’nın küresel bir vizyonla hareket edip, rakiplerinden ayrışmasını istiyorsak yerelde de böyle iddialı bir bakış açısı geliştirmek zorundayız. Bunun için biz Antalya’nın hizmet alanında kaybedecek tek bir saniyesi dahi olmadığını söylüyoruz. Bizim şehir için çalışan, dinamik kadrolara ihtiyacımız var. Antalya’nın bugün burada olduğu gibi birbirine karşı samimi olan, birbirine gönlünü açan, dürüst, çalışkan ve üreten kadrolara ihtiyacımız var. Bu şehirde yaşayan, bu şehir için üreten, kalbi bu şehir için atan vatandaşlarımıza yönelik; ayrımcılık yapmayan, hiç kimseyi ötekileştirmeyen, herkesin inancına, kültürüne, geleneğine saygı duyan, herkese eşit davranan, adil yerel yöneticilere ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.