Türkiye'nin yılda 50 bin ton tuz ihtiyacını karşılayan tuz mağarasının tarihi 7 bin yıl öncesine dayanıyor. Tuz mağarası Maden Ocağı İşletmecisi Mustafa Demirbilek, “Deniz kenarlarında havuzları kaya tuzu ile temizlerler, serumda kaya tuzu var. Birçok sektörde kaya tuzu kullanılmaktadır. Özellikle sağlık sektöründe son günlerde korona virüs açıklaması ve uzmanlarında tavsiyesi ile kaya tuzunda talep oldukça arttı. Canan Karatay’ında belirttiği gibi Kırşehir ‘Kristal Kaya Tuz’una rağbet artıyor. Şu bir gerçek ki, kaya tuzu; daha önceki dönemlerde de kullanılmıştır. Günümüzde ise daha fazla teyit edilmeye ve kullanılmaya başlanıldı” dedi.
“Uzmanların açıklaması satışları etkiledi”
Korona virüs açıklamaları sonrası satışların da yüzde 100 oranında artış gösterdiğini ifade eden Demirbilek; “Satışlarda yüzde 100’lük bir değişme oldu. Talep çok. Türkiye’de yüzde 80 oranında tuz ihtiyacını karşılamaktayız. Kara yollarının tuzlanması, biblo yapımlarında, lamba abajur, vazo yapımlarında kullanılan tuzların erişimi Kırşehir’dir. Türkiye’de, tornada dönen tek kaya tuzu bu işletmede var”diye konuştu.
“Kaya tuzu temizleyici özelliğe de sahip”
Kaya tuzu, kullanım alanlarının farklılık gösterdiğini belirten işletme sahibi Mustafa Demirbilek, açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Dünya üzerinde en büyük koruyucu ve temizleyici kaya tuzudur. Atalarımız, dişlerini dahi kaya tuzu ile temizlerlerdi. Bu temizliğin nedeni ise ağız içerisinde yer alan mikropların ölmesi ve diş eti temizliği idi. Bu ise yıllar önce keşfedilmişti.”
İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay'ında 2017 yılında incelemelerde bulunduğu kaya tuzu mağarası, kış mevsiminde kara yollarına kaya tuzunu buzlanmayı önlemek için veriyor. Kaya tuzu mağarasının tarihinin 7 bin yıl öncesine dayandığına dair rivayetler olsa da Romalılar döneminden kaldığı tahmin ediliyor. Tuz ocağı içerisinde 6-7 bin metrekarelik alanda yer alıyor.
Enderhan Öz
