Koronavirüs dünyayı etkisi altına alırken, devletler vatandaşlarının üzerindeki gözetimini artırıyor. Karantina sırasında vatandaşlarını izlemek için toplu mobil konum verilerini kullanan hükûmetler, virüslü kişilerin konumlarını tanımlıyor.
Bunun için en ideal araç ise ceplerimizdeki akıllı telefonlar. Özel yazılımların kullanıldığı dijital takip sistemi kullanıcıların iradeleri dışında çalışıyor.
Sistem, vatandaşların nasıl davrandıklarını, ne kadar hareket ettiklerini ve ne tür ortamlarda olduklarını gösteren bir rapor hazırlıyor. Ayrıca, sosyal mesafe kurallarına dair istatistikler sağlıyor. Dijital takip sistemi, enfekte olmuş bir kişinin tam olarak nerede olduğu konusunda hassas bir tablo oluşturuyor. Hareket sensörleri, insanlar aynı arabada veya aynı otobüs veya trendeyse hepsini aynı anda belirleyebiliyor.
Yapay zekâ, özel algoritmalar tarafından toplanan cep telefonu bilgilerini işliyor ve aynı ortamda başka kimin olduğunu belirliyor. Bir eşleşme olduğunda, sağlık kuruluşlarındaki yetkililer bunu sistemlerinde görüyor ve karantinaya alabiliyor.
Bu sistemi şu an ABD, Güney Kore, İsrail, İran, Tayvan, Belçika, Rusya ve Polonya kullanıyor.
Türkiye’de de 3 firma virüs takip sistemi geliştirdi. 3 firma tarafından geliştirilen sistem için Sağlık Bakanlığı ile temasa geçildi. Bakanlığa yapılan sunumun ardından görüşmeler sürüyor.
