SAĞLIK - 23 Kasım 2020 Pazartesi 14:36

Koronayı yenen Doktor Turmuş, gençleri uyardı

A
A
A
Koronayı yenen Doktor Turmuş, gençleri uyardı

Korona virüsü yenen Kadın Doğum Uzmanı Dr. Eyup Gökan Turmuş, "Yaşınıza güvenmeyin. Unutmayalım ki korona geçiren her yaştaki insan hayatını kaybedebiliyor” dedi.

Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli Kadın Doğum Uzmanı Dr. Eyup Gökan Turmuş, hastane ortamında yakalandığı Covid-19 ile mücadelesini anlattı. Turmuş, “33 yaşında olmama rağmen hastalığı ağır geçirdim. Olayın yaşla alakası yok” dedi. Hastalığın grip benzeri semptomlarla ortaya çıktığını anlatan Turmuş, "Ama baş ağrım fazlaydı. Eklem ağrısı ve özellikle kas ağrısı, burun akıntısı boğaz ağrısı oldu. Bu semptomlarım ağır olunca üstüne birde burun akıntısı eklenince test yaptırdım. Maalesef pozitif çıktı. Ardından evde izole oldum. Aileme de geçirdim. Maalesef babamla kardeşime de hastalığı bulaştırmış oldum. Filyasyon ekibi hemen tedavi sürecini başlattı. Filyasyon ekibi canla başla çalışıyorlar. Müdürlük ve bakanlık bünyesinde testim pozitif çıkar çıkmaz irtibata geçtiler ilaçlarımı getirdiler. Bilgilendirme yaptılar ellerinden gelen çabayı sarf ettiler gece gündüz. Testim gece pozitif çıkmıştı benim. Bu süreçte bu ağrılarım artmasına rağmen maalesef geçmedi. Ateşimi kontrol edemedim evde, hastaneye gelmek zorunda kaldım. Enfeksiyon bölümü hocamız sağ olsun ilgilendi. Kan değerlerime baktı tomografi çekti karaciğerim böbrek değerlerim yükselmişti. Akciğer tutulumu olduğundan dolayı tomografide yatırdı. İki üç gün özellikle serum ve antibiyotik, gerekli olan ilaç desteği sağlandıktan sonra semptomlarım geriledi. Yaşım 33 olmasına rağmen yine de ağır geçiyor. Yaşın çok bir önemi yok. Alınan ilaçlar ve bakım sonrası toparlayabildim. Dört beş gün hastanede yattıktan sonra taburcu oldum. Bu yattığım süreç içinde ateşim ilk iki üç gün düşmedi. Solunum ile alakalı sıkıntılarım oldu. Bir hafta sonra çok şükür toparlaya bildim. Bu süreç içinde evde anneme babama ve kardeşime de bulaştırdım. Onlarda evlerdi. Amma onlar çok şükür ağır geçirmediler. İki üç gün onlara da semptom oldu. İlaç tedavisi destek tedavisi yaptık, ateşlerini kontrol altına alabildiğimiz için onlar hastanede yatmadı. Ama onlarda da eklem ağrıları baş ağrısı sıkıntısı çektiler. Sinüzit benzeri ağrıları oldu. Sonrasında onların da ağrıları geçti. Bakım ve destek tedavileri tamamlandı. İki hafta sonra testimi yaptım benimki de negatif çıktı, onlarınki de negatif çıktı” ifadelerini kullandı.

Testinin negatif çıkmasından sonra ağrılarının hafiflediğine ancak baş ağrısının iki hafta devam ettiğine dikkat çeken Turmuş, “Laboratuvar değerlerim akciğer değerlerim düzeldi. Ama korona semptomları hemen geçmiyor. Korona pozitiflik durumu iki hafta civarında sürüyor” şeklinde konuştu.

Gençlere uyarı
Kurallara uyulmasını tavsiye eden Turmuş, “Tekrar etmek istiyorum. Lütfen maske mesafe ve hijyene dikkat edelim. Bize bir şey olmaz demeyin. Yaşınıza güvenmeyin. Unutmayalım ki korona geçiren her yaştaki insan hayatını kaybedebiliyor” dedi.

Şükrü Sağlam

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara UNESCO’da "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği yapıldı Fransa’nın başkenti Paris’teki Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) binasında "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Türkiye’nin UNESCO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Gülnur Aybet, UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Simona-Mirela Miculescu, UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Vera El Khoury Lacoeuilhe ile UNESCO’nun Ekolojik ve Yer Bilimleri Bölümü Direktörü ve İnsan ve Biyosfer Sekreteri Antonio de Sousa Abreu’nün yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da etkinliğe video mesaj gönderdi. Türkiye’de farklı belediyelerin sıfır atık girişimi kapsamında yaptığı projeleri anlatan videonun gösteriminin yapıldığı etkinlikte, katılımcılar, Emine Erdoğan’ın önderlik ettiği Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladı. Büyükelçi Aybet burada yaptığı konuşmada, 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nü kutlamak için bir araya geldiklerini ve bunu ikinci kez UNESCO merkezinde kutladıklarını ifade etti. Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün atık üretim konusunda farkındalık oluşturmayı ve atıkların çevre üzerindeki etkisini en aza indirmeyi amaçladığını kaydeden Aybet, bu önemli günün, sürdürülebilir tüketim ve üretimin tanıtımı için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. Aybet, "Her yıl dünya çapında topraklarımızı, suyumuzu ve havamızı kirleten milyarlarca ton atık üretiliyor" diyerek, sıfır atık konusunda insanların dünya kaynaklarıyla olan bağlarını da tekrar gözden geçirmesi gerektiğine işaret etti. Sıfır atık konusundaki girişimlerin benimsenerek doğal kaynakların muhafaza ve iklim değişikliğiyle mücadele edildiğini belirten Aybet, bunu benimsemenin ayrıca ekonomik bir fırsat olduğunu aktardı. Aybet, Sıfır Atık Projesinin Emine Erdoğan himayesinde 2017’de başlatıldığına dikkati çekti. Sıfır Atık Projesi’nin ana hedefinin, atıkların geri kazanım oranını 2035’e kadar yüzde 60’a taşınması olduğunun söyleyen Aybet, bu projenin, başlangıcından bu yana Türkiye ekonomisine 185 milyar Türk Lirası kazandırdığını ifade etti. Aybet, ayrıca proje sayesinde 490 milyon ağacın kesilmekten kurtarıldığını ve 5,9 milyon ton sera gazı emisyonunun önlendiğini aktardı. "Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi” Sıfır Atık konusunda 21 milyon kişiye eğitim verildiğini dile getiren Aybet, "Türkiye’nin başarılı Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi" dedi. UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Miculescu da Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, dünyada her yıl 2,24 milyar ton kentsel katı atık, 37 milyon plastik atık üretildiğini, ve 931 milyon ton gıdanın atığa dönüştüğünü belirtti. Miculescu, "Bu plastik atıkların her yıl parçalanarak okyanuslara karışması bekleniyor" diyerek, söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğinin altını çizdi. Söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğini ifade eden Miculescu, Emine Erdoğan’a, ülkesinin atık ve çevre sorunlarıyla ilgili paradigma değişimine sağladığı katkıdan ötürü hayranlığını dile getirdi. UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Lacoeuilhe de herkesin satın aldığı ürünlerin nereden geldiğine ve etkilerine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Lacoeuilhe, mümkün oldukça ürünleri yeniden kullanmak ve geri dönüştürmek gerektiğini belirterek, bu bilincin çocuklara da kazandırılmasının önemine dikkati çekti. Kadınların sürdürülebilir tüketim konusunda önemli bir rolü olduğuna işaret eden Lacoeuilhe, kadınların çevreyi muhafaza etmek konusunda öncü rol oynadığının altını çizdi. Antonio de Sousa Abreu de dünyada her yıl milyarlarca ton atık üretildiğini vurgulayarak, "Bu nedenle UNESCO, sıfır atığa doğru ilerlemenin hayati önemini vurgulayan bu girişimi üstlenen Türkiye delegasyonuna çok minnettar" ifadesini kullandı. Sıfır Atık Projesi Emine Erdoğan’ın himayelerinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 2017’de başlatılan Sıfır Atık Projesi, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde atıkları kontrol altına alma, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir dünya bırakma amacı taşıyor. Sıfır Atık Projesi kapsamında sıfır atık yönetim sisteminin kurulmasına ilişkin genel ilkelerin ve uygulama esaslarının belirlenmesini sağlayarak sıfır atık yaklaşımının ülke genelinde benimsenmesi, uygulanması ve yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanan Sıfır Atık Yönetmeliği 12 Temmuz 2019 tarihli ve 30829 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye 2018’den bu yana çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında ulusal ve uluslararası uzman isimlerin, kurum ile kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektör temsilcileri ile bireylerin aynı platformda buluştuğu Sıfır Atık Zirveleri gerçekleştirildi. BM Genel Kurulunda kabul edilen "sıfır atık" kararı Eylül 2022’de BM 77. Genel Kurulu görüşmeleri sırasında New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya gelen Emine Erdoğan, ikili iklim kriziyle mücadele kapsamında "Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı"nı imzaladı. BM Genel Kurulu, 14 Aralık 2022’de Türkiye’nin ana sunucusu, 105 ülkenin ise ortak sunucu olduğu "sıfır atık" kararını fikir birliği ile kabul etti. Genel Kurulun bu kararla 30 Mart’ı Uluslararası Sıfır Atık Günü ilan etmesinin yanı sıra BM Genel Sekreteri Guterres’ten, yerel ve ulusal sıfır atık girişimlerini teşvik etmek için bilgi, deneyim ve uzmanlığa dayalı, cinsiyet dengesi ve adil coğrafi temsil dikkate alınarak gönüllü ve seçkin kişilerden oluşan 3 yıl görev yapacak bir danışma kurulu kurması istendi. Sıfır atık girişimleri, çevreye duyarlı atık yönetimi, sürdürülebilir tüketim ve üretim konularının BM bünyesinde ele alınmasına devam edilmesi gerektiği vurgulanan kararla, üye devletler, BM ile diğer uluslararası ve bölgesel örgütler, sıfır atık girişimlerini uygulamaya teşvik edildi.