ÇEVRE - 22 Haziran 2021 Salı 13:21

Müsilaja neden olan mikroorganizmaların DNA’sı incelenecek

A
A
A
Müsilaja neden olan mikroorganizmaların DNA’sı incelenecek

Gönüllülük esasına dayalı Okyanus Örnekleme Günü etkinliği kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesinden (DEÜ) bir grup akademisyen, İzmir denizinden örnekler aldı. Dünyanın pek çok noktasından da gönderilecek olan mikroorganizma örneklerin verileri, inceleme sonucunda paylaşılacak. DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemal Can Bizsel, bu çalışma ile müsilaja da neden olan mikroorganizmaların DNA’larındaki değişimin anlaşılacağını belirtti.

2014 yılından bu yana 21 Haziran’da Okyanus Örnekleme Günü etkinliği düzenleniyor. Bu kapsamda gönüllülük esasına dayalı olarak pek çok ülkeden aynı dönemde deniz örnekleri alınıp belirlenen deniz araştırma merkezlerine yollanıyor.

Dünyanın çok sayıda noktasından merkezlere ulaşan örneklerde, denizdeki mikroorganizmaların çeşitli sebeplerle değişebilen DNA’sı inceleniyor. Geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Okyanus Örnekleme Günü etkinliğine katılan Dokuz Eylül Üniversitesinden bir grup akademisyen, İzmir denizinden örnekler aldı.

Avrupa’dan toplanan örneklerin bu yıl Yunanistan’ın Girit Adası’nda bulunan Deniz Araştırmaları Merkezinde toplanacağını ve verilerin yaklaşık 6 ay sonra paylaşılacağını kaydeden DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemal Can Bizsel, örnekleri alınan mikroorganizmaların, anormal bir şekilde çoğalarak müsilaja sebep olduğunu ve yapılan bu çalışma ile bu mikroorganizmaların DNA’larının incelenebileceğini söyledi.

Bizsel, Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj sonuna karşı tedbir almak için yılda bir kez alınan örneklerin yeterli olmayacağını savundu.

Müsilaja neden olan mikroorganizmaların DNA’sı incelenecek

Dünyanın her noktasından veri toplanacak

Okyanus Örnekleme Günü hakkında bilgi veren Bizsel, “2014’te dünyadaki denizlerde bulunan mikroorganizmalar üzerinde yapılan çalışmalar belli bir aşamaya geldiğinde, ‘bütün küresel değişikliği aynı anda gözleyebilir miyiz?’ diye düşünüldü ve bu fikir ortaya çıktı. Bir gün belirlendi ve gönüllülük temeliyle örnekler toplanıp belli merkezlere yollandı. Elde edilen bütün veriler, bu verilerin toplanmasına katkı sağlayan herkesle paylaşıldı.

Okyanus Örnekleme Günü olarak 21 Haziran belirlendi. 2014’ten beri her sene bu örnekleri topluyoruz. Bu örnekler, herhangi bir vatandaşın bile alacağı bir işlem. Ancak biz buna ek olarak sıcaklık, tuzluluk, sudaki oksijen gibi çevre koşullarına ait verileri de ölçüyoruz. Kampanyaya dahil olan başka bölgelerdeki kişiler de örneklerini bize yolluyor ve kendi örneklerimizle birlikte paketleyip merkeze yolluyoruz. Bu yıl da aynı şekilde örnekleri topladık.

6 ay sonra bütün analizler tamamlanmış olacak ve veriler bizimle paylaşılacak. Bu projeyi destekleyen kurumlar, bazı uluslararası projeleri destekleyen kurumlar arasından çıkar. Fonu da onlar sağlar. Merkezler de bu yüzden her yıl değişir. Şu anda Yunanistan’ın Girit Adası’nda bulunan Deniz Araştırmaları Merkezine Avrupa bölgesindeki örnekler yollanacak. Ancak bu işlem Antartika’dan da Amerika’dan da yapılıyor. Onlar da farklı merkezlere yollayacak. Böylece pek çok veri bir günde toplanmış olacak” dedi.

Müsilaja neden olan mikroorganizmaların DNA’sı incelenecek

Değişikliklere karşı bir tür sensör görevi görüyorlar

Bu çalışmanın, mikroorganizmaları hedef alan bir çalışma olduğunu vurgulayan Bizsel, “Bu mikroorganizmalar, denizde oluşan ve bizim hiç fark etmediğimiz sıcaklık ve tuzluluk değişimine, kirlilik etkisine karşı hemen tepki verebilen ve çok çabuk üredikleri için bu değişiklikleri de genetik yapılarına yansıtabilen canlılardır. Yani bir tür sensörler. Bizim hedefimiz, bu canlıların zaman içerisindeki genetik DNA dizilimlerindeki değişikliklere bakmak.

Denizlerde bizim hiç hissetmediğimiz en ufak değişiklikleri önceden anlayabilme, bir şeylerin iyiye ya da kötüye gittiğini öğrenebilme şansı elde edebiliyoruz. En son müsilaj olayında anca gözümüze sokulduğunda ‘burada böyle bir şey oluyor’ dendi. Halbuki o müsilaja neden olan canlılar da bu canlılar. Onlar bu müsilajı zaten üretiyorlar. Çünkü onlara avantaj sağlıyor ama bir şeyler değiştiğinde bu canlılar anormal şekilde çoğalınca, 1 litre içerisinde yüzlerce milyon seviyesine çıkınca bunların üzerindeki müsilaj miktarı da suda artıyor. O zaman suda gördükleri her türlü şeye yapışıp yüzen ya da batan topakları oluşturup yüzlerce kilometreye yayılıyor” diye konuştu.

“Tedbir alabilme yollarını gösterecek”

Denizlerdeki mikroorganizmalar ile ilgili çalışmaların Türkiye’de de uzun yıllardır yapıldığını ifade eden Bizsel, “Müsilajın varlığı doğal bir süreç. Bunu engellemenin yolu yok ama bunun çevre sorunu olarak yansımasının sebebi, bizim ekosisteme yaptığımız müdahalelerdir. Atıkların Marmara Denizi’nde birikebileceği öngörüldü aslında. İzleniyordu da ama hem bilgi eksikliğinden hem de çalışmaları sürekli yapmamaktan dolayı başımıza bu geldi. Bu nedenlerle ortaya çıkan yüksek yük, bu canlıların üremesini kolaylaştırıyor. Aynı zamanda iklim değişikliği de bu mikroorganizmaların anormal derecede artmasına neden olabilir” ifadelerini kullandı.

Bakterilerin de müsilajı kullanarak ürediğini sözlerine ekleyen Bizsel, “Bu elde ettiğimiz DNA’lardaki değişimlerle ilgili veriler, örneklerdeki her türün DNA’sını tespit etme imkanı verecek. Bize aralarındaki ilişkilerin ne olduğu konusunda ipuçları verecek ve biz de bu ipuçlarından hareketle daha detaylı araştırmalar yapabileceğiz.

Müsilaja neden olan mikroorganizmaların DNA’sı incelenecek

Müsilaja ya da başka sorunlara karşı önceden tedbir alabilme yollarını bize gösterecektir ama bu yaptığımız etkinlik yılda bir kere sembolik olarak yapılıyor. Eğer denizlerimizi korumak söz konusuysa yılda bir kere denizlerimizi sembolik olarak izleyip bu işin altından kalkamayız. Ulusal İzleme Programlarımız zaten var ama görünen o ki Marmara’yı epey süredir izlememize rağmen bazı şeyleri gözden kaçırmışız” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Odunpazarı’nda işçilerin promosyonları düzenlendi Eskişehir Odunpazarı Belediyesi, Odunpazarı A.Ş’de çalışan işçiler için banka promosyon ihalesi düzenledi. Eskişehir Odunpazarı Belediyesi’nde gerçekleştirilen banka promosyon ihalesi sonucunda belediye çalışanları 26 bin 500 TL promosyon hakkı elde etti. 2024-2027 yıllarını kapsayan 3 yıllık Banka Promosyon Sözleşmesi, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un makamında imzalandı. İmza törenine Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, İş Bankası Atatürk Bulvarı Şubesi Müdürü Tülin Coşkun, Odunpazarı A.Ş. Genel Müdürü Nilgün Paşaoğlu Armutlu ve Belediye-İş Eskişehir Şube Başkanı Kemal Azak katıldı. “İşçilerimize hayırlı olsun” İmza töreninde konuşan Başkan Kurt, “Odunpazarı A.Ş.’de çalışan işçilerimizin maaş promosyon sözleşmesini imzalıyoruz. Yapılan ihalede işçilerimizin maaşlarının bundan sonra İş Bankası’ndan ödenmesi konusunda anlaştık. Ben İş Bankası yetkililerine teşekkürlerimi sunuyorum. Hem sendikamıza hem şirketimize hem de işçilerimize hayırlı olsun” dedi. “Çok mutlu olduk” Maaş anlaşması ihalesi ile İş Bankası ile çalışılmasından gurur duyduklarını söyleyen İş Bankası Atatürk Bulvarı Şubesi Müdürü Tülin Coşkun, çok mutlu olduklarını belirtti. Her iki kuruma da hayırlı olmasını dileyen Coşkun, “Kişi başı 3 yıllık peşin 26 bin 500 TL olarak anlaşmamızı yaptık. Tüm çalışanlara hayırlı uğurlu olsun” diye konuştu. İşçiler, maaş promosyonlarını 15 Mart çarşamba günü alabilecek.
Sivas Sivas’ta üniversite öğrencileri Filistin için yürüdü Sivas’ta üniversite öğrencileri, İsrail’in Gazze’de devam ettirdiği katliam ve soykırımı protesto etmek amacıyla yürüyüş gerçekleştirip, ardından basın açıklaması yaptı. Sivas’ta üniversite öğrencileri tarafından İsrail’in Gazze’de devam ettirdiği katliam ve soykırımı protesto etmek amacıyla yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşe Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız ile öğrenciler katıldı. Katılımcılar ellerindeki pankartlar ve sloganlarla yürüyerek İsrail’i protesto etti. Destek yürüyüşü, Üniversite hastanesinin önünden başlayarak üniversite yerleşkesi içerisinde bulunan öğrenci yemekhanesinin önünde son buldu. Yürüyüş tek sıra halinde gerçekleştirildi. Yapılan basın açıklamasının ardından program sona erdi. “Bu zulmü protesto etmek için buradayız” Yeni Hilal Derneği Üniversite Başkanı Eşref Doğan, insanlık suçuna ortak olan ülkelere tepkisiz kalmadıklarını göstermek ve bu zulmü protesto etmek için burada olduklarını ifade ederek, “Bugün burada Gazze’de İsrail’in saldırılarıyla hayatını kaybeden Filistinli kardeşlerimize rahmet dilemek, Filistinli kardeşlerimizin sesi olmak için bir araya gelsek de sadece Filistin halkı üzerinde değil tüm Müslümanların üzerinde oynanan kirli oyunları ifade etmek ve dünyanın her köşesinde oluk oluk Müslüman kanı akıtıldığına da haykırmak için buradayız. Bütün İslam coğrafyasının yanındayız. Çağı utandıracak bu soykırımı ve adi zulmü yapan İsrail’e maşasını tutan demokrasi ve insan hakları kavramlarını kullanan bu katliamlara seyirci kalarak adeta bu insanlık suçuna ortak olan ülkelere tepkisiz kalmadığımızı göstermek ve bu zulmü protesto etmek için buradayız” diye konuştu.