GÜNDEM - 19 Ekim 2019 Cumartesi 11:56

‘Neşeli Günler’ filmi Denizli’de gerçek oldu

A
A
A
‘Neşeli Günler’ filmi Denizli’de gerçek oldu

Yeşil Çam’ın klasikleri arasında yer alan ‘Neşeli Günler’ filmi Denizli’de gerçek oldu. 1986 yılında evlendikten sonra şiddetli geçimsizlik yüzünden 2010 yılında boşanan çift, boşandıktan 9 yıl sonra bugün tekrar evlendi. İlk evliliğinde gelinlik giyinemeyen gelin ikinci evliliğinde bu arzusunu yerine getirirken, çift mutluluklarını kucaklarını aldığı torunları ile yaşadı.

Denizli’de yaşanan ve Türk filmlerine taş çıkartan olayda, Fatma Civanalan (48) ve Süleyman Dilek (52) 1986 yılında dünya evine girdi. Çiftin aradan geçen 24 yıl içinde 3 erkek bir kız çocukları oldu. Ancak çift 2010 yılında şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma kararı aldı. 7 yıl boyunca hiç görüşmeyen ve evlenmeyen Dilek ve Civanalan çifti ilk çocukları Muhammet Dilek’in evlenmek istemesiyle yan yana gelerek görüştüler. Bu sırada Muhammet Dilek evlendi ve iki çocuğu oldu. Muhammet Dilek ile kardeşleri Hamit Musa, Berkan ve Hicran Dilek yan yana geldiklerini gördükleri anne ve babalarını tekrar birleştirmek için kolları sıvadı. Birkaç ay süren mücadelenin ardından anneleri Fatma ve babaları Süleyman’ı tekrar bir araya getirmeyi başaran çocuklar ardından onları evlenmeye ikna etmeyi başardı. Bu sırada yaşananlar ise turşu suyu meselesi yüzünden ayrılan başrollerini Adile Naşit ile Münir Özkul’un oynadığı ‘Neşeli Günler’ filmindeki sahneleri aratmadı. Ancak Fatma Civanalan ve Süleyman Dilek’inde öyküsü tıpkı filmde olduğu gibi mutlu sona ererken çift 24 yılın ardından boşandıktan sonra 9 yıl sonra tekrar evlendiler.

‘Neşeli Günler’ filmi Denizli’de gerçek oldu

“Gelinlik giyinemediğim için 7 yıl düğünlere gidemedim”

İlk evliliğinde gelinlik giyinemeyen ve bunun ezikliğini yıllarca taşıyan Fatma Civalan belki de hayattaki en büyük arzusu olan gelinlik giyinme arzusunu boşandığı kocası ile tekrar evlenerek ikinci evliliğinde yerine getirmiş oldu. Nikah töreni sonrası İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Fatma Civalan, “Sene 1986’da severek kaçtım. Gelinlik giyemedim, içimde bir uhde kaldı. Düğünlere gidemedim, hep gelinlik giyinmek istedim, Allah bu zamana kısmet etti. Gelinliğimi giydim, bugün nikahım da oldu, nikah cüzdanımı da aldım elime. 7 sene falan gidemedim düğünlere, gittiğim zaman hep ağladım, için için ağladım. Çok mutluyum, Allah herkese göstersin. Evet 136 kiloydum ondan sonra çok çabaladım zayıflamaya, zayıflayamadım sonra ameliyat oldum. Bu gelinlik giyme hayalim yoksa üstüme göre gelinlik yoktu 136 kiloya onun için şimdi çok mutluyum” dedi.

‘Neşeli Günler’ filmi Denizli’de gerçek oldu

“Çok mutluyuz evlatların sayesinde”

52 yaşında tekrar damatlık giyinmenin heyecan ve mutluluğunu yaşan Süleyman Dilek ise şunları söyledi:
“Evet bir sebepten dolayı ayrılmıştık 4 tane çocuğumuz var. 3 oğlan 1 kız. 2 tane torunumuz var, onların sayesinde tekrar evlendik. Biz de damatlık giydik hanıma da gelinlik giydirdik çok mutluyuz.
İlk evliliğimizde o zamanki imkanlardan dolayı hanıma gelinlik giydirememiştim ben de damatlık giyememiştim. İçimizde bir uhde kalmıştı ama yıllar sonra tekrar evlendiğimiz için hanıma gelinlik giydirdik biz de damatlık giydik. Çok mutluyuz evlatların sayesinde. O zaman kaçtığımız için gelinlik giydirememiştik hanıma. Ama şimdi bu hayali gerçeğe çevirdik.”

“Torunları kucaklarında nikah salonundan çıktılar”

Nikah töreninde dünya evine ikinci defa girmenin büyük mutluluğunu yaşayan çiftin nikah memuruna ‘evet’ derken seslerinin titremesi ise yaşadıkları heyecanı gözler önüne serdi. Evlendikten sonra Dilek çifti 11 aylık torunları Süleyman ve 2 yaşındaki Eylül’ü kucaklarına alarak çevredekilerin şaşkın bir o kadar da meraklı bakışları altında nikah dairesinden çıkarak parkta gezdiler. Annelerine 48 yaşında gelinlik, babalarına ise 52 yaşında damatlık giyindiren çocukları ise çiftin bu mutluluğuna ortak oldular.

Kendilerine Pamukkale Belediyesi tarafından hediye edilen Türk Bayrağı ve Kuran’ı Kerim’i öpüp başına koyan çift, el ele mutlu bir şekilde nikah salonundan ayrıldı.

Hüseyin Kaplan - Köksal Kılınç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.